Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Yarın

Yazının Giriş Tarihi: 07.05.2025 00:10
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.05.2025 00:10

Hindistan Pakistan savaşının hız kazandığı bir dönemde İsrail’in hudut bilmez vahşiliği artmaya devam ediyor. Küresel ekonomik verilerin iyiye gitmediği bu günlerde teknoloji kadar önemli olan diğer kavramlar ise temiz su, içeriği değiştirilmemiş gıda ve organik tarım diyebiliriz. Türkiye, Cumhuriyetin ilk yıllarında ciddi bir yol aldığı ve başarı performansı gösterdiği tarımsal kalkınma ve tarımda makineleşme ile köy enstitüleri süreçlerine yeniden dönmeli mi? Büyük şehirlerin yoğunlaşan kalitesiz yapı riski eşliğinde artan ulaşım, geçim, güvenlik ve toplumsal sağlık sorunları önceki dönemlerde Başbakanlık yapan Bülent Ecevit’in “köye dönüş” formüllerini akıllara getiriyor.

Elbette Türkiye’nin askeri üstünlüğünün ve harp teknolojilerinin çeşitliliği, dosta ve düşmana korku verecek kadar büyük sonuçlar doğuruyor. Amerika Birleşik Devletleri'nin tüm borç yükü ve ödeme sorunlarına rağmen halen daha en büyük küresel tüketicilerden olduğu biliniyor. Kıtalararası ithalat yoğunluğu ve göç düzensizliğinin çıkmaza soktuğu Amerika'da, Başkan Trump hükümetinin aldığı tedbirleri Amerika'nın ulusal gerçekliklerinde kim hatalı bulabilir ki? Belkide dün yapılan ve bugün devam ettirilen siyasi ve ekonomik hatalarımızdan geri dönmek için “yarın en doğru gün” diyebiliriz değerli okurlarım.

Yarını görmek, yarını bugünden okuyarak ona hazır olmak hem ulusal gerçeklerimiz hem de kent geleceği açısından çok değerli bir motivasyon diyebiliriz. Türkiye’nin hızla yeni göç yasalarına ve hem düzensiz, hem de kalitesiz göç ile mücadele etmeye ihtiyacı var. Artarak değişen demografik yapımız Türkiye’yi hızla ulus devlet olma güdüsünden uzaklaştırırken aynı zamanda küresel bir devlette yapmıyor! Türkiye’nin kendisini liberal bir devlet çizgisine taşıdığı bu günlerde Avrupa başta olmak üzere birçok ülkede merkez sağ ve ırkçı veyahut ulusalcı siyasi partiler ve liderler iktidara geliyor. Dünya'nın çok kapsamlı ve acımasız bir savaşa sürüklendiği bu günlerde yarın için “savaşa girmemeliyiz” söylemi koca bir ütopya değil de nedir?

Elbette Türkiye’nin yarınları açısından en önemli kavram lider olgusu diyebiliriz. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştiren Cumhuriyet Halk Partisi'nin onlarca koruma arasında CHP Lideri Özgür Özel'in darp edilmesi gerçekliğini görmezden gelmesi hazmedilemez. Siyaset bize her daim gösterdi ki, darp edilen siyasi liderler koltuklarını uzun soluklu koruyamıyorlar. Toplumda kendini koruyamayan lidere olan güvensizlik olgusu artarken o liderin başında olduğu siyasi hareketin başarı elde etmesi beklenemez. Geldiğimiz noktada bugün toplum nezdinde darp edilen, dayak yiyen bir ana muhalefet lideri algısı ile Cumhuriyet Halk Partisi'nin yarın sandıktan iktidar çıkması imkansız diyebiliriz. Liderinin darp edildiği süreçten muhalefetin mağdur sıfatı ile yararlanmasını beklemek siyasi bir acziyet değil de nedir? Bu sebeple Cumhuriyet Halk Partisi'nin Türkiye Yüzyılı süreçlerini doğru okuyan, Avrupa başta olmak üzere küresel dinamiklere cevap verebilen ve toplumsal sinyallere açık güçlü bir lider ile acilen yola devam etmesi yarın adına bir “Milli Güvenlik” gerçekliğidir.

Yarın çok uzak değil kıymetli okurlarım. Bugün ise avuçlarımızdan kayıp gidiyor. Şehirleri güçlü ülkelerin geçmişine baktığımızda, kırsalda güçlü toplumlar görüyoruz. Dün, bize yarın adına bugünkü en doğru yol gösterici diyerek dünün hatalarından ders alarak daha yaşanabilir bir yarın için bugün gerekli adımları hep beraber atmamız temennisi ile sağlıklı ve bereketli bir gün diliyorum.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.