Türkiye’nin gündemindeki en önemli konu başlıklarından birisi de deprem! Kabul etmeliyiz ki; 6 Şubat depremlerini unuttuk ve yıkıntıların geride bıraktığı tüm trajedileri de geçmişin acı hatıraları olarak adeta gömdük. Oysa depremler devam ediyor ve Türkiye’nin deprem açısından en kritik şehirlerinden birinde yaşıyoruz. Peki, sadece okullar mı çürük? Olası bir depremde sadece okullar mı yıkılacak? Okullar dışında diğer resmi ve özel eğitim kurumları ne kadar depreme dayanıklı? Özel okullar, özel eğitim kursları, kamu kurum ve kuruluşları, özel işletmeler, evler, işyerleri, caddeler ve sokaklar ve daha fazlası yıkılmayacak mı? Özel hastaneler, akaryakıt istasyonları, belediye binaları, kaymakamlıklar ve daha nice bina olası kaç şiddetinde bir depreme dayanıklı diye hiç düşündünüz mü?
Bursa, deprem bekliyor! Bugün mübarek Cuma günü Cuma saati bir deprem olacak olsa hangi camimiz kaç şiddetinde bir depreme dayanıklı diye hiç düşündünüz mü? Evet, Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün okul yıkmaktan öteye gidemediği şehrimizde 20 Milletvekiline sesleniyorum; “Bursa’da yıkılan okulları yapamıyoruz peki sadece okullar mı çürük?”
Çok net bir dille ifade etmek isterim ki; Adalet ve Kalkınma Partisi Bursa Milletvekillerinden şehre dair bir beklentim yok! Neden mi? Sizde göreceksiniz ki, AK Parti’nin 23 Şubat tarihli Büyük Kongre sürecinde 10 Milletvekili 1 Faruk Çelik etmeyecek! O zaman neden 10 Milletvekiline onca ücret ödeniyor? Sayın Faruk Çelik, Bakan olsun ve Bursa yeniden şahlansın…
Cumhuriyet Halk Partisi’nde Bursa’nın sorunlarını gören duyan bir Milletvekili yok! CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş’ın çıkan sesini bastırmaya çalışanlarda pek fazla. Bursa’nın dengelerini okumak ile uğraşmayacağım bugün! Farkında mısınız? Olası bir depreme, şehrin içinde herhangi bir yerde yakalandığınızda yıkılacak binalardan sağ çıkma oranınızın kaç olduğunun! Düşünün özel bir kliniktesiniz veyahut özel bir kursta. O çok özel eğitim veyahut sağlık birimleri kaç şiddetinde depremlere dayanıklı? Veyahut bir yangın çıksa hangi özel eğitim ve sağlık birimleri olası bir yangına dair kullanılabilir özelliklerde yangın merdiveni, acil çıkış kapısı, yangın söndürme ve acil uyarı ile ihbar sistemlerine uygun!
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mustafa Bozbey ve Bursa Valisi Sayın Erol Ayyıldız başta olmak üzere tüm Belediye Başkanları ile Kaymakamlara sesleniyorum! Bursa’da olası bir deprem veya doğal afette; kaç bina, kaç okul, kaç hastane, kaç özel eğitim ve sağlık merkezi ya da kurs, AFAD prosedürlerine göre sağlam veyahut hayat kurtarmaya müsait! Bolu Kartalkaya faciası halen daha akıllarımızda değerli büyüklerim, kıymetli okurlarım. Yine onlarca can yok olsun diye mi bekliyoruz? Osmangazi’de kaç kurum deprem veyahut yangına dayanıklı? Sayın Osmangazi Belediye Başkanımız Erkan Aydın’a sesleniyorum; Osmangazi kaç şiddetinde bir depreme dayanıklı? Osmangazi’de itfaiye amirliği binası yangın ve depreme dayanıklı mı? Osmangazi’de kaç okul, hastane, eğitim ve sağlık merkezi AFAD yada belediye denetiminden geçti? Ve yine Osmangazi Belediyesi başta olmak üzere diğer ilçe belediyelerine sormak istiyorum; Bursa’nın Küçük Sanayi Bölgesi başta olmak üzere sanayi bölgelerimiz depreme veyahut yangına ne kadar dayanıklı diye en son ne zaman araştırma yaptınız?
Hani ağzı olan konuşuyor misali iş yapmamak lazım! Hamitler Adnan Türkay Ortaokulu’na yıkım veya yenileme kararı vererek o okulu Şehit Göksu Şafak Şahin İlkokuluna sıkış tepiş taşıyarak güvenli eğitim sağlanmıyor! Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü şöyle bir gezintiye çıksın bakalım kaç eğitim kurumu yangın ve depremlere dayanıklı görelim! Veyahut kaçının binasının kaç şiddetinde bir depreme dayanıklılığı var? Bursa Büyükşehir Belediyesi AKOM kurdu. Evet, AKOM ekipleri şehrin genelinde bir inceleme yapsınlar bakalım kaç kamu ve özel kurum, olası bir afet için hazır! Sadece özel eğitim kurumları ve hastaneler demiyorum aynı zamanda karakollar, Bursa Cezaevleri ve niceleri ne durumda?
Hepimiz Kabine Değişimi üzerine konuşuyoruz ama iktidarın yıllardır değiştirdiği Bakan makamlarındaki isimlerin şehrin geneline yaptıkları yatırımlar, Bursalıların Türkiye’nin tamamına yapılan yatırımlara ödediği vergilerinin kaçta kaçı hiç düşündünüz mü? Vergiyi ödeyen Bursa, oyları veren Bursa, cefayı çeken yine Bursa! Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a Malezya ve Pakistan’da gösterilen sevginin tamamını Bursa, her seçim döneminde kendilerine kat be kat oy vererek göstermelerine rağmen hızlı treni olmayan, dağ yolları 20 yıldır bitmeyen, olası bir depremde belki de 400 Binden fazla can kaybı verme ihtimali olan bir şehirde yaşıyoruz. Ve daha acı olanı ise; Bursa sanayi bölgeleri yıkılırsa bu yıkımın ülkenin yarınlarına faturası yüzlerce yıllık sosyoekonomik kayıp diyebiliriz…
Hepimizin bir ailesi var! Hepimiz çocuklarımızı özel okullara, özel kurslara, özel hastanelere götürüp eğitiyor veya tedavi ettiriyoruz! Çoğumuzun işyeri şehrin içerisindeki apartmanlardan bozma ofislerde! Gökdere Bulvarı’nda dikili binaların son depremde nasıl sallandığını dostlarımızdan çok iyi biliyoruz! Bursa, yıkılmadan veya yanmadan önlem almalıyız! Söndürülmesi zor yangınlarda onlarca insanımız kül olmadan gerekli adımları atmak zorundayız. Makam ve mevkilerimizin hiçbir önemi yok! Hepimizin bir ailesi var! Her ne kadar eleştirilerimi kişiselleştirerek beni tu kaka yapanlar olsa bile tüm kalbi duygularımla ifade etmek istiyorum ki; doğal afetler sonrası ölümler kadar çok ciddi organ kayıpları ile sonuçlanan yaralanmalar ve sakatlanmalarda ortaya çıkıyor! “Nasıl olsa bir gün hepimiz öleceğiz” diye düşünen hatta cebinden ötesini düşünmeyen işletme sahipleri de yok değil! Bursa’nın kaç mahallesi, kaç caddesi depreme dayanıklı? Belediyelerin ruhsat birimleri birçok işletmeye ruhsat veriyor ve sonra o ruhsat verilen yerlerini denetleyen olmadığını hepimiz biliyoruz! Veyahut denetleyenlerin kaçı ruhsat verilen binaları olası afetlere dayanıklılık açısından değerlendirerek kapattı? Bolu Kartalkaya yangını sonrası Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’u istifaya davet etmek kolay! Peki, Bursa’da daha doğrusu şehrin göbeğinde durum nedir? Sadece Okullar mı çürük? Sadece Otel mi yanıyor? Peki ya diğerleri ne durumda?
Sözü çok fazla uzatmayacağım! Sadece okullar çürük değil! Afetlere ilişkin olarak hazırlanmış yasalarımız, genelgelerimiz, yönetmeliklerimiz çürük! Cezalandırmak, olay olduktan sonra hiçbir önemi kalmayan soğuk bir yöntemdir. Önlem almak zorundayız! Ölümleri önlemek, hayatları kurtarmak için önlemler almak zorundayız. Anayasa ile başlayan yasalar ile güçlendirilmiş önlemler almakta yetmez! Denetlemek zorundayız! Denetim yapmadığımızda neler olduğunu 6 Şubat depremlerinde yaşadığımız acı kayıplarla öğrenmedik mi? Hepimiz aynı devletin ve milletin bir parçasıyız.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ayakta kalması için Milletin ayakta kalması şart! Bursa’nın yıkılması demek Türkiye’nin yıkılması demektir! Bursa, tehlikede! Bursa için Ankara’da, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde konuşacak Milletvekili yok mu? Bursa için yetkisi altındaki yerleri denetleyecek yetkililer yok mu? Bursa’nın olası bir deprem, yangın veyahut sel felaketi sonrasında altyapısında yaşanacak yıkımlardan ne kadar haberdarız? Yıllardır görmekteyiz ki; kentsel dönüşüm yetmiyor! Yarın canlarımız ölmesin, yüreklerimiz yanmasın diyedir bu feryadım. Yoksa birilerinin dediği gibi nasılsa bir gün öyle ya da böyle ölüp gideceğiz…
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ömer KÜÇÜKKAYA
Sadece Okullar mı çürük?
Türkiye’nin gündemindeki en önemli konu başlıklarından birisi de deprem! Kabul etmeliyiz ki; 6 Şubat depremlerini unuttuk ve yıkıntıların geride bıraktığı tüm trajedileri de geçmişin acı hatıraları olarak adeta gömdük. Oysa depremler devam ediyor ve Türkiye’nin deprem açısından en kritik şehirlerinden birinde yaşıyoruz. Peki, sadece okullar mı çürük? Olası bir depremde sadece okullar mı yıkılacak? Okullar dışında diğer resmi ve özel eğitim kurumları ne kadar depreme dayanıklı? Özel okullar, özel eğitim kursları, kamu kurum ve kuruluşları, özel işletmeler, evler, işyerleri, caddeler ve sokaklar ve daha fazlası yıkılmayacak mı? Özel hastaneler, akaryakıt istasyonları, belediye binaları, kaymakamlıklar ve daha nice bina olası kaç şiddetinde bir depreme dayanıklı diye hiç düşündünüz mü?
Bursa, deprem bekliyor! Bugün mübarek Cuma günü Cuma saati bir deprem olacak olsa hangi camimiz kaç şiddetinde bir depreme dayanıklı diye hiç düşündünüz mü? Evet, Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün okul yıkmaktan öteye gidemediği şehrimizde 20 Milletvekiline sesleniyorum; “Bursa’da yıkılan okulları yapamıyoruz peki sadece okullar mı çürük?”
Çok net bir dille ifade etmek isterim ki; Adalet ve Kalkınma Partisi Bursa Milletvekillerinden şehre dair bir beklentim yok! Neden mi? Sizde göreceksiniz ki, AK Parti’nin 23 Şubat tarihli Büyük Kongre sürecinde 10 Milletvekili 1 Faruk Çelik etmeyecek! O zaman neden 10 Milletvekiline onca ücret ödeniyor? Sayın Faruk Çelik, Bakan olsun ve Bursa yeniden şahlansın…
Cumhuriyet Halk Partisi’nde Bursa’nın sorunlarını gören duyan bir Milletvekili yok! CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş’ın çıkan sesini bastırmaya çalışanlarda pek fazla. Bursa’nın dengelerini okumak ile uğraşmayacağım bugün! Farkında mısınız? Olası bir depreme, şehrin içinde herhangi bir yerde yakalandığınızda yıkılacak binalardan sağ çıkma oranınızın kaç olduğunun! Düşünün özel bir kliniktesiniz veyahut özel bir kursta. O çok özel eğitim veyahut sağlık birimleri kaç şiddetinde depremlere dayanıklı? Veyahut bir yangın çıksa hangi özel eğitim ve sağlık birimleri olası bir yangına dair kullanılabilir özelliklerde yangın merdiveni, acil çıkış kapısı, yangın söndürme ve acil uyarı ile ihbar sistemlerine uygun!
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mustafa Bozbey ve Bursa Valisi Sayın Erol Ayyıldız başta olmak üzere tüm Belediye Başkanları ile Kaymakamlara sesleniyorum! Bursa’da olası bir deprem veya doğal afette; kaç bina, kaç okul, kaç hastane, kaç özel eğitim ve sağlık merkezi ya da kurs, AFAD prosedürlerine göre sağlam veyahut hayat kurtarmaya müsait! Bolu Kartalkaya faciası halen daha akıllarımızda değerli büyüklerim, kıymetli okurlarım. Yine onlarca can yok olsun diye mi bekliyoruz? Osmangazi’de kaç kurum deprem veyahut yangına dayanıklı? Sayın Osmangazi Belediye Başkanımız Erkan Aydın’a sesleniyorum; Osmangazi kaç şiddetinde bir depreme dayanıklı? Osmangazi’de itfaiye amirliği binası yangın ve depreme dayanıklı mı? Osmangazi’de kaç okul, hastane, eğitim ve sağlık merkezi AFAD yada belediye denetiminden geçti? Ve yine Osmangazi Belediyesi başta olmak üzere diğer ilçe belediyelerine sormak istiyorum; Bursa’nın Küçük Sanayi Bölgesi başta olmak üzere sanayi bölgelerimiz depreme veyahut yangına ne kadar dayanıklı diye en son ne zaman araştırma yaptınız?
Hani ağzı olan konuşuyor misali iş yapmamak lazım! Hamitler Adnan Türkay Ortaokulu’na yıkım veya yenileme kararı vererek o okulu Şehit Göksu Şafak Şahin İlkokuluna sıkış tepiş taşıyarak güvenli eğitim sağlanmıyor! Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü şöyle bir gezintiye çıksın bakalım kaç eğitim kurumu yangın ve depremlere dayanıklı görelim! Veyahut kaçının binasının kaç şiddetinde bir depreme dayanıklılığı var? Bursa Büyükşehir Belediyesi AKOM kurdu. Evet, AKOM ekipleri şehrin genelinde bir inceleme yapsınlar bakalım kaç kamu ve özel kurum, olası bir afet için hazır! Sadece özel eğitim kurumları ve hastaneler demiyorum aynı zamanda karakollar, Bursa Cezaevleri ve niceleri ne durumda?
Hepimiz Kabine Değişimi üzerine konuşuyoruz ama iktidarın yıllardır değiştirdiği Bakan makamlarındaki isimlerin şehrin geneline yaptıkları yatırımlar, Bursalıların Türkiye’nin tamamına yapılan yatırımlara ödediği vergilerinin kaçta kaçı hiç düşündünüz mü? Vergiyi ödeyen Bursa, oyları veren Bursa, cefayı çeken yine Bursa! Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a Malezya ve Pakistan’da gösterilen sevginin tamamını Bursa, her seçim döneminde kendilerine kat be kat oy vererek göstermelerine rağmen hızlı treni olmayan, dağ yolları 20 yıldır bitmeyen, olası bir depremde belki de 400 Binden fazla can kaybı verme ihtimali olan bir şehirde yaşıyoruz. Ve daha acı olanı ise; Bursa sanayi bölgeleri yıkılırsa bu yıkımın ülkenin yarınlarına faturası yüzlerce yıllık sosyoekonomik kayıp diyebiliriz…
Hepimizin bir ailesi var! Hepimiz çocuklarımızı özel okullara, özel kurslara, özel hastanelere götürüp eğitiyor veya tedavi ettiriyoruz! Çoğumuzun işyeri şehrin içerisindeki apartmanlardan bozma ofislerde! Gökdere Bulvarı’nda dikili binaların son depremde nasıl sallandığını dostlarımızdan çok iyi biliyoruz! Bursa, yıkılmadan veya yanmadan önlem almalıyız! Söndürülmesi zor yangınlarda onlarca insanımız kül olmadan gerekli adımları atmak zorundayız. Makam ve mevkilerimizin hiçbir önemi yok! Hepimizin bir ailesi var! Her ne kadar eleştirilerimi kişiselleştirerek beni tu kaka yapanlar olsa bile tüm kalbi duygularımla ifade etmek istiyorum ki; doğal afetler sonrası ölümler kadar çok ciddi organ kayıpları ile sonuçlanan yaralanmalar ve sakatlanmalarda ortaya çıkıyor! “Nasıl olsa bir gün hepimiz öleceğiz” diye düşünen hatta cebinden ötesini düşünmeyen işletme sahipleri de yok değil! Bursa’nın kaç mahallesi, kaç caddesi depreme dayanıklı? Belediyelerin ruhsat birimleri birçok işletmeye ruhsat veriyor ve sonra o ruhsat verilen yerlerini denetleyen olmadığını hepimiz biliyoruz! Veyahut denetleyenlerin kaçı ruhsat verilen binaları olası afetlere dayanıklılık açısından değerlendirerek kapattı? Bolu Kartalkaya yangını sonrası Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’u istifaya davet etmek kolay! Peki, Bursa’da daha doğrusu şehrin göbeğinde durum nedir? Sadece Okullar mı çürük? Sadece Otel mi yanıyor? Peki ya diğerleri ne durumda?
Sözü çok fazla uzatmayacağım! Sadece okullar çürük değil! Afetlere ilişkin olarak hazırlanmış yasalarımız, genelgelerimiz, yönetmeliklerimiz çürük! Cezalandırmak, olay olduktan sonra hiçbir önemi kalmayan soğuk bir yöntemdir. Önlem almak zorundayız! Ölümleri önlemek, hayatları kurtarmak için önlemler almak zorundayız. Anayasa ile başlayan yasalar ile güçlendirilmiş önlemler almakta yetmez! Denetlemek zorundayız! Denetim yapmadığımızda neler olduğunu 6 Şubat depremlerinde yaşadığımız acı kayıplarla öğrenmedik mi? Hepimiz aynı devletin ve milletin bir parçasıyız.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ayakta kalması için Milletin ayakta kalması şart! Bursa’nın yıkılması demek Türkiye’nin yıkılması demektir! Bursa, tehlikede! Bursa için Ankara’da, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde konuşacak Milletvekili yok mu? Bursa için yetkisi altındaki yerleri denetleyecek yetkililer yok mu? Bursa’nın olası bir deprem, yangın veyahut sel felaketi sonrasında altyapısında yaşanacak yıkımlardan ne kadar haberdarız? Yıllardır görmekteyiz ki; kentsel dönüşüm yetmiyor! Yarın canlarımız ölmesin, yüreklerimiz yanmasın diyedir bu feryadım. Yoksa birilerinin dediği gibi nasılsa bir gün öyle ya da böyle ölüp gideceğiz…