Öncelikle ifade etmek isterim ki; Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkan Vekili ve Bursa Milletvekilimiz Sayın Efkan Ala’ya kabinedeki koltuğu şimdiden hayırlı olsun. Ve ayrıca tebrik ederim ki; Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, “Türkiye İttifakı” hususunda tüm kutuplar ile ortak metinde teknik olarak anlaştılar. Cenabı Allah, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni ve Anadolu’yu kudretli kılsın…
Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’ın Filistin merkezli pozitif açıklamaları vatandaş nezdinde pozitif karşılık bulurken, Milli İstihbarat Teşkilat’ının Türk Silahlı Kuvvetleri ile yürüttüğü başarılı operasyonları Ulusal Güvenlik gerekçeleri nedeniyle şimdilik gündemime almadığımı özellikle belirtmek isterim. Ankara, suların fokurdadığı ve tencerelerin kaynadığı ateşli bir güne merhaba diyor bugün. Payitaht’tan Başkent’e doğru uzanan yolculuğumuz aslında Başkent’ten Payitaht’a yeni bir sürecin başladığını da bizlere işaret ediyor. İstanbul’u depremler ve doğal afetler ile yıkmak isteyenler ile Evliyalar ve Padişahlar şehri Bursa’dan Anadolu’yu aydınlatacak ışığı yaymak isteyenler aynı elin birbirinden farklı parmaklarından başka bir şey değil…
Evet, yakıp yıkmak isteyenlerde imar ederek yenilemek isteyenlerde aynı vücudun parçaları ötesinde aynı elin parmakları! Bu konu çok su kaldıracağı için şimdilik burada terk ediyorum bu hususu. Aslında sokakları terk edip evlerine çekilenler ile evlerinde oturup sokağı evlerine çağıranları konu alacağım bugün sizlere…
Önceki gün Sinandede Mahallesi Gönül Çorbası’nda, önceki dönemlerde AK Parti Bursa İl Başkanlığı görevinde bulunmuş AK Parti Bursa Milletvekillerinden Sayın Hayrettin Çakmak ve AK Parti 27’nci dönem Bursa Milletvekili Dr. Mustafa Esgin ile hasbıhal etme keyfini yaşamak güzeldi. Sayın Hayrettin Çakmak namı değer ağabeyimiz, her zaman olduğu gibi yine Karadeniz’e yakışan ağır ve kadim duruşu ile sözü eksiltmeden konuştu. Gönüllerdeki pusu dağıtırken, gözlerin hasret kaldığı umudu da aşıladı hepimize. Allah razı olsun. Ve yine uçmaz denilen Havalimanını Dünya’ya “Bursa Havalimanıyla uçuyoruz” sloganları ile tanıtan Dr. Mustafa Esgin’in Milletvekili olarak aralarında olmaması eksikliğinden dem vurdu halkımız. Malum iyi doktor hastanın ayağına gelir misali, gelmişti sabah namazına ve gönül çorbasına Doktor Mustafa Esgin.
AK Parti’de iki haftadır Bursa Milletvekilleri vatandaşları İl Binasında ağırlıyor! Açıkçası bu hem takdir edilen hem de tepki toplayan bir uygulama olarak şehirde tartışma konusu yarattı diyebiliriz. AK Parti’nin ve Bursa Milletvekillerinin sokağa inmediğinden dem vuranlar, “aramızda görmek istediklerimiz bizi ayağına mı çağırıyor” ifadelerini kullanırken, kimileri de “Milletvekillerimiz bizi evimizde ağırlıyor” diyor! İşin aslını değerlendirdiğimizde; hem önceki hafta program yapan Sayın Ahmet Kılıç’a hem de bugün program yapan Sayın Refik Özen’e sahada teveccühün çok yüksek olduğunu bilenlerdenim. Lakin tamda sokaklara sahip çıkılması, esnaf ve vatandaşlar ile hemhal olunması gereken bir dönemde AK Parti’nin ve AK Parti Milletvekillerinin kendilerini AK Parti İl Başkanlığı binasına adeta kilitlemelerini bende doğru bulmuyorum. AK Parti iktidara; İl Başkanlığı’nda değil! Aksine yoksulun, garibanın, esnafın sofrasında geldi. Lakin gerçekleşen uygulama sanki AK Parti sokaklardan çekiliyor ve vatandaşlardan kopuyor algısı yaratıyor. İşte bu fitnenin önüne geçmek adına AK Parti Milletvekillerini, İl Başkanı ve Yönetimi ile birlikte sokağa davet ediyorum. Unutmamalıyız ki; seçim İl Başkanlığı’nda değil, sokakta kazanılıyor…
Biliyorum uzun yazılarımdan sıkılıyorsunuz! Hatta okumayanlarda çok fazla! Olabilir; tüm fikirlere ve küfürlere saygı duyan birisiyim, ben! Sokakta, “üniversiteli işsizler var” diye sesini yükseltenler var. Bir üniversite mezunu nasıl işsiz kalabiliyor? İş, sadece kamu da mı var? İş, sadece belediye de mi var? Ben, neden hiç işsiz kalmadım? Yahu devlet bile günü geldi kapının önüne koydu beni? Ne oldu! Devlete mi düşman olduk? Yoksa işsiz kalıp, aç veya açıkta mı kaldık? Bence üniversiteli gençler, diplomalarının ve aldıkları eğitimin hakkını vermeliler. Her şeyi İŞKUR’dan, Devletten veyahut siyasilerden beklemek ne kadar doğru?
Çoğu zaman bana da soruyorlar; “Neden Milletvekili olmuyorsun” diye! Yahu “sizce beni Milletvekili yaparlar mı?” Hadi diyelim ki, kırk takla attım ve Milletvekili oldum. Bu necip Milletin ahı çekilir mi? Biz; milletin hizmetkârı olalım, işkembemiz nasıl olsa doyar birkaç dünyalıkla! Önemli olan ikbalimiz mi? Yoksa istikbalimiz mi? Hatta şöyle ifade edeyim değerli okurlarım; ikbal peşinde koşmak mı lazım yoksa istikbal peşinde koşmak mı?
Şahsen Bursa Milletvekili Avukat Mustafa Yavuz’un bir gün Adalet Bakanı olmasını çok arzu ediyorum. Ve yine Dr. Mustafa Esgin’in AK Parti Genel Merkezde Bursa’yı temsil etmesini de!Sayın Faruk Çelik’e hiçbir makam ve mevki verilmemeli bence! Neden mi? Çünkü o; hiçbir makamı, o makamı birileri ona verdiği için değil, vatandaşına ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sadık olduğu için aldı da ondan. Yani Sayın Faruk Çelik’e bir makam vermenize gerek yok. Sayın Faruk Çelik isterse o makamı alır zaten…
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Burkay’ı Bakan falan yapmayın! Ankara’da birileri yine bu tür kulislere imza atmaya çalışıyor sonra kabak başıma patlıyor! Sayın İbrahim Burkay; ikbal değil, istikbal peşinde koşan adamlardandır. Tıpkı; Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Cevdet Yılmaz gibi…
Peki; ikbal ne istikbal ne? İkbal; yüksek bir makama ya da iyi bir duruma erişme olarak tanımlanıyor sözlükte. İstikbal ise; gelecek anlamına geliyor. Yani kendinden ötesini geleceği düşünenler olarak tanımlanıyor. İkbal değil, İstikbal peşinde koşabilenler hem Türkiye’ye hem İslam’a hem de İnsanlığa faydalı olabiliyorlar. Yoksa ne benden bir köy kasaba olur, ne de Gazze; Amerika’nın toprağı…
Cumhuriyet Halk Partisi Nilüfer’de çok büyük sıkıntı içerisinde! Adalet ve Kalkınma Partisi Nilüfer İlçe Başkanlığı sessiz sedasız sokakları ve evleri adeta ele geçirdi diyebiliriz. İlçe Başkanı ile bir kere oturup çay içmişliğim yok, lakin yeni yönetimi çok sağlam diyebiliriz. Benzer bir durum Gürsu’da mevcut. AK Parti Gürsu İlçe Başkanı ve ekibi, ilçeyi Gürsu Belediye Başkanı Mustafa Işık’tan daha fazla aydınlatıyor! Hatta isimleri çoktan AK Parti Genel Merkez koridorlarında konuşulmaya başlanmış bile…
Sonuç itibariyle olan yine Önder Matlı’ya oldu! Dağ gibi adam ağabey sözünü ezemediği için Manisa’da sırasını bekleyen Osmanlı şehzadelerine döndü. Oysa Tarım ve Orman Bakanlığı’na ne çok yakışırdı Önder Matlı’ya. Hâsılı; Osmangazi Belediye Başkanlığı konusunda favori aday Milletvekili Refik Özen diyebiliriz. Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’ı Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na yakıştıranların sayısı artarken, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Osmangazi’den daha fazla Yıldırım’da güç kazandığını belirtmeden geçemeyeceğim. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in, son Yıldırım ziyareti öyle pek hafife alınacak bir etki yaratmadı. Sayın Bozbey bu ziyareti ile kafadan artı 10 puan aldı diyebiliriz.
Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren ile ilgili daha herhangi bir yazı kaleme almadım. Ama Şükrü Deviren için Belediye Başkanı diyenler çok yanılıyor! Şükrü Deviren için ilçede Başkan’dan öte hem insan, hem adam diyor Gemlik halkı. Mesele belki de budur, kim bilir! Yani adam olmak, insan olmak, koltuktan kalktıktan sonra bile halkın içerisinde dolaşabilmektir makbul olan.
Neyse; bu Pazar seçim olsa benim oyun yine Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a lakin Sayın Recep Tayyip Erdoğan bu Pazar olacak seçimlere yine AK Parti ile mi girer? İşte asıl bomba soru bu diyebiliriz…
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ömer KÜÇÜKKAYA
İkbal mi? İstikbal mi?
Öncelikle ifade etmek isterim ki; Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkan Vekili ve Bursa Milletvekilimiz Sayın Efkan Ala’ya kabinedeki koltuğu şimdiden hayırlı olsun. Ve ayrıca tebrik ederim ki; Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, “Türkiye İttifakı” hususunda tüm kutuplar ile ortak metinde teknik olarak anlaştılar. Cenabı Allah, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni ve Anadolu’yu kudretli kılsın…
Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’ın Filistin merkezli pozitif açıklamaları vatandaş nezdinde pozitif karşılık bulurken, Milli İstihbarat Teşkilat’ının Türk Silahlı Kuvvetleri ile yürüttüğü başarılı operasyonları Ulusal Güvenlik gerekçeleri nedeniyle şimdilik gündemime almadığımı özellikle belirtmek isterim. Ankara, suların fokurdadığı ve tencerelerin kaynadığı ateşli bir güne merhaba diyor bugün. Payitaht’tan Başkent’e doğru uzanan yolculuğumuz aslında Başkent’ten Payitaht’a yeni bir sürecin başladığını da bizlere işaret ediyor. İstanbul’u depremler ve doğal afetler ile yıkmak isteyenler ile Evliyalar ve Padişahlar şehri Bursa’dan Anadolu’yu aydınlatacak ışığı yaymak isteyenler aynı elin birbirinden farklı parmaklarından başka bir şey değil…
Evet, yakıp yıkmak isteyenlerde imar ederek yenilemek isteyenlerde aynı vücudun parçaları ötesinde aynı elin parmakları! Bu konu çok su kaldıracağı için şimdilik burada terk ediyorum bu hususu. Aslında sokakları terk edip evlerine çekilenler ile evlerinde oturup sokağı evlerine çağıranları konu alacağım bugün sizlere…
Önceki gün Sinandede Mahallesi Gönül Çorbası’nda, önceki dönemlerde AK Parti Bursa İl Başkanlığı görevinde bulunmuş AK Parti Bursa Milletvekillerinden Sayın Hayrettin Çakmak ve AK Parti 27’nci dönem Bursa Milletvekili Dr. Mustafa Esgin ile hasbıhal etme keyfini yaşamak güzeldi. Sayın Hayrettin Çakmak namı değer ağabeyimiz, her zaman olduğu gibi yine Karadeniz’e yakışan ağır ve kadim duruşu ile sözü eksiltmeden konuştu. Gönüllerdeki pusu dağıtırken, gözlerin hasret kaldığı umudu da aşıladı hepimize. Allah razı olsun. Ve yine uçmaz denilen Havalimanını Dünya’ya “Bursa Havalimanıyla uçuyoruz” sloganları ile tanıtan Dr. Mustafa Esgin’in Milletvekili olarak aralarında olmaması eksikliğinden dem vurdu halkımız. Malum iyi doktor hastanın ayağına gelir misali, gelmişti sabah namazına ve gönül çorbasına Doktor Mustafa Esgin.
AK Parti’de iki haftadır Bursa Milletvekilleri vatandaşları İl Binasında ağırlıyor! Açıkçası bu hem takdir edilen hem de tepki toplayan bir uygulama olarak şehirde tartışma konusu yarattı diyebiliriz. AK Parti’nin ve Bursa Milletvekillerinin sokağa inmediğinden dem vuranlar, “aramızda görmek istediklerimiz bizi ayağına mı çağırıyor” ifadelerini kullanırken, kimileri de “Milletvekillerimiz bizi evimizde ağırlıyor” diyor! İşin aslını değerlendirdiğimizde; hem önceki hafta program yapan Sayın Ahmet Kılıç’a hem de bugün program yapan Sayın Refik Özen’e sahada teveccühün çok yüksek olduğunu bilenlerdenim. Lakin tamda sokaklara sahip çıkılması, esnaf ve vatandaşlar ile hemhal olunması gereken bir dönemde AK Parti’nin ve AK Parti Milletvekillerinin kendilerini AK Parti İl Başkanlığı binasına adeta kilitlemelerini bende doğru bulmuyorum. AK Parti iktidara; İl Başkanlığı’nda değil! Aksine yoksulun, garibanın, esnafın sofrasında geldi. Lakin gerçekleşen uygulama sanki AK Parti sokaklardan çekiliyor ve vatandaşlardan kopuyor algısı yaratıyor. İşte bu fitnenin önüne geçmek adına AK Parti Milletvekillerini, İl Başkanı ve Yönetimi ile birlikte sokağa davet ediyorum. Unutmamalıyız ki; seçim İl Başkanlığı’nda değil, sokakta kazanılıyor…
Biliyorum uzun yazılarımdan sıkılıyorsunuz! Hatta okumayanlarda çok fazla! Olabilir; tüm fikirlere ve küfürlere saygı duyan birisiyim, ben! Sokakta, “üniversiteli işsizler var” diye sesini yükseltenler var. Bir üniversite mezunu nasıl işsiz kalabiliyor? İş, sadece kamu da mı var? İş, sadece belediye de mi var? Ben, neden hiç işsiz kalmadım? Yahu devlet bile günü geldi kapının önüne koydu beni? Ne oldu! Devlete mi düşman olduk? Yoksa işsiz kalıp, aç veya açıkta mı kaldık? Bence üniversiteli gençler, diplomalarının ve aldıkları eğitimin hakkını vermeliler. Her şeyi İŞKUR’dan, Devletten veyahut siyasilerden beklemek ne kadar doğru?
Çoğu zaman bana da soruyorlar; “Neden Milletvekili olmuyorsun” diye! Yahu “sizce beni Milletvekili yaparlar mı?” Hadi diyelim ki, kırk takla attım ve Milletvekili oldum. Bu necip Milletin ahı çekilir mi? Biz; milletin hizmetkârı olalım, işkembemiz nasıl olsa doyar birkaç dünyalıkla! Önemli olan ikbalimiz mi? Yoksa istikbalimiz mi? Hatta şöyle ifade edeyim değerli okurlarım; ikbal peşinde koşmak mı lazım yoksa istikbal peşinde koşmak mı?
Şahsen Bursa Milletvekili Avukat Mustafa Yavuz’un bir gün Adalet Bakanı olmasını çok arzu ediyorum. Ve yine Dr. Mustafa Esgin’in AK Parti Genel Merkezde Bursa’yı temsil etmesini de! Sayın Faruk Çelik’e hiçbir makam ve mevki verilmemeli bence! Neden mi? Çünkü o; hiçbir makamı, o makamı birileri ona verdiği için değil, vatandaşına ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sadık olduğu için aldı da ondan. Yani Sayın Faruk Çelik’e bir makam vermenize gerek yok. Sayın Faruk Çelik isterse o makamı alır zaten…
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Burkay’ı Bakan falan yapmayın! Ankara’da birileri yine bu tür kulislere imza atmaya çalışıyor sonra kabak başıma patlıyor! Sayın İbrahim Burkay; ikbal değil, istikbal peşinde koşan adamlardandır. Tıpkı; Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Cevdet Yılmaz gibi…
Peki; ikbal ne istikbal ne? İkbal; yüksek bir makama ya da iyi bir duruma erişme olarak tanımlanıyor sözlükte. İstikbal ise; gelecek anlamına geliyor. Yani kendinden ötesini geleceği düşünenler olarak tanımlanıyor. İkbal değil, İstikbal peşinde koşabilenler hem Türkiye’ye hem İslam’a hem de İnsanlığa faydalı olabiliyorlar. Yoksa ne benden bir köy kasaba olur, ne de Gazze; Amerika’nın toprağı…
Cumhuriyet Halk Partisi Nilüfer’de çok büyük sıkıntı içerisinde! Adalet ve Kalkınma Partisi Nilüfer İlçe Başkanlığı sessiz sedasız sokakları ve evleri adeta ele geçirdi diyebiliriz. İlçe Başkanı ile bir kere oturup çay içmişliğim yok, lakin yeni yönetimi çok sağlam diyebiliriz. Benzer bir durum Gürsu’da mevcut. AK Parti Gürsu İlçe Başkanı ve ekibi, ilçeyi Gürsu Belediye Başkanı Mustafa Işık’tan daha fazla aydınlatıyor! Hatta isimleri çoktan AK Parti Genel Merkez koridorlarında konuşulmaya başlanmış bile…
Sonuç itibariyle olan yine Önder Matlı’ya oldu! Dağ gibi adam ağabey sözünü ezemediği için Manisa’da sırasını bekleyen Osmanlı şehzadelerine döndü. Oysa Tarım ve Orman Bakanlığı’na ne çok yakışırdı Önder Matlı’ya. Hâsılı; Osmangazi Belediye Başkanlığı konusunda favori aday Milletvekili Refik Özen diyebiliriz. Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’ı Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na yakıştıranların sayısı artarken, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Osmangazi’den daha fazla Yıldırım’da güç kazandığını belirtmeden geçemeyeceğim. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in, son Yıldırım ziyareti öyle pek hafife alınacak bir etki yaratmadı. Sayın Bozbey bu ziyareti ile kafadan artı 10 puan aldı diyebiliriz.
Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren ile ilgili daha herhangi bir yazı kaleme almadım. Ama Şükrü Deviren için Belediye Başkanı diyenler çok yanılıyor! Şükrü Deviren için ilçede Başkan’dan öte hem insan, hem adam diyor Gemlik halkı. Mesele belki de budur, kim bilir! Yani adam olmak, insan olmak, koltuktan kalktıktan sonra bile halkın içerisinde dolaşabilmektir makbul olan.
Neyse; bu Pazar seçim olsa benim oyun yine Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a lakin Sayın Recep Tayyip Erdoğan bu Pazar olacak seçimlere yine AK Parti ile mi girer? İşte asıl bomba soru bu diyebiliriz…