Bursa’nın eğitim tarihine damga vuran eğitim çınarımız ve ülkemizdeki pek çok bürokrat ile kamu yöneticisi yetiştiren, bakan yetiştiren, serbest ticaretle uğraşan iş insanları yetiştiren Bursa Uludağ Üniversitesi 50. Kuruluş yıl dönümünü kutlamaya başladı.

Türk yıldızları SOLOTÜRK, yarım asırlık üniversitemizi ise göklerden selamlaması büyük hayranlık uyandırdı ve törenlere damga vurdu.

1975 yılında, İstanbul Üniversitesine bağlı Tıp Fakültesi’nin Bursa’da açılmasıyla beraber, üniversitenin ilk temeli atılmış oldu. O tarihlerde hatırlayanlar bilir, Bursa’da Üniversite olarak kabul edilen Bursa İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi, Yüksek İslam Enstitüsü, Eğitim Enstitüsü vardı.

Tıp Fakültesi’nin kurulmasıyla beraber, Sosyal Bilimler Fakültesi ve İktisat Fakültesinin de eklenmesiyle 1976 yılında Bursa Üniversitesi kuruldu. 20 Haziran 1975 tarihinde ilk kez Tıp Fakültesi Dekanı olan Prof. Dr. Fethi Tezok, aynı zamanda Bursa Üniversitesi’nin de kurucu rektörü oldu. Tezok hocamız 2 Şubat 1978 tarihinde vefat edene kadar rektörlük görevini üstlendi.

Prof. Dr. Fethi Tezok hocamızın hatırası Yıldırım ilçemizde, eski Tıp Fakültesi Kavşağı olan Ankara yolu ile Ertuğrulgazi Mesken Caddesi arasındaki Caddeye ismi verilerek yaşatılıyor.

Üniversitemizin ismi Prof. Dr. Nihat Balkır’ın rektörlüğü döneminde değişip Bursa Üniversitesi yerine Uludağ Üniversitesi ismini aldı. Hatta, 12 Eylül sonrasında kurulan Yüksek Öğretim Kurulu’nun 1984 yılında göreve başlamasıyla beraber de Yüksek İslam Enstitüsü İhaliyat Fakültesi, Bursa İktisadi ve Ticari İlimler Akademesi, Sosyal Bilimler ve İktisat Fakültesi ile birleştirilip İktisadi ve Ticari İlimler Fakültesi, Eğitim Enstitüsü de Eğitim Fakültesi olarak Uludağ Üniversitesi bünyesine katıldı.

Sadece Uludağ Üniversitesi olan bu isim Prof. Dr. Yusuf Ulcay’ın rektörlüğü döneminde bir kez daha değişimle başına eklenilen Bursa kelimesiyle beraber Bursa Uludağ Üniversitesi İsmini aldı.

Bursa’nın ilk üniversitesi olma unvanını taşıyan Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ), 2024-2025 eğitim-öğretim yılı boyunca sürdürülen 50. yıl etkinliklerini, gerçekleştirdiği büyük kutlama programıyla taçlandırdı.

BUÜ 50. Yıl Kutlama Programı, Karizma Show ve SOLOTÜRK’ün gerçekleştirdiği nefes kesen gösteri uçuşu ile başladı. Toplam 1 saati bulan gösterileri binlerce Bursalı takip etti. Bu muhteşem gösteriden sonra kutlamalar ise Prof. Dr. Mete Cengiz Kültür Merkezinde düzenlenen kokteyl ile devam etti.

BUÜ Rektör Yardımcısı ve 50. Yıl Etkinlikleri Koordinatörü Prof. Dr. Cafer Çiftçi yaptığı konuşmasında; “üniversitemizin kuruluşunun 50. yıldönümünü coşkuyla kutlamak. Diğer bir amacımız üniversitemizin bugüne kadar ulaştığı başarılarda büyük emekleri olan önceki dönem rektörlerimize, üniversite kurucu üyelerimize, hocalarımıza ve maddi anlamda her türlü desteği veren Bursa'mızın çalışkan, güzide iş insanlarına, Bursa firmalarına vefa borcumuzu göstermektir” dedi.

Evet,bizlerde Bursalılar olarak ve Üniversitemizin kurulduğu ilk günden bugüne kadar gelişmeleri izledikçe, 50 yıl öncesi ile bugünlere gelindiğinde, Bursa kenti ve üniversitemiz olarak baktığımızda bizlerde değişimin, gelişimin, Bursa halkıyla ve Türkiye ile bütünleşen bir üniversitenin sahibi olmaktan gurur duyuyoruz.

Bunun örnekleri ile Üniversite Sanayi ve Ticaret, özel sektör işbirlikleri uygulamaları. Üniversite ile BTSO ‘nun da pek çok ortak çalışmalarına şahitlik ediyoruz.

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, 50 yaşına gelen , Bursa Uludağ Üniversitesine dün olduğu gibi bugünde, yarında sürekli yardımcı olup, beraber yol yürüyeceklerini ifade etti. Burkay, “Üniversiteler bir ülkenin kalkınmasında en önemli itici güçtür. Bursa iş dünyası olarak Bursa Uludağ Üniversitemizle birlikte hem ülkemizin hem kentimizin, önümüzdeki 100 yılını şekillendirecek birçok projeye imza atıyoruz. Ülkemizin ikinci yüzyılında Bursa yine Türkiye’nin ekonomik anlamda en önemli merkezlerinden biri olacak ve bunu hep beraber başaracağız” diye konuştu.

Kutlama törenlerine ev sahipliği yapan BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz BUÜ’nün Türkiye ve Bursa açısından önemini ve üstlendiği görevleri anlattı.

Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, “bizler, herkesin tuğla üstüne tuğla koyarak bugünlere getirdiği çok güzide bir kurumun mensuplarıyız. Üniversitemiz, bugüne kadar yapılan katkılar sayesinde kıymetli bir marka haline gelmiş durumdadır. 66 bin civarında öğrencimiz ve yaklaşık 300 bin mezunumuzla Türkiye'nin beşeri sermaye havuzuna hatta dünyanın beşeri sermaye havuzuna çok ciddi katkılar vermiş bir üniversiteyiz. İş insanlarından bürokrasiye, siyasetten akademik dünyaya, hemen her yerde mezunlarımıza rastlarsınız. Dinamik hoca kadrosuyla araştırma üniversitesi yarışında hızla yukarı çıkmak, uluslararası yarışta da daha görünür olmak için el birliğiyle gece gündüz demeden çalışıyoruz. Üniversitemizin çok daha yüksekte, yıldızı parlar şekilde görüleceğine dair umudumu ve iddiamı tekrarlayarak bütün hocalarımıza, iş insanlarımıza, protokolümüze, sevgili ailelere ve öğrencilerimize teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.

Üniversitenin temelinde harcı olan ve başarılarında emeği olanlarda bir kez daha anı plaketleriyle onurlandırıldı. Malum, 50 yıl. İnsanların ömürlerinden ömürlerin tükendiği bir süreç. Bu süreçte eğitim, öğretim ve akademik alanlarda olduğu gibi, kentin sosyal ve kültürel gelişmesi alanlarında da Bursa’ya katkı sağlayan Üniversitenin emektarları unutulmadı.

BUÜ’de görev yapan geçmiş dönemlerdeki rektörler ve aile üyelerinin yanı sıra üniversite katkı sağlayanlara yönelik gerçekleştirilen Vefa ve Katkı Ödülleri Töreninde ise duygusal anlar yaşandı. Önceki dönem rektörlerden Prof. Dr. Mustafa Yurtkuran, Prof. Dr. Kamil Dilek, Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, Prof. Dr. Ali Yaşar Sarıbay’ın bizzat katıldığı törende, üniversitenin kurucu dernek üyelerinden Turhan Tayan, Recai Dinçer ve Nurhan Hüryaşar da hazır bulunup, eski günleri yad ettiler.