Her toplumda bir kara kedi vakıası olur. İnsanları birbirlerine düşürüp, sonra da kenara çekilip onların ne yaptığını izleyen kişilere takılan bir unvan bu kara kedi sıfatı.

Toplumda pek hoş karşılanmazlar.

Kara kedilerin uğursuzluk getirdiği, önünden geçtikleri insanlara zarar verdikleri yolunda da batıl inançlar vardır.

Bursa siyasetinde son günlerde bir kara kedi masalı anlatılıp duruyor.

Malum, Bursa’nın siyasi ibresi değişti. Bazı yollar, yol geçen hanına dönüşürken, bazı ana caddelerde çıkmaz sokak haline geldi.

Kara kedinin ilk konuçlandığı bölge Nilüfer. Buradan gelen seslere göre, Belediyenin eski ve yeni yönetimleri arasında pek çok konuda anlaşmazlıklar varmış. Bu bölgede inşaat yapan bazı müteahhitler iddialara ve konuşulanlara göre, her işlerini bir tek ve tek imza ile yaptırmayı alışkanlık haline getirmişler.

Tek imza ile inşaat ruhsatı alıp yüzlerce daire diken müteahhitlerin varlığından söz ediliyor. Yine, ruhsatları normal yolla alsalar da, inşaat ve imalat sırasında ruhsata uymayan bazı yapılar nedeniyle, belediye memurlarının imzalamadığı fakat, iş yapıp sorun çözen aracıların vasıtasıyla tek imza ile inşaatların yasal hale getirilmesi için işlemlerin yapıldığı iddiaları var.

Yeni belediye yönetimi, bu tür işleri yani tek imza ile sorun çözme işlerini artık yapmıyormuş. Ruhsatları ruhsat bürosunda görevli memurlar projeyi inceleyip veriyorlarmış. İnşaatlarla ilgili Yapı Kullanma izin belgelerini de Yapı Denetim firmalarıyla beraber Belediyenin Yapı Denetim birimlerinde görevli memurların yaptıkları incelemelere göre veriliyormuş.

Şimdilik bizim kulağımıza gelenler bunlar. İşte bu yüzden de CHP’de bölgedeki eski yönetim arasındaki tartışmalar başlamış. Hatta, eski genel başkan Murat Karayalçın’ın Nilüfer’e gelip pazaryeri açma törenine bölgenin eski, Bursa’nın yeni büyük başkanının katılmadığı konuşuluyor.

Malum, birde önce Belediye vakfı, sonrasında ise aile vakfı denilen kurumun yaptığı bir binaya CHP’li belediyenin kestiği kaçak yapı cezasının da ortada olması, yeni yönetiminde binanın kaçak bölümlerini yıkıp yıkmama konusunda ne gibi tavır takınacağının belli olmayışı da insanlar arasında eleştiri konusu olan bir başka durum.

Hani, eski yıllarda CHP’liler sürekli AK Partili belediyeleri kaçak yapılaşmaya göz yumma ile suçluyorlardı ya, şimdi kendi kendilerine harakiri yapmış durumda izlenim veriyorlar.

Gelelim, Mudanya’ya.

Başkan değişince pek çok şeyde değişmiş. Zaten, deprem riski nedeniyle de hizmet binası yeterli değil. Kullanılan bina bomboş duruyor. İlçenin otopark meselesi halledilmemiş. Pek çok boş alan var, değerlendirme yok. Büyük başkan ile ilçe başkanı arasında da arazi satışı nedeniyle kara kedilerin dolaştığı iddiaları var.

Belediye seçimleri yeni yapıldı. Aradan 100 gün geçtiğinde genel başkan Özgür Özel Bursa’ya geldi. CHP’li Belediyeler Mustafakemalpaşa’dan Başlayıp, sırasıyla Nilüfer, Osmangazi, Gemlik ve Büyükorhan’da turunu tamamladı.

En fazla ilgiyi ve alakayı kendisi gibi eczacı olan eskiden beraber milletvekilliği yaptıkları Erkan Aydın’a göstermiş.

Gezi sırasında bazı partililer, kendisine Büyük belediyedeki baldız, akraba, yeğen ve enişte meselesini sormuşlar. Sanırım genel başkan bu söylentileri duymazlıktan gelmiş. Söylentiler bu yönde.

Oysa ki, olay açığa çıkar çıkmaz, bütün Televizyon kanallarında “o kişiler görevlerinden alınacak!” diye halka ve topluma söz vermişti. Parti teşkilatlarında böyle bir tutum ve uygulama istemediklerinin altını çizerek, aynı söylemleri sürekli tekrarlamıştı.

Aradan 100 gün geçti ya sanırım konu unutulduğu sanılıyor.

İnsan unutsa da tarih unutmaz. Kitap sayfalarına bakın, bizden on binlerce yüzyıl önce yaşamış insanların yazdıkları kitapları okuyup, tarih konusunda bilgi sahibi oluyoruz.

Kara kediler, sadece küçük yerlerde değil, büyük yerlerde daha büyük yemlenme için sırada bekliyorlarmış.

Tabi, seçimlerde her ne kadar bir önceki dönem seçimlerine göre oylar 9 bin civarında artmış olsa da eşe dosta sandık öncesinde verilen sözlerin olduğu zaten malum.

Sayılı günlerde çabuk gelip geçmeye başladı.

Ha, birde kara kedilerin Ankara’dan getirdikleri haberler var. Seçim öncesinde “hiç kimse işinden endişe etmesin!” denilmesine rağmen, İzmir Çiğli Belediyesinde CHP döneminde işe alınıp, seçim öncesinde kazanmak için çaba gösteren, seçim sonrasında ise işinden edilenler, Kadın Kolları Genel Merkez kongresinde hal ve durumlarını anlatmak istemişler.

Daha önceleri aynı durumla karşılaşıldığında, örneğin, AK Partili bir belediyenin işçi çıkarması durumunda, bu işçileri CHP’liler TBMM salonlarına getirip, parti grup toplantısında konuşturuyorlardı. CHP, bu kez kendi partili belediyenin işsiz bıraktığı işçilere, kapıyı gösterip, güvenlik güçleriyle salondan attırmışlar. Bunu bizzat genel başkan Özgür Özel, “kadın kongresine erkek eli değdirmem! Burası eylem yeri değil” sözleriyle yönetmiş.

Gösterilen tabloya bakıldığında, CHP içindeki kara kedinin mesaisi devam ediyor. Değişim gerçekten gerçek bir değişim gibi olmuş. İşçinin emekçinin hakkı, işsiz bırakanlar CHP’li belediyeler olunca unutuluveriyor.