Ülkemizdeki insanlar arasında ve sosyal hayatta yaşanılan en önemli sıkıntılardan bir tanesi, sivil toplum çalışmalarının yer ve mekan sıkıntısı. Bu nedenle de üyeleri arasında, destekçileri arasında bile yeterince sağlıklı iletişim sağlanamıyor.

Gerçek sivil toplum kuruluşları ile kendi meslek ve kazançları için kurulan bir takım Mesleki ve Ekonomik çıkar gurupları arasında dengesizlik ve yapılan etkinliklerde ise halka ulaşmada sıkıntılar yaşanıyor. Çünkü, kısıtlı bütçelerle geniş halk kitlelerine ulaşmak mümkün olmuyor.

Bu konu sadece Bursa’nın değil, belki de ülkemizin belki de dünyadaki pek çok STK’nın içinde bulunduğu en büyük sıkıntılardan bir tanesi.

Nilüfer Belediyesi Bursa’daki hemşeri derneklerini tek çatı altında toplama adına Anadolu Arastası ismiyle bir proje çalışması başlattı. Geçit Balat arasındaki Nilüfer Çayı kenarı ve etrafındaki 160 dönüm alan seçildi. Her ne kadar Devlet Su İşleri seçilen bu alanın Sel Taşkın Sahası olduğunu öne sürüp projenin içinde Nilüfer Dere yatağının Menderesleri, (kanalları) bulunduğunu ifade etse de sanırım bu uyarılar pek fazla dikkate alınmadan, STK’ ların da “bize yer lazım” mantığı ile hareket etmesi, siyasetçilere baskı yapmasıyla çalışmalar başladı.

Konuyla ilgili olarak AK Parti Nilüfer İlçe Başkanı Furkan Alpaslan, projenin başlatıldığı tarihten bu yana aradan geçen 15 yıl sonra, konuyla ilgili bir eleştirel açıklamalar yaptı.

Projenin hayal kırıklığı olduğunu iddia eden Furkan Alpaslan’ın açıklaması şöyle;

“1999’dan 2019’a kadar tam 20 yıl boyunca Nilüfer Belediye Başkanı olarak görev yaptı. Şimdi ise 2024 yerel seçimleriyle Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı koltuğunda. Ama geride bıraktığı tablo, hâlâ konuşulmaya devam ediyor. “En büyük hayalim” dediği proje… Anadolu Arastası.

Nilüfer Çayı kıyısında, 163 bin metrekarelik alanda, Türkiye’deki 81 ilin kültürünü yaşatacağı söylenen, dev bir yerleşke projesi olarak tanıtıldı.Konferans salonları, halk eğitim merkezi, meydanlar, pazaryerleri, kütüphaneler, spor alanları, yürüyüş yolları, otoparklar…

13 mağaza, 4 havuz, 3 teras, 5 meydan. Hepsi vaat edildi. Ama ortada ne kültür var, ne eseri.

AK Parti Nilüfer ilçe Başkanının yıllara sari olayların gelişimine yönelik bilgilendirmeleri de epey ilginç ;

2010 yılında projelendirilen bu yerleşke için, 2014’te, “Bu dönemde tamamlayacağım” dedi.

2019 seçiminde projenin adını bile anmadı. 2024 seçiminde ise adeta unutmuş gibi davrandı.

Bugün, projeye dair tek kalan şey: Çürümeye terk edilmiş birkaç iskelet bina ve mağdur olan hemşeri dernekleri. O dönemde üye yapılan dernekler, umutla bekledi. Ama proje ya hiç başlamadı, ya da yarım bırakıldı. Ve yıllardır olduğu gibi yine sessizlik, yine unutulmuşluk. “

Evet, Anadolu Arastası, Bursa’da yaşayan pek çok hemşeri derneğini yanına alması, yönetiminde bu kişilerin önderlerinin bulunması nedeniyle bugüne kadar eleştirilse de pek fazla ses getirilmedi. Seneler geldi, geçti, herkes sus pus sonuçların ne olacağını merakla bekledi.

Bugün ise Nilüfer Belediyesi 25 yıllık CHP iradesinden sonra yaşanılan başkan değişimi ile beraber, kasasının boş olduğu ve çalışanlarına maaş ödeyemez durumda bir belediye olduğu ortaya çıktı. Tabi, üzücü bir durum. Nilüfer’de yaşayan hiç kimse sonuçların böyle olmasını hiç istemezlerdi.

Kasasında para olmadığı için rutin belediye hizmetlerinde bile sorun yaşanılan Nilüfer ilçesinde Anadolu Arastası’nın gündemde olmasına rağmen, yatırım yapılacak ödenek olmaması da hemşeri derneklerini düşündürmeye başladı.

AK Parti il başkanı Furkan Alpaslan, Arasta inşaatı ve bugüne kadar yapılan harcamaların güncel değerleriyle ve bundan sonra da ne kadar harcama gerektiğine dair rakamları tahmini olarak çıkardı.

“Proje için yapılan harcamaların bugün ki yaklaşık değeri: 611 milyon TL. Peki tamamlanması için ne gerekiyor? En az 600 ila 700 milyon TL daha paraya, kaynağa, ödeneğe ihtiyaç var. Yani kamu kaynakları, yıllardır atıl durumda. Milletin vergisi, hayali bir projede heba oldu. Onlarca dernek mağdur edildi, umutlar yıkıldı.”

Projeyi ilk başladığı günden itibaren sürekli takip ettiklerini ve her türlü desteği de verdiklerini hatırlatan AK Parti ilçe başkanı, bugün gelinen noktada ise doğruların ve gerçeklerin artık konuşulması gerektiğine dikkat çekti.

“Şimdi soruyoruz: 20 yıl boyunca yönettiği bir ilçede bir projeyi bile tamamlayamayan bir anlayış, Bursa’nın geleceğine nasıl yön verecek? Küçük bir alanı bile yıllarca tamamlayamayanlar, Mega projeleri nasıl hayata geçirecek?” dedi.

Kendi sorduğu sorulara yine kendi kendine cevap veren Alpaslan,

“Cevabı belli. Reklam çoktu, icraat yoktu. Ve bugün “en büyük hayalim” denilen projeyi ağzına bile almıyorlar. Çünkü yerinde sadece hayal kırıklığı esiyor.” Diye konuştu.

Evet, Bursa’nın pek çok sivil toplum kuruluşu için yer, mekan ve etkinlik alanı sorununun çözmesi beklenilen bu proje ile ilgili sanırım daha çok tartışmalar yaşanılacak. Devletin resmi kayıtlarında sel taşkın sahası gözüken bu alanla ilgili yer seçiminden tutunda, harcanan paraların ve kamu zararları iddialarının enine boyuna değerlendirilmesi bekleniyor.

Zaman çok çabuk geçiyor. Bu alanın hemen yanında bizler 2012 senesinde de Yüksek Hızlı Tren Garı’nın temellerini atmıştık. Ne yazık ki o projede kör topal ilerliyor. O çalışmalar içinde kamu zararları, gecikmeden kaynaklı zararlarla ilgili pek çok iddia var.

Sanırım Bursa’nın kaderi bu. İyi niyetle yapılan başlangıçlar, sonrasında kamunun kamburu oluyor.