Her ne hizmeti veya görevi yaparsanız yapın, insanların hepsini mutlu ve memnun etmek mümkün değil. Siz, ne kadar iyi güzel, tasarruflu çalışmalar yapsanız da içlerinden birileri çıkıp, işleyip giden tekere çomak sokmak için sırada bekleyebilir.

Bizim ülkemizde de mahalli idarelere yönelik istek, beklenti ve hizmet önceliğiyle ilgili pek çok eleştirileri görüyor, duyuyor ve yaşıyoruz. Bakın, İstanbul’da başlayıp, ülkemizin dört bir köşesindeki CHP’li belediyelere yönelik yapılan operasyonları tartışıp duruyoruz.

Çünkü, yapılanlarla ilgili bilgilendirme eksikliği göze çarpıyor. Parti, kendi partili başkanına veya yandaşlarına sahip çıkmak adına hükümeti ve devletin yargı organlarını suçlayıp duruyorlar. Çünkü, yapılan operasyon hep aynı siyasi hedefe yönelik gözüküyor. Oysa ki, başka hedeflerle ilgili, başka başkanlıklarla ilgili de şikayetlerin olduğu ve senelerdir bu şikayetlerle ilgili işlem yapılmadığı iddialarını hep duyuyoruz halkımız arasında. Hak, hukuk ve adalet adına sıra bunlara da gelmeli.

Sevindiğimiz bir konu var. Yanlış yapanlara yönelik, bilerek ve isteyerek kamu malına el uzatanlara yönelik bir temizlik harekatı başlatıldı. Bu konularla ilgili suçlu- suçsuz ayrımı yine adalet mekanizması içinde, gerçek deliller, adil yargılanma ve adil savunma ile sonuçlanacağına inanıyorum.

Her kim olursa olsun, bu vatana, bu millete, bu bayrağa, kamu kurum ve kurumlarına, halka kazık atmış, kamu malını kendi çıkarları uğruna kullanmış, rant ve çıkar hesaplarına kapılıp¸servetine servetler kattığı iddialarına maruz kalmış iseler, bütün hepsinden adilane şekilde hesap sorulmalı.

Hizmet, özellikle kamu hizmetleri rant odaklı değil de halka yönelik hayatı kolaylaştırma adına yapılmalı.

Geçtiğimiz günlerde, Heykel Setbaşı arasında gezinirken, eski hocalarımızdan Prof. Dr. Necmi Gürsakal ile karşılaştık. Hoş beş sohbet sırasında Bursa’nın önemli bir eksikliğinden söz etti Necmi hocamız.

Dedi ki; “bizler emekli insanlarız. Sürekli evde vakit geçirme yerine, eş dost ve arkadaş buluşması adına, Bursa’nın merkezinde, Heykel çevresinde, Yeşil, Tophane semtleri arasında uygun bir yerde emekliler buluşma yeri yapılması talebimiz var. “

Güzel bir istek. Bence de Bursa adına gerekli.

Ama, bu bölgelerde bir sürü kafeterya ve restoran türü buluşma mekanları mevcut. Hocam, bu konuya da gerekli açıklıkla cevap verdi.

“Evet, Bursa’nın belki de yüzlerce yıldır buluşma mekanı Setbaşı Mahfel kahvesi idi. Şimdi, mekan dereye doğru büyültüldü, genişledi ve fiyatları eski fiyatlar değil. Bizler, emekli insanlarız, sabit gelirli olduğumuz içinde harcama limitlerimiz bu mekanda oturmamıza imkan sağlamıyor.”

Necmi hoca devamla, “arkadaşlarla sonra Nalbantoğlu’nda toplanmaya başladık. Bir geldiğimizde saatlerce aynı mekanda oturduğumuz için, mekanı çok fazla işgal ettiğimiz yolunda söylemler başladı.“

Peki hocam, sonra neler oldu?

Hocamızın cevabı; “şimdi, çay fiyatı en uygun yer olarak Tahtakale pazarı çarşısını bulduk. Orada bahçede masalar, sandalyeler var. Çay ocakları da çay servislerini yapıyorlar. Yaz ayları için gayet iyi güzel. Ama, kış aylarında ne yapılacağını henüz pek bilmiyoruz. Bunun içinde bizlerin, mahalli idarecilerimizden bir isteğimiz var. Bu bölgede bir emekliler buluşma yeri, merkezi yapmaları uygun olur. Bizler, her ne kadar kısıtlı mali imkanlarımız ile büyük paralar harcamıyorsak da bu kent için düşünüp, projeler üretebilir, geçmişteki tecrübelerimizi, kamu yöneticilerine referans olarak değerlendirmeleri adına aktarabiliriz. Bizim gibi emekliler, özellikle belediyeler için, belediye yönetimleri için ideolojik farklılık değil, kent hizmet bütünlüğü adına ücretsiz danışmanlık ve yol göstericilik olabilir. “

Evet, işte can alıcı nokta burası. İnsanlarımız, doğup büyüdükleri, çalışıp hizmet ettikleri, hayatın bütün acı ve tatlı anılarını yaşadıkları bu memlekette bir tatlı huzur adına¸emeklilerin buluşma mekanı olmasını talep ediyorlar. Bende bir emekli olarak, bu isteği canı gönülden destekliyorum.

Belki bir yaşa gelmiş, makam ve mevki sahibi olduktan sonra emekli olmuş, bazı düşünceleri gerçekleşmiş, bazı düşünceleri ise atıl kalmış olan emeklilerimiz için böylesi bir mekan gerçekten şart olmuş. Hali vakti yerinde, fikir ve proje üretme kapasitesi bulunanlara böyle bir imkan verilmeli.

İşte, ortak akılla kenti yöneteceklerini ifade edenlere bir güzel fırsat.

Emeklilerimiz, çarşı Pazar fiyatlarından tutunda, toplu taşıma otobüs güzergahları, sistemi, trafik düzeni, halkın içinde yaşadığı fakat yöneticilerin göremediği, görmek istemedikleri her türlü sorunla, dertle baş başa kalıyorlar.

Buradan kendi adıma bir öneri de bulunuyorum. Kamu hizmetleri, vatandaşların hizmetlere bakış açıları veya dertleriyle ilgili olarak bazı belediyeler, kamu kurumları sürekli anket yaptırıp duruyorlar. Bu anketler içinde yandaş olsun veya olmasınlar, bir sürü mali kaynak verip, boş yere birilerine kaynak aktarıyorlar kamu bütçelerinden.

Emekliler için bir buluşma merkezi yapılması, buradaki çay, kahve, simit vs. hizmet ürünlerinin fiyatlarının ise asgari ücretten emekli olan işçilerin da aldıkları maaşlarıyla ödeyebilecekleri düzeye getirilmesi için tavsiyem şu; emekliler buluşma merkezi açtığınızda, anket yaptırmak için para ödemeye gerek kalmayacak.

Çünkü, her türlü derdi, tasayı ve bu dertlerin çözüm projelerini emeklilerden dinleyip anlayacaksınız. Ankete harcadığınız paraların belki de yüzde biri, emekliler için yapılacak bu hizmetin karşılığını karşılayabilir.

Yerel yönetimlerin ve kamu yönetiminin görevi¸işletmelerin kar etmesi, birilerine yüksek maaşlarla oturum hakkı, yandaşlara huzur hakkı dağıtmak olmamalı diye düşünüyorum.