İnsanlık tarihinin en büyük hareketlerinden bir tanesi yardımlaşma, dayanışma ve sorunların el birliği içinde çözümlenmesi.

Bunun içinde insanların birbirlerini çok iyi tanımaları ve yardımlaşma konularında da yanlışa, hatalara düşmemesi gerekiyor. Çünkü, günümüzde, insanların kime inanıp kime inanmayacakları konusunda akla hayale gelmeyen bir sürü olayla karşılaşıyoruz. Daha çok dolandırıcılık veya laf yap, para kap misali olayları yaşayınca insanların arasındaki güven de ister istemez sarsılıyor.

Oysa ki, bizim inançlarımıza göre, zenginlerin fakirlere yardım etmesi makbuldür. Yapılan yardımlarında kimin tarafından yapıldığının anlaşılmaması, Mevlana’nın dediği gibi, alan elin veren eli görmediği yardımlar ise Allah katında takdir edilen desteklerdir.

Günümüzde ise bazı sonradan görmelerin özellikle Ramazan yardımı, bayram yardımı konularındaki yaptıklarını abartıp, reklam haline getirmesine tanık olmak, onların yardım değil de kendi kendilerine reklam yaptıklarına olan inançları artırıyor. Bazen kurulan iftar sofralarındaki şatafatlara baktığımızda ise gösterişin dini inançla nasıl bağdaşlaştırıldığına dair şüpheli düşüncelere sahip olabiliyoruz.

Bunun içinde doğru zamanda doğru kişilerle karşılaşmak, yardımların tam hedefine ulaşması ve karşılığında da sevap kazanılması için Allah rızası için yapılması gerekiyor.

MÜSİAD Bursa Şubesi Başkanı Alpaslan Şenocak, 2024 yılı değerlendirme toplantısı sırasında toplumsal dayanışma ve yardımlaşma konusunda atalarımızdan günümüze kalan gelen Zimem Defteri uygulamasına devam edeceklerini açıklamıştı.

Şimdi, Ramazan ayı geldi. Üçte biri de tamamlandı. Bayrama sayılı günler kala da Zimem Defteri geleneği uygulanmaya başlandı.

Emeği geçenlerden, uygulamaya katkı koyanlardan Allah razı olsun. Rabbim, hayırlarını kabul etsin.

MÜSİAD Bursa Yönetim Kurulu Üyeleri, kendi aralarındaki yaptıkları organizasyonlarla ve hayırsever üyelerin zekât ve sadakalarından oluşan destekle çeşitli mahallelerdeki bakkal ve eczaneleri ziyaret ederek, ihtiyaç sahiplerinin borçlarının ödendiği Zimem Defteri uygulamasına yeni bir imza daha attı.

Osmanlı döneminden beri süregelen ve borçluyla hayırseverin birbirini tanımadığı bu gelenek, gizliliği esas alarak yardımın en samimi şekilde gerçekleşmesini sağlıyor. Böylece, destek olan kişiler sadece iyiliği yaymaya odaklanırken, ihtiyaç sahipleri de herhangi bir karşılık beklenmeden bu yardımdan faydalanıyor. Paylaşma ve yardımlaşma kültürü günümüzde de yaşatılmaya çalışılıyor.

Zimem Defteri çalışmasının önemine vurgu yapan MÜSİAD Bursa Başkan Yardımcısı Fatih Arslan “Ramazan ayı, yardımlaşmanın ve paylaşmanın en yüksek seviyeye çıktığı, toplumsal dayanışmanın en güzel şekilde hissedildiği bir dönem. Biz de MÜSİAD Bursa olarak, bu kutsal ayda Zimem Defteri geleneğini sürdürerek, ihtiyaç sahiplerine destek olmanın manevi hazzını yaşıyoruz. Osmanlı’dan miras kalan bu güzel gelenek, hem yardımlaşma ruhunu canlı tutuyor hem de toplumsal dayanışmayı pekiştiriyor. Üyelerimizin ve hayırseverlerimizin gönülden katkılarıyla, iyiliği ve paylaşmayı büyütmeye devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

MÜSİAD Bursa, sadece Zimem Defteri çalışmasıyla değil, aynı zamanda şehrin önde gelen yerel ve ulusal yardım kuruluşlarıyla da bir araya gelerek Ramazan ayında yürütülecek yardım faaliyetlerini değerlendirdi. MÜSİAD Bursa Yönetim Kurulu Üyeleri, bu çerçevede önemli ziyaretler gerçekleştirdi. Bu kapsamda İnsan Vakfı, Bursa İHH, Kızılay Osmangazi ve Yıldırım Şubeleri, Deniz Feneri Derneği Bursa Şubesi, İHH Bursa Şubesi, Bursa Yardımlaşma Derneği ve Suriyeli Muhacirlere Yardımlaşma Derneği yetkilileriyle bir araya gelindi. Görüşmelerde,

Ramazan ayında gerçekleştirilecek sosyal yardımlar ve iş birlikleri değerlendirilerek, ihtiyaç sahiplerine yönelik desteklerin artırılması yönünde istişarelerde bulunuldu.

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan MÜSİAD Bursa Başkan Yardımcısı Mehmet Fatih Özkul ise “Şehrimizin önde gelen yardım kuruluşları ile güç birliği yaparak, ihtiyaç sahiplerine ulaşma kapasitemizi artırıyor, onların yaşamlarına dokunacak çözümler geliştirmeye çalışıyoruz. MÜSİAD olarak, ekonomik ve sosyal sorumluluk bilinciyle hareket etmeye devam ederek, milletimizin ve ihtiyaç sahiplerinin her zaman yanında olacağız.” ifadelerini kullandı.

Ramazan ayı bir nevi bereket ayı olarak da anılıyor. Böylesine yardımlar ise sofralara bereket katılmasının en güzel örneklerinden birisi. Yoksulu sevindirmek, fakiri güldürmek için hayırda bulunulanlara ne mutlu.

Bizlerde bazen medya aracılığıyla öğreniyoruz. Mesela, bir hayırseverin geldiğini belirten mahalle bakkalı, mahallede kim var kim yoksa, bakkala ne kadar borcu bulunuyorsa, yardımseverlerin bu borçların tamamını ödediğini açıklıyor.

İşte, toplumsal yardımlaşma ve dayanışmanın en güzel örnekleri.