Bizim ülkemizde bürokrasiden şikayetçi olmayanı bulmak, gündüz vakti mumla insan aramaya benziyor. Hemen hepimizin karşılaştığı bir olayla ilgili olarak yaşanılan bürokratik sorunlarla ilgili hikayemiz var.
Asya, Avrupa arasında köprü görevi üstlenen bir coğrafi yapıya sahip olan ülkemizdeki doğal zenginlikler ve bu zenginliklerden halkın, kamunun ne kadar faydalandığına dair söylemler ise hep tartışma konusudur.
Yine, ülkemizdeki kamu malları, hazine mallarından kimlerin nasıl yararlandığına dair her gün sürekli değişen iddialarla karşı karşıya kalıyoruz. Bütün bunlarca topyekun mücadele edilmesine yönelik söylemleri duyuyoruz ama fiiliyatta uygulamaya baktığımızda yananın yanına kar kaldığı söylemleri daha fazla ağır basıyor terazinin kefelerinde.
Gelelim, ülkemizin en büyük doğal zenginlikleri ve bazı insanların geçim kapısı olan Orman alanları ile bu alanların kullanımı, içindeki malzemelerden, mallardan faydalanılması ve ekonomik değer kazandırılması çalışmalarına.
Orman alanlarının çeşitli sebeplerle vatandaşlara verilip ekonomik kazanç ve kamu yararı sağlanması amaçlı kullanımı söz konusu. Bunların en başında ise Orman Vasfını yitirmiş alanların yeniden ağaçlandırılması ve Özel İmar ve İhya düzenlenmesi çalışmaları geliyor.
Bunun içinde Ormanlara yakın köylerde oturanlar ile gönlünde orman sevgisi olup, kamu malı olan ormanların yeniden ıslah edilmesi, halka kazandırılması, ekonomiye değer sağlaması adına çalışmalar yapmak isteyen gönüllüler sıra bekliyor.
Orman Bakanlığı her sene iki dönem halinde bu başvuruları alıyor. Ama, başvuru alınacak illeri, özel bir komisyon belirliyor. İşte bu komisyonla ilgili Bursalı vatandaşlardan bazı şikayetler ve serzenişler geliyor.
Bursa’nın yaklaşık coğrafi alanının üçte birisinin Orman alanı içinde olmasına rağmen, bu uygulama ve projeden faydalandırılmayışı itiraz konusu. Bir okurum, Orman Bakanlığının resmi internet sitesinde 28 Ağustos 2024 tarihinde açıklanan illerin sıralanmasını göndermiş.
Ağrı, Iğdır, Kırşehir, Ardahan, Kars, Hakkari, Erzurum, Çankırı, Nevşehir, Sivas, Gümüşhane, Muş, Bayburt, Amasya, Tokat, Yozgat, Bingöl, Kayseri, Kırıkkale, Tunceli, Çorum, Erzincan, Bitlis, Van, Siirt, Konya, Aksaray, Mardin Kahraman, Batman, Şırnak, Ankara, Niğde, Artvin, ve Afyonkarahisar.
Bu illerde orman arazilerinin ıslah çalışmasına izin verilecek. Başvurular kabul edilecek. 2024 Eylül ayı başvuru döneminde, Devlet Ormanlarında yapılacak özel ağaçlandırma ve özel imar ihya müracaatlarına kapatılmıştır. Deniliyor.
Bu listeye göre Bursa, bu proje kapsamı dışında.
Sonra, gelen tepkiler üzerine bu listeye 31.08.2024 tarihinde, yani üç gün sonra yeni iller ekleniyor. Yeni eklenen iller, Adıyaman, Ankara, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Hakkari, Kahramanmaraş, Kilis, Mardin, Nevşehir, Şanlıurfa ve Uşak. Bu illerin arasında da yine Bursa yok.
Geçimlerini ormandan sağlayan Bursalı pek çok orman köylüsü vatandaşlarımız bu duruma tepki gösteriyor. Diyorlar ki, yurdun dört bir köşesinde ormanların ıslah ve ihyası için çalışmalar yapılırken Bursa’da neden bu çalışmalar yapılmıyor? İktidar partileri ve Bursa milletvekilleri bu çalışmalardan haberdarlar mı? Değiller mi?
Tarım ve Orman köylüleri için bir süre devlet ve kamu destekleri açıklanırken Bursa neden bu destekler ve projeler kapsamı dışında bırakılıyor?
Evet, olaylara ve yapılan açıklamalarla illerin belirlenmesi çalışmaları sırasında sanırım Bursa biraz gerilerde kalmış. Vatandaşların deyimi ile unutulmuş. Köylülerimiz haklı olarak diyorlar ki; “Nasıl ki, 28 Ağustosta açıklanan liste, diğer illerden gelen itiraz ve şikayetler üzerine 31 Ağustosta değiştirilip yeni iller eklenmişse, bizlerde Bursalı orman köylüleri olarak iktidar partisi yöneticileri ve milletvekillerimizin sesimize kulak verip, gerekli düzenlemeleri yapmalarını ve listeye Bursa’nın isminin eklenmesini bekliyoruz.”
Bu konuda gerçekten sıkıntılı bir durum var. Bizlerde bu köşeden ilgililere olayı duyurma görevini yerine getiriyoruz. Umarım, ilk açıklanan listede Bursa’nın ismi yer alır.
Bu arada, Orman alanlarıyla ilgili olarak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından, halk arasında 2B olarak bilinen orman vasfını kaybetmiş arazilerle ilgili yeni bir çalışmaların yapıldığı bilgisi geldi. Bu çalışma ile benim yukarıda izah etmeye çalıştığım proje arasında herhangi bir bağ yok. Her ikisi de ayrı ayrı uygulamalar.
Yeni çalışmaya göre; 6 bin 831 sayılı Orman Kanunu'nun 2/B maddesi uyarınca, 31.12.1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tamamen kaybetmiş araziler, orman vasfı dışına çıkarılıyor. Bu kapsamdaki araziler, orman vasfı olmayan, uzun yıllardır vatandaşların kullandığı alanlar olarak kabul ediliyor.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, orman vasfını yitirmiş yaklaşık 100 bin hektarlık 2B alanını kullanan vatandaşların mülkiyet haklarını belirleyip tapularını verecek. Bakan Murat Kurum, geçen hafta 2B alanlarının mülkiyet haklarının belirlenerek tapuların hak sahiplerine teslim edileceğini açıkladı. Yaklaşık 5 milyon kişiyi ilgilendiren bu çalışmanın bu yılsonuna kadar tamamlanması hedefleniyor.
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce 3 bin 402 sayılı Kadastro Kanunu’nun ilgili maddesi kapsamında fiili kullanım durumu dikkate alınarak kadastro çalışmaları yapılıyor.
Kadastro tutanağının beyanlar hanesinde varsa üzerindeki mühdesatın (yapı, tesis vb.) kime ait olduğu ve kim tarafından ne zamandan beri kullanıldığı belirtiliyor.
2B arazileri Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü tarafından Milli Emlak Genel Müdürlüğü’ne devredildikten sonra vatandaşlar Milli Emlak Genel Müdürlüğü’ne başvurabilecek.
Ankara, Aydın, İzmir, Manisa, Antalya, Samsun, Adana ve Mersin 2B arazisi kullanım kadastrosu çalışması yapılacak iller arasında. Bu listede yine Bursa’nın ismi yok. Dileğimiz, Bursa artık Ankara’da hatırlansın, üvey evlat muamelesi yapılmasın.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Muharrem KARABULUT
Orman ve kamu faydası
Bizim ülkemizde bürokrasiden şikayetçi olmayanı bulmak, gündüz vakti mumla insan aramaya benziyor. Hemen hepimizin karşılaştığı bir olayla ilgili olarak yaşanılan bürokratik sorunlarla ilgili hikayemiz var.
Asya, Avrupa arasında köprü görevi üstlenen bir coğrafi yapıya sahip olan ülkemizdeki doğal zenginlikler ve bu zenginliklerden halkın, kamunun ne kadar faydalandığına dair söylemler ise hep tartışma konusudur.
Yine, ülkemizdeki kamu malları, hazine mallarından kimlerin nasıl yararlandığına dair her gün sürekli değişen iddialarla karşı karşıya kalıyoruz. Bütün bunlarca topyekun mücadele edilmesine yönelik söylemleri duyuyoruz ama fiiliyatta uygulamaya baktığımızda yananın yanına kar kaldığı söylemleri daha fazla ağır basıyor terazinin kefelerinde.
Gelelim, ülkemizin en büyük doğal zenginlikleri ve bazı insanların geçim kapısı olan Orman alanları ile bu alanların kullanımı, içindeki malzemelerden, mallardan faydalanılması ve ekonomik değer kazandırılması çalışmalarına.
Orman alanlarının çeşitli sebeplerle vatandaşlara verilip ekonomik kazanç ve kamu yararı sağlanması amaçlı kullanımı söz konusu. Bunların en başında ise Orman Vasfını yitirmiş alanların yeniden ağaçlandırılması ve Özel İmar ve İhya düzenlenmesi çalışmaları geliyor.
Bunun içinde Ormanlara yakın köylerde oturanlar ile gönlünde orman sevgisi olup, kamu malı olan ormanların yeniden ıslah edilmesi, halka kazandırılması, ekonomiye değer sağlaması adına çalışmalar yapmak isteyen gönüllüler sıra bekliyor.
Orman Bakanlığı her sene iki dönem halinde bu başvuruları alıyor. Ama, başvuru alınacak illeri, özel bir komisyon belirliyor. İşte bu komisyonla ilgili Bursalı vatandaşlardan bazı şikayetler ve serzenişler geliyor.
Bursa’nın yaklaşık coğrafi alanının üçte birisinin Orman alanı içinde olmasına rağmen, bu uygulama ve projeden faydalandırılmayışı itiraz konusu. Bir okurum, Orman Bakanlığının resmi internet sitesinde 28 Ağustos 2024 tarihinde açıklanan illerin sıralanmasını göndermiş.
Ağrı, Iğdır, Kırşehir, Ardahan, Kars, Hakkari, Erzurum, Çankırı, Nevşehir, Sivas, Gümüşhane, Muş, Bayburt, Amasya, Tokat, Yozgat, Bingöl, Kayseri, Kırıkkale, Tunceli, Çorum, Erzincan, Bitlis, Van, Siirt, Konya, Aksaray, Mardin Kahraman, Batman, Şırnak, Ankara, Niğde, Artvin, ve Afyonkarahisar.
Bu illerde orman arazilerinin ıslah çalışmasına izin verilecek. Başvurular kabul edilecek. 2024 Eylül ayı başvuru döneminde, Devlet Ormanlarında yapılacak özel ağaçlandırma ve özel imar ihya müracaatlarına kapatılmıştır. Deniliyor.
Bu listeye göre Bursa, bu proje kapsamı dışında.
Sonra, gelen tepkiler üzerine bu listeye 31.08.2024 tarihinde, yani üç gün sonra yeni iller ekleniyor. Yeni eklenen iller, Adıyaman, Ankara, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Hakkari, Kahramanmaraş, Kilis, Mardin, Nevşehir, Şanlıurfa ve Uşak. Bu illerin arasında da yine Bursa yok.
Geçimlerini ormandan sağlayan Bursalı pek çok orman köylüsü vatandaşlarımız bu duruma tepki gösteriyor. Diyorlar ki, yurdun dört bir köşesinde ormanların ıslah ve ihyası için çalışmalar yapılırken Bursa’da neden bu çalışmalar yapılmıyor? İktidar partileri ve Bursa milletvekilleri bu çalışmalardan haberdarlar mı? Değiller mi?
Tarım ve Orman köylüleri için bir süre devlet ve kamu destekleri açıklanırken Bursa neden bu destekler ve projeler kapsamı dışında bırakılıyor?
Evet, olaylara ve yapılan açıklamalarla illerin belirlenmesi çalışmaları sırasında sanırım Bursa biraz gerilerde kalmış. Vatandaşların deyimi ile unutulmuş. Köylülerimiz haklı olarak diyorlar ki; “Nasıl ki, 28 Ağustosta açıklanan liste, diğer illerden gelen itiraz ve şikayetler üzerine 31 Ağustosta değiştirilip yeni iller eklenmişse, bizlerde Bursalı orman köylüleri olarak iktidar partisi yöneticileri ve milletvekillerimizin sesimize kulak verip, gerekli düzenlemeleri yapmalarını ve listeye Bursa’nın isminin eklenmesini bekliyoruz.”
Bu konuda gerçekten sıkıntılı bir durum var. Bizlerde bu köşeden ilgililere olayı duyurma görevini yerine getiriyoruz. Umarım, ilk açıklanan listede Bursa’nın ismi yer alır.
Bu arada, Orman alanlarıyla ilgili olarak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığından, halk arasında 2B olarak bilinen orman vasfını kaybetmiş arazilerle ilgili yeni bir çalışmaların yapıldığı bilgisi geldi. Bu çalışma ile benim yukarıda izah etmeye çalıştığım proje arasında herhangi bir bağ yok. Her ikisi de ayrı ayrı uygulamalar.
Yeni çalışmaya göre; 6 bin 831 sayılı Orman Kanunu'nun 2/B maddesi uyarınca, 31.12.1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tamamen kaybetmiş araziler, orman vasfı dışına çıkarılıyor. Bu kapsamdaki araziler, orman vasfı olmayan, uzun yıllardır vatandaşların kullandığı alanlar olarak kabul ediliyor.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, orman vasfını yitirmiş yaklaşık 100 bin hektarlık 2B alanını kullanan vatandaşların mülkiyet haklarını belirleyip tapularını verecek. Bakan Murat Kurum, geçen hafta 2B alanlarının mülkiyet haklarının belirlenerek tapuların hak sahiplerine teslim edileceğini açıkladı. Yaklaşık 5 milyon kişiyi ilgilendiren bu çalışmanın bu yılsonuna kadar tamamlanması hedefleniyor.
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce 3 bin 402 sayılı Kadastro Kanunu’nun ilgili maddesi kapsamında fiili kullanım durumu dikkate alınarak kadastro çalışmaları yapılıyor.
Kadastro tutanağının beyanlar hanesinde varsa üzerindeki mühdesatın (yapı, tesis vb.) kime ait olduğu ve kim tarafından ne zamandan beri kullanıldığı belirtiliyor.
2B arazileri Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü tarafından Milli Emlak Genel Müdürlüğü’ne devredildikten sonra vatandaşlar Milli Emlak Genel Müdürlüğü’ne başvurabilecek.
Ankara, Aydın, İzmir, Manisa, Antalya, Samsun, Adana ve Mersin 2B arazisi kullanım kadastrosu çalışması yapılacak iller arasında. Bu listede yine Bursa’nın ismi yok. Dileğimiz, Bursa artık Ankara’da hatırlansın, üvey evlat muamelesi yapılmasın.