Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Ekonominin Şubat görünümü

Yazının Giriş Tarihi: 04.03.2025 00:11
Yazının Güncellenme Tarihi: 04.03.2025 00:11

Büyüklerimiz hep söyleyip durur; Şubat ayı cüce ay olduğu için enflasyon pek fazla artmaz, ama kışın ayazı ve soğuğu bu ayın en sıkıntılı ay olarak yaşanmasına yol açar.

Yine söylem doğru çıktı. Soğuk ve ayazlı günleri yaşadık Şubat ayında. Sıcaklıklar eksi derecelere kadar düştü, yakıt, doğalgaz, elektrik kullanımı arttı. Buna karşılık, sömestr tatilinde insanların kış merkezli turizm merkezlerini ziyaret ettiği ve nerede ise buralarda yer kalmadığı dikkate alındığında ise, bir yanda ekonomik sıkıntı çekenler diğer yanda gününü gün edenlerin yaşadığı ülkemizde, Şubat ayı enflasyonuna göre en fazla fiyatı artan sektör, özel eğitim sektörü olmuş.

Bu sektör fiyatları, yüzde 95’e yakın artmış. Nerede ise yüzde yüz diyebiliriz. Genele baktığımızda ise kışlık giysiler ve ayakkabılardaki artış, soğuk ve yağışlı havalarda insanların üşümemek için satın aldıkları ürün gruplarına yapılan bana göre da fırsatçı zamları olarak nitelendirilen zamlarla karşılaşıyoruz.

(Türkiye İstatistik Kurumu TÜİK), Şubat ayı Tüketici Fiyat Endeksi’ni açıkladı. Buna göre, Tüketici Fiyat Endeksi'ndeki değişim 2025 yılı Şubat ayında bir önceki aya göre yüzde 2,27, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 7,42, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 39,05 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 53,83 olarak gerçekleşti.

Bir önceki yılın aynı ayına göre en az artış gösteren ana grup yüzde 20,84 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, bir önceki yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 94,90 ile eğitim oldu. Ana harcama grupları itibarıyla 2025 yılı Şubat ayında bir önceki aya göre en çok azalan ana grup yüzde 5,06 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, 2025 yılı Şubat ayında bir önceki aya göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 9,92 ile eğitim oldu.

Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yıllık yüzde 25,21 arttı, aylık yüzde 2,12 arttı. Yİ-ÜFE 2025 yılı Şubat ayında bir önceki aya göre yüzde 2,12 artış, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 5,24 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 25,21 artış ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 37,55 artış gösterdi.

Yİ-ÜFE imalat ürünlerinde yıllık yüzde 24,76 arttı. Sanayinin dört sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 33,24 artış, imalatta yüzde 24,76 artış, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 23,95 artış ve su temininde yüzde 57,58 artış olarak gerçekleşti.

Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara mallarında yüzde 21,16 artış, dayanıklı tüketim mallarında yüzde 34,52 artış, dayanıksız tüketim mallarında yüzde 33,52 artış, enerjide yüzde 19,18 artış ve sermaye mallarında yüzde 24,16 artış olarak gerçekleşti.

Açıklanan rakamları tekrar gözden geçirdiğimizde karşımıza çıkan enflasyon rakamı şöyle;

Tüketici Fiyat Endeksi'ndeki değişim 2025 yılı Şubat ayında enflasyon hesabı bir önceki aya göre yüzde 2,27, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 7,42, bir önceki yılın aynı ayına göre yıllık enflasyon yüzde 39,05 ve on iki aylık ortalamalara göre enflasyon yüzde 53,83 olarak gerçekleşti.

Mübarek Ramazan ayını idrak ettiğimiz şu günlerde, çarşı Pazar fiyatlarındaki suni artışlarında gözden kaçmaması gerekiyor. Mesela, taze fasulye mevsimi olmamasına rağmen fiyatı nerede ise 200 liraya kadar çıkmış. Bu fiyatları gören üreticiler ister istemez tarlasından, serasından çok uygun fiyata sattığı taze fasulyenin Pazar tezgahlarında 200 TL gibi fiyatla satılmasını içlerini sindiremiyorlar.

Gelmiş, geçmiş günlere baktığımızda, ülkemizdeki fiyat pahalılığı ve ekonomik sıkıntıların her devirde eksik olmadığı, vatandaşlarımızın hep aynı sıkıntıdan dert yandıklarını gözlemek mümkün. Hal böyle iken, pek çok kişinin ifade ettiği gibi, “bu sıkıntılarımız senelerdir var. Böyle gelmiş, böyle gidiyor. Hükümeti kim kursa, iktidara kim gelse, bazı hizmet ve çarşı- Pazar tezgahlarındaki fiyatlandırmaya kadar sıkıntıların çözümü noktasında başarılı olamıyorlar.”

Zaten bu yüzden de vatandaşlarımız ekonomik dertler ve sürekli kemer sıkma politikası, emekli, dul yetim ve dar, sabit gelirli vatandaşlara da enflasyon altında zam yapılması, sosyal adaletin sağlanmadığı düşüncesiyle bazen iktidara sandıklarda ders veriyorlar.

Bizim ülkemizde de 31 Mart 2024 mahalli seçimlerde aynı sonuçlarla karşılaştık. O seçim tarihinden bu yana nerede ise tam tamına bir yıl geldi, geçti.

Peki, sonuçlar nasıl?

Ülkemizi idare edenler, sandıklarda verilen mesajları nasıl anladılar, algıladılar?

Siyasi söylemlere baktığımızda, vatandaşların, sandıklarda verilen mesajları, ülkeyi yönetenlerin anladıkları ve dertlerin çözümü için çareler arandığını duyuyoruz.

Fiiliyatta ise galiba sıkıntıların aşılmadığına dair görüntüler mevcut. İşte, enflasyon tablosu, ülkemizdeki son iki aylık enflasyon rakamlarını, yıllık seviyeye böldüğümüzde yine yüzde 50’nin üzerinde bir pahalılıkla karşılaşıyoruz.

Artık kemer sıkmayı, enflasyon rakamları altında ezilip, çarşı- pazarlarda ucuz meyve sebze alabilme adına dolaşıp durmayı bir kenara bıraksak ta, aldığımız maaşlarla arzu edilen seviyede yaşayabilsek. Mutlu olsak.

Ramazan mübarek günde, yardımlaşma, ibadet ve insanlar arasındaki dayanışma ile mutlu olsak.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.