İnsan yaşantısında önemli olan üç ana unsurlardan bir tanesi adalettir. Hak, Hukuk ve adalet denkleminde terazinin şirazesinin değişmesi, insan ilişkilerinde, toplum ilişkilerinde ve sosyal yaşantıda dengeleri zedeler.

Bursa’da ulaşım ve toplu taşımada grev çanları çalıyor.

Bugün, herhangi bir değişiklik olmazsa, anlaşma sağlanamazsa veya grev ertelenmesi kararı alınmazsa belediye ile işçileri temsil eden sendika arasında anlaşma olmazsa, daha evvel yapılan duyuru gereği ulaşım grevi başlayacak.

Raylı sistem, tramvay hatları ve Burulaş otobüs seferleri yapılmayacak. Olaya şöyle bakıldığında, Bursa’da ulaşım duracak ve insanların işlerine, evlerine, okullarına, hastanelere ulaşmaları sıkıntılı olacak.

Olayın iki boyutu var, birincisi hak arama, alın terinin karşılığını alma mücadelesi.

İkincisi kamu yararına hizmet sunun Belediye yönetiminin Bursa’daki ulaşım fiyatlarının ucuz olarak devam ettirme gayreti ve düşüncesi.

Bu grev kararı 3 bin 200 işçiyi kapsıyor. Ekim 2024 ayından bu yana devam eden toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamadı.

Bu durum her iki taraf içinde hak arama ve kazanımları koruma mücadelesi olarak kayıt altına alınıyor.

Ama, bizler Bursa olarak çok zor günleri yaşamaya başlayacağız.

Sabahın erken saatinde ailesinin geçimi ve ekmek parası için servisleri olmayan işyerlerinde çalışan işçilerimiz, emekçiler bu sabah işlerine gidebilme için eğer son anda grev kararı ertelenmezse zor anları, saatleri yaşayacaklar. Belki de işlerine zamanında ulaşamayacaklar. Belki de ulaşım için gereğinden çok fazla para ödemek zorunda kalacaklar. Belki de saatlerce yaya olarak yol yürümek zorunda kalacaklar.

Bu olayın ilk anda topluma yansıyan yönü olacak.

Öğrenciler okullarına ulaşamayıp, derslerinden uzak kalacaklar, öğretmenlerde okullara zamanında gelemeyebilirler. Böylece belki eğitim ve öğretim aksayacak.

Belki de aylarca randevu alabilmek için sıra beklediği doktora gitmek için toplu taşıma ile yolculuk yapmak zorunda kalan ve sağlık adına tedavi arayan bir hastamız, grev nedeniyle otobüslerin, trenlerin, tramvayların çalışmadığı bir güzergahta saatlerce araba bekleyip, randevusuna zamanında yetişemeyecek. Hastaneye veya sağlık kurumlarına ulaşımda sıkıntı yaşayacak. Ulaşamayacak.

Bu örnekleri artırma veya çoğaltma mümkün.

Hemen herkesin toplu taşıma ile bir bağı var. Mesela, kent merkezindeki trafik sıkışıklığı nedeniyle park et, devam et uygulamasıyla, evlerinden otoparklara kadar araçlarıyla gelip, buradan da toplu taşıma veya raylı sistem ile işlerine gitmekte olan vatandaşlarımız ya yolda kalacaklar yada özel araçlarıyla sıkışık trafikte cebelleşecekler.

Konu, sadece 3 bin 200 işçimizin alın teri ve göz nuru, el emeğinin hakkını alabilme mücadelesi değil, Bursa adına yolda kalma, işlerine ulaşamama, ekonomik ve sosyal açıdan kayıplara yol açabilecek olayların yaşanması anlamına geliyor.

Bu yüzden de ben kendi payıma sağduyunun hakim olacağına ve kamu yöneticilerimizin geçmiş yıllarda İzmir İzulaş’ta yaşanılan grev uygulamalarında yapılan örnek uygulamanın da Bursa’da hayata geçirilip grevlerin belli süre ertelenmesini bekliyorum.

İş barışı, toplumsal huzur, zaten dengeleri tam tutturulamayan ekonomik olayların ve zararların engellenmesi adına grev kararının ertelenmesi Bursa’nın hayrına olur düşüncesindeyim.

Bu önlemden önce, işveren ile işçi kardeşlerimizin masada çözüm bulup grev kararlarını yırtıp atmalarını beklemek ise en büyük dileğimiz.

Bursa kaybetmesin artık. Ülkemiz kaybetmesin. İnsanlarımızın huzuru, günlük yaşantısındaki olumsuzluklar yaşanmasın.

Orman’da bayram kutlaması

Bizim insanlarımızdaki, ülke, vatan, millet, bayrak sevdamız, hiç bitmeyen tutkudur. Nerede olursak olalım, göğsümüzdeki iman, elimizdeki bayrak, bağımsızlık ve ülkemizin birlik, beraberliğinin simgesi olarak hep kalplerimizde yaşar.

19 Mayıs Atatürk'ü anma Gençlik ve Spor Bayramı kutlamaları çerçevesinde Budost spor kulübü ile Karacabey Doğa tutkunları tarafından doğada yürüyüş düzenlendi.

Karacabey'in Örencik kedi Kaya köyü, Dereboyu'nda 12.kilometre yürüyüşte doğa severler tarafından ellerinde Türk bayrakları ve Atatürk posterleriyle "İzmir’in dağlarında çiçekler açar. Dağ başını Duman almış”, marşlarını söyleyerek kutlama yaptılar. Oldukça zorlu ama o kadarda keyifli bir parkurda Bursalı ve Karacabey doğa tutkunları birlikte parkuru tamamladılar.

Budost Spor Kulübü Başkan Yardımcı Emre Arslancan ile Karacabey Doğa Tutkunları başkanı Murat Çoban etkinliğin önemini ve doğa sevgisinin Atatürk sevgisiyle birlikte insanlara örnek olmasının mesajını verilmesi adına bu yürüyüşü gerçekleştirdiklerini söylediler.