Türkiye adına nihayet beklenen gün 14 Mayıs'tan sonra ikinci tur tarihi 28 Mayıs nihayet geldi.
İlk tur seçimleri ardından birçok şaibeyi de beraberinde getirdi.
14 Mayıs 1950 seçimleri gibi bir demokrasi bayramı ve beyaz devrim örneği gibi sandıktan yansımasını beklediğimiz güzellik, verilen sonuçlarda görülmedi.
Biz ve bizim gibiler yine de " millet iradesine" her kesimin saygı göstermesini bir demokrat olarak bekleyecektir.
21 Yıllık Ak parti iktidarı birçok seçim gördü yaşadı 7 Haziran 2015 ve Son iki İstanbul secimi haricinde diğerlerinden zaferle ayrıldı.
Ancak bu secimler Ak parti adına en heyecansız, en coşkusuz ve en tedirgin oldukları seçim olarak göze çarptı, tedirginlik ikinci tur içinde bu 14 günlük arada da devam etti.
Seçim öncesi izlenimlerimizi yazmıştık, Ak parti yüzde 7 oranında oy kaybına uğradı. Gerekçelerini tekrar hatırlatalım.
Recep Tayyip Erdoğan ilk kez seçim öncesi temposuz ve yorgun, hatta isteksiz bir görüntü verdi, üstelik ekranda canlı yayın esnasında rahatsızlanması da cabası oldu. Ak parti teşkilatları, milletvekilleri, bakanları, yöneticileri, " nasıl olsa reis halleder" felsefesinden geldikleri için, (bir avuç istisna hariç) çalışmayı unutup halktan koptular.
Ak parti mitinglerinde karma insan görüntüleri yerini tek tip insan modeline bırakmış artık. Karma insan dediğimiz farklı görüş, farklı kültürden insanların Erdoğan mitinglerinde heyecanla bir arada olmalarıydı, artık bu geçmişte güzel bir hatıra olarak kalmış gibi.
CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na baktığımızda ise Erdoğan' dan çok daha dinç ve istekli duruyor üstelik Erdoğan'dan 6 yaş büyük olmasına rağmen. Millet ittifakı mitingleri daha coşkulu geçti ve üstte yazdığımız gibi artık bu karma görüşler ve farklı kültürler Millet ittifakı mitinglerinde göze çarptı ayrıca genç ve kadın katılımcı oranları da çok daha fazlaydı.
Son günlerde iktidara darbe vuran isimler
Muhammet Yakut
Anlattıkları yenilir, yutulur cinsten olaylar değil.
Muhammet Yakut kendi deyimiyle "gençlere ve kararsızlara sesleniyorum oyunuzu Ak partiye vermeyin" ısrarlı vurgusuyla ne kadar başarılı olduğunu bu akşam göreceğiz. Seçim sonucu ne olursa olsun Yakut'un anlattığı isimlerin sıkıntı yaşayacağı aşikâr.
Ali Yeşildağ
Ali Yeşildağ yabana atılacak bir isim değil Ailece hep Erdoğan'ın yanında olmuşlar. En kötü gününden en iyi gününe kadar. Ancak kardeşlerin küçüğü isyan bayrağını çekip deyim yerindeyse "itirafname" videolarını paylaşıyor. Üstelik bedeli ne olursa olsun diyerek resti hem Erdoğan'a hem kendi ailesine çekiyor.
Konuşmalarında kendi suçlarını da kabul ederek konuşuyor. Bir-çok bakanı, milletvekilini, iş adamını, bürokratı insan içine çıkamayacak hale getiriyor.
Sedat Peker'in ardından Diyarbakırlı Muhammet Yakut, Rizeli Ali Yeşildağ , ana muhalefet ve diğer muhalefet partilerinin haricinde Ak parti den mutlaka oy eksilttiler. Kötü giden ekonominin üstüne bu videolarda anlatılan yolsuzluklar, söylenen uçuk ve devada rakamlar seçmenin bir kısmını Ak parti den mutlaka uzaklaştırmıştır.
Bir kısım vatandaş samimi duygularla Erdoğan'ı sevebilir, Ak partiyi sevebilir sempati duyabilir, fakat böylesi anlatımlar karşısın da mutlaka kırılan küsen bir kesim olacaktır.
Kılıçdaroğlu'nun seçim vaatleri bu dönem Erdoğan'ın vaatlerinin çok daha üstündedir. Dikkat ettiyseniz Kılıçdaroğlu'nun vaatlerini tartışan bir Erdoğan ve Ak parti var, bu hataya bir kez düşmüşlerdi. 7 Haziran 2015 seçimlerinde. Kılıçdaroğlu "Asgari ücreti şu kadar yapacağı, emeklilere dini bayramlarda iki maaş ikramiye vereceğim" demiş Ak parti de bu iki vaadin peşine düşüp "Nerden vereceksin, kaynağın ne?"
Diye sormuş ardından bayramlarda biner lira ikramiye vermişti. Sandıktan ise ilk kez koalisyon çıkmıştı. Bu secimde de aynı hatayı yapan bir Ak parti gördük.
İkinci tur sürecinde Kılıçdaroğlu söylem tarzını değiştirdi, bir nevi kibarlık ve centilmenlik görüntüsünü sıyırıp sertleşerek Milliyetçilik söylemlerine geçiş yaptı. Faydasını görecek mi bu akşam anlayacağız. Ayrıca Babala tv de muhalif gençlerin karşısın da 8 saat boyunca Demirelvari gayet rahat ve özgüvenliydi.
Kararsız seçmen veya sandığa ilk turda gitmeyen seçmene ne kadar etki etmiştir bilemeyiz, lakin çok olumluydu.
Rahatsız olduğumuz konuların başında Kılıçdaroğlu yalnızca bir kanalda çıkarılırken Erdoğan aynı anda 29 kanalda ortak yayınla canlı verilmesiydi. Bu adaletsizliğe TRT''nin son yıllarda tekrar, tekrar diğer adaylara uyguladıkları da dahil. Umuyoruz ki ilerde bu adaletsizlikler ortadan kalkar ve tüm adaylara eşit süre verilir, hatta aynı programı çıkarılırlar Ak parti öncesinde olduğu gibi.
Kavgasız, hilesiz demokratik bir seçim dileklerimle.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İsmet KOYUNCU
Seçim hayırlı olsun
Türkiye adına nihayet beklenen gün 14 Mayıs'tan sonra ikinci tur tarihi 28 Mayıs nihayet geldi.
İlk tur seçimleri ardından birçok şaibeyi de beraberinde getirdi.
14 Mayıs 1950 seçimleri gibi bir demokrasi bayramı ve beyaz devrim örneği gibi sandıktan yansımasını beklediğimiz güzellik, verilen sonuçlarda görülmedi.
Biz ve bizim gibiler yine de " millet iradesine" her kesimin saygı göstermesini bir demokrat olarak bekleyecektir.
21 Yıllık Ak parti iktidarı birçok seçim gördü yaşadı 7 Haziran 2015 ve Son iki İstanbul secimi haricinde diğerlerinden zaferle ayrıldı.
Ancak bu secimler Ak parti adına en heyecansız, en coşkusuz ve en tedirgin oldukları seçim olarak göze çarptı, tedirginlik ikinci tur içinde bu 14 günlük arada da devam etti.
Seçim öncesi izlenimlerimizi yazmıştık, Ak parti yüzde 7 oranında oy kaybına uğradı. Gerekçelerini tekrar hatırlatalım.
Recep Tayyip Erdoğan ilk kez seçim öncesi temposuz ve yorgun, hatta isteksiz bir görüntü verdi, üstelik ekranda canlı yayın esnasında rahatsızlanması da cabası oldu. Ak parti teşkilatları, milletvekilleri, bakanları, yöneticileri, " nasıl olsa reis halleder" felsefesinden geldikleri için, (bir avuç istisna hariç) çalışmayı unutup halktan koptular.
Ak parti mitinglerinde karma insan görüntüleri yerini tek tip insan modeline bırakmış artık. Karma insan dediğimiz farklı görüş, farklı kültürden insanların Erdoğan mitinglerinde heyecanla bir arada olmalarıydı, artık bu geçmişte güzel bir hatıra olarak kalmış gibi.
CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na baktığımızda ise Erdoğan' dan çok daha dinç ve istekli duruyor üstelik Erdoğan'dan 6 yaş büyük olmasına rağmen. Millet ittifakı mitingleri daha coşkulu geçti ve üstte yazdığımız gibi artık bu karma görüşler ve farklı kültürler Millet ittifakı mitinglerinde göze çarptı ayrıca genç ve kadın katılımcı oranları da çok daha fazlaydı.
Son günlerde iktidara darbe vuran isimler
Muhammet Yakut
Anlattıkları yenilir, yutulur cinsten olaylar değil.
Muhammet Yakut kendi deyimiyle "gençlere ve kararsızlara sesleniyorum oyunuzu Ak partiye vermeyin" ısrarlı vurgusuyla ne kadar başarılı olduğunu bu akşam göreceğiz. Seçim sonucu ne olursa olsun Yakut'un anlattığı isimlerin sıkıntı yaşayacağı aşikâr.
Ali Yeşildağ
Ali Yeşildağ yabana atılacak bir isim değil Ailece hep Erdoğan'ın yanında olmuşlar. En kötü gününden en iyi gününe kadar. Ancak kardeşlerin küçüğü isyan bayrağını çekip deyim yerindeyse "itirafname" videolarını paylaşıyor. Üstelik bedeli ne olursa olsun diyerek resti hem Erdoğan'a hem kendi ailesine çekiyor.
Konuşmalarında kendi suçlarını da kabul ederek konuşuyor. Bir-çok bakanı, milletvekilini, iş adamını, bürokratı insan içine çıkamayacak hale getiriyor.
Sedat Peker'in ardından Diyarbakırlı Muhammet Yakut, Rizeli Ali Yeşildağ , ana muhalefet ve diğer muhalefet partilerinin haricinde Ak parti den mutlaka oy eksilttiler. Kötü giden ekonominin üstüne bu videolarda anlatılan yolsuzluklar, söylenen uçuk ve devada rakamlar seçmenin bir kısmını Ak parti den mutlaka uzaklaştırmıştır.
Bir kısım vatandaş samimi duygularla Erdoğan'ı sevebilir, Ak partiyi sevebilir sempati duyabilir, fakat böylesi anlatımlar karşısın da mutlaka kırılan küsen bir kesim olacaktır.
Kılıçdaroğlu'nun seçim vaatleri bu dönem Erdoğan'ın vaatlerinin çok daha üstündedir. Dikkat ettiyseniz Kılıçdaroğlu'nun vaatlerini tartışan bir Erdoğan ve Ak parti var, bu hataya bir kez düşmüşlerdi. 7 Haziran 2015 seçimlerinde. Kılıçdaroğlu "Asgari ücreti şu kadar yapacağı, emeklilere dini bayramlarda iki maaş ikramiye vereceğim" demiş Ak parti de bu iki vaadin peşine düşüp "Nerden vereceksin, kaynağın ne?"
Diye sormuş ardından bayramlarda biner lira ikramiye vermişti. Sandıktan ise ilk kez koalisyon çıkmıştı. Bu secimde de aynı hatayı yapan bir Ak parti gördük.
İkinci tur sürecinde Kılıçdaroğlu söylem tarzını değiştirdi, bir nevi kibarlık ve centilmenlik görüntüsünü sıyırıp sertleşerek Milliyetçilik söylemlerine geçiş yaptı. Faydasını görecek mi bu akşam anlayacağız. Ayrıca Babala tv de muhalif gençlerin karşısın da 8 saat boyunca Demirelvari gayet rahat ve özgüvenliydi.
Kararsız seçmen veya sandığa ilk turda gitmeyen seçmene ne kadar etki etmiştir bilemeyiz, lakin çok olumluydu.
Rahatsız olduğumuz konuların başında Kılıçdaroğlu yalnızca bir kanalda çıkarılırken Erdoğan aynı anda 29 kanalda ortak yayınla canlı verilmesiydi. Bu adaletsizliğe TRT''nin son yıllarda tekrar, tekrar diğer adaylara uyguladıkları da dahil. Umuyoruz ki ilerde bu adaletsizlikler ortadan kalkar ve tüm adaylara eşit süre verilir, hatta aynı programı çıkarılırlar Ak parti öncesinde olduğu gibi.
Kavgasız, hilesiz demokratik bir seçim dileklerimle.