İsmail Doru ile 25 yıla varan bir dostluğumuz var. Kendisi naif bir insandır. Kimseyi kırmak istemeyen, adeta karıncaya dahi zarar vermeyen bir kişiliğe sahiptir. BATİS Genel Sekreteri iken tanımıştım kendisini. Sonrasında Bağımsız Metal İşçileri Sendikası (BAMİS) kurucu genel başkanı olduğumda yine birlikteydik. Ben Demokrat parti de siyaset yaparken. İsmail Doru ise Uluçam köy derneğinin başkanlığını da yapıyordu.
İkimiz de deyim yerindeyse boş durmuyor veya bırakılmıyorduk.
Nihayetinde "İşçi Haklarını Koruma Derneği'ni kurdu. Israrla benim de yanında olmamı istedi. "faydalı olamam, beni yazma" desem de dinletemedim, biz de kendisini kıramadık, kuruluştan itibaren yanındayız."
Duayen gazeteci Ahmet Emin Yılmaz ağabeyimiz köşesin de yazmış.
Uludağ’ın arkasında… 4 dağ ilçesi var. Bir de, Osmangazi’nin bazı köyleri dağ yöresi kapsamına giriyor.
İşte…
Köklü geçmişe sahip Dağakça Köyü de Osmangazi İlçesi sınırları içinde ve Uludağ’ın yamacında yer alıyor.
Hafta içinde…
İsmet Koyuncu’yla birlikte Dağakça’ya giden İşçider Başkanı İsmail Doru, gözlemlerini şöyle paylaştı:
“Dağ yöresi ilçelerinin neredeyse tüm köyleri kent merkezine verdikleri göç nedeniyle boşaldı ve yaşlı nüfus kaldı. Fakat Dağakça 25 yıldır hiç göç vermedi. Bu özelliğiyle dağ yöresinin en özel köyü oldu.” Şunu da vurguladı:
“Dağakça Köyü son dönem, ürettiği mangal kömürüyle tanındı. Bir anlamda mangal kömürünün vatanı haline geldi. Fakat organik tarım da bu tarihi köyün en önemli özellikleri arasında.”
Çağrısı siyasetçilere:
“Dağakça’ya destek vermek siyasilerin asli görevi.”
Şunu da vurguladı:
“Dağakça Köyü son dönem, ürettiği mangal kömürüyle tanındı. Bir anlamda mangal kömürünün vatanı haline geldi. Fakat organik tarım da bu tarihi köyün en önemli özellikleri arasında.”
İşçi Haklarını Koruma Derneği (İŞÇİDER) Genel Başkanı İsmail Doru ve yönetim kurulu üyeleri, Bursa’nın Osmangazi ilçesine bağlı Dağakça köyünü ziyaret ederek, köyün 25 yıldır göç vermeyen yapısını ve üretim gücünü yerinde inceledi.
Ziyarette, Dağakça Köyü Dernek Başkanı Erhan Çetin’den köyün ekonomik ve sosyal yapısı hakkında detaylı bilgiler alındı.
İŞÇİDER Genel Başkanı İsmail Doru, ziyaret sırasında yaptığı açıklamada, “Dağakça gibi kendi ayakları üzerinde duran, üretim yapan ve göç vermeyen köylerimiz desteklenmeli ve örnek alınmalıdır. Siyasetçiler, ‘Köylü milletin efendisidir’ sözünü sadece söylemde bırakmamalı, bu köylerimize sahip çıkmalıdır” dedi.
Doru, ayrıca, “Dağakça’nın organik tarım, hayvancılık ve mangal kömürü üretimi gibi alanlarda gösterdiği başarı, dağ turizmi için de büyük bir potansiyel taşımaktadır. Kamu kurumları, bu potansiyeli değerlendirmeli ve gerekli destekleri sağlamalıdır” ifadelerini kullandı.
İŞÇİDER yönetimi, Dağakça’nın sürdürülebilir kalkınma modeli olarak değerlendirilmesi ve benzer köylerin desteklenmesi için yetkililere çağrıda bulundu.
Bir zamanlar köyler nüfusun yüzde 75'ini barındırırdı, şehirler yüzde 25'ini. Köyden, kente göçün hızlanması başladığı 60'lı yıllardan sonra, köyler neredeyse yaşlılar haricinde tamamen boşalmış duruma geldi. Dagakca köyü örnek proje ve pilot köy olarak değerlendirilip bu tarz köylerin çoğaltılması gerekir.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İsmet KOYUNCU
İşçi-Der ve Göç vermeyen köy
İsmail Doru ile 25 yıla varan bir dostluğumuz var. Kendisi naif bir insandır. Kimseyi kırmak istemeyen, adeta karıncaya dahi zarar vermeyen bir kişiliğe sahiptir. BATİS Genel Sekreteri iken tanımıştım kendisini. Sonrasında Bağımsız Metal İşçileri Sendikası (BAMİS) kurucu genel başkanı olduğumda yine birlikteydik. Ben Demokrat parti de siyaset yaparken. İsmail Doru ise Uluçam köy derneğinin başkanlığını da yapıyordu.
İkimiz de deyim yerindeyse boş durmuyor veya bırakılmıyorduk.
Nihayetinde "İşçi Haklarını Koruma Derneği'ni kurdu. Israrla benim de yanında olmamı istedi. "faydalı olamam, beni yazma" desem de dinletemedim, biz de kendisini kıramadık, kuruluştan itibaren yanındayız."
Duayen gazeteci Ahmet Emin Yılmaz ağabeyimiz köşesin de yazmış.
Uludağ’ın arkasında… 4 dağ ilçesi var. Bir de, Osmangazi’nin bazı köyleri dağ yöresi kapsamına giriyor.
İşte…
Köklü geçmişe sahip Dağakça Köyü de Osmangazi İlçesi sınırları içinde ve Uludağ’ın yamacında yer alıyor.
Hafta içinde…
İsmet Koyuncu’yla birlikte Dağakça’ya giden İşçider Başkanı İsmail Doru, gözlemlerini şöyle paylaştı:
“Dağ yöresi ilçelerinin neredeyse tüm köyleri kent merkezine verdikleri göç nedeniyle boşaldı ve yaşlı nüfus kaldı. Fakat Dağakça 25 yıldır hiç göç vermedi. Bu özelliğiyle dağ yöresinin en özel köyü oldu.” Şunu da vurguladı:
“Dağakça Köyü son dönem, ürettiği mangal kömürüyle tanındı. Bir anlamda mangal kömürünün vatanı haline geldi. Fakat organik tarım da bu tarihi köyün en önemli özellikleri arasında.”
Çağrısı siyasetçilere:
“Dağakça’ya destek vermek siyasilerin asli görevi.”
Şunu da vurguladı:
“Dağakça Köyü son dönem, ürettiği mangal kömürüyle tanındı. Bir anlamda mangal kömürünün vatanı haline geldi. Fakat organik tarım da bu tarihi köyün en önemli özellikleri arasında.”
İşçi Haklarını Koruma Derneği (İŞÇİDER) Genel Başkanı İsmail Doru ve yönetim kurulu üyeleri, Bursa’nın Osmangazi ilçesine bağlı Dağakça köyünü ziyaret ederek, köyün 25 yıldır göç vermeyen yapısını ve üretim gücünü yerinde inceledi.
Ziyarette, Dağakça Köyü Dernek Başkanı Erhan Çetin’den köyün ekonomik ve sosyal yapısı hakkında detaylı bilgiler alındı.
İŞÇİDER Genel Başkanı İsmail Doru, ziyaret sırasında yaptığı açıklamada, “Dağakça gibi kendi ayakları üzerinde duran, üretim yapan ve göç vermeyen köylerimiz desteklenmeli ve örnek alınmalıdır. Siyasetçiler, ‘Köylü milletin efendisidir’ sözünü sadece söylemde bırakmamalı, bu köylerimize sahip çıkmalıdır” dedi.
Doru, ayrıca, “Dağakça’nın organik tarım, hayvancılık ve mangal kömürü üretimi gibi alanlarda gösterdiği başarı, dağ turizmi için de büyük bir potansiyel taşımaktadır. Kamu kurumları, bu potansiyeli değerlendirmeli ve gerekli destekleri sağlamalıdır” ifadelerini kullandı.
İŞÇİDER yönetimi, Dağakça’nın sürdürülebilir kalkınma modeli olarak değerlendirilmesi ve benzer köylerin desteklenmesi için yetkililere çağrıda bulundu.
Bir zamanlar köyler nüfusun yüzde 75'ini barındırırdı, şehirler yüzde 25'ini. Köyden, kente göçün hızlanması başladığı 60'lı yıllardan sonra, köyler neredeyse yaşlılar haricinde tamamen boşalmış duruma geldi. Dagakca köyü örnek proje ve pilot köy olarak değerlendirilip bu tarz köylerin çoğaltılması gerekir.