Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, önceki dönem Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem ve eşi Zeyneb Terzioğlu Erdem dahil toplam 22 kişi, 3 günlük gözaltının ardından bugün (13.10.2025) adliyeye sevk edildi.
Soruşturma, "Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma, Yönetme ve Örgüte Üye Olma", "Rüşvet" ve "Suçtan Kaynaklanan Mal Varlığını Aklama" suçlarıyla ilgili yürütülüyor.
***
Operasyon 10 Ekim 2025 sabahı erken saatlerde Bursa merkezli olmak üzere toplam 3 kentte eş zamanlı olarak başlatıldı. Daha o sabah şüphelilere ait 24 müstakil ev, apartman dairesi, villa ya da residans, 8 şirket adresinde ve 12 özel araçta arama-tarama işlemleri gerçekleştirildi. (Ne bulunduğunu henüz bilmiyoruz...)
Firari durumda bulunan 1 şüphelinin (aldığım bilgiye göre belediye eski bürokratlarından Naci K.) yakalanmasına yönelik çalışmalardevam ediyor. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı, ince eleyip sık dokuyor... Naci K.’nın Bulgaristan’da olduğunu, akrabalarının yanına gittiğini öğrendim. ‘Kaçtı’ demek şu an doğru değil.
Bursaspor eski başkanlarından iş insanı Emin Adanur ve son dönemin acar yazarı Yaman Kaya’nın ada ada, pafta pafta verdiği bilgilerin bu aşamada kilit rol oynadığını düşünüyorum. Hatta yazıların Nilüfer Belediye Başkanlığı seçimleri öncesinde CHP Genel Merkezi’ne ulaştırıldığını da rahatlıkla söyleyebilirim. Yani yazıların, eski başkan Turgay Erdem’in önünü kestiğini bile iddia edebilirim.
Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan yapılan ilk açıklamada, ‘21 şüphelinin yakalanarak gözaltına alındığı’ tümcesi dikkatimi çekti. Oysa bugün 22 sayısı var. Sanırım eski başkan ile birlikte şüpheli sayısı 22’ye çıktı... Savcının aldığı ya da alacağı bilgiler ışığında sayı artabilir ya da bazı isimler bugün serbest bırakılabilir...
Bu arada gözaltına alınan isimler arasında müteahhitler başı çekiyor. Bursa’yı betona boğan bu kişilerin Ataevler, Çalı, Kayapa, Balkan Mahallesi, Beşevler, İhsaniye, Görükle, Odunluk, Çamlıca, Balat, Misi, 1050 Konutlar, Özlüce, Yüzüncü Yıl, 23 Nisan ve Ata Bulvarı gibi kentin gözde semtlerinde yüzlerce projeye imza attıklarını biliyoruz. 0.50 emsal artışı üzerinden kentsel dönüşüm kararı sonrasında 5-7 katlı apartmanların 10-12 hatta 14 kata kadar inşa edildiğine şahit olduk. Bu aşamada ‘rant’ öne çıktı Bursa’da. İşte ne olduysa da o çok katlı binalar inşa edilirken oldu. Köylüden binlerce dönüm bağ-bahçe veya tarla toplayan kalantorların Nilüfer Belediyesi’ne yaptıkları baskı da yabana atılmamalı.
***
BTSO bile 1700 tapu devralarak 4 yıl gibi çok kısa bir sürede TEKNOSAB’ı hayata geçirirken az kapı çalmadı. Onlar bakanlıkla işlerini hallettiler. Türkiye’ye örnek bir sanayi bölgesini ortaya çıkarmak hiç de kolay değildi.
Oysa bir kentte imar işlerini kotarmak, imar komisyonunun vereceği kararlara çok bağlı. O komisyondaki plan notlarını yazabilmek, raporu belediyenin Meclis’inden geçirmek gerekiyor. Oradan da Büyükşehir Belediye Meclisi onaylamak durumunda. Bu işin Ankara boyutu da var.
TOKİ ayrı plan yapabiliyor. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı da özerk kararlar alabiliyor. ‘Kupon yerler’ kapanın elinde kalıyor. Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Alinur Aktaş, Yunuseli Havaalanı konusunu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a anlattığında aldığı yanıt özetle: “Dur hele” olmuştu...
Bursa, tarih boyunca hep en gözde iller arasında yer aldı. Tarım, turizm, tarih kenti Bursa sanayi tesisleriyle doldu zaman içinde. Sanayi, suya yakın olmak zorundaydı öyle de oldu. Çünkü tekstil, çimento, gazlı içecekler, otomotiv ve boyahaneler suyu kana kana içtiler. Tarımda kullanılacak Nilüfer Çayı rengarenk aktı çoğu zaman. İnsanın ve yaşadığı evin atıkları ise derin deşarjla Marmara Denizi’ne verildi...
Kirlettik vesselam...
Şimdi her yeri temizleme zamanı. Ruhlarımızı şeytana satmadan önce en az iki kere düşünmek zorundayız artık. Para ile vicdanı arasına sıkışan etkili kişilerin, şapkayı önlerine koyarak düşünme zamanları geldi de geçiyor bile...
Bir yetkilinin 583 evi olamaz, olmamalı. Bir adamın 1000 dairesi olamaz olmamalı. Varsa eğer hesabını vermeli. Seçilen herkesin ‘mal beyanı’ halka açık hale gelmeli.
İnsan kirlenirse kese atılır derisine... İnsan para ile kirlenirse savcılar temizlemez...!
Nilüfer'deki rant yapılanmasını temizlemek şart.
***
Her yeri parsel parsel satan, yolsuzlukları ayyuka çıkmış AK Parti'liisimlere dokunulmadığı gün gibi ortada. CHP bu noktayı iyi bir iletişim diliyle topluma anlatmalıdır. Bunu yaparken de kendi evlatlarının temiz kağıdını imzalamalıdır.
Nilüfer'de Turgay Erdem dönemini ve öncesini konuşanlar ile bugün itirafçı olanlar, kendilerini karanlık bir gelecekten korumak istiyor olabilirler. Unutulmamalıdır ki; Her iddia ispatlanmak zorundadır. Müfteri, içinde olmadığı bir şeyi anlatamaz!
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Can TOPAKTAŞ
Sınırlı ve de Sorumlu Erdem’li operasyon (!)
Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, önceki dönem Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem ve eşi Zeyneb Terzioğlu Erdem dahil toplam 22 kişi, 3 günlük gözaltının ardından bugün (13.10.2025) adliyeye sevk edildi.
Soruşturma, "Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma, Yönetme ve Örgüte Üye Olma", "Rüşvet" ve "Suçtan Kaynaklanan Mal Varlığını Aklama" suçlarıyla ilgili yürütülüyor.
***
Operasyon 10 Ekim 2025 sabahı erken saatlerde Bursa merkezli olmak üzere toplam 3 kentte eş zamanlı olarak başlatıldı. Daha o sabah şüphelilere ait 24 müstakil ev, apartman dairesi, villa ya da residans, 8 şirket adresinde ve 12 özel araçta arama-tarama işlemleri gerçekleştirildi. (Ne bulunduğunu henüz bilmiyoruz...)
Firari durumda bulunan 1 şüphelinin (aldığım bilgiye göre belediye eski bürokratlarından Naci K.) yakalanmasına yönelik çalışmalar devam ediyor. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı, ince eleyip sık dokuyor... Naci K.’nın Bulgaristan’da olduğunu, akrabalarının yanına gittiğini öğrendim. ‘Kaçtı’ demek şu an doğru değil.
Gözaltına alınan, ulaşabildiğim isimlere gelince...
1- Ekrem P.
2- Tamer İ.
3- Metin Yaşar Ç.
4- Mehmet Ziya A.
5- Ersel Ç.
6- Serkan Ç.
7- Mehmet Fatih Ç.
8- Berk O.Ufuk T.
9- Erkan T.
10- Şener A.
11- Mustafa A.
12- Namık Ziya M.
13- Mümin T.
***
Bursaspor eski başkanlarından iş insanı Emin Adanur ve son dönemin acar yazarı Yaman Kaya’nın ada ada, pafta pafta verdiği bilgilerin bu aşamada kilit rol oynadığını düşünüyorum. Hatta yazıların Nilüfer Belediye Başkanlığı seçimleri öncesinde CHP Genel Merkezi’ne ulaştırıldığını da rahatlıkla söyleyebilirim. Yani yazıların, eski başkan Turgay Erdem’in önünü kestiğini bile iddia edebilirim.
Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan yapılan ilk açıklamada, ‘21 şüphelinin yakalanarak gözaltına alındığı’ tümcesi dikkatimi çekti. Oysa bugün 22 sayısı var. Sanırım eski başkan ile birlikte şüpheli sayısı 22’ye çıktı... Savcının aldığı ya da alacağı bilgiler ışığında sayı artabilir ya da bazı isimler bugün serbest bırakılabilir...
Bu arada gözaltına alınan isimler arasında müteahhitler başı çekiyor. Bursa’yı betona boğan bu kişilerin Ataevler, Çalı, Kayapa, Balkan Mahallesi, Beşevler, İhsaniye, Görükle, Odunluk, Çamlıca, Balat, Misi, 1050 Konutlar, Özlüce, Yüzüncü Yıl, 23 Nisan ve Ata Bulvarı gibi kentin gözde semtlerinde yüzlerce projeye imza attıklarını biliyoruz. 0.50 emsal artışı üzerinden kentsel dönüşüm kararı sonrasında 5-7 katlı apartmanların 10-12 hatta 14 kata kadar inşa edildiğine şahit olduk. Bu aşamada ‘rant’ öne çıktı Bursa’da. İşte ne olduysa da o çok katlı binalar inşa edilirken oldu. Köylüden binlerce dönüm bağ-bahçe veya tarla toplayan kalantorların Nilüfer Belediyesi’ne yaptıkları baskı da yabana atılmamalı.
***
BTSO bile 1700 tapu devralarak 4 yıl gibi çok kısa bir sürede TEKNOSAB’ı hayata geçirirken az kapı çalmadı. Onlar bakanlıkla işlerini hallettiler. Türkiye’ye örnek bir sanayi bölgesini ortaya çıkarmak hiç de kolay değildi.
Oysa bir kentte imar işlerini kotarmak, imar komisyonunun vereceği kararlara çok bağlı. O komisyondaki plan notlarını yazabilmek, raporu belediyenin Meclis’inden geçirmek gerekiyor. Oradan da Büyükşehir Belediye Meclisi onaylamak durumunda. Bu işin Ankara boyutu da var.
TOKİ ayrı plan yapabiliyor. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı da özerk kararlar alabiliyor. ‘Kupon yerler’ kapanın elinde kalıyor. Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Alinur Aktaş, Yunuseli Havaalanı konusunu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a anlattığında aldığı yanıt özetle: “Dur hele” olmuştu...
Bursa, tarih boyunca hep en gözde iller arasında yer aldı. Tarım, turizm, tarih kenti Bursa sanayi tesisleriyle doldu zaman içinde. Sanayi, suya yakın olmak zorundaydı öyle de oldu. Çünkü tekstil, çimento, gazlı içecekler, otomotiv ve boyahaneler suyu kana kana içtiler. Tarımda kullanılacak Nilüfer Çayı rengarenk aktı çoğu zaman. İnsanın ve yaşadığı evin atıkları ise derin deşarjla Marmara Denizi’ne verildi...
Kirlettik vesselam...
Şimdi her yeri temizleme zamanı. Ruhlarımızı şeytana satmadan önce en az iki kere düşünmek zorundayız artık. Para ile vicdanı arasına sıkışan etkili kişilerin, şapkayı önlerine koyarak düşünme zamanları geldi de geçiyor bile...
Bir yetkilinin 583 evi olamaz, olmamalı. Bir adamın 1000 dairesi olamaz olmamalı. Varsa eğer hesabını vermeli. Seçilen herkesin ‘mal beyanı’ halka açık hale gelmeli.
İnsan kirlenirse kese atılır derisine... İnsan para ile kirlenirse savcılar temizlemez...!
Nilüfer'deki rant yapılanmasını temizlemek şart.
***
Her yeri parsel parsel satan, yolsuzlukları ayyuka çıkmış AK Parti'li isimlere dokunulmadığı gün gibi ortada. CHP bu noktayı iyi bir iletişim diliyle topluma anlatmalıdır. Bunu yaparken de kendi evlatlarının temiz kağıdını imzalamalıdır.
Nilüfer'de Turgay Erdem dönemini ve öncesini konuşanlar ile bugün itirafçı olanlar, kendilerini karanlık bir gelecekten korumak istiyor olabilirler. Unutulmamalıdır ki; Her iddia ispatlanmak zorundadır. Müfteri, içinde olmadığı bir şeyi anlatamaz!