Evde ışıklar açıkken, TV seyrederken, buzdolabı çalışırken, klimadan gelen serin havada keyif çatarken, metroda seyahat ederken, gece ışıl ışıl sokaklarda güvenle yürürken, fabrikalardaki makineler aralıksız çalışırken, kesildiğinde ise hepimizin keyfini kaçıran ‘elektrik enerjisinin geleceği’ Bursa’da masaya yatırıldı.
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Enerji Konseyi öncülüğünde, “Geleceğin Enerji Stratejisi” temasıyla düzenlenen ‘Uludağ Enerji Zirvesi’,dün, iş dünyasının referans eğitim merkezi Bursa Business School’da paydaşların yoğun katılımıyla başladı.
Yaşı 50’yi geçenler okul yıllarında elektrik enerjisinin sadece hidroelektrik, termik, petrol ya da nükleer santrallerden elde edildiğini öğrendi. Kitaplarda da öyle yazar. Oysa son yıllarda Türkiye’de rüzgar ve güneşten de enerji elde edilebildiğini fark ettik. Bitmez tükenmez kaynaklardan yararlanmamızın önündeki engeller kalktı...
İNSANLIK=ENERJİ
Geleceğin enerji stratejilerinin şekillendirildiği bir platform olma hedefiyle yola çıkan zirvenin açılış programına; Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Dr. Zafer Demircan, ValiErol Ayyıldız, BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, BTSO Enerji Konseyi Başkanı Erol Dağlıoğlu, KALBİR Başkanı Mustafa Karaman, KALBİR Onursal Başkanı Prof. Dr. Erkan Işığıçok, iş insanları ve sektör profesyonelleri katıldı.
BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, enerjinin sosyal ve ekonomik kalkınmanın en stratejik unsurları arasında yer aldığını söyledi. İnsanlık tarihi boyunca en önemli mücadelelerin enerji alanında yaşandığına dikkati çeken Burkay, enerjiyi milli bir mesele olarak gördüklerini, enerjide dışa bağımlılığın azaltılması noktasında Bakanlık öncülüğünde yürütülen çalışmalara Bursa iş dünyası olarak en büyük katkıyı sağlamayı amaçladıklarını vurguladı. ENERJİDE 2030 VİZYONU
Dünyadaki teknolojik gelişmelerle birlikte enerjinin öneminin her geçen gün daha da arttığını belirten Başkan Burkay’ın, “Bu noktada, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızın sektördeki rekabetçiliği artırma, yerlileşmeyi teşvik etme ve arz güvenliğini güçlendirme yönündeki çalışmalarını büyük bir takdirle karşılıyoruz. Sayın Bakanımız Alparslan Bayraktar’ın açıkladığı ‘Enerji Dönüşüm ve Yenilenebilir Enerji 2035’ vizyonu, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın HIT-30 Yüksek Teknoloji Yatırım Programı ve 2030 Strateji Belgeleri, iş dünyamız için büyük bir yol haritası niteliğindedir” sözlerinin arkası Bursa’da doldurulacak gibi duruyor.
BURKAY ENERJİ AJANSI İSTEDİ
Dünya genelinde artan enerji talebine değinen Burkay, gelecek 3 yıl içinde küresel elektrik tüketiminin her yıl Japonya’nın toplam yıllık elektrik tüketimi kadar artış göstereceğini belirtti. Türkiye’de ise son 20 yılda üç kat büyüyen enerji talebinin, 2035 yılına kadar 510 teravatsaate ulaşmasının beklendiğini söyleyen Burkay, “Bu büyümeyi sürdürülebilir kılmak için; düşük karbonlu kalkınma çözümleri artık kaçınılmaz hale gelmiştir.İş dünyası olarak iki önemli konumuz var; yeşil ve dijital dönüşüm.İhracata dayalı büyüme hedefleyen bir ülke olarak yeşil enerji bizim için olmazsa olmaz. Bu noktada 2013 yılından bu yana dile getirdiğimiz bölgesel enerji ajanslarının kurulmasının önemli bir adım olacağını düşünüyoruz.Bakanlığımız koordinasyonunda kurulacak bu ajansların enerji arz güvenliğinin sağlanmasında önemli bir atılım olacaktır. Diğer taraftan Türkiye’nin sahip olduğu yenilenebilir enerji potansiyeli, bu dönüşümde elimizdeki en büyük fırsattır. RES ve GES kapasitesinin 30 bin megavattan 120 bin megavata çıkarılması hedefi, iş dünyamız için bir çağrı, yatırıma, iş birliğine ve vizyona davettir.Ancak bu hedefe ulaşmak için kapasite tahsisleri, teşvik mekanizmaları, sektörün en büyük sıkıntısı olan izin süreçleri ve piyasa öngörülebilirliği alanlarında yeni adımlara ihtiyaç duyuyoruz” sözleri de bakanlık nezninde mutlaka değerlendirilmelidir.
Bakan Yardımcısı Dr. Zafer Demircan’ın verdiği bilgilere göre; Güneş (GES) ya da Rüzgar (RES) enerji santralı yatırımı yapmak isteyen bir girişimci; Ön lisans için 24-48 ay, ÇED için 8-12 ay, Türkiye Enerji Akademisi (TEA) için 5 ay, Kamulaştırma için 15-36 ay, Orman Bakanlığı izni için 4-6 ay, Mera Vasfının Kaldırılması için 4-6 ay, Ana Ruhsat için de 12 ay beklemek zorunda.
Yani ‘ölme eşeğim ölme’ durumu yaşanıyor. Taş olsan çatlarsın! TEKNOSAB ÖRNEK OLDU İbrahim Burkay, BTSO olarak her zaman Türkiye’nin kalkınma hedeflerine katkı sağlayan stratejik alanlara odaklandıklarını, enerji sektörünün de bu alanların başında yer aldığını ifade etti. Bu çerçevede Yeşil Büyüme Projesi, Enerji Verimliliği Merkezi ve Sektörel Konseyler gibi önemli adımların yanı sıra Türkiye’nin ilk yüksek teknoloji OSB’si TEKNOSAB’ı hayata geçirdiklerini kaydetti. TEKNOSAB’ın sadece ileri teknoloji üretiminin değil, aynı zamanda enerji verimliliği ve çevre dostu üretimin de merkezi olduğunu dile getiren Burkay, “Bölgedeki 140 büyük tesisin çatılarında ürettiği enerji 850 MW, toplam öz tüketimleri ise 3 GW’ta ulaşıyor. Ayrıca BBSolar iştirakimiz ile hücre üretimi için de çalışmalarımıza devam ediyoruz. BTSO Enerji Konsey Başkanımız Sayın Erol Dağlıoğlu başta olmak üzere, konsey üyelerimize ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Sayın Bakan Yardımcımız Dr. Zafer Demircan’a ve tüm Bakanlık temsilcilerimize de ayrıca şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu. VALİ AYYILDIZ
ValiErol Ayyıldız, enerjinin stratejik öneme sahip olduğunu söyledi. ‘İnsan vücudu için kan dolaşımı ne kadar önemliyse enerji de ülkeler için o kadar önemli bir unsur haline gelmiştir’ diye konuşan Vali Ayyıldız, konuyu gündeme taşıyan BTSO Başkanı İbrahim Burkay’ın şahsında emeği geçenlere teşekkür etti. Ses kısıklığı yaşayan Vali Ayyıldız’ın ‘zaman geçirmeden tedaviye başlaması gerekir’ diye düşünüyorum. SEKTÖREL YOL HARİTASI BTSO Enerji Konseyi Başkanı Erol Dağlıoğlu da enerji sektörünün ortak aklını temsil eden Enerji Konseyi’nin kamu, özel sektör, akademi, yerel yönetimler ile tüm enerji paydaşlarını ortak çatı altında buluşturan önemli bir yapılanma olduğunu söyledi. Konsey olarak sektörel yol haritaları oluşturmak amacıyla çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Dağlıoğlu, dünyada teknoloji kullanımı ve dijitalleşme arttıkça enerji ihtiyacının arttığını, bu durumun yeşil enerjiyi öne çıkardığını ifade etti.
Dünyada gelecek beş yılda, geçmiş 150 yılda yaşanan kadar değişim meydana geleceğine dikkati çeken Dağlıoğlu, “Yapay zeka, büyük veri, data center ve elektrikli araçlar gibi değişimlerin öne çıktığı bu sürece hazırlanmamız gerekiyor. BTSO Enerji Konseyi olarak ev sahipliği yaptığımız bu zirveyle dünyadaki değişime odaklanan bir ortak akıl platformu inşa etmeyi hedefliyoruz” ifadelerini kullandı. ENERJİ STRATEJİSİ
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Dr. Zafer Demircan, ÖYLE BİLGİLER VERDİ Kİ; hem şaşırdım hem de kıvandım. Nezih bir ortamda, entelektüel bir katılımla “Geleceğin Enerji Stratejisi” gibi son derece önemli bir konunun tartışılacak olmasından memnuniyet duyduğunu ifade eden Bakan Yardımcısı Demircan, Uludağ Enerji Zirvesi’ne ev sahipliği yapan BTSO’ya teşekkür etti. Enerji alanında bütün ezberlerin bozulduğu ve yeni sistemlerin tartışıldığı bir dönem yaşadıklarını kaydeden Demircan, “Özellikle pandemi sonrası enerji algıları tamamen değişime uğradı. Sistem ters yüz oldu. Bütün hammaddelerin, lojistik zincirlerin dağıldığı bir dönemden geçtik. Bundan en çok enerji etkilendi. Yapay zeka, büyük veri gibi ilk kez gündeme gelen hususlarla karşılaşmaktayız. Bundan sonraki süreç, öncekilerden daha farklı olacak. Bir zihniyet değişimine ve stratejiye ihtiyacımız var” diye konuştu. DÖNÜŞÜM ZAMANI
Bakanlık stratejilerinin belirleyen unsurların başında 2053 net sıfır karbon hedefinin yer aldığını belirten Demircan, “Paris İklim Anlaşması sonrası emisyona yönelik tüm ülkeler pozisyon almaya başladı. Çünkü emisyonların yüzde 70’i enerji kaynaklı. Bizler de Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bu dönüşümü sağlamak zorundayız. Bununla birlikte arz güvenliğini sağlamak ve dışa bağımlılığı azaltmak da stratejimizin diğer sac ayakları. Ülke olarak hidrokarbon açısından zengin değiliz. Petrol-doğal gaz aramalarına hız vermiş olsak da elde ettiğimiz sonuçlar dışa bağımlılığımızı azaltacak seviyede değil. Sakarya’da günlük 10 milyon metreküp doğalgaz, Gabar’da 100 bin varil petrol çıkarma hedefimiz için çalışıyoruz” diye konuştu.
YERLİ KÖMÜRE DESTEK
Karadeniz ve Güneydoğu’da gaz ve petrol arama çalışmalarına hız verdiklerini, enerji kaynaklarını çeşitlendirmek istediklerini, bu kapsamda elektrik ve doğal gaz kullanım ihtiyacına yönelik boru hatları dışında yüzde 70’e yakın kısmını LNG olarak alınmasını sağladıklarını kaydeden Demircan, kömür konusunda dikkat çeken bir yaklaşım sergiledi. Yerli kömür üretiminde zorluklar yaşandığını belirten Demircan “Bu konuda yakın zamanda yerli kömürün desteklenmesi için Sayın Bakanımız tarafından yeni bir destek açıklanacak. Şu anda 11 bin MW kurulu güce sahibiz ancak etkin kullanımımız 5 bin MW. Halihazırda kurulu gücümüzü kömürün maliyetinden kaynaklı olarak kullanamıyoruz. Bu atıl gücü karşılamak için termik santral yapmaya kalksanız 4 milyar dolar harcamanız gerekiyor. Ülkemizde yer altında 200 milyon ton kömür bulunuyor. Enerji kaynaklarını artırıp ithalatı düşürmemiz lazım” dedi. NÜKLEER ENERJİ
Enerjide güçlü ve modern altyapının önemine değinen Bakan Yardımcısı Demircan, kesintisiz, sürekli, kaliteli, uygun fiyatlı enerjinin tüketiciye sunulması gerektiğini vurguladı. İnşaatı devam edenAkkuyu, Sinop ve Kıyıköy nükleer santralleri, Türkiye’nin geleceğinde önemli bir rol üstlenecek.
Bakan Yardımcısı Dr. Demircan’ın verdiği bilgiye göre; meskenlerde tüketilen tüm enerji, artık rüzgar ve güneşten karşılanıyor.
Öyleyse ‘elektrik faturalarında belli bir süre sonra ciddi bir indirim olmalı’ diye düşünüyorum. Yüzde 25’lik zam kararı geri çekilse de olur!
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Can TOPAKTAŞ
Enerji her işin başı herkesin ‘işi ve aşı’
Evde ışıklar açıkken, TV seyrederken, buzdolabı çalışırken, klimadan gelen serin havada keyif çatarken, metroda seyahat ederken, gece ışıl ışıl sokaklarda güvenle yürürken, fabrikalardaki makineler aralıksız çalışırken, kesildiğinde ise hepimizin keyfini kaçıran ‘elektrik enerjisinin geleceği’ Bursa’da masaya yatırıldı.
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Enerji Konseyi öncülüğünde, “Geleceğin Enerji Stratejisi” temasıyla düzenlenen ‘Uludağ Enerji Zirvesi’, dün, iş dünyasının referans eğitim merkezi Bursa Business School’da paydaşların yoğun katılımıyla başladı.
Yaşı 50’yi geçenler okul yıllarında elektrik enerjisinin sadece hidroelektrik, termik, petrol ya da nükleer santrallerden elde edildiğini öğrendi. Kitaplarda da öyle yazar. Oysa son yıllarda Türkiye’de rüzgar ve güneşten de enerji elde edilebildiğini fark ettik. Bitmez tükenmez kaynaklardan yararlanmamızın önündeki engeller kalktı...
İNSANLIK=ENERJİ
Geleceğin enerji stratejilerinin şekillendirildiği bir platform olma hedefiyle yola çıkan zirvenin açılış programına; Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Dr. Zafer Demircan, Vali Erol Ayyıldız, BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, BTSO Enerji Konseyi Başkanı Erol Dağlıoğlu, KALBİR Başkanı Mustafa Karaman, KALBİR Onursal Başkanı Prof. Dr. Erkan Işığıçok, iş insanları ve sektör profesyonelleri katıldı.
BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, enerjinin sosyal ve ekonomik kalkınmanın en stratejik unsurları arasında yer aldığını söyledi. İnsanlık tarihi boyunca en önemli mücadelelerin enerji alanında yaşandığına dikkati çeken Burkay, enerjiyi milli bir mesele olarak gördüklerini, enerjide dışa bağımlılığın azaltılması noktasında Bakanlık öncülüğünde yürütülen çalışmalara Bursa iş dünyası olarak en büyük katkıyı sağlamayı amaçladıklarını vurguladı.
ENERJİDE 2030 VİZYONU
Dünyadaki teknolojik gelişmelerle birlikte enerjinin öneminin her geçen gün daha da arttığını belirten Başkan Burkay’ın, “Bu noktada, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızın sektördeki rekabetçiliği artırma, yerlileşmeyi teşvik etme ve arz güvenliğini güçlendirme yönündeki çalışmalarını büyük bir takdirle karşılıyoruz. Sayın Bakanımız Alparslan Bayraktar’ın açıkladığı ‘Enerji Dönüşüm ve Yenilenebilir Enerji 2035’ vizyonu, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın HIT-30 Yüksek Teknoloji Yatırım Programı ve 2030 Strateji Belgeleri, iş dünyamız için büyük bir yol haritası niteliğindedir” sözlerinin arkası Bursa’da doldurulacak gibi duruyor.
BURKAY ENERJİ AJANSI İSTEDİ
Dünya genelinde artan enerji talebine değinen Burkay, gelecek 3 yıl içinde küresel elektrik tüketiminin her yıl Japonya’nın toplam yıllık elektrik tüketimi kadar artış göstereceğini belirtti. Türkiye’de ise son 20 yılda üç kat büyüyen enerji talebinin, 2035 yılına kadar 510 teravatsaate ulaşmasının beklendiğini söyleyen Burkay, “Bu büyümeyi sürdürülebilir kılmak için; düşük karbonlu kalkınma çözümleri artık kaçınılmaz hale gelmiştir. İş dünyası olarak iki önemli konumuz var; yeşil ve dijital dönüşüm. İhracata dayalı büyüme hedefleyen bir ülke olarak yeşil enerji bizim için olmazsa olmaz. Bu noktada 2013 yılından bu yana dile getirdiğimiz bölgesel enerji ajanslarının kurulmasının önemli bir adım olacağını düşünüyoruz. Bakanlığımız koordinasyonunda kurulacak bu ajansların enerji arz güvenliğinin sağlanmasında önemli bir atılım olacaktır. Diğer taraftan Türkiye’nin sahip olduğu yenilenebilir enerji potansiyeli, bu dönüşümde elimizdeki en büyük fırsattır. RES ve GES kapasitesinin 30 bin megavattan 120 bin megavata çıkarılması hedefi, iş dünyamız için bir çağrı, yatırıma, iş birliğine ve vizyona davettir. Ancak bu hedefe ulaşmak için kapasite tahsisleri, teşvik mekanizmaları, sektörün en büyük sıkıntısı olan izin süreçleri ve piyasa öngörülebilirliği alanlarında yeni adımlara ihtiyaç duyuyoruz” sözleri de bakanlık nezninde mutlaka değerlendirilmelidir.
Bakan Yardımcısı Dr. Zafer Demircan’ın verdiği bilgilere göre; Güneş (GES) ya da Rüzgar (RES) enerji santralı yatırımı yapmak isteyen bir girişimci; Ön lisans için 24-48 ay, ÇED için 8-12 ay, Türkiye Enerji Akademisi (TEA) için 5 ay, Kamulaştırma için 15-36 ay, Orman Bakanlığı izni için 4-6 ay, Mera Vasfının Kaldırılması için 4-6 ay, Ana Ruhsat için de 12 ay beklemek zorunda.
Yani ‘ölme eşeğim ölme’ durumu yaşanıyor. Taş olsan çatlarsın!
TEKNOSAB ÖRNEK OLDU
İbrahim Burkay, BTSO olarak her zaman Türkiye’nin kalkınma hedeflerine katkı sağlayan stratejik alanlara odaklandıklarını, enerji sektörünün de bu alanların başında yer aldığını ifade etti. Bu çerçevede Yeşil Büyüme Projesi, Enerji Verimliliği Merkezi ve Sektörel Konseyler gibi önemli adımların yanı sıra Türkiye’nin ilk yüksek teknoloji OSB’si TEKNOSAB’ı hayata geçirdiklerini kaydetti. TEKNOSAB’ın sadece ileri teknoloji üretiminin değil, aynı zamanda enerji verimliliği ve çevre dostu üretimin de merkezi olduğunu dile getiren Burkay, “Bölgedeki 140 büyük tesisin çatılarında ürettiği enerji 850 MW, toplam öz tüketimleri ise 3 GW’ta ulaşıyor. Ayrıca BBSolar iştirakimiz ile hücre üretimi için de çalışmalarımıza devam ediyoruz. BTSO Enerji Konsey Başkanımız Sayın Erol Dağlıoğlu başta olmak üzere, konsey üyelerimize ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Sayın Bakan Yardımcımız Dr. Zafer Demircan’a ve tüm Bakanlık temsilcilerimize de ayrıca şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu.
VALİ AYYILDIZ
Vali Erol Ayyıldız, enerjinin stratejik öneme sahip olduğunu söyledi. ‘İnsan vücudu için kan dolaşımı ne kadar önemliyse enerji de ülkeler için o kadar önemli bir unsur haline gelmiştir’ diye konuşan Vali Ayyıldız, konuyu gündeme taşıyan BTSO Başkanı İbrahim Burkay’ın şahsında emeği geçenlere teşekkür etti. Ses kısıklığı yaşayan Vali Ayyıldız’ın ‘zaman geçirmeden tedaviye başlaması gerekir’ diye düşünüyorum.
SEKTÖREL YOL HARİTASI
BTSO Enerji Konseyi Başkanı Erol Dağlıoğlu da enerji sektörünün ortak aklını temsil eden Enerji Konseyi’nin kamu, özel sektör, akademi, yerel yönetimler ile tüm enerji paydaşlarını ortak çatı altında buluşturan önemli bir yapılanma olduğunu söyledi. Konsey olarak sektörel yol haritaları oluşturmak amacıyla çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Dağlıoğlu, dünyada teknoloji kullanımı ve dijitalleşme arttıkça enerji ihtiyacının arttığını, bu durumun yeşil enerjiyi öne çıkardığını ifade etti.
Dünyada gelecek beş yılda, geçmiş 150 yılda yaşanan kadar değişim meydana geleceğine dikkati çeken Dağlıoğlu, “Yapay zeka, büyük veri, data center ve elektrikli araçlar gibi değişimlerin öne çıktığı bu sürece hazırlanmamız gerekiyor. BTSO Enerji Konseyi olarak ev sahipliği yaptığımız bu zirveyle dünyadaki değişime odaklanan bir ortak akıl platformu inşa etmeyi hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
ENERJİ STRATEJİSİ
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Dr. Zafer Demircan, ÖYLE BİLGİLER VERDİ Kİ; hem şaşırdım hem de kıvandım. Nezih bir ortamda, entelektüel bir katılımla “Geleceğin Enerji Stratejisi” gibi son derece önemli bir konunun tartışılacak olmasından memnuniyet duyduğunu ifade eden Bakan Yardımcısı Demircan, Uludağ Enerji Zirvesi’ne ev sahipliği yapan BTSO’ya teşekkür etti. Enerji alanında bütün ezberlerin bozulduğu ve yeni sistemlerin tartışıldığı bir dönem yaşadıklarını kaydeden Demircan, “Özellikle pandemi sonrası enerji algıları tamamen değişime uğradı. Sistem ters yüz oldu. Bütün hammaddelerin, lojistik zincirlerin dağıldığı bir dönemden geçtik. Bundan en çok enerji etkilendi. Yapay zeka, büyük veri gibi ilk kez gündeme gelen hususlarla karşılaşmaktayız. Bundan sonraki süreç, öncekilerden daha farklı olacak. Bir zihniyet değişimine ve stratejiye ihtiyacımız var” diye konuştu.
DÖNÜŞÜM ZAMANI
Bakanlık stratejilerinin belirleyen unsurların başında 2053 net sıfır karbon hedefinin yer aldığını belirten Demircan, “Paris İklim Anlaşması sonrası emisyona yönelik tüm ülkeler pozisyon almaya başladı. Çünkü emisyonların yüzde 70’i enerji kaynaklı. Bizler de Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bu dönüşümü sağlamak zorundayız. Bununla birlikte arz güvenliğini sağlamak ve dışa bağımlılığı azaltmak da stratejimizin diğer sac ayakları. Ülke olarak hidrokarbon açısından zengin değiliz. Petrol-doğal gaz aramalarına hız vermiş olsak da elde ettiğimiz sonuçlar dışa bağımlılığımızı azaltacak seviyede değil. Sakarya’da günlük 10 milyon metreküp doğalgaz, Gabar’da 100 bin varil petrol çıkarma hedefimiz için çalışıyoruz” diye konuştu.
YERLİ KÖMÜRE DESTEK
Karadeniz ve Güneydoğu’da gaz ve petrol arama çalışmalarına hız verdiklerini, enerji kaynaklarını çeşitlendirmek istediklerini, bu kapsamda elektrik ve doğal gaz kullanım ihtiyacına yönelik boru hatları dışında yüzde 70’e yakın kısmını LNG olarak alınmasını sağladıklarını kaydeden Demircan, kömür konusunda dikkat çeken bir yaklaşım sergiledi. Yerli kömür üretiminde zorluklar yaşandığını belirten Demircan “Bu konuda yakın zamanda yerli kömürün desteklenmesi için Sayın Bakanımız tarafından yeni bir destek açıklanacak. Şu anda 11 bin MW kurulu güce sahibiz ancak etkin kullanımımız 5 bin MW. Halihazırda kurulu gücümüzü kömürün maliyetinden kaynaklı olarak kullanamıyoruz. Bu atıl gücü karşılamak için termik santral yapmaya kalksanız 4 milyar dolar harcamanız gerekiyor. Ülkemizde yer altında 200 milyon ton kömür bulunuyor. Enerji kaynaklarını artırıp ithalatı düşürmemiz lazım” dedi.
NÜKLEER ENERJİ
Enerjide güçlü ve modern altyapının önemine değinen Bakan Yardımcısı Demircan, kesintisiz, sürekli, kaliteli, uygun fiyatlı enerjinin tüketiciye sunulması gerektiğini vurguladı. İnşaatı devam eden Akkuyu, Sinop ve Kıyıköy nükleer santralleri, Türkiye’nin geleceğinde önemli bir rol üstlenecek.
Bakan Yardımcısı Dr. Demircan’ın verdiği bilgiye göre; meskenlerde tüketilen tüm enerji, artık rüzgar ve güneşten karşılanıyor.
Öyleyse ‘elektrik faturalarında belli bir süre sonra ciddi bir indirim olmalı’ diye düşünüyorum. Yüzde 25’lik zam kararı geri çekilse de olur!