Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Bursa Şubesi Başkanı Gürhan Akdoğan; yönetim Kurulu üyeleri ve gençlik sorumluları ile birlikte gerçekleştirdiği basın toplantısında; terör örgütünün ‘silah bırakma’ ve ‘örgütü feshetme’ bildirisi yayınlaması sonrasında yaşanan gelişmelerle, yeni Anayasa tartışmalarını’ masaya yatırdı.

Cumhuriyetin üniter, laik, demokratik ve tam bağımsız yapısından asla taviz vermeyeceklerini, gerektiğinde ‘Bursa Nutku’nda işaret edilen ilkeler doğrultusunda hareket edeceklerini kaydeden Akdoğan, “Son günlerde yaşanan gelişmeler bu temel değerlere yönelik ciddi tehditler içeriyor. Bahçeli’nin, terörist başının TBMM’de konuşabileceğini ima eden sözleriyle başlayan süreçte, PKK sözde kendini feshettiğini duyurdu. Bu bildiride Lozan Antlaşması ve 1924 Anayasası hedef alınıyor, devletimiz inkârcı ve imhacı olarak suçlanıyor. Yıllardır halkımıza kan kusturan bir örgüt, şimdi kendini ‘özgürlük hareketi’ olarak sunmaya, terörist başına siyasi haklar talep etmeye kalkışıyor. Bu kabul edilemez” diye konuştu.

AZAMİ DİKKAT

Türkiye PKK ile 1983 yılındaki Şemdinli ve Eruh baskınlarıyla tanıştı. Dönemin Başbakanı merhum Turgut Özal’ın ‘Üç, beş çapulcu’ diye geçiştirdiği terör eylemleri, yıllar içinde artarak devam etti.

ADD Bursa Şube Başkanı Akdoğan yaşanan süreci, ‘Başbağlar katliamını, Kızılay Güvenpark katliamını, Mardin Pınarcık’ta kadın ve çocukların katledilişini, Eruh ta sivillerin yaşamlarını yitirmesini, İstiklal caddesi bombalı saldırısında 3 genç aile ile karne hediyesi için alışverişte olan küçük Ecrin’in yok edilişini ,Vodafon Arena Stadyumu ve Atatürk Havalimanı katliamlarını, Dağlıca, Aktütün saldırılarını, daha yeni teröristbaşı Meclis’te konuşsun söyleminden hemen sonra gerçekleşen TUSAŞ baskınını, Şenay Aybüke öğretmen başta olmak üzere onlarca öğretmenin katliamını ve 50 binin üzerinde insanımızın yok edilişini nasıl unuturuz” sözleriyle anlattı.

Terör eylemlerinin şeceresi çok kabarık. Güvenlik güçleri başta olmak üzere kayıpların sayısını tam olarak bilen varsa eğer lütfen DM’den ulaşarak yazsın...

Terörün sona ermesini, terörsüz bir Türkiye’nin yanında olduklarını ancak bu sürecin bedelinin ‘devletin temel yapılarından, Cumhuriyetin kuruluş esaslarından ve ulusal bütünlükten taviz verilmesi’ olmadığını kaydeden Akdoğan’a göre; terör örgütünün muhatap alınması, emperyalistlerin Türkiye’yi parçalama planının yeni adımı...

DAYATMA

Türkiye’nin yıllardır dış kaynaklı anayasa baskısı altında olduğunu, ABD’nin ve Batılı düşünce kuruluşlarının bu konuda çok ısrarlı ve iştahlı olduğunu kaydeden Akdoğan, “Amerika’nın anayasası 236 yıldır değişmemişken, Türkiye’ye ısrarla yeni bir anayasa dayatılıyor. Bu dayatmalarla Atatürk Cumhuriyeti’nden, laik ve demokratik Türkiye idealinden uzaklaştırılmak isteniyoruz” dedi.

Dağıtılan metindeki ifadeleri sizin için özetlemeye çalışayım;

1-Başlangıçta 1982 Anayasası’nda toplam 177 asıl madde vardı.

2-İlk değişiklik 1987’de yapıldı. En son 2017’de de değişikliğe gidildi.

3-30 yılda 21 kez değişiklik gerçekleşti.

4-Bu maddelerden 23 madde tamamen yürürlükten kalktı, 58 tanesi değişmedi. 96 maddede değişiklik oldu. 150’ye yakın noktada değişiklik gerçekleşti.

5-Mevcut Anayasa’da 154 asıl madde yürürlüktedir. Darbe Anayasası dediğimiz 1982 Anayasası neredeyse yüzde 70 oranında değişmiş durumda.

6-Anayasa yapmanın ötesinde anayasal kurallar uygulanıyor mu? Esas can alıcı nokta budur. Kalan maddelerde ne değiştirilmek isteniyor?

7-Eşit yurttaşlık konusu mu? İlk dört madde mi?

8-Yerel özerklik üzerinden terörist başının önerdiği konfederalizm mi?

9-Yoksa başlangıç maddesindeki Türk milleti tanımı mı?

10-Ya da iki halkın tanımlandığı bir yeni demokratik Cumhuriyet mi?

11-Ya da hangi maddeler bizim için mutlaka değişmesi zorunlu maddeler?

12-Hangi maddeler yetersiz?

13-10. Madde’deki yurttaşların eşitliği neyi kapsamıyor?

14-66. maddeyi mi değiştirmek istiyorsunuz?

**(MADDE 10-) Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür. Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz. Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde (kanun önünde) eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.

BATININ BÜYÜK OYUNU

ADD Bursa Şube Başkanı Gürhan Akdoğan, geçmişte ABD’li yetkililerin Türkiye’ye dayattığı başkanlık sistemi ve anayasa değişikliği taleplerinin, bugün tekrar karşımıza çıkarıldığını belirterek; “Bu projeyle bu kez Türkiye’yi federatif bir yapıya sürüklemek, Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyeti ortadan kaldırmak istiyorlar. Yeni anayasa taleplerini de bu kapsamda görüyoruz. 1982 Anayasası zaten büyük ölçüde değiştirildi. Gerçek ihtiyaç, anayasayı değil, mevcut anayasal düzeni uygulamaktır. Eşit yurttaşlık adı altında Türk milleti kavramı silinmek isteniyor. Biz bu

oyuna gelmeyeceğiz” diye konuştu.

UYARI TÜRK HALKINA

Akdoğan ‘Türk Halkı’nı; ‘Hem kamuoyunun hem de siyasi partilerin ve sivil toplum çevrelerinin bu gelişmelere karşı dikkatli ve kararlı bir duruş sergilemesi gerektiğini önemle ifade ediyoruz.

PKK’nın son bildirisi, aslında emperyalizmin bir deklarasyonudur. Cumhuriyetimizin

kuruluş değerlerine, Lozan’a, Türk milletine alenen saldırıdır. Bizim rotamız bellidir:

Mustafa Kemal Atatürk’ün rotasıdır. Bu ülke, emperyalizme boyun eğmeyenlerin

mücadelesiyle kuruldu. Aynı kararlılıkla bu oyunları da bozacağız. Bölünmeye,

ihanete, dayatmalara geçit vermeyeceğiz’ sözleriyle uyardı.

Başkan Akdoğan sözlerini; ‘Yaşasın Kemalist Devrim, Yaşasın Yeniden Atatürk Cumhuriyeti, Ne Mutlu Türküm Diyene’ diye bitirdi...

Basın toplantısına; ADD Bursa Şubesi Başkan Yardımcısı Ali Küçüksarı, Sayman Oğuz Altınok, Üye Selim Lümalı, Denetleme Kurulu Başkanı Şahin Gencal, Gençlik Sorumlusu Resul Karadağ, Genel Merkez Delegesi Ali Ekber Can, 29 Ekim Kadınları Derneği Kurucu Başkanı Sultan Yurdunal, çeşitli STK’lardan üyeler katıldı.