Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

PROF.DR. SELÇUK KIRLI İLE ÇOK ÖZEL..

Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Psikiyatrist Prof.Dr. Sayın Selçuk Kırlı ile keyifli sohbet tadında bir röportaj gerçekleştirdik.

Haber Giriş Tarihi: 02.05.2018 10:33
Haber Güncellenme Tarihi: 02.05.2018 10:33
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
PROF.DR. SELÇUK KIRLI İLE ÇOK ÖZEL..

Babamın vazifesi dolayısıyla Muş'ta bulunduğu bir dönemde Muş'ta doğdum. Babam Girit göçmeni bir ailenin oğludur, Tekirdağ'lıdır. Annem Balıkesir'in Edremit kazasından,  hayatımın önemli bir kısmını Edremit'te geçirdim. Edremit Lisesi mezunuyum, ondan öncesi zamanlarda babamın görevi gereği ülkemizin çeşitli yörelerinde geçti. Edremit Lisesi'ni bitirdikten sonra, 1980 yılında İstanbul Tıp Fakültesinden mezun oldum. 1981 yılında o zamanki adıyla Bursa Tıp Fakültesi Üniversitesi'nde ihtisasa başladım. Ardından mecburi hizmet için Manisa'ya gittim. Oradan Diyarbakır'a askere gittim, askerlik dönüşü Bakırköy Ruh Sağlığı Hastalıkları Hastanesinde Şef muavini olarak görev yapmaya başladım. Ondan iki yıl sonra da Bursa'daki hocamın geri gel demesi üzerine geri döndüm. 22-23 yıldır Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalında çalışıyorum.

Birçok branş varken hocam Niçin bu branşı tercih ettiniz? Bununla ilgili bir özel düşünceniz var mıydı?

    ---Bu bir ilke meselesi herhalde tıp fakültesinde okurken de psikiyatri branşı dikkatimi çeken bir branştı. Sadece bir dönem Cerrah olmak gibi bir niyetim oldu, o süreçte bir hayli yoğun çalıştım. İstanbul Üniversitesi'nde ameliyat yapan ilk öğrenciydim o zamanki hocalarımızın da desteğiyle yapmıştım tabii. Ondan sonra tabii psikiyatri stajına gittim, gidiş o gidiş öyle de devam ettim tabii o zamanlar.

   Tabii orada dikkatimi çeken psikiyatrinin insana yaklaşımının geniş olması, sınırlı bir organa mahdut olmaması yani okuduğum her şeyin tarih, coğrafya, kültür, antropoloji, edebiyat, mesleğin de kullanılabilir olması, her insanın hikayesinin başka bir dünya olması, ama şimdi geriye döndüğümde baktığımda. Bu seçimi yaptığımda 23 yaşındayken bu kadar teferruatlı düşündüğümü söylersem yalan olur.

   

Peki hocam eğitim süreçlerinizde ya da daha sonraki süreçlerde kendinize örnek aldığınız rol model aldığınız hocalarımız oldun mu?

   ---- Tıp fakültesine girdiğimizde, sonuçta ben kasaba çocuğuydum, birçok şeyi bilerek başlamış değilim bu mesleğe kasaba Lisesi'nden mezun olduktan sonra hasbelkader Tıp Fakültesi'ni kazanmış biri olarak ilk takdir ettiğim hocalar çoktu, ama tabii ki kendi hocalarımızı yıllarını Avrupa'da geçirmiş Osmanlı'nın son neslinin bir sonrası hem hedefleri bakımından hem yabancı dil birikimleri bakımından çok değer takdire değer hocalarım  vardı. Bir çok isim sayabilirim. Bakırköy Ruh Sağlığı Hastanesi adını vermiş olan Türkiye'de psikiyatrinin başlangıcı olan Sayın Mazhar Osman Hocamı sayabilirim. Hayatım da örnek aldığım bir çok şeyi kendime kattığım çok insan oldu.

Meslekte, tıp fakültesinin ilk yıllarında ya da lise düzeyindeki gençlere bu mesleği önerir misiniz?

     ---Yani hekimlik mesleğini bütün insanlara öneririm. Bunu önerirken yalnız İyilik mi yapıyorum kötülük mü yapıyorum bilmiyorum, bunu da mutlaka eklemek istiyorum. Hekimlerin eski zamanlardaki çalışma şartları ile şimdiki çalışma şartları çok farklı. Bundan sonrasında da şartlar biraz daha zorlu gidebilir. Bunlar meslekten kaynaklanan şartlar değil bunlar genelde siyasi ve ekonomik şartların gerektirdiği koşullardır. Çok üst düzey bir meslektir. Çok fazla emek isteyen bir meslektir. Yani bu yola çıkacak olan öğrencilere ben bunları adaptasyon programlarında da söylüyorum. Çünkü mutlaka bunu bilerek gelmeli çünkü ömrün vakf edildiği bir meslektir. Sorumlulukları açısından da öyle, gayreti  açısından da öyle. Ancak belli bir kademe gidildikten sonra bazı ufak tefek düzenlemeler olabilir. Birçok meslekte baştan zordur ama sonradan kolaylaşacak gibi düşünürsünüz. Ama bu meslekte gerçekten her zaman özveri isteyen hayattan fedakârlıklar isteyen bir meslektir. Uzman olur da ayrılırsanız birikimi devam ettirmek açısından nispeten kolaylaşır. Şimdi tabi o zaman olup piyasaya çıktıktan sonra hastane de çalıştıktan sonra bir takım sorumluluklardan da kurtulabiliyorsunuz. Öğrenci yetiştirmek gibi, yeni literatürü şahsen takip etmek gibi, ama Akademide kalanların böyle şansları yok. Hem hizmet vermek zorundalar, hem uzmanlık öğrencisi yetiştirmek zorundalar, hem uzman yetiştirmek zorundalar, hem öğrenciler yetiştirmek zorundalar, bilimsel gelişmeleri takip etmek zorundalar,  yazmak zorundalar, yani zaten kendi başınıza çalışıp para kazanma seviyesine geldiğinizde 32-33 yaşına geliyorsunuz. Ondan sonra da kalan sürede bütün bunları da yapabilmek, aile kurmak gibi ya da aileye ekmek parası getirmek gibi sorunlar var. Eskiden Tabii ki bizim mesleğimizde part-time çalışma şansımız oldu, büyük avantajımızdı. Öğleden sonra muayene açma şansı gibi şansımız vardı. Ama bu dönemde böyle bir şans yok. Zaten beni muayenehane açmaya da zorlayan o tam gün yasasıydı. Ama şimdi dua ediyorum onu yapanlara, Çünkü o sayede meslekte para kazanmaya başladım. Baştan çok kızmıştım ama şimdi teşekkür ediyorum çoluğumun çocuğumun ihtiyaçlarını daha rahat karşılama fırsatı vermiş oldular bana. Bazı şerlerden hayır doğar derlerdi, bu durumda da bana buradan hayır olduğunu söyleyebilirim. Ama psikiyatri özeline gelince psikiyatri bir hayat felsefesi, çok geniş bir meslek bilimidir. Herkesi davet ederim. Herkesin kendisine hitap eden bir alan bulmasına müsaittir.  Genel olarak tavsiye edebileceğim bir meslektir. Ama kesin olarak sevmiyorlarsa ve kendini tamamen verebileceklerine inanmıyorlarsa girmelerini tavsiye etmem. Para kazanmak istiyorlarsa birçok değişik meslek var, onlara girebilirler gerçekten çok geç yaşlarda da para kazanma şansı doğduğundan bunu bu bağlamda önermem, ama çok temel bir meslek olduğunu da bilmem hatırlatmama gerek var mı.

  

    Geleceğin meslekleri daha çok teknolojiye yönelik gelişme gösteriyorlar, bazen mühendisliklere atılım yapılıyor ama, hekimlik hiçbir zaman öneminden bir şey kaybetmeyeceğini söyleyebilirim. Eskiden çok daha fazla saygı ve hürmet görürken tabi son zamanlarda yıllarda azalıyor. Ya da ben acayip ulvi bir adamım ve bana hürmet etsinler diye de söylemiyorum. Genel olarak toplumun tepkisi yöneticilerin tepkisiyle paraleldir ve son zamanlarda bu bakış açısının olumlu olmadığı gözükmektedir. Sonuçta herkes dünyada gideceği yer doktorun kapısı, imamın kapısı, Mezarın dibidir. Başka hiçbir yer değil o yüzden mutlaka dilimizi tartarak kullanmamız gerekir. Allah'ın sopası yok. Tabii ki kimse sen zamanında bize böyle söylemiştin diyecek hali yok ama dediğim gibi Hekim olduktan sonra bazı alanları seçerken insan kendi karakterini kendi yaşamak istediği yaşam tarzını değerlendirip seçimini yapmalı. Çünkü bazı branşlarda para kazanabilirsiniz, bazı branşlarda felaket bir mesleki zevk alabilirsiniz, bazı branşlar sizi değişik zevklerde eğlendirir seçimini yaparken kişi elinizdeki kapasitenize, kabiliyetinize bakmanız gerekir. Ortopedi güç gerektirir, psikiyatri güç gerektirmez, ya da 5-6 saat ayakta durup ameliyat yapabilecek bir adamın bunun hesabını yapması gerekir. Bu durumlar ufak gibi görünse de bir ömür boyu yaşanılacak bir hayat olduğundan bunların hepsini göz önüne alınarak karar verilmesi gerekmektedir. Tabi şimdi 20-25 sene evvel ile şimdiki durumu kıyaslarken tabii eski zamanlarda cerrahlık çok havalı bir branştı ama son zamanlarda cerrahi branşların sınavlarda puanları daha düşerken diğerleri yükselmeye başladı, bizim dönemimizde cerrahiye girmek için çok yüksek puanlar gerekirken şimdi cerrahinin puanları bayağı bir düştü, yani hava atmaya yer kalmadı diyebilirim.

   

    Bazı zamanlarda bazı mühendislikler hekimliğin üzerine sınavlarda çıkmış olmasına rağmen, sonrasında görüldü hekimlik yine en üst seviyeye çıktı.

Son zamanlarda genelde hangi vakalarla sıklıkla karşılaşıyorsunuz hocam?

     -----Halkın eskisine nazaran psikiyatriste bakışı değişti. Psikiyatristlik benim asistan olduğum dönemlerde, Almanya'da İngiltere'de bile psikiyatristler 2. 3 Derece sokakta idiler. Bir tek Amerika'da modaydı, sadece Amerika'da psikiyatristlerin kazançları fazlaydı ve gözdeydiler. Eskiden değişik bir nazarla psikiyatriste bakılırken, son zamanlarda psikiyatrist de gelmekten utanır olmaktan kurtuldu. Onun için de, muhakkak ki hastaların başvurularında artış oldu, daha çok kültürel sebeplere bağlanan, ne bileyim ilahi lanetlere bağlanan, toplum kültürü açısından, folklorik olarak, karaktersizliğe bağlanan bu şeylerin aslında hastalık olduğu eskisinden çok daha bilgili olduğu için bu nedenle başvuru oranları arttı. Artış şu kesitte neden kaynaklanabilir, işte stres yüklemeleri, ortaya çıkan bozukluklardan bakarsak toplumdaki istikrarsızlık ve yarının öngörülebilir olmaması. Her zaman gerginlik sebebidir şu anda yaşanan kesitte sadece Türkiye'de değil bütün dünyada böyle o yüzden sadece çevresel etkiler ile gerginlikler, tedirginlikler ve rahatsızlıklarda bir artıştan söz edilebilir. Bu ölçülmüş biçilmiş bir şey değil, Eskiden mesela trafikte bu kadar kavga çıkmazken maçlarda kavga çıkarken ama her maçta kavga çıkmazken, şimdi neredeyse kaşın altında gözün var diye kavga çıkabiliyor. Ama işte kavgaların çıkacağı var, O sadece vesile oluyor, amaca ihtiyaç yok gerginlik arttığı zaman öfke boşalacak bir yer bulur, oradan çıkar mesele maçtır orada, trafikte bir harekettir, öteki tarafta bir eşin itirazıdır. Yolda geçen adamın yere tükürmesidir yani mutlaka öfke boşalacak bir yer bulur bu bir hastalık mıdır?   Bu bir hastalık değildir.

Tabii hocam röportajımızın da yavaş yavaş sonuna yaklaşmış bulunmaktayız. Bayağı uzun detaylı bir çalışma oldu. En son olarak sizi tanımlayan özellikleriniz ile ilgili neler söylemek istersiniz zamanınızda genişçe yer ayırdığınız çalışmalar var mı acaba?

   

  --- Mesleğimde ben çok uzun yıllardır uğraştım, mesleğimle alakalı 17 tane kitabım var. .Hepsi mesleki olarak. Makalelerim falan yanı sıra, yetiştirdiğim uzman sayısını unuttum. Şimdi söyle deseniz söyleyemem, ama en azından gurur duydum. Şu an benimle klinikte çalışan iki tane Profesör ve iki tane Doçent var. Asistanlıklarından beri beraberiz. Bunların hepsinden gurur duyarım. Ama insanın mesleği bütün hayatını kaplayacak genişlikte de olsa Mesleğiniz dışarısında herhangi bir faaliyetiniz yoksa, mutlu olma şansınız çok sınırlıdır. Belli bir müddetçe aktif olduğunuzda olabilirsiniz ama hiçbirimiz ölümsüz değiliz, son kullanma tarihimiz var akademide 67 yaştır bu devletin koyduğu son kullanma tarihi vardır. Sonuçta bir de insanın kendine koyduğu bir tarih vardır.  Hobi sahibi olmak ille de çiçek yapmak vesaire yapmak değildir, insanın ne hoşuna gidiyorsa onu yapmasıdır. Ben de yaptım. Yani ben bu bölgedeki en önemli tarihi eser koleksiyoncularından biriyim, çok uzun yıllardan beri uğraştım ve hala uğraşıyorum. Bununla ilgili birçok müzeye katkılarda bulundum, sikke koleksiyonu çıkmasında editörlük yaptım, vesaire gibi çalışmalar yürüttüm. 4 dönemdir Bursa Türk Ocağı Başkanıyım. Maalesef Türk coğrafyasında yaşayan birçok kişi Türk coğrafyası dışında yaşayan Türklerle ilgili pek bilgileri yok. Türk dünyasından katılan katılımcılarla sempozyumlar çalışmalar yapıyoruz. Ayrıca bu sene başlattığımız devlet sahibi olmayan Türk toplumları ile ilgili bir çalışma başlattık. Bu sene yine Gagavuz Türklerini tartıştık. Bir taraftan da bunlarla uğraşıyorum, en son olarak da bu sıkışıklık içerisinde ya sen Dr. Selçuk'sun bilmem nerenin Başkanı Selçuk'sun, bir de işte insan olarak da Selçuk var, ve bir yerden patladı bir hikaye kitabı yazdım o da çıktı piyasaya. Diyerek sözlerini tamamladı

     Hoş kişiliği, sıcakkanlı yaklaşımı ve misafirperverliği ile gerçekten kısa zamanda bizleri kendisine hayran bırakmış olan Profesör Doktor Selçuk Kırlı'ya bizlerde Bursa Haber Gazetesi ailesi olarak çalışmalarında, gelecek hedeflerinde ve sosyal anlamda kitap çalışmaları ve diğer bütün etkinliklerinde hepsinde başarılar dilediğimizi ayrıca belirtmek istiyorum.



 

Ulaşım Bilgileri
 

Konak Mah. Lefkoşe Cad. N.M. Ofis Park B Blok No:36 Kat:1 D:2 Nilüfer/BURSA

0224 232 25 49

0532 413 75 99

www.selcukkrl.com

info@selcukkrl.com

HABER VE FOTORAF: ÖZKAN YILDIRIM




 

    

    

  

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.