İhraç edilen emniyet müdürü Çetiner: Bana ödül veren BM de mi paralel?

Türkiye’yi sarsan 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunu ortaya çıkaran polislere yönelik operasyonda gözaltına alınan ve hakkında hiçbir delil olmadığı için serbest bırakılan, ancak İçişleri Bakanlığı'nca ihraç edilen birinci sınıf emniyet müdürü Murat Çetiner, önemli açıklamalarda bulundu. Şu an cumhurbaşkanı olan Recep Tayyip Erdoğan ve eski İstanbul Valisi Muammer Güler’den sayısız kez ödül aldığını anlatan Çetiner, yurt dışındaki çalışmaları nedeniyle de BM’den takdir belgesi aldığını söyledi.

Çetiner, “BM de mi paralel?” diye sordu. 18 yıl çalıştığı emniyet teşkilatından iki gün önce ihraç edildiğini belirten Çetiner, “2 gün önce ihraç oldum. Çok sevdiğim Diyarbakır’dan ayrılmak zorundayım. 4 çocuğum var. Kendime yeni bir hayat, yeni bir çizgi oluşturacağım. Hiçbir gelecek endişem yok, ülkemle ilgili endişelerim var. Mağduriyetim büyük. Mesleğimi severek yaptım. İbadet eder gibi çalıştım.” dedi.

“BU MEMLEKET BİZİM HİÇBİR YERE GİTMEYECEĞİZ”

Kendisi gibi fedakarca çalışan büyükleri, kardeşleri, memur amirleri olduğunu dile getiren Çetiner, “Biz her aldığımız maaşı değil, bu memlekette taş üstüne taş koyabilir miyiz inancı ve hevesiyle çalışan insanlarız. Bu anlamda bir mağduriyetim var. Ama vazgeçmeyeceğiz hukuk mücadelesi devam edecek. Memleketimize de polis olarak değilse de başka her ne pozisyonda olursa olsun hizmet etmeye devam edeceğiz. Bu memleket bizim, hiçbir yere de gitmeyeceğiz, kaçmayacağız.” ifadelerini kullandı. Meslek hayatında, öğrencilik hayatında çok sayıda takdir belgesi ve ödül aldığını anlatan Çetiner, şöyle devam etti:

“Sadece sayın başbakan, şimdi cumhurbaşkanımızın verdiği takdir belgesi yok. Aldığımız ödüller var. Muammer Güler valimiz, o zaman valimizdi, onunla çalıştım. Onun verdiği onlarca takdir belgesi var. Kendisi de bilir tanır zaten. Ama bu takdir belgelerinin arkasına sığınmıyorum. Ben ve benim gibi birçok arkadaş daha ilkokul, ortakokulda takdir ve teşekkür belgeleriyle geldim. Bazen şöyle bir iddia var. Son 6 yılda aldığı takdir belgelerini ortaya koy. 7 yıl önce de 9 yıl önce de aldım. 10 yıl önce, 15 yıl önce aldım. Bunlar zaten devletin arşivlerinde var. Sadece takdir almadım. Amirlerimden ‘aferin’ de aldım. Bugüne kadar çalıştığım hiçbir birime torpille gelmedim. ‘Sen çalışkan bir çocuksun gel bakalım’ dendiği için geldim. Diyarbakır’a da o şekilde geldim. Bu şekilde dönmüyorum ama sayısını bilmiyorum yüzlerce var sanırım takdir belgesi. Büyüklerimiz takdir görmüş vermiş. Üstün başarı belgesini de verin demedim. Yurt dışında BM'de iki yıl çalıştım Kosova’da. BM de takdir belgesi verdi. Hani iddia edildiği gibi paralelse belki BM de paralel olabilir bu anlamda. Ama ödülün arkasına sığınmadım.”

“MAAŞ NE KADARSA ONA ŞÜKRETTİK”

Çetiner, 13 yaşında polis kolejine girdiğini dile getirerek, “Bu millet, bu memleket bana diş macununa varıncaya kadar, sınıfına, sırasına, hocasına varıncaya kadar verdi. Ben de ömrümü verdim. Yine olsa yine veririm.” dedi. Çok iş teklifi aldığını, ancak hiçbir zaman bunlara dönüp bakmadığını dile getiren Çetiner, şunları söyledi: “Ne kadar maaşsa o kadara şükrettim. Bu anlamda hiçbir pişmanlığım yok. İşin gerçeği üzüntüm de yok. Buraya kadarmış diyorum, fark etmez. Bundan sonra devam edeceğim hayatıma. Hakkımı yediğini düşündüğüm kişileri önce Allah’a havale ettim. O'na güveniyorum. Bunlarla mücadelem devam edecek. Biz hukuk adamayız. Hukuk çerçevesinde sonuna kadar hakkımı savunacağım. Hesaplaşacağım. Bu hesaplaşmanın da çok uzak olmayacağını değerlendiriyorum. Cezaevi de olsa başka bir şey de olsa fark etmez. Biz yanlış bir şey yapmadık. Mahkeme kararı, savcı talimatı olmadan hiçbir iş ve işlem yapmadım. Uluslararası hukuka uygun ve diğer arkadaşlar da. Mesela Yurt Atayün’ün, Ömer Köse’nin farklı bir şey yaptığını değerlendirmiyorum. O yüzden mücadelemiz devam edecek.”