"Hedefimiz ithalatı düşürmek, enerji faturamızı hafifletmek"
"Hedefimiz ithalatı düşürmek, enerji faturamızı hafifletmek"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 2024 yılı yenilenebilir enerji yatırımları toplu açılış töreninde konuştu.
Haber Giriş Tarihi: 07.05.2025 16:23
Haber Güncellenme Tarihi: 07.05.2025 16:26
Kaynak:
İHA
Cumhurbaşkanı Erdoğan, programın düzenlenmesine katkı sunan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na, Bakan Alparslan Bayraktar’a ve tüm ekibine teşekkür etti. Geçtiğimiz hafta İstanbul’da gerçekleştirilen Doğal Kaynaklar Zirvesi’ne de değinen Erdoğan, zirvede enerji dönüşümünden madenciliğe, arz güvenliğinden kritik minerallere kadar birçok önemli başlıkta Türkiye’nin potansiyelini yeniden değerlendirme fırsatı bulduklarını vurguladı. Enerji yatırımlarında Türkiye’nin kararlı adımlar attığını kaydeden Erdoğan, "Ülkemizin enerji alanında farklı bir ivme yakaladığı herkes tarafından ifade ediliyor. Türkiye olarak enerjide adeta kendimizle yarış halindeyiz. Bugün de son yıllarda atılım yaptığımız yenilenebilir enerji alanında hizmete alınan projelerin toplu açılış merasimini gerçekleştiriyoruz. Törenimizin ve bugün resmen hizmete sunduğumuz yatırımların ülkemiz, milletimiz ve enerji sektörümüz için hayırlı olmasını diliyorum. Bu önemli yatırımları ülkemize kazandıran firmalarımızı, kurumlarımızı ve bakanlığımızı canı gönülden tebrik ediyorum" ifadelerini kullandı.
Enerjinin ve özellikle enerji arz güvenliğinin günümüz dünyasında tüm ülkelerin en öncelikli konularından biri haline geldiğine işaret eden Erdoğan, "Dünyamız büyüyor, ekonomiler gelişiyor. Buna bağlı olarak enerji talebi de hızla artıyor. Bilhassa gelişmekte olan ekonomiler hem geçmişi telafi etmek hem de belli bir kalkınma düzeyine ulaşabilmek için dünya ortalamasının da üzerinde büyüme oranları kaydediyor" şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyada hızla artan enerji ihtiyacının tabiatta ciddi etkiler oluşturduğunu belirterek, "Enerji ihtiyacının her gün arttığı bir tabloda zaten küresel ısınma tehdidiyle karşı karşıya olan doğal çevreye yeni riskler eklenmektedir. Şu ikilemle giderek daha fazla muhatap oluyoruz. Bir taraftan hayatımızı devam ettirmek için daha fazla enerji kullanırken, diğer taraftan hayatımızı sürdürdüğümüz çevreyi tahrip ediyoruz" dedi.
Küresel büyüme ve teknolojik gelişmelerle birlikte enerji ihtiyacının katlanarak arttığını söyleyen Erdoğan, enerji tüketimine paralel olarak artan sera gazı salınımlarının çevreye zarar verdiğini vurguladı. Erdoğan, "Tabii bir de buna küresel riskleri ve yaşam alanlarına yönelik tehlikeleri ilave ettiğimizde nasıl karmaşık bir sorunla yüzleştiğimiz daha net görülecektir. Uluslararası kuruluşların tamamı, ekonomik büyüme ve teknoloji ile birlikte enerji ihtiyacımızın da katlanarak artacağını söylüyor. Enerji kullanımına paralel olarak enerji sarfiyatından doğan sera gazlarının dünyamıza verdiği zarar da istikrarlı bir şekilde büyüyor" ifadelerini kullandı.
Enerji kaynaklarına erişim konusunda rekabetin her geçen gün arttığını kaydeden Erdoğan, "Bu temel gerçeklerin bize anlattığı şudur değerli kardeşlerim; enerji talebimiz hızla yükselirken hidrokarbon başta olmak üzere temel enerji kaynaklarımız erimekte, yine aynı süreçte dünyamız kirlenmektedir. Ekonomik bakımdan gelişmiş devletler dahil dünyadaki tüm ülkeler enerji politikalarını bu tabloya göre planlamakta, adımlarını buna göre atmaktadır" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, enerji meselesinin yalnızca bir ekonomi ya da mühendislik alanı olmaktan çıktığını vurgulayarak, "Enerji kaynaklarına erişimle ilgili rekabet kızışırken enerji arz güvenliğini garanti etmeye yönelik çabalar yoğunlaşıyor. Fosil yakıtlar noktasında avantajlı konumda olan ülkeler bile rezervlerinin çok uzak olmayan bir tarihte biteceğini bilerek hareket ediyor. Mevcut durumda hepimiz şunu çok net görebiliyoruz. Arz güvenliği, enerji diplomasisi, kaynak çeşitliliği, sadece teknik meseleler değil, doğrudan milli güvenliğe dair konular olarak görülmeye başlanmıştır. Enerji arz güvenliğinin sağlanması hemen her devlet için bir beka meselesi haline dönüşmüştür" açıklamasını yaptı.
Avrupa’nın bazı bölgelerinde yakın zamanda yaşanan enerji kesintilerinin enerjinin hayatımızdaki vazgeçilmez yerini bir kez daha gözler önüne serdiğini hatırlatan Erdoğan, "Geçtiğimiz günlerde Avrupa'nın kimi yerlerinde yaşanan kesintiler enerjinin hayatımızda tekabül ettiği vazgeçilmez yeri bir kez daha göstermiştir. Gelecekte enerji kaynakları üzerindeki rekabet daha da sertleşecek, daha yıkıcı bir hal alacaktır. Son yıllarda patlak veren krizlerin hepsinde enerji belirleyici role sahiptir" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrika’dan Asya’ya, Orta Doğu’dan Latin Amerika’ya kadar pek çok bölgede tırmanan gerilimlerin enerji rekabetinden bağımsız değerlendirilemeyeceğini belirterek, "Bir damla petrolü oluk oluk akan insan kanından daha değerli gören zihniyet hiç değişmedi, hiçbir zaman değişmeyecek. Bunlar kendi rahatları, kendi güvenlikleri, kendi gelecekleri için mazlumların kanlarından beslenmeye unutmayın devam edecektir. Burada şunun altını bir kez daha çizmek istiyorum. Biz enerji meselesini bir rekabet unsuru olarak değil, çıkarların uzlaşacağı, herkesin fayda sağlayacağı bir işbirliği vesilesi olarak görüyoruz. Hep söylediğim gibi sömürmeye değil, beraberce kazanmaya talibiz. Hangi coğrafyada enerji hamlemiz varsa özünde işte böyle bir hassasiyet vardır. İnşallah bu hakkaniyetli ve adaletli tavrımızı her ne pahasına olursa olsun her şart altında muhafaza edeceğiz" değerlendirmesin yaptı.
"Ülkemizi başarıdan başarıya koşturduğumuz alanların en başında enerji sektörü geliyor" diyen Erdoğan, "Nükleer enerjiden hidroelektriğe, rüzgardan jeotermale, güneş enerjisinden petrol ve doğalgaza kadar her alanda ciddi yatırımlar yaptık. Karadeniz ve Gabar'daki keşiflerimizle talihimizi değiştirdik. Akkuyu Nükleer Güç Santrali projemizle ülkemizi farklı bir lige yükselttik. Ayrıca Türkiye'yi enerji koridorlarının kesiştiği bir merkeze dönüştürdük. Son 23 yılda nereden nereye geldiğimizin en yakın şahidi sizlersiniz. İster muvafık ister muhalif olsun elini vicdanına koyan herkes Türkiye'nin enerji alanında büyük bir sıçrama yaptığını zaten kabul ediyor. Burada bazı temel verileri sizlerle paylaşmakta fayda görüyorum. Şimdi bakınız değerli arkadaşlar. Geçtiğimiz 20 yılda ülkemizin enerji ihtiyacı 3 katına çıktı. Elektrik talebimizin 2035 yılına kadar en az yüzde 50 oranında artacağını öngörüyoruz. Enerji arzımızda ithal kaynakları ait pay şu an yüzde 70 düzeyinde" şeklinde konuştu.
Türkiye’nin her yıl değişmekle birlikte 60 ila 100 milyar dolar civarında enerji kaynaklı bir ithalat faturasının olduğunu kaydeden Erdoğan, "Hedefimiz bu ithalatı düşürerek enerji faturamızı hafifletmek. Nihayet olarak da Türkiye'yi kaynakta ve teknolojide net ihracatçı bir ülke yapmaktır. Ülkemizin geniş yenilenebilir enerji potansiyelinin daha fazla kullanılması ve yenilenebilir kaynaklı elektrik üretiminin mümkün olan en üst seviyeye ulaştırılması, enerji stratejimizin temel unsurlarını teşkil ediyor. 2053 net sıfır emisyon hedeflerimize ulaşmak için yenilenebilir enerji en önemli saç ayaklarından birini oluşturuyor. Halihazırda yenilenebilir enerji kurulu gücü bakımından Avrupa'da 5., dünyada 11. sırada yer alıyoruz. Enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi, mevcut teknolojilerin verimliliğinin arttırılması ve yenilenebilir enerji kaynaklarının değerlendirilmesi, özellikle de buna yönelik politika ile stratejilerin uygulanmasına büyük önem veriyoruz" diye konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
"Hedefimiz ithalatı düşürmek, enerji faturamızı hafifletmek"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 2024 yılı yenilenebilir enerji yatırımları toplu açılış töreninde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, programın düzenlenmesine katkı sunan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na, Bakan Alparslan Bayraktar’a ve tüm ekibine teşekkür etti. Geçtiğimiz hafta İstanbul’da gerçekleştirilen Doğal Kaynaklar Zirvesi’ne de değinen Erdoğan, zirvede enerji dönüşümünden madenciliğe, arz güvenliğinden kritik minerallere kadar birçok önemli başlıkta Türkiye’nin potansiyelini yeniden değerlendirme fırsatı bulduklarını vurguladı. Enerji yatırımlarında Türkiye’nin kararlı adımlar attığını kaydeden Erdoğan, "Ülkemizin enerji alanında farklı bir ivme yakaladığı herkes tarafından ifade ediliyor. Türkiye olarak enerjide adeta kendimizle yarış halindeyiz. Bugün de son yıllarda atılım yaptığımız yenilenebilir enerji alanında hizmete alınan projelerin toplu açılış merasimini gerçekleştiriyoruz. Törenimizin ve bugün resmen hizmete sunduğumuz yatırımların ülkemiz, milletimiz ve enerji sektörümüz için hayırlı olmasını diliyorum. Bu önemli yatırımları ülkemize kazandıran firmalarımızı, kurumlarımızı ve bakanlığımızı canı gönülden tebrik ediyorum" ifadelerini kullandı.
Enerjinin ve özellikle enerji arz güvenliğinin günümüz dünyasında tüm ülkelerin en öncelikli konularından biri haline geldiğine işaret eden Erdoğan, "Dünyamız büyüyor, ekonomiler gelişiyor. Buna bağlı olarak enerji talebi de hızla artıyor. Bilhassa gelişmekte olan ekonomiler hem geçmişi telafi etmek hem de belli bir kalkınma düzeyine ulaşabilmek için dünya ortalamasının da üzerinde büyüme oranları kaydediyor" şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyada hızla artan enerji ihtiyacının tabiatta ciddi etkiler oluşturduğunu belirterek, "Enerji ihtiyacının her gün arttığı bir tabloda zaten küresel ısınma tehdidiyle karşı karşıya olan doğal çevreye yeni riskler eklenmektedir. Şu ikilemle giderek daha fazla muhatap oluyoruz. Bir taraftan hayatımızı devam ettirmek için daha fazla enerji kullanırken, diğer taraftan hayatımızı sürdürdüğümüz çevreyi tahrip ediyoruz" dedi.
Küresel büyüme ve teknolojik gelişmelerle birlikte enerji ihtiyacının katlanarak arttığını söyleyen Erdoğan, enerji tüketimine paralel olarak artan sera gazı salınımlarının çevreye zarar verdiğini vurguladı. Erdoğan, "Tabii bir de buna küresel riskleri ve yaşam alanlarına yönelik tehlikeleri ilave ettiğimizde nasıl karmaşık bir sorunla yüzleştiğimiz daha net görülecektir. Uluslararası kuruluşların tamamı, ekonomik büyüme ve teknoloji ile birlikte enerji ihtiyacımızın da katlanarak artacağını söylüyor. Enerji kullanımına paralel olarak enerji sarfiyatından doğan sera gazlarının dünyamıza verdiği zarar da istikrarlı bir şekilde büyüyor" ifadelerini kullandı.
Enerji kaynaklarına erişim konusunda rekabetin her geçen gün arttığını kaydeden Erdoğan, "Bu temel gerçeklerin bize anlattığı şudur değerli kardeşlerim; enerji talebimiz hızla yükselirken hidrokarbon başta olmak üzere temel enerji kaynaklarımız erimekte, yine aynı süreçte dünyamız kirlenmektedir. Ekonomik bakımdan gelişmiş devletler dahil dünyadaki tüm ülkeler enerji politikalarını bu tabloya göre planlamakta, adımlarını buna göre atmaktadır" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, enerji meselesinin yalnızca bir ekonomi ya da mühendislik alanı olmaktan çıktığını vurgulayarak, "Enerji kaynaklarına erişimle ilgili rekabet kızışırken enerji arz güvenliğini garanti etmeye yönelik çabalar yoğunlaşıyor. Fosil yakıtlar noktasında avantajlı konumda olan ülkeler bile rezervlerinin çok uzak olmayan bir tarihte biteceğini bilerek hareket ediyor. Mevcut durumda hepimiz şunu çok net görebiliyoruz. Arz güvenliği, enerji diplomasisi, kaynak çeşitliliği, sadece teknik meseleler değil, doğrudan milli güvenliğe dair konular olarak görülmeye başlanmıştır. Enerji arz güvenliğinin sağlanması hemen her devlet için bir beka meselesi haline dönüşmüştür" açıklamasını yaptı.
Avrupa’nın bazı bölgelerinde yakın zamanda yaşanan enerji kesintilerinin enerjinin hayatımızdaki vazgeçilmez yerini bir kez daha gözler önüne serdiğini hatırlatan Erdoğan, "Geçtiğimiz günlerde Avrupa'nın kimi yerlerinde yaşanan kesintiler enerjinin hayatımızda tekabül ettiği vazgeçilmez yeri bir kez daha göstermiştir. Gelecekte enerji kaynakları üzerindeki rekabet daha da sertleşecek, daha yıkıcı bir hal alacaktır. Son yıllarda patlak veren krizlerin hepsinde enerji belirleyici role sahiptir" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrika’dan Asya’ya, Orta Doğu’dan Latin Amerika’ya kadar pek çok bölgede tırmanan gerilimlerin enerji rekabetinden bağımsız değerlendirilemeyeceğini belirterek, "Bir damla petrolü oluk oluk akan insan kanından daha değerli gören zihniyet hiç değişmedi, hiçbir zaman değişmeyecek. Bunlar kendi rahatları, kendi güvenlikleri, kendi gelecekleri için mazlumların kanlarından beslenmeye unutmayın devam edecektir. Burada şunun altını bir kez daha çizmek istiyorum. Biz enerji meselesini bir rekabet unsuru olarak değil, çıkarların uzlaşacağı, herkesin fayda sağlayacağı bir işbirliği vesilesi olarak görüyoruz. Hep söylediğim gibi sömürmeye değil, beraberce kazanmaya talibiz. Hangi coğrafyada enerji hamlemiz varsa özünde işte böyle bir hassasiyet vardır. İnşallah bu hakkaniyetli ve adaletli tavrımızı her ne pahasına olursa olsun her şart altında muhafaza edeceğiz" değerlendirmesin yaptı.
"Ülkemizi başarıdan başarıya koşturduğumuz alanların en başında enerji sektörü geliyor" diyen Erdoğan, "Nükleer enerjiden hidroelektriğe, rüzgardan jeotermale, güneş enerjisinden petrol ve doğalgaza kadar her alanda ciddi yatırımlar yaptık. Karadeniz ve Gabar'daki keşiflerimizle talihimizi değiştirdik. Akkuyu Nükleer Güç Santrali projemizle ülkemizi farklı bir lige yükselttik. Ayrıca Türkiye'yi enerji koridorlarının kesiştiği bir merkeze dönüştürdük. Son 23 yılda nereden nereye geldiğimizin en yakın şahidi sizlersiniz. İster muvafık ister muhalif olsun elini vicdanına koyan herkes Türkiye'nin enerji alanında büyük bir sıçrama yaptığını zaten kabul ediyor. Burada bazı temel verileri sizlerle paylaşmakta fayda görüyorum. Şimdi bakınız değerli arkadaşlar. Geçtiğimiz 20 yılda ülkemizin enerji ihtiyacı 3 katına çıktı. Elektrik talebimizin 2035 yılına kadar en az yüzde 50 oranında artacağını öngörüyoruz. Enerji arzımızda ithal kaynakları ait pay şu an yüzde 70 düzeyinde" şeklinde konuştu.
Türkiye’nin her yıl değişmekle birlikte 60 ila 100 milyar dolar civarında enerji kaynaklı bir ithalat faturasının olduğunu kaydeden Erdoğan, "Hedefimiz bu ithalatı düşürerek enerji faturamızı hafifletmek. Nihayet olarak da Türkiye'yi kaynakta ve teknolojide net ihracatçı bir ülke yapmaktır. Ülkemizin geniş yenilenebilir enerji potansiyelinin daha fazla kullanılması ve yenilenebilir kaynaklı elektrik üretiminin mümkün olan en üst seviyeye ulaştırılması, enerji stratejimizin temel unsurlarını teşkil ediyor. 2053 net sıfır emisyon hedeflerimize ulaşmak için yenilenebilir enerji en önemli saç ayaklarından birini oluşturuyor. Halihazırda yenilenebilir enerji kurulu gücü bakımından Avrupa'da 5., dünyada 11. sırada yer alıyoruz. Enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi, mevcut teknolojilerin verimliliğinin arttırılması ve yenilenebilir enerji kaynaklarının değerlendirilmesi, özellikle de buna yönelik politika ile stratejilerin uygulanmasına büyük önem veriyoruz" diye konuştu.
Kaynak: İHA
En Çok Okunan Haberler