HER İNSAN ÖNCELİKLE “KENDİNİ” TANIMALI...

Kentimizin başarılı Uzman Psikolojik Danışmanlarından olan Sayın Ömer AKTÜRK ile başta çalışmalarını ele aldığımız güzel ,detaylı bir röportaj gerçekleştirdik.

Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:
https://www.bursahaber.com/
Ömer Bey isterseniz sizi tanıyarak röportajımıza başlayalım.

  -- Ben ,Ömer Aktürk , Uzman Psikolojik Danışmanım. Sakarya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Rehberlik, Psikolojik Danışmanlık bölümünden 2008 yılında mezun oldum. Ardından Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde okul psikolojik danışmanı olarak göreve başladım.  Bu süre zarfında her eğitim kademesinde Anaokulu, İlkokul , Ortaokul  , Lise anlamında çocuk ve ergen danışmanlığı yaptım yoğunlukla.  Bu süreçte aile danışmanlığı, anne-baba Okulu gibi eğitim seminer çalışmalarında da  bulundum. Çalışma hayatıma devam ederken, 2011 yılında Selçuk Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümünden mezun oldum. Uzmanlık konum, kişiler arasında problem çözmenin anne- baba tutumu ve cinsiyet rolleri açısından incelenmesi yani, Bursa örneğinde Bursa'daki, anne -baba tutumlarını ele aldım araştırmam da  , o şekilde uzmanlığımı yapmış oldum. 4 Yıldır da özel anlamda psikolojik danışmanlık çalışmalarımı ofis ortamında devam ettirmekteyim. 2008 yılından beri Bursa'dayım.

 

Ömer Bey,çalışmaalanlarınızlailgilibizlere bilgi verebilir misiniz acaba?

  ---Vatandaşlarımıza  çocuk ,ergen ve yetişkin danışmanlığı alanında hizmet vermekteyim. Çocuk danışmanlığı ile ilgili daha çok davranış bozuklukları, tırnak yeme, ergenlik  sorunları, öfke ,saldırganlık, alt ıslatma gibi sorunlar üzerinde duruyorum. Aynı zamanda okul öncesi kurumlarına yönelik kurum psikologluğu  görevini sürdürmekteyim. Talep eden kurumlara part-time   destek sağlamaktayız. Ergenlik kritik bir dönem  ,insan yaşantısında .Çünkü kimlik oluşumunun gerçekleştiği bir dönem, aynı zamanda akademik başarının ön plana çıktığı bir zaman . Özellikle teknoloji bağımlılığı konusunda yoğun talep gelmekte , bunun yanında okul başarısızlığı ,akademik başarı ,meslek seçimi ,sınavlara hazırlanan öğrencilere yönelik sınav stresi konularında da  destek vermekteyiz. Öğrencilere yönelik “Şampiyon Öğrenci” isimli bir kitabım var. Bu kitabının içeriği, her öğrencinin var olan fakat, bilinmeyen gücü var bu gücü ortaya çıkartabilmek için öğrencilerin hayaline giden yolda onlara destek olmak amacıyla ortaya çıktık . Zaten kendi kendine uygulayabilecekleri formlarla, uygulamalarla bir yol haritası oluşturması anlamında yardımcı oluyoruz öğrencilerimize. Alanında ilk ve tek öğrenci koçluğu kitabı. Piyasada birçok Koçluk kitabı var ama öğrenci seviyesinde, uygulanabilir, işlevsel anlamda güzel bir kitap. Ayrıca öğrenci koçluğu hizmetimizde var  2. kitabım basım aşamasında Mayıs ayında  çıkacak  .     2. kitabımın ismi “ Ben Senin Yaşındayken”. Çocuk, Ergen ve Aile ilişkilerini ele alan bir kitap. Çünkü mutlu çocuk yetiştirmenin formülü mutlu anne baba olmaktan geçtiğini unutmayalım . Bu alanda da bir ihtiyaç olduğundan dolayı bu kitabı yazdım.

    Yetişkinlere yönelik ise daha çok öfke sorunları, kaygı sorunları ,anksiyete ,Panik atak, depresyon gibi konulardan bize danışmaktalar. Bu alanda da şöyle genel olarak baktığımızda sorun alanlarına baktığımızda neden sorunlar var bu kadar fazla. Son 3 ,4 yıldaki araştırmalarda  ülkemizde insanların  %75’i  depresyonda ve 2016 verilerine göre 33 Milyon kutu antidepresan  tüketilmiş .  Bu da sorunun ciddi boyutta olduğunu göstermekte. Peki bu sorun neden kaynaklanıyor?  Öncelikle ona değinmek isterim; iletişim çağında yaşıyoruz fakat temel sorun iletişimsizlik. Anne evde çocuğunu dinlemiyor, baba evde çocuğunla konuşmuyor, işyerinde patron  personeli  ile yeterli iletişime geçemiyor. Yoğun bir telaşe var, yoğun bir koşturmaca var ,yoğun bir mücadele var, yarış var, yarış ortamında insanlar strese  giriyor , öfkeleniyor, sıkıntıya giriyor, bundan kaynaklı sorunlar ortaya çıkıyor ve bunlarla baş edemiyorlar . Baş edemediklerinde de danışmanlardan destek almak zorunda kalıyorlar. Sorunun kaynağı genelde rekabet çağı ve teknolojik çağın  getirmiş olduğu sorunlar olarak özetleyebiliriz.

    Yöntem olarak çocuk danışmanlığında daha çok oyun terapisi yöntemini kullanmaktayım. Neden oyun terapisi?  Şundan dolayı;  Çünkü küçük çocuklar sıkıntılarını, problemlerini, dertlerini konuşarak ifade etmekte yetersiz kalabiliyor çocuklar daha çok oyunla  ve resimle ortaya çıkabiliyor oyun oynayarak bazı sıkıntılarını duygusal problemlerini daha rahat ortaya koyabiliyorlar.  Biz de oyun terapisi yöntemi ile bu problemlerin üstesinden gelmeye çalışıyoruz.

 

   Ergenlere yönelik de daha çok gerçeklik terapisi kullanıyoruz . Gerçeklik terapisi nedir? İnsanlar sergilemiş olduğu, davranışlarının sonuçlarını yaşıyor ve bunlarla yüzleşmesi gerekiyor  ergenlerde genelde, anlık haz odaklı yaşadıklarından dolayı, gelecek odaklı yaşamadıklarından  sergileyecekleri davranışların sonuçlarını kestirebilmekte zorlanabiliyorlar .Biz terapi ortamında bunun farkındalığını sağlıyoruz , eğer böyle davranırsan bunun sonucunda ne olur ve bu  sonuçtan sen ne kadar sorumlusun bu sorumluluğun ne kadarı  sana ait şeklinde bir çözüm önerisi sunuyoruz.

   Yetişkinlere yönelik de Bilişsel davranışçı terapi yöntemini uyguluyorum. Bilişsel davranışçı terapi yönteminde  aslında insanları kaygılandıran, strese sokan, öfkelendiren, depresyona sokan durumlar yaşadıkları olaylar değil o olaylara yüklemiş oldukları anlamlar olduğunu düşünüyoruz. Karşılaştıkları olaylara karşı yükledikleri anlamları ,  bakış açısını , değiştirdiğimiz takdirde duygularını da değiştirebileceklerini  düşünüyoruz.  Duygular değiştiğinde davranışlara da yansıyor davranışlarda güzelleşiyor, şekilleniyor. Bundan güzel düşünmeleri, doğru düşünmeleri, mantıklı düşünmelerini sağlıyoruz bu şekilde çalışmalarımızı  sürdürmekteyiz.

 

Peki Ömer Bey , genelde Bursa'da hangi tür vakalarla karşı karşıya kalıyorsunuz ?

  ---Bursa'da daha çok ergen sorunları , ergenlik problemlerinden gelen kişiler var. Aileler bu konulardan muzdaripler  . Çünkü çocuklarına nasıl davranacaklarını bilmiyorlar  ,sürekli çatışma içerisinde olduklarını söylüyorlar, oğlum beni dinlemiyor, oğlum istediğim gibi ders çalışmıyor, hedefi yok, amacı yok gibi konularda destek almak istiyorlar. Onun dışında yoğun bir kaygı yaşayan kişiler öğrenciler oluyor. İşte sınav sürecinde özellikle şu an sınavlara  az bir süre kaldı gerek LGS’ye , gerekse  üniversite sınavlarına  ,sınav stresinden dolayı yaşamış oldukları kaygıdan dolayı başvuranlar oluyor. Tabii burada bir bütünsellik var sadece çocuk odaklı çalışmıyoruz , sorunun kaynağına iniyoruz sorun daha çok hem aile tutumlarından kaynaklanıyor.  Başta söylediğim gibi iletişim problemleri varsa onları çözmeye çalışıyoruz . Onun dışında belli tekniklerle çocuğun ,öğrencinin ,ergenin stresi ile nasıl baş edebileceğini öğretmeye çalışıyoruz, yoğun olarak ergen terapisi yetişkinlerde ise antisektiye bozukluğu ,depresyon özellikle  çok oluyor .  Az önce söylediğim gibi birçok insan depresyonda ve bu Bursa genelinde de aynı şekilde . Depresyonda olan kişilerin sayısı yüksek ,  o  anlamda yoğun talep gelmekte.

Son olarak Ömer Bey kitabınız hakkında soru sormak istiyorum. Bu kitabın ortaya çıkışı nasıl oldu?Neler düşündünüz?Neyi hedeflediniz?

  ---Şimdi bu kitap benim yıllarca okullarda elde etmiş oldum deneyim ve tecrübelerim ışığında ortaya çıktı .  Bu kitabı oluştururken  en fazla karşılaşmış olduğum öğrenci problemlerini öğrenci taleplerini ele almaya çalıştım. Yani bir öğrenci  geldiğinde, söylediği şey şu ; hocam benim hedefim yok !  Ama nasıl hedef belirleyeceğimi bilemiyorum şeklinde oluyor. Ben de diyorum ki ;”Hedef belirlemeden önce insan kendini tanımalı. İlgilerini ,yeteneklerini ,değer yargılarını” bilmesi gerekiyor. Önce kendini tanıması gerekiyor, başarılı bir öğrencinin kendini tanıdıktan sonra buna uygun bir hedef belirlemesi gerekiyor, hedefin ulaşılabilir olması önemli, çünkü ulaşamayacağı bir hedefin belirlenmesi durumunda motivasyonu düşüyor. Ulaşamayacağı için çalışma azmi sekteye uğruyor ve ders çalışmayı bırakıyor.  Onun dışında planlı çalışması gerekiyor, hedef belirleme tek başına yeterli olmuyor. Yanında uygulayabileceği kaldırabileceği sistemli bir planın olması gerekiyor.  Kitapta ayrıntılı olarak nasıl plan hazırlanır , plan hazırladıktan sonra nasıl ders çalışılır, hepsi var . Bazı öğrencilerden  “ Hocam ben masaya oturuyorum ama ne çalışacağımı bilmiyorum” diye şeklinde sorular geliyor. Bunları da sıralı olarak ,kademeli olarak ele aldık kitapta.  Ders çalışma teknikleri , onun dışında hangi derse nasıl çalışılır ,not tutma teknikleri, öz disiplin geliştirme yöntemleri  vs vs. Bazı öğrenciler sonuçta ders çalışmaya başlıyor sonra bırakıyor burada öz disiplin ön plana çıkıyor.  Sınav stresiyle  nasıl baş edilir, meslek seçerken nelere dikkat edilir ,gibi 25 tane farklı alanda başlık yer alıyor kitapta.  Bu kitabı  herkese bütün gençlerimize, çocuklarımıza önermek istiyorum. Diyerek sözlerini tamamladı.

  Akademik çalışmalarının yanı sıra yazmış olduğu “Şampiyon Öğrenci” kitabıyla da gündem olan, öğrencilere yol göstermesi bakımından örnek bir kitap niteliği taşıyan bu kitabı bende bütün başarılı olmayı hedefleyen öğrencilerimize önermek istiyorum. Ayrıca  çocuk ,yetişkin ve aileler için Uzman psikolojik danışman olan Değerli hocamız Ömer Aktürk’ün 2.kitabı  “ Ben Senin Yaşındayken”in basım aşamasında olduğunu ve Mayıs ayında Kitabevlerinde siz değerli okuyucularıyla buluşacağının da müjdesini vermek istiyorum.

 

İletişim Bilgileri :

Gsm: 0 530 554 40 05

www.bursapdr.com

HABER VE FOTORAF ÖZKAN YILDIRM