Binalar için su yalıtımı uyarısı

Soyak Holding Üst Yöneticisi (CEO) Emre Çamlıbel, Türkiye’de yapı stokunun yüzde 85’ine su yalıtımı yapılmadığından dert yanarak, “Bu nedenle 18 milyon konutun 7-10 milyon adedi yenilenmek durumunda.” dedi.Emre Çamlıbel, Isı, Su,...

Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:
https://www.bursahaber.com/
Soyak Holding Üst Yöneticisi (CEO) Emre Çamlıbel, Türkiye’de yapı stokunun yüzde 85’ine su yalıtımı yapılmadığından dert yanarak, “Bu nedenle 18 milyon konutun 7-10 milyon adedi yenilenmek durumunda.” dedi.Emre Çamlıbel, Isı, Su, Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği (İZODER) tarafından tertip edilen Kentsel Dönüşüm ve Su Yalıtımı Zirvesi’nin ‘Yapılarda Çağdaş Yaklaşımlar ve Su Yalıtımı’ konulu paneline katıldı. Panelde binaların su yalıtımına önem verilmediğinden yakınan Çamlıbel, bu konunun Türkiye için mühim olduğuna işaret etti. Çamlıbel, “Yapı stokumuzun yüzde 85 gibi çok büyük bir bölümüne su yalıtımı uygulanmamış durumda. İstanbul’da binaların yüzde 64‘ünün taşıyıcı elemanları korozyondan dolayı etkin değil. İlave olarak yapıların yüzde 43’ünde küf ve rutubet var.” ifadelerini kullandı. Çamlıbel, bu nedenle Türkiye’de toplam 18 milyon konutun 7-10 milyon adedinin yenilenmek durumunda olduğunu da dile getirdi. Bunun faturasının 400-500 milyar dolar olacağını aktaran Soyak CEO’su kaynak eksikliğinden şikâyet etti. “Bu kaynak eksikliği birkaç şekilde giderilebilir. İlki yeni planlarda, gönüllü olmasa da emsal artışı yaparak kat karşılığı yönetimiyle finansman yaratılabilir. İkinci olarak da ülke dışından sermaye ya da borç alınabilir. Üçüncüsü de vergi gibi yollarla kamu gelirlerini artırılabilir.” dedi.Emre Çamlıbel, kentsel dönüşüm ile ilgili kanunda GYODER, İNDER, Konutder gibi dernekler olarak enerji tasarrufu ve verimliliği konuları da dâhil pek çok önerilerde bulunduklarını anlatırken, şunları belirtti: “Kentsel dönüşümle ilgili kararı veren ekiplerin içinde enerji uzmanı da olmasını önermiştik. Ve bu önerimiz kabul edildi. Çünkü enerji verimli binalar inşa etmek en önemli memleket sorunlarından biri. Ancak yaşam döngüsü olarak da ifade edebileceğimiz sürdürülebilirlik yaklaşımını her fırsatta dile getirmemize rağmen benimsenme konusunda henüz başarı sağlandığını söylemek güç.”