Asrın felaketinden sonra bir çoğumuz panik ve korku içerisindeyiz. Olası bir deprem olması durumunda ne yapılması gerektiğinin bilincine varabilmiş değiliz. Konu ile alakalı Bursa Haber gazetesine konuşan Hayatta Kalma Uzmanı Ertan Bey ve Arama Kurtarma Gönüllüsü Coşkun Yalçıntaş olası bir deprem sırasına neler yapılması gerektiğini ve nasıl deprem bilincine ulaşılabileceğini anlattı.
HABER: YASEMİN DÜZDAĞ - FAİK EMRE DAĞLI
Deprem Gerçeği
Konunun uzmanları; ‘ Bizler deprem gerçeğini çabuk unutuyoruz. Uzmanlarında söylediği gibi Bursa, İstanbul, İzmir’de deprem olacağı yönünde, bunu hiç bir zaman bertaraf edemeyiz. Yanlış ve eksiklerimizi tartışıp çözüm bulmamız lazım. Bugün Bursa’da bir deprem olduğu zaman insanlarımızın öncelikle hazır olması gerekiyor ama hazırlıktan ziyade deprem çantalarımızın olması ve eğitim almamış insanlarımızın eğitim alması gerekiyor. Yapılan yanlışları sürekli uzmanlarımız söylüyor bizde söylüyoruz ve diyoruz ki deprem esnasında herhangi bir şey olduğu zaman yapmamamız gereken şeylerden bir tanesi panik. Bunun psikolojik olarak eğitimini almamız gerekiyor. En fazla kaybımızın merdiven boşluklarında balkon boşluklarında olduklarını gördük. Deprem bölgelerinde yaptığımız çalışmalarda ilk olarak yatak odası ve çocuk odasına bakılıyor. Deprem araştırması her daim oradan başlanır. Bizim öncelikle yapmamız gereken şeylerden bir tanesi deprem çantası oluşturmak. Yaşam üçgeni dediğimiz bir alan var, bazaların yanı daha mantıklı, bazaların altına da özellikle battaniye, kitap ne bulursak dolduralım ki sağlam olsun. Bazaların yanına yatıp cenin pozisyonunda olmak gerekiyor. Deprem çantasındaysa temel olarak kuru gıda olması lazım en az 3 gün yetecek şekilde fakat bunu tek seferde tüketmemek gerekiyor. 3 günlük hazırlayın ama 3 günde tüketmeyin. Hayatta kalma konusunda 3’ler kuralı vardır. 3 dakika oksijensiz, 3 gün susuz, 3 hafta yiyeceksiz kalırsın ondan sonrası hayati tehlikeye giriyor. Bir yandan maske ve düdükte deprem çantasında bulundurulması gerekiyor. Bir çok insanın boğazına toz kaçtığı için sesi çıkmadı burada düdük hayat kurtarıcı oluyor. Hepimiz korkuyoruz, bir çoğumuz depremi yaşamadı bile ama en azından bu basit kuralları uygulayalım’ dediler.
Toplanma alanlarının önemiyle alakalı ise; ‘Toplanma alanları herhangi bir afet anında o bölgede yaşayan herkesin bir araya geldiği yer. Açık arazi olması gerekiyor ve bütün tehlikelerden korunmak zorunda. Çünkü yıkılan binaların da molozları tozu oradaki insanlara ölümcül şekilde zarar verebilir. Bu nedenle açık toplanma alanları derken binalardan uzak olan yerlerden bahsediyoruz. Bölgeye gittiğimizde çadırlar sakat binaların yanına kurulmuştu. Hırsızların korkusuyla ve mal korkusuyla da bunu yapan çok vardı. Buna bir şekilde önlem alınır. O an oradan kaçmaya odaklanmak gerekiyor. Mesela 2. ve 3. depremlerde artçı depremler de oldu diyoruz ya ilk depremde bu kadar zayiat yoktu. Neden çünkü içeri giren insanlar oldu. Deprem felaketinden sonra nasıl olsa olan oldu diyip hareket etmek yerine , uzmanları dinlerseniz 6 ay devamının olacağını söylüyorlar. Aslında her şey eğitime geliyor’ dediler.