Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Zor günler henüz bitmedi!

Yazının Giriş Tarihi: 27.05.2021 00:02
Yazının Güncellenme Tarihi: 27.05.2021 00:02

Türkiye önümüzdeki dönemde ekonomik krizi, daha da derinden hissedecek. Zamlar ve işsizlik artacak; Maalesef… Yükselen döviz kuru, yüksek enflasyon, yüksek faiz, düşük büyüme ve yüksek işsizlik… Kaderimiz bu olmamalıydı.  

Dostlar, Türk ekonomisi buraya iki günde gelmedi. Sorunların tohumları, 2003’den sonra küresel sermayenin yüksek getiri arayışı ile üçüncü dünyaya akmaya başladığı yıllarda atıldı aslında… Sermaye girişleri (500 milyar dolar) popülist politikalara ve hızlı büyümeye olanak vererek, AKP’nin iktidarını konsolide etmesinde önemli bir rol oynadı.

AKP daha önce hiçbir hükümete nasip olmayan olağanüstü elverişli küresel finansal koşullarda iktidara geldi. Sermaye girişleri sadece Türkiye’de değil birçok ülkede büyümenin 2003’den sonra görülmemiş düzeylere çıkmasının ana nedenidir. AKP hükümetinin ilk 5 yılında büyüme 1990-2002 ortalamasının iki katına çıkmış, 2008 krizinden sonra da 2012’ye kadar hayli yüksek düzeylerde seyretmişti…

Yakından bakıldığında bu ülkelerin birçoğunda, sanayi yatırımları ve verimlilik gibi temel değişkenlerde önemli bir iyileşme olmadığı, aksine sanayisiz büyüme eğilimlerinin belirmeye başladığı (İnşaat-İthalat-Tüketim), yurtiçi tasarrufların artmadığı, sermaye girişlerinin yatırımdan çok tüketime yöneldiği görülüyordu.

Türkiye’de ihracat potansiyeli yaratacak ya da ithalata bağımlılığı azaltacak türde yatırımlar yetersiz kalmış, büyümeyi giderek artan bir oranda borçla finanse edilen özel tüketim ile gayrimenkul ve altyapı yatırımları sürüklemiş, mega projeler altyapıda önemli ölçüde atıl kapasite yaratarak kamu kesimini büyük mali yükümlülükler altına sokmuştur.

KAÇIŞ DEVAM ETTİ

Sermaye girişleri döviz kurlarına da değer kazandırarak sanayileşmeyi kösteklemekle kalmamış aynı zamanda cari açıkların ve dış yükümlüklerin artmasına, net dış yatırım pozisyonunun kötüleşmesine neden oldu. Özellikle 2012’den sonra sermaye girişleri düşme eğilimi gösterirken cari açıkların oldukça yüksek bir düzeyde kalması, ekonomideki kırılganlığı giderek artırdı…

Son yarım asırlık sermaye akımları konusundaki deneyimden çıkan önemli derslerden biri şu; Girişleri doğru yönetip kontrol etmezseniz, çıkışları kolay kolay engelleyemezsiniz. Son dönemde ülkede olan, tam da bu… Beceremedik…  

DÖVİZ YAKTI

Kırılganlık özellikle üç alanda ciddi boyutlara vardı… Birincisi, hisse senedi, tahvil, mevduat ve gayrimenkul piyasalarındaki yabancı varlığı görülmemiş düzeylere ulaştı, yabancı giriş çıkışları sadece bu piyasalarda değil döviz kurları üzerinde de önemli etkiler yarattı…

İkincisi, sermaye hesabının yerleşikler için giderek daha da açılması, bir yandan özel sektörün dolar cinsinden borçlarının ve kur riskinin artmasına yol açarken diğer yandan da sermaye kaçışını kolaylaştırdı…

Üçüncüsü, yurtiçi mevduat ve kredilerde dolarizasyona izin verilmesi… Kamu kesimi de dahil yerleşikler arasında yabancı para cinsinden kontratlara göz yumulması yanlıştı.

TL’NİN ZAYIFLAMASI

Şu anda Türkiye ekonomisi çok daha kötü duruma geldi, kur 8.50 seviyesine kadar çıkarken, faizler daha da yükseldi. "Kur ve enflasyon kontrol altına alınmazsa, kur krizi giderek borç krizine dönüşebilir…

Faiz artışları pek işe yaramadı ve iktidar istikrar ile büyüme arasında sıkışıp kaldı. Özellikle turizmden umulan gelirler gelmezse cari açığın kapanması için kurun daha fazla düşmesi ya da ekonominin daralması gerekecektir. Liranın daha da zayıflaması bir yandan enflasyonu azdırırken öte yandan kur riski yüksek şirketlerin sorunlarını katlayacak. Aksine faizleri daha da artırarak sermaye çekmeye çalışmak, zaten yüksek olan işsizliği dayanılmaz düzeylere çıkaracak. Bu politika açmazlarından kaçınmak için hükümetin uluslararası piyasalardan yüksek faizle borçlanmaya devam etmesi sorunu çözmeyecek, sadece büyüterek erteleyecek.

Azla yetinmeyi öğrenen Türk halkının açlıkla imtihanı çok can yakıcı sonuçlar doğuracak. Bir de kıtlık var bu yıl…

Umarım tahribat ucuz atlatılır…

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.