Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Yıllar sonra Haymana'da bayram

Yazının Giriş Tarihi: 26.07.2021 00:03
Yazının Güncellenme Tarihi: 26.07.2021 00:03

Siyasete başladığım 1992 yılından itibaren hiç bir bayramda memleketimiz Haymana'ya gidememiştim. Oysa siyaset öncesi özellikle kurban bayramlarında kesinlikle Polatlı, Haymana ve köyümüz Söğüttepe'ye giderdik. Şehirlerde yaşayan o, dönemin gençlerinin de buluşma merkezi kesinlikle bizim köyümüz olurdu. Bunda en büyük etken ise 26 yaşında vefat eden Amcaoğlumuz Mustafa Koyuncu'nun du. Çevre Mühendisi diploması alan kuzenimiz ne yazık ki genç yaşında, yakalandığı bir amansız hastalıktan kurtulamadı. Amerika'dan o dönem neredeyse servet niteliğinde iğnelerde getirilmiş olmasına rağmen hayata tutunamadı. Siyaset sahnesinde de gelecek vaat eden bir kişilikti merhum Mustafa Koyuncu. Kendisini özlem ve rahmetle bir kez daha anıyorum.

Siyaset te parti bayramlaşmaları özellikle eski savunma ve eğitim bakanımız Turhan Tayan'ın il başkanlığı döneminde geleneksel hale getirilmişti, buna ramazan ayında parti iftarı da eklendi ve o günden, bu güne devam etti. Büyük bir teşkilatçı olan Turhan Tayan'ın bu çalışması sonraki yıllarda diğer partiler tarafından da taklit edildi..

Bayram öncesi Cuma akşamı eski Çevre bakanımız Hamdi Üçpınarlar sağolsun Çanakkale'den gelerek bizim Ankara programımıza engel olmamak için erken geldi ve 90 dakikalık harika bir program yaptık izleyenlerin ifadeleri bizleri de ziyadesiyle memnun etti. Hamdi bakanımıza bir kez daha teşekkür ediyorum.

Cumartesi günü ailece yola çıktık ve yolda bazen düğün, cenaze, akraba ziyareti ve siyaseten 44 yıldır gidip geldiğimiz yollardayız, Polatlı'dan Haymana yoluna dönüyoruz hemen ve 39 kilometre yolumuz var. Konya ovasından sonra ülkemizin en büyük ovası Haymana'ya doğru giderken sağlı sollu buğday tarlalarını görüyoruz, kimi yerler ise kurak. Ve yıllardır düşünür cevabını bulamayız. Yunanı yendiğimiz ve savaşın seyrini değiştirdiğimiz ilçe '' SON KALE HAYMANA'' Madalya ve kahramanlık destanları alması gereken Haymana bu mükafatı nedense bir türlü alamıyor, bunun aksine Türkiye'nin başkenti Ankara'ya bağlı ilçe ve mesafesi 75 kilometre. Bir türlü hizmet alamıyor, adeta iktidarlardan üvey evlat muamelesi görüyor. Neden, neden, neden deyip soruyoruz.? Bunların aksine bir zamanlar 400 köyü olan Haymana'nın köyleri, Gölbaşı, Polatlı ve Konya, Kulu'ya dağıtılmış, adeta küçülmesi istenmiş.

Haymana'dan köyümüz Söğüttepe'ye gidiyoruz mesafesi 7 kilometre ve yol istikametinde Gedik, Evci'den sonra üçüncü köy. Bu esnada dönüşte Gedik köyüne uğruyoruz, bacanağımız, güler yüzlü çok değerli bir insan Hüseyin Kaplan'ın anne ve babasını da ziyaret ediyoruz o esnada Hüseyin Kaplan da Haymana'dan geliyor.

Köyümüz Söğüttepe Adının aksine köy tepede değil dere de yapılanmış. Orhan Veli'nin Bursa'dan Gemlik yönüne giderken söylediği ''birazdan denizi göreceksin sakın şaşırma'' cümlesi bizim köy için de geçerli. Tepelerden geçerken, yol bir anda vadiye inerken köyümüz görünüyor ve şaşırıyorsunuz. Köy de sessizlik hakim dışarda kimse yok, aslında kalan on hane var, bizim gençliğimizde o, hayat dolu olan köy den eser yok, akşam serinliğinde çıkıp çift kale maç yaptığımız, gürültü ve hengameden eser yok. Rahmetli babamın, amcasının oğlunun evine gidiyoruz, artık 80 li yaşlara yaklaşmış Ali Koyuncu ile sohbet ediyoruz, On çocuğu olan Ali amca Köroğlu nun dediği gibi ''bir Köroğlu, bir Ayvaz kaldık baş başa.'' eşi Döndü hanım la birlikte yalnız kalmışlar. Çocuklar hayatın kanuna uyarak evi birer birer terkedip yuvalarını kurdular haliyle. Oradan Hamza dayımıza uğrayalım diyoruz. Maalesef evde yok Haymana'ya gitmiş.

Bir gün sonra Haymana da ziyaretçilerimiz var Avusturya'da yaşayan hayırsever işadamı akrabamız Basri Doğan geliyor. İçişleri bakanlığı vatandaşlık işlerinden şef olarak emekli olan Halamın kızı Münevver abla ile sohbete dalıyoruz ve Basri Doğan Köy de bir zamanlar cami hocası Konya'lı Halil hoca nın büyük emeklerle yoktan var ettiği mesire alanına hepimizi davet ediyor ve bir kuzu kesip misafirlere ikram etmeyi teklif ediyor. Ertesi gün yeniden köye geliyor ve davete icabet ediyoruz. Basri Doğan, Bekir Gül, Mustafa Balcı, Halil Balcı, Münevver ve Nilüfer kardeşler ile uzun uzun sohbetler yapıyoruz. Genel siyaset ve köy hakkında fikirlerimiz ortaya konuluyor. Ortaya çıkan sonuç herkes ülkesini, insanını seviyor ve halkın daha refah içinde gelecek korkusu yaşamadan, yarınlara umutla bakmasını istiyor. Çok şey değil yalnızca insani talepler arzulananlar bizde altına imzamızı atıyoruz.

Haymana nın en bilinen hamamı Cimcime sultandır az üstünde eskiden çay, kahve içilen bir çay bahçesi vardı, bir akşam oraya yalnız geldim çay içmeyi düşündüm fakat oturup kaldık, servis yapacak kimse yok ve hatta bu işi yapacak mekan yok, etrafıma baktım, insanlar çayını meşrubatını kendisi getirmiş, şaşırdım.! Az üst tarafta başka bir çay bahçesi vardı oraya baktım tadilat sebebiyle faaliyet yok. Bu iki işletme de Belediye ye ait ve bir miktar gelir getirir. Bu sezonda böyle olmasına şaşırmakla birlikte bir an önce faaliyete geçmesini umuyoruz. Söğüttepe köyümüz de ise su sorunu baş göstermiş, depolarda problem olduğu düşünülüyor, ilk gittiğimiz de sular kesikti iki gün sonra gittiğimiz de gelmişti, kalıcı çözümler ile bu mesele giderilmeli.

Ve Haymana'da 33 yıl sonra acemi birliğinden Asker arkadaşım Cezmi Çekiç ile karşılaşmak gayet güzel odu, kendisi ve Kızılkoyun dan köylüsü Erdal Yurdakul'u severdim, birde en küçük dayım Şaban Balcı dördümüzün çok güzel anıları olmuştu. Yaklaşık 30 yıl sonra siyaset sebebiyle ilk kez bayramda gittiğim Haymana ve Söğüttepe köy ziyaretimiz böyle oldu. Ne olursa olsun, servetiniz, kariyeriniz veya sıfatınız. herkesin geri dönebileceği bir köyü olmalıdır. Esenkalın.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.