Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Yeni yıla girerken Metin Burak'tan işçilere mesaj

Yazının Giriş Tarihi: 08.12.2019 00:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.12.2019 00:01

2008 Yılında kurucu genel başkan olduğum Bağımsız metal işçileri sendikası (BAMİS) 12, Yılına giriyor, sendikasız toplumların çok daha kolay sömürüldüğüne tarih çok açık tanıklık eder, klasik bir sözdür ama ''en kötü sendika bile, sendikasızlıktan iyidir.'' cümlesine katılırız.

Sendikacılığın 12 eylül 1980 darbesiyle silindir gibi ezildiğini bu gün çok daha iyi fark edebiliyoruz. artık 1980 öncesi sendikacılığın dan eser yok. Kardeş sendika Bağımsız tekstil işçileri (BATİS) kurucu genel başkanı Metin Burak bir emekçi ve emekçi dostudur, deyim yerindeyse ömrünü bu işe harcamıştır. Mağdur olan işçiler haklarını aramak için ona gider, mağdur işçi mağduriyetini ve sıkıntılarını anlatır. Metin Burak işçiyi dinler ve önce sağlam bir fırça atar, ardından başlar anlatmaya ve hukuk yoluyla, bilgi birikimiyle, konulara hakimiyetiyle, olayın çözüm sürecini başlatır. Metin Burak ile sürekli görüşür ülke gündemi ve işçi hakları konusunda fikir telakkisine gireriz. Kendisinden de bu konularda çok faydalanırız. Bir çok panel, seminer, konferans ve çalıştay da konuşmalar yapmıştır, yurt dışı toplantılarda ve üniversitelerde konuşmalar da yapmış donanımlı bir dostumuzdur. Aşağıda bizimde katıldığımız fikirlerini siz değerli okurlarımızla paylaşıyoruz.

Değerli ve onurlu işçi kardeşlerim;

Hepinizi BATİS ve BAMİS İşçi Sendikaları adına saygıyla selamlıyoruz. Bugün burada "Hayatımızı YAŞANMAZ Kılan" yaratılan İşsizliğin, Pahalılığın ve Yoksulluğun Çözüm yollarını tartışmak için toplandık..!

Panel, Seminer, Konferans, Çalıştay veya Eğitim gibi önemli çalışmalarımızla; bilinçlenerek beynimizdeki virüslerden temizlenip, sınıf-emek eksenli örgütlenip, gücümüzü yoksulları ezerek sömürüp zulüm eden kapitalizme karşı kullanmalıyız..!

İşsiz kalmanın en ağır bedeli;

Kapitalist sistemin kirli iş kollarına düşmektir. Bu iş kolları Hırsızlık, Fuhuş, Uyuşturucu, Mafya veya kapitalist düzenin soktuğu bunalımın İntihara dönüşmesidir.

İçinizde yakınlarınızdan birinin bu duruma düşerek, insanlık dışı bedel ödemesini isteyen olabilir mi..? tabi ki olamaz..!

Pahalılık;

Parası olanlar için pahalılık diye bir şey yoktur. Parası olmayanlar içinse her şey pahalıdır.

Yoksulluk;

Parası olanlar zengin veya orta hallidir. Parası olmayanlar ise yoksuldur. İşsiz bırakılan insanlar ise, parası olmayan birer yoksuldur.

Kapitalizm işsizliği hiçbir zaman kaldırmaz. Kapitalizm İşsizliği, Pahalılığı ve Yoksulluğu korur. İşsizlik, Pahalılık ve Yoksulluk kalkarsa, kapitalizm emekçi halkları sömüremez, zulüm edemez ve yönetemez..!

Sendikal örgütsüzlük;

2019 Temmuz sigortalı işçi sayısı ; 13 Milyon 564 bin 065 kişi,

2019 Temmuz sendikalı işçi sayısı; 1 Milyon 894 bin 170 kişi,

82 milyon nüfuslu ülkemizde 1 milyon 832 bin 397 işyeri bulunmaktadır;

Sadece 1 işçi çalıştıran işyeri sayısı; 689 bin 518’dir.

2-29 arası işçi çalıştıran işyeri sayısı; 825 bin 300’dür.

30-499 arası işçi çalıştıran işyeri sayısı; 315 bin 337’dir.

500 ve üzerinde işçi çalıştıran işyeri sayısı; 1.768’dir.

1.000 ve üzerinde işçi çalıştıran işyeri sayısı; 474’dür.

Resmi istatistiklere göre işsizlik;

2019 Eylül ayında; 4 milyon 596 bin 800 kişi,

2019 Eylül 18 Yaş üstü GSS borçlu sayısı; 11 milyon 139 bin 799 kişi,

2018-2019 Dönemi eğitim gören öğrenci ve gelecekte işsiz sayısı;

İlköğretim-Orta-Lise öğrenci sayısı; 18 milyon 108 bin kişi,

Üniversite öğrenci sayısı ; 7 milyon 560 bin kişi,

Toplam öğrenci sayısı ; 25 milyon 668 bin kişi,

Yaratılan İşsizlik;

1)-Teknoloji; örnek sadece (1) dokuma tezgahında vardiyasız çalışan bir dokuma operatörü, en fazla 25 metre havlu üretirken, bugünün teknolojisiyle aynı işyerinde (1) dokuma tezgahında en az 100 metre, (12) dokuma tezgahında çalıştırılıp bir vardiyada 1200 metre, 24 saatte 3 vardiyada üç dokuma operatörünün 3600 metre ürettiği havluyu, en fazla 25 metre havlu üreten bir makine operatörü ve (1) dokuma tezgahına böldüğümüzde, 1 günde üç dokuma operatörüyle en az 144 dokuma operatörü işsiz bırakılıyor. Ayrıca bu durum piyasada çok ciddi dengesizlik yaratmaktadır. Bununda bedelini ağırlıklı olarak işçiler ödüyor.

2)-Fazla saatlerde çalışma; bir işçinin günlük en fazla 8 saat yerine, 12 saat, çalıştırılması, 24 saatte 3 işçi yerine 2 işçinin çalıştırılması 1 işçiyi işsiz bırakıyor. Düşünün 100 kişinin 12 saat çalıştığı bir işyerinde 50 işçi işsiz bırakılıyor.

3)-Az işçiyle çok iş yapmak; genelde yaratılan ekonomik kriz dönemlerinde başlayıp devam eden, örnek; 2 veya 3 işçinin yapması gerektiği işi, 1 veya 2 işçiye yaptırmak işsizlik yaratıyor.

4)-Emekli maaşlarının düşük olması; ülkemizde 12 milyon emeklinin 6 milyonu aktif, kalan kısmı da yarı zamanlı veya kısmi kayıtsız çalışmak zorunda bırakılması, bire bir işsizlik yaratıyor. Ayrıca en fazla 45 veya 50 arası olması gereken emeklilik yaşının, kadın erkek 65’e, prim günlerinin ise 5 bin günden 7200 güne çıkarılması, 3600 günle kadın 50 erkek ise 55 olan yaştan emekliliğin, 65’e prim günlerinin ise 5400 güne çıkarılması, genç nüfusu 15-20 yıl işsiz bırakır. Buda gençliğin hayatını yaşanmaz kılar.

5)-Nüfus artışına neden olan; plansız-kontrolsüz doğum ve göç, aşırı derecede işsizlik yaratıyor.

Yaratılan Pahalılık; (Üretmezseniz Pahalılık Olur)

1)-İthalat yerine, üretim yapmak, kısmen de olsa hem pahalılığı, hem de işsizliği önler.

2)-Üretimi bilimsel analizlerle (israfsız-zararsız) yapmak, kısmen de olsa pahalılığı önler.

3)-Yerinde üretim ve üretileni halk kooperatifleriyle ilk elden tüketiciyle buluşturmak, kısmen de olsa pahalılığı önler.

4)-Tüketim Budalılığı yerine, ihtiyaç dışı tüketmeyi engellemek, kısmen de olsa pahalılığı önler.

Yaratılan Yoksulluk; (İşsizlik ve Örgütsüzlük Yoksulluk Getirir)

1)-Zenginliğin paylaşılması (örneğin işsizliğin önlenmesi) kısmen de olsa yoksulluğu önler.

2)-Rant elde etmek için (ihtiyaç fazlası özel mülkiyeti engellemek) kısmen de olsa yoksulluğu önler.

3)-Üretici ile tüketici halk arasındaki, emek hırsızları tarafından rant için yapılan tüccarlığı engellemek, kısmen de olsa pahalılığı ve yoksulluğu önler.

4)-Sosyal adalet için yapılan onurlu mücadele, kısmen de olsa yoksulluğu önler. (Sosyal adaleti sağlamak için yapılan mücadeleyi engellemek veya seyirci kalmak onursuzluktur.)

Metin Burak

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.