Bereketli bir haftaya başlamanızı dua ediyorum. Zor bir yılı geride bırakıyoruz. Kimlik çatışmaları ile geçen koca bir yıl, hepimizi çok yordu. Hayata yeni bir merhaba demeyi öğrenmeliyiz. Mutlak bir başarı çizgisi ile hayatımızı yönlendiremiyor olabiliriz. Her zaman başarılı olamayacağımız gibi, her daim başarısız da olamayız. Herşeyin bir vakti olduğunu ve herkesin de kendine göre bir vakti olduğunu öğrenmeliyiz artık. Ve yine başarılı insanları desteklemeli, takdir etmeli ve hatta onlarla birlikte yürümeliyiz. Çekememezlik, iftira ve her türlü hamasetten uzak durmalıyız. Aksi takdirde toplumca kaybetmeye mahkum oluruz. Ve yine ciğeri beş para etmeyen, her türlü kişisel menfaati için her pisliği mübah görenleri de dışlamayı öğretmeliyiz birbirimize. İftiracı ve alçak zihniyetlerin karşısında susan dilsiz şeytanlar olmaktan her birimiz kurtulmalıyız.

Türkiye'nin en değerli kentlerinden Bursa'da desteklenmeyen başarı öykülerinin bazılarına kalemimin ucuyla dokunmak istiyorum bugün. Ve yine başarılı olanları engelleyen olumsuzlukları da kısaca belirteceğim. Siyasetten ekonomiye, bürokrasiden sivil topluma kısa dipnotlar düşeceğim hafızalarınıza. Kentlilik bilincinden uzak bir Kent Konseyi’nin varlığından sıkılmıştık. Epeydir, kentten uzak bir Bursa Kent Konseyi’ne tahammül ediyorduk. Ve değişim Kent Konseyi’nin olgunlaşmasına fırsat verdi. Şevket Orhan gibi başarılı ve mütevazi bir isim nedense yeterince desteklenmiyor. İlerleyen yaşına rağmen dinamik bir marka, Şevket Orhan. Hem Bursa hem de Büyükşehir adına biçilmiş kaftan. Peki, bu tecrübeyi neden yeterince desteklemiyoruz? İlçe Belediye Başkanları, sivil toplum kuruluşları neden böylesine bir yapıdan ve markadan yeterince istifade etmiyor? Şevket Orhan Başkanlığında ki Bursa Kent Konseyi’nin gücünü bütün şehire yaymak adına hepimiz taşın altına gövdemizi koymalıyız.

***

Dağ yöresinin sorunları bitmek bilmiyor. Bu konu ile ilgili hafta içinde sert ve net bir dil ile güçlü bir yol haritasını kaleme alacağım. Dağ demek sadece Bursa demek değil. Dağ demek koca bir medeniyet demek… Dağ yöresinin kendi özünde güçlü isimlere ihtiyacı var. Harmancık Belediye Başkanı Yılmaz Ataş ve Büyükorhan Belediye Başkanı Ahmet Korkmaz başarılı bir yerel yönetim süreci geçiriyorlar. Bursa ile bütünleşik olmalarını takdir ediyorum. Her ne kadar dağ yöresini birinci bölgede temsil eden bir iktidar Milletvekili olmasa bile, yine de her iki Belediye Başkanı da ilçeleri için yüreklerini ortaya koymuş durumdalar. Kim bilir belki de Ankara ve Büyükşehir'den ufak desteklerle daha da başarılı olabilirler…

Dağ yöresinin sorunlarına çözüm üretemeyen DAĞDER, adeta fare doğuruyor. Birliktelik rüzgarları kışın soğuğuna teslim oldu. Buna rağmen halen daha dağ yöresine yön veren isimlerin başarıları önemli. Dağ bürokrasisinin sevilen isimlerinden Osman Dikmen, Bursa Uludağ Üniversitesi Genel Sekreteri oldu. İlerleyen yıllarda bu makamda başarıları ile Üniversitemizin çıtasını yükselteceği kesin. Yine Uluçam Köyü Dernek Başkanlığı sonrasında İşçi Hakları Derneği İŞÇİDER ile başarılı bir süreç yöneten İsmail Doru'da dağın pozitif muhalefeti açısından değerli bir ismi. Dağ yöresinin Bay Mustafa lakaplı güçlü isimlerinden Öğretmen Mustafa Bay'ın adı kent kulislerinde çok geçmeye başladı. Mustafa Bay, dağ yöresini bütünleştiren son futbol turnuvası ile yine gündemde. Ve elbette dağ yöresi dediğimizde hukuk, yardımlaşma ve dayanışma ötesinde siyaset geliyor akıllara. Yıllardır hakkı her türlü gasp edilen Avukat Mustafa Yavuz'u sahalara çekmek isteyen büyük bir Bursa var. Ankara kulislerinin ötesinde yargı camiasında da sevilen Avukat Mustafa Yavuz'u sürpriz bir görevin beklediği son günlerde kulağımıza fısıldanıyor. Elbette hem Harmancık ve Büyükorhan hem de bahse konu diğer isimlerin başarılı çizgilerini cesurca ve güçlüce destekleyen samimi isimlerin sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor.

***

Bursa adına konuşulacak çok şey var. Kadın Ekonomi Platformu (KEP) Yönetim Kurulu Başkanı ve aynı zamanda Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Üyesi İş Kadını Elif Özhan'da kısa sürede başarılı olan markalardan. Özhan'da başarılı ekonomi zirvesi sonrasında Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk ile hem kurumsal hem de kurumsal görüşme sonrası gecenin ilerleyen saatlerinde özel bir toplantı gerçekleştirdi. Ve yine Aralık ayının bitmesine sayılı günler kala Elif Özha'ın organize ettiği bir gece ile Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Kız öğrencilerine eğitim bursu toplanacak. Kadın ve Ekonomi Platformu KEP, Elif Özhan ile çıtayı yükseltiyor. Elbette daha fazla başarı için kentin marka isimlerinin yönetimi güçlendirmesi şart. Elbette Ankara'nın yakından takip ettiği Özhan'a Bursa iş dünyasının yeni üye katılımları ile destek vermesinin önündeki engelleri merak etmiyor değiliz. Özhan'ın özellikle ilerleyen zamanlarda gerçekleşecek kongre sonrası daha etkin olacağı iş kadınları arasında konuşuluyor.

Elbette kent merkezinde bir çok destek bekleyen çalışkan, samimi, dürüst ve doğru insan var. Osmangazi, Yıldırım, Nilüfer ve İnegöl Kaymakamları ile bazı İl ve İlçe Müdürleri bunlardan sadece ilk akıllara gelenler. Biz Bursa'da başarılı kişileri destekledikçe emin olun daha fazla kitleye hitap eden marka isimler ve projeler üreteceğiz… Unutmayın her başarı ve başarılı insan, kazanan bir toplum demektir.