Beş milyon ,kırk milyon,yüz milyon,yüz altmış milyon,beş yüz milyon,bir milyar iki yüz milyon...
Bir de altı sıfır atılmadan öncesi ile okunurlarsa trilyon, katrilyon…
Haberler bu koca Koca rakamlardan geçilmiyor.
Biz de acaba şu kadar milyon ne kadar milyar eder ki diye beyin yakıcı hesaplamalara dalıyoruz.
Rakamların sonunda TL. değil de $ varsa hesap yaparken bir de bunu bizim paraya çevirelim derken iyice çuvallıyoruz.
Mesela bendenize bir milyon dolar verseler ve say bunu deseler mümkünü yok sayamam.
Saysam da her defasında farklı sonuçlar bulurum.
Ne kadar ilginç değil mi?
Cebimizde ki parayı değmez diye saymazken önümüzden o paranın yüz,beş yüz bin katı geçip gidiyor da ne oluyor nerelere gidiyor neden bize de uğramıyor diye kafamız gözümüz karışıyor hadiseyi kavrayamıyoruz bile.
Hepimiz takılmışız asgari geçim rakamlarımıza ötesi sanki bir başka dünyada gerçekleşiyormuş gibi geliyor.
Hayallerimiz bile iskontolu artık; geleceği çoktan unuttuk bu gün acaba nasıl yaşarızın derdine düştük.
O yüzden etrafımızda dolanan milyon dolarları duysak görsek te ne anlama geldiklerini bilemiyoruz
Hepimizin aritmetiği kazandığımız paranın miktarı ile sınırlı.
Ana amacımız ve beklentimiz açlık sınırı ile yoksulluk sınırı arasında bir yerlerde konuşlanıp bu dar-ı dünyadan ele güne rezil olmadan çekip gitmek.
Dünya da bizim kadar başkalarının müdahil olduğu kaderine razı olan kaç millet vardır bilmiyorum ama son günlerde ki kuru ekmek tartışması iyice ortaya koydu ki bizim zemin katta yaşadıklarımızın üst katlarda yaşayanların gözünde hiçbir kıymeti harbiyesi yok.
Son bütçe görüşmelerinin ana konusu da bu ortalıkta vızır vızır dolanan milyonlar, trilyonlar katrilyonlardı.
Ve yine biz kendi gündemlerimizde kaybolup aç kalmayalım, hastalanmayalım, üşümeyelim filan derken hiç birinden bir şey anlamadık.
Bütçe bağlandı;
Kalan sağlar bizimdir oldu.
Ben de karar verdim artık emekli maaşımı soranlara
O yüz milyon bin lira diyeceğim.
Değeri yoksa havası olsun bari…
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Olcay ERÖZDEN
On Yüz Milyon Bin
Beş milyon ,kırk milyon,yüz milyon,yüz altmış milyon,beş yüz milyon,bir milyar iki yüz milyon...
Bir de altı sıfır atılmadan öncesi ile okunurlarsa trilyon, katrilyon…
Haberler bu koca Koca rakamlardan geçilmiyor.
Biz de acaba şu kadar milyon ne kadar milyar eder ki diye beyin yakıcı hesaplamalara dalıyoruz.
Rakamların sonunda TL. değil de $ varsa hesap yaparken bir de bunu bizim paraya çevirelim derken iyice çuvallıyoruz.
Mesela bendenize bir milyon dolar verseler ve say bunu deseler mümkünü yok sayamam.
Saysam da her defasında farklı sonuçlar bulurum.
Ne kadar ilginç değil mi?
Cebimizde ki parayı değmez diye saymazken önümüzden o paranın yüz,beş yüz bin katı geçip gidiyor da ne oluyor nerelere gidiyor neden bize de uğramıyor diye kafamız gözümüz karışıyor hadiseyi kavrayamıyoruz bile.
Hepimiz takılmışız asgari geçim rakamlarımıza ötesi sanki bir başka dünyada gerçekleşiyormuş gibi geliyor.
Hayallerimiz bile iskontolu artık; geleceği çoktan unuttuk bu gün acaba nasıl yaşarızın derdine düştük.
O yüzden etrafımızda dolanan milyon dolarları duysak görsek te ne anlama geldiklerini bilemiyoruz
Hepimizin aritmetiği kazandığımız paranın miktarı ile sınırlı.
Canla başla çalışıp ürettiğimiz katma değerin binde sıfır bilmem kaçı ile yetinmeye çabalarken şapkalarından tavşan çıkartıp onca milyonu lüpleten sihirbazların marifetlerini neredeyse çekirdek çitliyerek izliyoruz.
Ana amacımız ve beklentimiz açlık sınırı ile yoksulluk sınırı arasında bir yerlerde konuşlanıp bu dar-ı dünyadan ele güne rezil olmadan çekip gitmek.
Dünya da bizim kadar başkalarının müdahil olduğu kaderine razı olan kaç millet vardır bilmiyorum ama son günlerde ki kuru ekmek tartışması iyice ortaya koydu ki bizim zemin katta yaşadıklarımızın üst katlarda yaşayanların gözünde hiçbir kıymeti harbiyesi yok.
Son bütçe görüşmelerinin ana konusu da bu ortalıkta vızır vızır dolanan milyonlar, trilyonlar katrilyonlardı.
Ve yine biz kendi gündemlerimizde kaybolup aç kalmayalım, hastalanmayalım, üşümeyelim filan derken hiç birinden bir şey anlamadık.
Bütçe bağlandı;
Kalan sağlar bizimdir oldu.
Ben de karar verdim artık emekli maaşımı soranlara
O yüz milyon bin lira diyeceğim.
Değeri yoksa havası olsun bari…