Bursa Büyük Şehir Belediyesi ‘’Pembe Vagon İle Cinsel İstismara Son’’ adlı bir kampanya başlatmış,
Bursalıları da, metronun ciddi doluluk oranlarına ulaşması, kadınların metroda rahatsız edilmesi nedeniyle oluşturduğu bu kampanyaya katılmaya çağırıyor.
Kampanyayı ilk duyduğumda derin bir nefes alıp, iki dudağımı birleştirip verdiğimi hatırlıyorum.
Hani çok sıkılınca sık sık yaptığımız refleks hareketini yani.
Konuyu neresinden elinize alırsanız orası elinizde kalacak. Çünkü kampanya hakkında olumlu düşünenler kadar olumsuz düşünence belirtenlerde var.
İşin enteresan yönü iki tarafta haklı.
Belediye haklı; Çünkü cinsel taciz artık güvenlik güçlerince önlenebilecek seviyeyi çoktan aştı. Ne kameralar ne de başka önlemler ruh hastası kadın düşkün ve düşmanlarının faaliyetlerini(!)engelleyemiyor.
Konu hakkında caydırıcı cezaların olmaması da sorunu ciddi şekilde tetikliyor. Elleyen ellediği ile ellenen ellendiği ile kalıyor.
Karşı çıkanlar haklı; Çünkü uygulamanın sosyal bir kırılmaya yol açma olasılığı büyük. Tüm erkeklerin sapık muamelesi görerek ayrı vagonlarda gitmek zorunda bırakılmalarının doğruluğu tartışılır. Bir hanımın ‘’Ne yani şimdi eşimle oğlumla aynı vagonda seyahat edemeyecek miyim’’dediğini duyar gibi oluyorum.
Elbette belediyenin kadınlar mutlaka pembe vagona binecekler yoksa yok. Gibisinden bir tavır takınacağını sanmıyorum ama, taciz konusunun özelliği ve tiksindiriciliği böylesi lokal önlemler için biraz büyük diye düşünmekten de kendimi alamıyorum.
Konu son derece ciddi ve gittikçe de sarmal halini alacağı kaçınılmaz. Kadınlara ya da kızlara ayrı birkaç vagon tahsis edilmesi ilk bakışta bir önlem gibi görünse de, bunun sapıklara sizi önleyemiyoruz kadınlarımızı kızlarımızı sizden kaçıyoruz mesajı vermeyeceği ne malum.
Yani bizi yendiniz siz kazandınız mesajı.
Demem o ki,
Yasalarımız var. Güvenlik güçlerimiz var. Her türlü teknik donanıma sahibiz.
Sayın kent yetkilileri ısrarla gidiniz bu hastalıklı ruhlu adamların peşinden göz açtırmayınız. Göreceksiniz hepimiz onların gerekli cezalara çarptırılması konusunda arkanızda ve yanınızda olacağız.
Bir avuç sapığa teslim olmayınız…
Her ne kadar başarısızlıklar ve hata kaynaklarının karmaşık sistemlerde incelenmesi üzerine ortaya çıkan Murphy kanunları ‘’Gerçek problemlerin gerçek çözümleri yoktur’’ dese de, ben bu dibine kadar gerçek problemimizin çözümü hatta çözümleri olduğunu düşünenlerdenim.
Yeter ki çözüm için çözümleme yapılabilsin.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Olcay ERÖZDEN
KOD ADI; PEMBE
Son günlerde bir tartışma var;
Bir sürü tartışma var hangisi derseniz,
Kodlasak yeri var hani.
Bu kod adı Pembe olanı…
Bursa Büyük Şehir Belediyesi ‘’Pembe Vagon İle Cinsel İstismara Son’’ adlı bir kampanya başlatmış,
Bursalıları da, metronun ciddi doluluk oranlarına ulaşması, kadınların metroda rahatsız edilmesi nedeniyle oluşturduğu bu kampanyaya katılmaya çağırıyor.
Kampanyayı ilk duyduğumda derin bir nefes alıp, iki dudağımı birleştirip verdiğimi hatırlıyorum.
Hani çok sıkılınca sık sık yaptığımız refleks hareketini yani.
Konuyu neresinden elinize alırsanız orası elinizde kalacak. Çünkü kampanya hakkında olumlu düşünenler kadar olumsuz düşünence belirtenlerde var.
İşin enteresan yönü iki tarafta haklı.
Belediye haklı; Çünkü cinsel taciz artık güvenlik güçlerince önlenebilecek seviyeyi çoktan aştı. Ne kameralar ne de başka önlemler ruh hastası kadın düşkün ve düşmanlarının faaliyetlerini(!)engelleyemiyor.
Konu hakkında caydırıcı cezaların olmaması da sorunu ciddi şekilde tetikliyor. Elleyen ellediği ile ellenen ellendiği ile kalıyor.
Karşı çıkanlar haklı; Çünkü uygulamanın sosyal bir kırılmaya yol açma olasılığı büyük. Tüm erkeklerin sapık muamelesi görerek ayrı vagonlarda gitmek zorunda bırakılmalarının doğruluğu tartışılır. Bir hanımın ‘’Ne yani şimdi eşimle oğlumla aynı vagonda seyahat edemeyecek miyim’’dediğini duyar gibi oluyorum.
Elbette belediyenin kadınlar mutlaka pembe vagona binecekler yoksa yok. Gibisinden bir tavır takınacağını sanmıyorum ama, taciz konusunun özelliği ve tiksindiriciliği böylesi lokal önlemler için biraz büyük diye düşünmekten de kendimi alamıyorum.
Konu son derece ciddi ve gittikçe de sarmal halini alacağı kaçınılmaz. Kadınlara ya da kızlara ayrı birkaç vagon tahsis edilmesi ilk bakışta bir önlem gibi görünse de, bunun sapıklara sizi önleyemiyoruz kadınlarımızı kızlarımızı sizden kaçıyoruz mesajı vermeyeceği ne malum.
Yani bizi yendiniz siz kazandınız mesajı.
Demem o ki,
Yasalarımız var. Güvenlik güçlerimiz var. Her türlü teknik donanıma sahibiz.
Sayın kent yetkilileri ısrarla gidiniz bu hastalıklı ruhlu adamların peşinden göz açtırmayınız. Göreceksiniz hepimiz onların gerekli cezalara çarptırılması konusunda arkanızda ve yanınızda olacağız.
Bir avuç sapığa teslim olmayınız…
Her ne kadar başarısızlıklar ve hata kaynaklarının karmaşık sistemlerde incelenmesi üzerine ortaya çıkan Murphy kanunları ‘’Gerçek problemlerin gerçek çözümleri yoktur’’ dese de, ben bu dibine kadar gerçek problemimizin çözümü hatta çözümleri olduğunu düşünenlerdenim.
Yeter ki çözüm için çözümleme yapılabilsin.