Bu kentin derdi, sıkıntısı bitmez. Hangi konuya el atsanız, elinizde kalır misali dertlerimiz çok büyük. Kentimizin kronik ve ana sorunlarının başında, ulaşım, eğitim, sağlık ve asayiş geliyor.

Sırası geldiğinde şikayet edip duruyoruz. Ama, özellikle de ulaşımda her gün sıkıntı yaşamaktan kendimizi bir türlü kurtaramıyoruz. Bunun nedenleri, niçinlerini sıralamak için pek fazla düşünüp, uzman omlaşa gerek yok. Sabah işe, okula giderken kullanılan toplu taşımadan tutunda, zamanında durağa gelmeyen, trafik sıkışıklığı nedeniyle gelemeyen araçların ulaştırdığı gecikmeler, tıkanan trafikte harcanan zaman kaybı ilk akla gelen sebepler.

Tabi, ulaşım ve alt yapı yetersizliği, yolların zamanında açılmayışı, asfaltlamanın düzenli olmayışı, kent merkezindeki düzensiz parklanma, otoparkların yetersizliği, araç sayısının her geçen gün artmasına rağmen alternatif yol ve güzergahların belirlenmeyişi de bütün bu dertlerin üzerine dert ekliyor.

Geçen hafta yapılan bir açıklama ulaşım konusunda, dijitalleşme ve Uludağ Üniversitesi ile Bursa Büyükşehir Belediyesi arasında başlatılan dijital dönüşümle ilgili bazı umut verici bilgileri içeriyor.

Bursa’nın toplu taşıma sisteminde dijitalleşme, verimlilik ve sürdürülebilirlik odaklı yeni fikirler ULUTEK Teknoloji Sahnesi programında masaya yatırıldı.

Bursa’nın teknoloji ve inovasyon merkezi ULUTEK Teknopark tarafından bölgede faaliyet gösteren firmaların yeni iş birliklerine zemin hazırlamak amacıyla düzenlenen ULUTEK Teknoloji Sahnesi programı; ULUTEK Teknopark Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan Karagöz, Bursa Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden, kentin ulaşım altyapısını yöneten BURULAŞ’ın Genel Müdürü Fahrettin Beşli ve teknopark bünyesindeki firmaların katılımıyla gerçekleştirildi.

Etkinlikte, toplu taşıma sistemlerinin dijitalleşmesi, verimliliğin artırılması ve yerel çözüm ortaklıklarının geliştirilmesi konuları ele alınarak, ulaşımda dijital dönüşüm ve optimizasyon odaklı proje fikirleri ve iş birliği modelleri değerlendirildi.

İşte, bize lazım olan, sıkıntıların çözümünde belki de anahtar rol oynayacak olan konu bu.

ULUTEK Teknopark Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan Karagöz, “ULUTEK olarak şehrimizin her alanda teknolojiden maksimum düzeyde yararlanmasını hedefliyoruz. BURULAŞ’ın ulaşımdaki dijital dönüşüm vizyonu, bizim yenilikçi teknoloji ekosistemimizle örtüşüyor. Buradaki firmalarımız, akıllı şehir uygulamalarından veri analitiğine, yapay zekâdan optimizasyon sistemlerine kadar pek çok alanda çözüm sunabilecek kapasitede” dedi.

Öyle anlaşılıyor ki, üniversitemiz, Bursa kentine katkı koyabilme adına, teknolojik gelişme merkezi olan ULUTEK bünyesinde ulaşım sorunlarının çözümü için de formüller aramaya başlamış. Tabi, ilk akla gelen, bilgisayar ve teknoloji çağında olduğumuz içinde yapay zekanın bu kentin ulaşımına ne gibi katkı sağlayacağı sorusu.

İnanın bu soruya yapay zekanın ne gibi cevaplar vereceğini çok merak ediyorum. Çünkü, bugünlerde pek çok kişi dert ve sıkıntıları eskiden olduğu gibi, bilgi, beceri ile çözmek yerine, yapay zeka sistemi kullanıp çözmenin gayreti ve tembelliği içinde gözleniyor.

ULUTEK’te yer alan firmaların birçok farklı alanda geliştirdiği projelerin, Bursa’nın ulaşım sisteminde verimliliği artırabileceğini belirten Karagöz, “Teknoparkımızda geliştirilen fikirlerin şehrimizin altyapısına katkı sunması büyük önem taşıyor. Bu doğrultuda Sayın Fahrettin Beşli ve BURULAŞ heyetine bu konuda gösterdiği iş birliği yaklaşımı için teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Bursa’nın en fazla şikayet konusu olan toplu taşıma, raylı sistem, tren, tramvay sistemi ve kısaca ulaşım sorunlarını sırtına yüklediğimiz Burulaş şirketinin yönetimi de üniversite ile işbirliği yapıp çözüm araştırılmasına katkı sağlanması adına sevindirici bilgiler vermeye başladı.

BURULAŞ Genel Müdürü Fahrettin Beşli, bilişim teknolojilerinin şehir içi ulaşımda en büyük çözüm kaynağı olacağına dikkat çekti. Beşli, “Teknolojinin ve bilimin gücüne inanıyoruz. Bursa’nın ulaşımını daha verimli hale getirmek için doğru hizmeti, doğru teknolojilerle sunmak büyük önem taşıyor. Bu doğrultuda, Bursa’daki akademik birikim ve teknopark ekosistemiyle birlikte iyileştirmelerimizi yapabileceğimize inanıyoruz. Bursa’nın problemlerini Bursa içerisinde çözmeliyiz. Ulaşımda optimizasyon ve iyileştirmeye yönelik çalışmalarımız kapsamında yerel firmalarımızın büyük bir potansiyeli olduğunu düşünüyorum” dedi.

Hani, oyuncağını kaybedip sonrada bulan çocukların sevinci gibi bir hal aldık. Özellikle ulaşım konusunda en ufak bir gelişme, yenilik, araştırma ve insanların dertlerine çare olarak formüllerin geliştirilmesi bizleri mutlu ediyor. Bu konudaki bilimsel çalışmaların temellerinin atılması ve geliştirilmesi en büyük beklentimiz. Söylemler, lafta kalmamalı.

Dert ve sıkıntıları yaşayan bilir demiş atalarımız. Gerçekten de öyle, makam arabasına binip kenti gezen ve ulaşımda söz sahibi olanların bu kentin sorunlarını çözmekten çok uzak olduklarını zaten senelerdir, yazıp, çizip söylüyoruz.

Sabahın erken saatlerinde, soğuğu, sıcaklığı hissedip, kuyruklarda bekleyip, gelen otobüse binmeyen, kalabalık otobüslerde ve minibüslerden bozma toplu taşıma araçlarında sıkışıp, ter dökmeyen, bırakın koltuklara oturmayı, ayakta duracak yer bile bulamayan yaşlıların yaşadığı sıkıntıyı yaşamayanların ulaşımda söz söyleme hakkı olmadığını sürekli savunuyorum.

Aynı konulardan yapılan şikayetlerin artarak devam etmesi de sanırım maliyet enflasyonu içinde zarar etmekle karşı karşıya kalan ve zarar etmeme, şirketi kara geçirme sevdası ile her türlü sıkıntının çözümünü sürekli erteleyen yöneticilere bu dertleri bir kez daha hatırlatmakta fayda var.

Belki, yapay zeka, yöneticilerimizin, uzmanların veya bizlerin aklına gelmeyen bir formül bulur da ulaşımdaki dertlerimiz biraz olsun azalır.

Bizimkisi umut dünyası. Dün olmadı, belki bugün olur, bugünde olmazsa, yarına nasip, kısmet.