Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

İnegöl’deki altın avcıları

Yazının Giriş Tarihi: 27.06.2024 00:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 26.06.2024 18:36

Dünyanın dümeni hep para ile dönüyor. Arabanın direksiyonu var ama içine akaryakıtını koymazsanız yerinden oynanmak, çalıştırmak mümkün değil. Pek çok savaşların da ana kaynağı para. Zenginlik kaynağı petrol. Tarım ürünleri ve su.

Bütün bunlara sahip olunması için insanlar öldürülüyor.

Çocuklar öldürülüyor.

Evler, işyerleri, mahalleler, şehirler bombalanıyor.

Hepsinin derdi, paraya sahip olmak ve zenginlik.

Pek çok insanımız, yaşam süresinin belli zaman içinde olması, her canlanın mutlaka ölümü tadacağı yolundaki dini sözlere ve ayetlere rağmen, para kazanma ve zengin olma hırsına mahkum olup gidiyor.

Allah akıl fikir versin. Kimseyi şaşırtmasın. Diye dua etmekten başka çaremiz yok.

Kurban Bayramının ilk günü sosyal medya sitelerine İnegöl Eymir Köyünde, siyanürle altın arandığına dair haberler yayılmaya başladı. Yaklaşık 100 dönüm orman alanı tahrip edilmiş. Yollar açılmış. Su kuyuları ve sondajlar vurulmuş. Çalışanlar için konteynerler getirilmiş. Şantiye kurulmuş.Bölge, köy yerleşiminden ve insanların gözlerinden ırak bir yer.

Bunun içinde pek çok ağaç kesilmiş.

Fotoğraflara bakıldığında tam bir doğa ve çevre katliamı var gibi gözüküyor.

Tabi, Kurban Bayramı tatili olması nedeniyle konuyla ilgili resmi bilgi ve belgelere ulaşmak, mesainin başladığı günlere nasip oldu.

Çevrede konuşulanlara ve iddialara göre, burası, 1990’lı yıllarda keşfedilmiş. Toprakta 20 Bin ton altın rezervi olduğuna dair Maden Tetkik ve Araştırma tarafından raporlar hazırlanmış. Sonra, bölge halkından gelen “orman tepkisi” nedeniyle proje rafa kalkmış. Anlaşılan o ki, ülkemizdeki altın madenlerine yönelik çalışma yapan bazı kişiler, Ankara’daki hatırlı dostlarını devreye sokup, İnegöl’ün Eymir Köyündeki ormanlık alan ve köyün Sulama barajının su toplama havzası olan bölgede altın araştırma için gerekli izinleri almışlar.

Ne demişler, iş bilenin, at kuşananın olur.

Durum aynen böyle.

İzin alan şirket görevlileri Kurban Bayramının ilk günü yani resmi tatil döneminde işbaşı yapıp çalışmaya başlamışlar. Köylüler, ormanlık alandaki hareketliliği ve kesilen ağaçları görünce durumu ilçe yöneticileri bildirmişler. Alınan cevaplar ise hep aynı, “izinli çalışma yapılıyor.”

Tamam, iyi güzel.

Şimdi 5 n bir k sorusunu sormanın tam vakti geldi.

İzin, ne zaman, nasıl, neden, nerede, ne amaçlı olarak, kim tarafından verildi?

Bölgedeki altın nasıl çıkarılacak. Çevresel Etki Değerlendirme Raporu (ÇED) raporu ne zaman hazırlanmış, bu rapora kimler imza atmış. Bölge halkının onayı için bu görüşmeler Eymir Köyü, eski belde olan Kurşunlu’da veya İnegöl ilçesinde tartışma konusu edildi mi?

Benim, kısa zamanda edindiğim bilgilere göre bu konularla ilgili pek fazla kişinin bilgisi yok. İzni üst makamlar vermiş! Diye bilgi veriliyor, sorulduğunda.

Olay duyulur duyulmaz, bazı çevre örgütleri de, derneklerde harekete geçtiler. Eymir Köyüne gidip, olayları yerinde inceleme yapanlar var. Altın çıkarma bölgesine giremediklerini iddia edenler var.

Kağıt üzerinde her türlü gerekli izinlerin verildiği muhakkak. Çünkü, görevliler, gelenlere resmi belge gösteriyorlarmış.

Gelelim olayların doğal hayatın korunması, tabiatın korunması, ormanların korunması ve gelecek nesillere aktarılmasına yönelik kanunlarla olan çelişkilerine.

Cumartesi günü saat 13.00’da bazı çevre örgütlerinin öncülüğünde Eymir Köyünde” Siyanürlü Altın aranmasına Hayır” mitingi yapılacak. Çanakkale’de yaşanılan olayları aynen ve tarihin tekerrür etmesi gibi galiba yeniden yaşayacağız.

Yine, Keles’te kömür havzasıyla Termik Santral projesi ve Kiraz ve doğal güzelliklerle ilgili yaşanılan olayları tekrar yaşayacağız. Çünkü, mitinge siyasiler ve özellikle de CHP Bursa milletvekilleri, İYİ Parti Bursa milletvekillerinin katılacağı duyuruldu.

CHP’li Belediye başkanlarının da aynı gün mitingde bulunacakları bildirildi. Bu esnada bazı hukukçuların da durumu inceledikleri, nasıl ve ne şekilde hukuki mücadele başlatılacağı yönünde çalışmalar yaptıkları ifade edildi.

Köylüler şaşkın. Sulama Göledinin su toplama havzasındaki altın ocağında siyanürle çalışma yapılması, siyanür atıklarının sulama göledine taşınmasıyla beraber yetiştirdikleri tarım ürünlerinin de olumsuz etkileneceğini düşünüyorlar.

Birde, insanların siyanürle zehirlenmesinin bir yana kanser olmasından korkuyorlar. Çünkü, dünyadaki hayat ve yaşam kalitesine göre insan hayatının her türlü madenden, altından ve petrolden daha değerli olduğu inancı var.

Bakalım, İnegöl Eymir köyünde neler olacak? Milat ve milli mücadele gibi savunmalar Cumartesi günkü mitingle başlayacak.

Çevre mi? İnsanlık mı? Yoksa Zenginlik mi önemli?

Hep beraber olayları yaşayıp göreceğiz.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.