Seçimler yaklaşıyor. Siyasi partilerde son TBMM grup toplantıları yapıyorlar. AK Parti dün son toplantısını yaptı. Reis, milletvekillerine, milletvekilleri de meclise veda ettiler.

Aslında, 9 Nisan akşamına kadar mecliste çalışma var. Torba yasa ile ilgili son görüşmeler ve “içine daha neler atılabilir?” şeklindeki arayışlar beklentiler var. Ben, mecliste grubu bulunan ve torba yasaya katkı sunmak isteyen bütün milletvekillerine buradan sesleniyorum, Adalet Reformu içine Üniversite denklik hakkı ile ilgili bir madde ekleyip, yüz bine yakın üniversite mezunu insanımızı milli ekonomiye, çalışma hayatına katabilirsiniz.

Katmak istemiyorsanız bu seçimde veya seçimden sonra tıpkı senelerce hak ve hukuk mücadelesi veren, sonunda da siyaseti dize getiren EYT’liler gibi meydanlara inmeyi planlıyorlar. Malum, 2024 yılında yine seçim var. Seçimler her ne kadar mahalli, belediye seçimleri olsa bile, oy oranlarının yükselmesi veya azalması siyasette istenmeyen olaylardır.

Acı, tatlı, tartışmalı ve gülücüklerin atıldığı bir 5 yıllık seçim dönemi daha bitti.

Şimdi, halk terazisine siyasi partileri koyup, tartacak. 14 Mayıs çok önemli bir tarih. Hani, 1950 senesinde yapılan seçimlerde CHP iktidarının sona erdirilip, bu tarihten sonra CHP’nin bir daha tek başına iktidar yüzü görmediği tarih bu.

14 Mayıs AK Parti için tekrar iktidar tarihi olur mu? Olmaz mı? İşte bütün hesaplar bunun üzerine yapılıyor.

Hazır iktidardan söz etmişken, gelmiş geçmiş 21 yılı değil de son 5 yılı değerlendirmek isterim. Çünkü, Son 5 yıl Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçildiği dönem. Bu dönemde AK Parti iktidarının yaptıkları çalışmalar ve kamuoyundaki bütün beklentilere rağmen yapılmayan çalışmalar var.

Halkımızdaki genel kanı şu; bürokratlar, siyasetçilerin önüne geçtiler ve halka hizmeti engellediler.

Adalet sistemindeki güven yüzde 20’lerin bile altına düştü. Çünkü, koridorlarındaki pazarlık iddiaları, bu iddiaların denetlenmeyişi, siyasi partilere üye olan, yönetici olan avukatların iş takibi yapıp dava kazandıkları iddialarının göz ardı edilmesi, halkın büyük tepkisine yol açıyor.

Kamuoyunda, AK Parti FETÖ olayları sonrasında bu iddiaları da araştırmadı. Araştırmak istemedi izlenimi veriyor.

Toplumsal barış adına yapılan yanlışlıklar ve insanların ayrıştırmaya tabi tutulduğu izlenimleri var. Özellikle Suriyelilere yönelik uygulamalar hala tepki çekiyor.

Milletvekilleri ve parti yönetimlerine vatandaşların dertlerini anlatamadıkları, anlatabilseler bile dertlerine çare olunmadığı şikayetleri var.

İstanbul ve Ankara başta olmak üzere büyükşehir belediyelerinin kaybedilmesi sonrasında da gerekli muhalefetin yapılmadığı, hatta Bursa’da olduğu gibi muhalif belediyelere yönelik hiç muhalefet yapılmadığı iddiaları var. 

Kısaca AK Parti iktidarının son 5 yılda rehavete kapıldığı yolunda söylemler büyük.

Şimdi, her ne kadar ülkemiz adına, dış politika adına, milli savunma adına, hatta ekonomi adına, hatta ve hatta Türkiye’nin ilk yerli otomobilinin yapılması adına atılan adımlar, halkımızın büyük bölümünün takdirini topluyor.

Bütün bunların yanında ise, başına gelen olumsuz olayları şikayet etmesine rağmen haklı iken haksız çıkan insanların dertlerine çare bulunmayışı, bulunmak istenmeyişi, bürokratlar üzerinde denetleme olmayışı, suç işleseler bile koruma altında tutulduğu yolundaki iddiaların araştırılmayışı AK Parti’ye eksi yazmaya devam ediyor.

Vatandaş, “Reis iyi ama etrafındakiler yanlış yapıyor” düşüncesindeler.

İşte bu nedenle, AK Parti’nin dün toplanan TBMM grubu ve Reisin bu grup konuşması sırasında vereceği siyasi mesajlar merakla beklendi. Üç dönem kuralının uygulanacağı izlenimi verdi Reis. Ayrıca, görev yapan bazı yol ayrımı yaşanacağını, yenilerinin geleceği, bakanlar kurulu ve kabinenin de seçimlerin kazanılması halinde yenileceğini ifade etti.

Bu söylem, “gelip de görmemek var. Gidip de dönmemek var” söylemini hatırlattı.

Vekillerin pek çoğu yine de listelerde seçilebilir sıralarda yer alacaklarını umuyorlar. Parti genel merkezinin aldığı karara göre üç dönem kuralı uygulansa bile 26. Dönem milletvekilliği kısa dönem olduğu için kayıt dışı tutulacakmış.

Vekillerimizin durumları şöyle; AK Parti ‘de şu anda en kıdemli milletvekili Hakan Çavuşoğlu, 24,25,26,27 dönem milletvekili seçildi. Yani üç dönem kuralına katılıyor.

Efkan Ala, 25 dönemde Erzurum’dan 26 ve 27 dönemde ise Bursa’dan seçildi. Hesaba göre iki dönem vekillik yapmış sayılıyor.

Emine Yavuz Gözgeç, 25,26,27. Dönem Bursa’dan seçildi. Hesaba göre iki dönem vekillik yapmış sayılıyor.

Refik Özen, Atilla Ödünç, Ahmet Kılıç, Mustafa Esgin, Zafer Işık, Osman Mesten ve Vildan Yılmaz Gürel’in ise ilk dönemleri tamamlanıyor. 2018 seçimlerinde mevcut 12 milletvekilinden 9 tanesi liste dışı kalmıştı. Yani, liste üçte iki oranında yenilenmişti.

Bu seçimde ne kadar vekilimizin listede kalacağı, ne kadarının yenileceğine ise son noktası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan koyacak.