Ülkemizde 2002 yılından bu yana kesintisiz olarak hem genel hem de mahalli iktidar olan AK Parti’de yarın Bursa 8. İl kongresi toplanacak. Toplantıya genel başkan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan katılacak.

Ülkemizde 22 yıldır çeşitli hizmetlere imza atan, son yıllarda ise hizmet ve proje üretiminde gerileri düştüğü halkımız tarafından eleştirilen AK Parti’de teşkilatlardaki yenilenme ve değişim için kongreler yapılıyor. Sıra yarın Bursa il kongresine geliyor. Bursa’da 4 yıldır il başkanlığı görevini başarı ile sürdüren Davut Gürkan Bursa’nın ve AK Parti’nin Bursa başkanı olarak il başkanlığı görevine devam edecek.

İl yönetiminde ise yüzde 50’den fazla değişim olması bekleniyor.

Liste açıklanmadan kimlerin il yönetimine gireceği veya girmeyeceği konusunda yapılan söylemler ve yazılanları dikkate alınmaması lazım. Çünkü, liste, genel merkez temsilcileri, Bursa koordinatörleri, milletvekilleri ve belediye başkanları ile ilçe başkanlarına isim isim kişiler sorularak belirlenecek. AK Parti’nin geleneğinde bu var.

Bu kişiler çok önemli. Çünkü üç yıl süreyle seçilecekler. Genel iktidar ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ise daha dört yıl var. Bu kişilerle seçimlere yönelik olağanüstü çalışmalar yapılması lazım. Belki, seçimlerden önce kongre kararları alınıp, yönetim değiştirilebilir. Belki de bu seçilenlerle birlikte 2028 seçimlerine gidilebilir.

Mesela, seçimler erkene alınırsa, bu yönetimle seçimlerin yapılması kaçınılmaz. O halde, AK Parti’nin Bursa’da çok güzel bir kadro kurması, rant uğruna il veya ilçe yönetimlerine girmek isteyenlere kapıları kapatıp, halkın, vatandaşların söylemlerine ve isteklerine göre politikalar ve hizmetler üretmeleri gerekiyor.

Bugünden yarınların hesabı yapılır ama, sandıklarda nasıl bir sonuç çıkabilir, o konuda dereyi görmeden paçaları sıvamamak lazım.

AK Parti kongreleri işte bu nedenle önemli. Yol eski yol değil. Bugünkü süreç hem zor hem de biraz olsun çetrefilli.

Yarın yapılacak olan kongreye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılması hem Bursa adına hem de ülkemiz adına büyük önem taşıyor. Çünkü, Erdoğan’ın Bursa’dan vereceği mesajlar Suriye mesajı, Ukrayna mesajı, terörle mücadele mesajları dünya kamuoyunda dikkatle izleniyor.

Yine, ülkemize ve iç politikaya yönelik mesajlar bekleniyor. Özellikle ekonomi konusunda, asgari ücret konusunda yeni bir mesaj bekleniyor. 22 bin 104 TL olarak açıklanan asgari ücretle ilgili olarak vatandaşlardan gelen tepki ve eleştiriler üzerine, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekonomi kurmaylarına “bu işi tekrar gözden geçirin” dediği kulaktan kulağa yayılan bir söylem. Eğer bu söylem doğru ise Erdoğan’ın Bursa il kongresinin kürsüsünden çalışanlara, emekçilere yönelik asgari ücretle ilgili müjdeler vermesi bekleniyor.

Bu müjde verilir mi, verilmez mi? Bilemiyoruz.

Ama, bildiğimiz bir tek şey var. Oda, 31 Mart 2024 mahalli seçimleri öncesinde, emeklilerimizin gözü, kulağı AK Parti’nin Bursa mitinginde idi. Cumhurbaşkanının ağzından çıkacak ek zam müjdesini hem meydanda bulunanlar hem de mitingi TV ekranlarından izleyen milyonlar merakla beklediler.

Miting meydanında emeklilerle ilgili ek zam müjdesi gelmeyince de sandıklara küsen sadece emekliler, aileleri değil, partililer bile oldu.

Siyasetteki en önemli konulardan bir tanesi, vatandaşın, halkın gönlünün hoş tutulması ve siyaset kurumuna olan güvenin sarsılmaması. Bu güven bir sarsıldı mı, derenin önüne ne kadar bent yaparsanız yapın, sel suları o bentleri aşıp, yıkar geçer misali, siyasette halkın sandıklardaki cevapları farklı oluveriyor.

Geçen haftalarda yazmıştım. Bursa’nın gündeminde merkezi hükümetten beklenilen pek çok hizmet var. Mesela, 360 memurlar için ek gösterge. 7 yıl önce söz verilmişti. Hala bekleniyor. 2 sene önce memur emeklilerine verilen ek 8 bin TL’lik seyyanen zammın SGK ve Bağkur emekli dul, yetimlerine verilmemesinin eksikliği hala vatandaşların gündeminde.

Hızlı tren meselesi, vatandaşların arasındaki söylemlere göre, kuzu-kurt masalına dönüşmüş vaziyette. Yine, Üniversite Görükle Hattı yatırımı ve vagonların alımı konusunda Bursa’ya üvey evlat muamelesi yapıldığına dair kamuoyunda geniş bir inanç var.

Bursa’nın tarım alanları ve verimli toprakların sanayi bölgesine dönüştürülmesine de tepki var. Karacabey’de TEKNODSAB kurulurken, kent merkezindeki sanayicilerin taşınacağı konuşulmuştu. Şimdi ise kentin Doğusunda, batısında, kuzeyinde, güneyinde hemen her tarafında yeni sanayi alanları açılması için siyasetle ticaretin kol kola girip, Bursa’ya parselledikleri dedikodusu hakim.

İmar rantları iddiaları ve mahalli idarelerde, özellikle AK Partili olarak bilinen bazı müteahhitlerle CHP belediyeler arasındaki sıkı fıkı işbirliklerinin sorgulanmayışı da halkın siyasete olan güvenini zedeliyor. Yanlış anlaşılmalara yol açıyor.

AK Parti’nin Bursa il yönetimi işte bu nedenle önemli. Neticede, Bursa’nın geleceği, ülkemizin geleceği için plan proje yapılırken, söz sahibi olan bir kurul.

Bursa’nın beklentisi, bu kongreden çok fazla gibi gözleniyor.

Kongre bir yapılsın, görev alacaklar belirlensin, sonra Bursa’nın mega projelerine göre sıra nasıl şekillenecek hep beraber görüp, değerlendiririz.

Eğitim, spor, sağlık, başta olmak üzere, halkın memnun olmadığı asayiş ve adli uygulamalarla ilgili iddiaları ülke genelinde sürekli gündemde. Recep Tayyip Erdoğan’ın Bursa il kongresi kürsüsünde yapacağı konuşmalar ve bu konularla ilgili vereceği cevapları, mesajları bütün Türkiye merakla bekliyoruz.