Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Şairler genç ölmesin, Küçük İskender anısına

Yazının Giriş Tarihi: 08.07.2019 00:02
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.07.2019 00:02

Şairlerin genç ölmesi şiir severlere nedense ayrı bir hüzün verir, bu sebeple şairler genç ölmesin diye temenni de bulunuruz. Aykırı şiirlerinin tiryakisi olduğum ve kelimelerle adeta dans eden Küçük İskender adıyla tanınan, ünlü şair, 3 Temmuz gecesi 55 yaşında yakalandığı kanser hastalığı sebebiyle hayatını kaybetti.Gerçek adı Derman İskender Över olan Küçük İskender, yakalandığı kanser hastalığından kurtulamayarak 55 yaşında hayatını kaybetti. Paşabahçe Devlet Hastanesi’nde yoğun bakımda tedavisi yapılan Küçük İskender, gece saatlerinde hastalığa karşı verdiği mücadeleyi kaybetti. Küçük İskender’in ölümü sanat camiası ve hayranlarını yasa boğdu. Şiirlerinde ‘büyük harf kullanmadığı ‘ için ‘küçük’ lakabı alan şair, çağdaş şiirin önde gelen isimlerindendi. Küçük İskender’in Bodrum’da gömülmeyi vasiyet ettiğini öğrendik.

KÜÇÜK İSKENDER’İN VASİYETİ

55 yaşındaki şair ilerlemiş derece deki hastalığını Bodrum’daki evinde sürdürdüğü tedaviyle atlatmaya çalışıyordu. Onur Akay, Küçük İskender’le ilgili şu açıklamayı yaptı: “Usta şair Küçük İskender’e geçen sene Akciğer kanseri teşhisi konulmuştu ve geçen sene doktorları tarafından çok az ömrü kaldığı ve yapacak bir şey olmadığı söylenmişti. Küçük İskender, kanser teşhisi sonrası kendisini arayan çok yakın arkadaşlarına bile cevap vermiyordu ve bazılarına, “Beni arama sana cevap vermeyeceğim.” demişti. Son aylarını ailesinin yanında geçirmişti ve usta şairin vasiyeti vardı, Bodrum’da defnedilmek istiyordu.”

KÜÇÜK İSKENDER KİMDİR?

Şiir, roman, deneme, günlük gibi pek çok edebi türde eserler veren, ilk filmi “Ağır Roman” ile oyunculuğa da adım atan Küçük İskender’in tam adı Derman İskender Över’dir. 1964 yılında İstanbul’da dünyaya gelen Küçük İskender, Kabataş Erkek Lisesini bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ne girdi, son sınıfında okulu bıraktı. Ardından İstanbul Üniversitesi sosyoloji bölümüne girdi, ancak burayı da tamamlamadı.Şiir, roman, deneme, günlük gibi pek çok edebi türde eserler veren, ilk filmi “Ağır Roman” ile oyunculuğa da adım atan küçük İskender 2000 yılında Orhon Murat Arıburnu, 2006 yılında Melih Cevdet Anday Şiir Ödülü’nü kazandı. 2014’te Erdal Öz Edebiyat Ödülü’nü, 2017’de Necatigil Şiir Ödülü’nü almıştı.

Kabataş Erkek Lisesini bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi son sınıfında okulu bıraktı. Ardından İstanbul Üniversitesi sosyoloji bölümüne girdi, 3 yıl sonra bıraktı. 1980′li yıllardan başlayarak günümüze kadar çeşitli dergilerde şiirler, eleştiriler, denemeler yazdı. İlk şiiri Milliyet Genç Sanat Dergisi’nde, İskender Över ismiyle çıktı. Profesyonel olarak 1985′te Adam Sanat Dergisinde şiirleri yayımlanmaya başladı. İlk ve uzun şiirleri Adam Sanat Dergisi’nin hemen her sayısında yer aldı. Temalarında alışılagelmişin kimi kez tam karşısında yer alan, polemikçi, başkaldırıcı şiiriyle sadece 1980′li yılların değil tüm Türk şiirinin en gözüpek şairi. Fazlaca karışık ve yer yer fazlaca uzun ve çoğaltımcı şiiri özgün çarpıcı başarı düzeylerine de ulaşabiliyor. Geleneksel yöntemler kullanarak yazdığı divan tarzı şiirleri, gazelleriyle de dikkat çekiyordu.

İstanbul'da Türkiye'nin en önemli müzik odakları olan Baba Zula, Rashit, Teoman, Gripin, HaykoCepkin, Zakkum, Derya Köroğlu, Mabel Matiz, Can Bonomo, Nejat Yavaşoğulları, Model, Flört, Cemiyette Pişiyorum yine edebiyat ve sinema dünyasından Mustafa Altıoklar, Şenol Erdoğan, Pelin Batu gibi isimlerle aynı sahneyi paylaştı. Küçük İskender ayrıca genç şairlerle birlikte Ankara, İzmir, İzmit, Elazığ, Gaziantep, Milas, Seferihisar, Gümüşlük, Bodrum, Bolu, Kırşehir gibi Anadolu'nun değişik yerlerinde performans geceleri yapmıştı.

Paylaşım sitelerinde sıkı bir takipçisi olduğumuz şair ve yazar Küçük İskender'i beğenerek takip ediyorduk, zeki ve kıvrak bir düşünce yapısına sahip olan şairimiz gerçekten kimi şiirlerde argo cümleler kullanmış olsa da tarzına yakıştığını ifade edebiliriz.

Küçük İskender, Mustafa Altıoklar’ın yönettiği iki filmde de oynamıştır: Ağır Roman (1997), ve O Şimdi Asker (2003), .

Şiirleri Gözlerim Sığmıyor Yüzüme (1988), , Erotika (1991), , Yirmi 5 April (1994), , Periler Ölürken Özür Diler (1994), Suzidilara (1996), Güzel Annemin Hayal Gücü (1996), Ciddiye Alındığım Kara Parçaları (1997), Papağana Silah Çekme! (1998), Gözyaşlarım Nal Sesleri (1999), Alp Krizi (1999), Bir Çift Siyah Deri Eldiven (2000), İpucu Bırakma Sanatı(2000), Bahname (2000), Teklifsiz Serseri (2001), Kahramanlar Ölü Doğar (2001),

Çürük Et Deposu (2001), Eski Kral Deposu (2002), Siyah Beyaz Denizatları (Toplu Şiirler I, 2003), Barudî ( Kürtçe Çeviri, 2003), Dicle ile Fırat (2004), Bir Daha Bana Benzeme Angel! (2004), Sarı Şey (2010), Bu Defa Çok Fena (2011), Ali (2013), Elli belirsiz (2014).

Romanları Flu’es (1998), Cehenneme Gitme Yöntemleri (1999), Zatülcenp (2000).

Deneme Şiirlideğnek (1995).

Günce Cangüncem (1996), Bu defa çok fena (2011).

Düzyazı alanında Dedem Beni Korkuttu Hikâyeleri (1992), İkizler Burcu Hikâyeleri (1993), 666 (1994), Belden Aşağı Aşk Hikâyeleri (1996), The Kırmızı Başlıklı İstasyon Şefi (1996), Pop H’art (1997).

Bir organ nakli gibi sevmiştim seni;

Çürük gözlerine bağışlanan ellerim,

Yırtık dudaklarına bağışlanan şiirlerim..

Darmadağın kadınların, darmadağın ettiği erkekler gibi

Sevmiştim seni...

Çok eskitilmiş bir aşkın hatırlanması,

Sevgilinin resmi karşısında çocuksu bir iç kanaması

Aslında işin açıkçası;

Rüzgarın fırtınaya dönüşmesi gibi

Hayatına yönelik bombalı bir saldırı gibi

Geriye çekilirken herkesi öldürmek gibi

Sevmiştim seni...

Ruhum kan kaybederken nasıl tutarım seni şimdi deniz gibi,

Neticesi olmayan herhangi bir sebep gibi

Ortalık yerde durup dururken

Sevmiştim seni...

Atlara kalırsa çoktan kaybettik savaşı,

Mızraklar kırıldı, kalkanlar delindi, ganimetler paylaşıldı.

Kasaba meydanında birbirini dövmekten

Yorulan iki kovboy gibi,

Bir tabancanın namlusuyla tetiğiyle,

Kendisinden farklı,

Kendisinden ayrı,

Bir silahın şarjöründe tanışan iki soğuk mermi gibi,

Aynı bedene sıkılan iki el kurşun gibi,

Katille kurban arasında o birkaç saniyelik telaşla

Sevmiştim Seni...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.