Başımızda sevda yellerinin esmeye başladığı, gençliğe adım attığımız yıllardı. Arabesk müziğin bütün müzik akımlarını silip attığı yıllar. Hayranı olan sanatçıların çıkardığı albümler yüz binler, milyonlar sattığı dönem, Sanat müziği, halk müziği, pop müzik ve diğerleri geri planda, Tek kanal TRT'nin arabeski yasakladığı dönemler. Oysa yasak Arabesk kasetleri daha cazip hale getiriyordu. Arabesk denince kitleleri ardından sürükleyen Müslüm Gürses, Orhan Gencebay, Ferdi Tayfur, İbrahim Tatlıses akımın kare ası her albümleri olay oluyor. Adeta şampiyon olan Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor takımlarını tutar gibi bu dört stardan birine sempati beslemek zorundasınız.

Tabi ben Müslüm Gürses, Orhan Gencebay, ve Ferdi Tayfur gibi Galatasaraylı olmam neticesinde üçüne de sempatiyle baksam da Müslüm Gürses hayranı olmak daha ağır bastı.

Tüm Ülkeye kendisini olduğu gibi kabul ettiren Müslüm Gürses'in duruşu bir başkaydı. Arkadaş gurubumuz ile bu konuları tartışır arada kimin daha büyük sanatçı olduğu konusunda tezlerimizi ortaya koyardık.

1984 yılıydı. Bu dört kralın ardından gelen sanatçılar vardı. Hakkı Bulut, Hayri Şahin, Adnan Şenses, Vahdet Vural gibi ve tesadüfen bir anda farklı bir ses mükemmel bir yorum geliyor kulağımıza. Soyadı gibi Altın gibi bir ses.

Baktım gurbet dağlarına

Bahar gelmiş bağlarına

Uzun uzun yollarına

Çiçek açmış zamanında.

Harika bir müzik, ses ve yorum. Çok farklı bir renk ve sorup öğreniyoruz kim olduğunu; Hüseyin Altın diyorlar. Şarkıyı tekrar, tekrar dinliyoruz ve en yakın kasetçinin yolunu tutuyor, albümü alıyoruz. İlk aldığım Hüseyin Altın albümü Zamanında oluyor albümü günlerce dinliyorum. Her şarkısı ayrı güzel bir hafta sonra yine kasetçinin yolunu tutup Hüseyin Altın'ın eskiye doğru tüm albümlerini alıyorum ve Müslüm Gürses'ten sonra en çok albümünü alıp dinlediğim sanatçı oluyor. Birçok dostuma da

Hüseyin Altın'ı tanıtıp albümünü aldırıyorum. Benim için en güzel albümleri Zamanında, Hasret Akşamları, Dargınım, Cennetim Sensin, Zoruma Gidiyor, Gurbet Yolu'dur.

1 Nisan 1958 yılında Erzurum'da doğan Hüseyin Altın yine doğum tarihi gibi 58 yaşında ebediyete intikal eden sanatçımız evli ve 3 çocuk babasıydı.

Sanat hayatına 14 yaşında başlayan Hüseyin Altın, Müslüm Gürses'ten sonra sahnelerin ikinci çocuk sanatçısıydı. 1972 yılında Maziye Gömdüm Seni ve Bana El Oldun isimli 2 şarkıyı yorumlayan Sanatçı, 1972 yılından başlayarak 2012 yılına kadar 47 adet albüm yaptı. Şerefimle Yaşarım filminde çocuk karakter olarak 1971 yılında ilk defa rol aldı. Ardından başrol olarak 9 film çevirdi.

Medya'da ve magazin gazetelerinde sansasyonel haberlere hiç malzeme olmadı. Yalnızca sanatını icra etmekle meşgul oldu Hüseyin Altın. Fakir bir ailenin altı çocuğundan biri olarak dünyaya geldi. çocukluğunda geçirdiği bir hastalık sebebiyle büyümesi durdu ve fizik olarak çocuksu kaldı. 47 albüm ve 10 film yapmasına rağmen para kazanamayan ama birçok yapımcıyı zengin eden bir Anadolu insanıydı. Hüseyin Altın, Mükemmel sesi ve yorumu ile insanları etkileyen değerli sanatçımız para baronlarını insafa getiremedi. Evlendiğinde birçok zorluk çekti. Yıllar sonra zoraki bir ev alıp ev sahi olmanın mutluluğunu anlatıyordu bir gazete kupüründe. Okuduğumda üzülmüştüm. Sahnelerin sahte leon ışıklarının altında sanatını icra eden albümleri milyonlar satan sanatçı emeğinin karşılığını alamıyordu.

Günümüzde sanat değeri olmadan torpille bir albüm yapan, çakma yan sanayi sanatçı müsveddeleri trilyonları kaldırırken söz yazarı ve yorumcu bestekar Hüseyin Altın gibi değerler bir şey kazanamıyordu.

Ve yalan dünyadan bir garip Anadolu çocuğu Erzurumlu Hüseyin Altın geldi geçti. Garip doğdu garip yaşadı ve garip göçtü sanatçımız. Evinin balkonundan düşerek yaralandı. İki gün Medicalpark Gaziosmanpaşa Hastanesi’nde yoğun bakımda kaldı. Fakat kurtarılamadı. Cenazesi pazar günü Sütlüce mezarlığında defnedildi.

Vefatının ardından yine bir takım gamlı baykuşlar çıktı ve Alevi olduğunu söylediler. Bu tür ahmaklara son sözümüz sizler kendinizi Müslüman zannederken İslamiyet’e en büyük zararı fitne ile veriyorsunuz Kuran-ı Kerimi iyi okuyun iyi anlayın, (Maide suresi 32 Ayet) ''Bir insanı öldüren tüm insanlığı öldürmüş gibidir''

Ne diyor bir insanı diyor, bir Müslümanı demiyor yani insana değer veriyor.

Bu tarz ayırımcı ve fitneci insanları anlamakta zorlanıyorum Allah akıl fikir versin bu vicdan yoksullarına.

Değerli sanatçımız Hüseyin Altın'ı ömrümüz var oldukça dinleyeceğiz. Kendisine rahmet ailesi ve sevenlerine sabır diliyorum. Mekanı cennet olur İnşallah.