Yerel seçim sonrası AK Parti’nin elinde kalan en büyük belediye Yıldırım oldu. Başkan Yılmaz’a bu başarısını sorduğumda, şu cümlelerle özetledi:
“İşin besmelesi birlik, beraberlik ve istişare. Alternatif yollar ürettik. Yıldırım’ı kütüphaneler şehri yaptık. 1,5 milyon metrekare yeşil alan kazandırdık. 22 tane spor merkezi yaptık. Çevreye duyarlı belediyecilik anlayışıyla geri dönüşüm çalışmalarını hayata geçirdik. Mama ve gübre üretmeye başladık. Kentsel dönüşümde parsel değil, bölge bazında örnek modeller ortaya koyduk. Yaptığımız kentsel dönüşümlerle umut olduk”
BELEDİYE EKONOMİK OLARAK İYİ DURUMDA
Yaptıkları çalışmalarla muhalefet seçmeninden de oy aldıklarını söyleyen Oktay Yılmaz, 5 yıl önce belediyenin borcu bütçenin iki katına yakınken, (bütçe 300 milyon TL, borç 550 milyon TL) bugün ise belediyenin borcunun bütçenin yüzde yirmisi kadar olduğunu (bütçe 3 milyar TL, borç 600 milyon TL) söyledi.
Başkan bu borcun rahat döndürülebilir bir borç olduğuna dikkat çekti ve çok da haklı.
Bugün yeni göreve gelen hangi belediye başkanına sorsanız böyle bir bütçe devralsa resmen göbek atar.
YILMAZ’IN PERSONEL YAPISI VE YÖNETİM ANLAYIŞI
Yıldırım Belediyesi şu anda 2100 kişilik personel yapısıyla hizmet veriyor.
Başkan Yılmaz, personel sayısını sınırlı tutarken, kurdukları asfalt üretim tesisi ve Samanlı Lojistik Merkezi gibi projelerle de kaynak ürettiklerini, kaynakları da doğru yönettiklerini ifade etti.
Programa gelen bir soru üzerine, kendi döneminde vatandaştan hiç asfalt katılım payı almadıklarını açıklayan Oktay Yılmaz, mevcut ekonomik durumda zorlandıklarını da itiraf etti.
SAMANLI LOJİSTİK MERKEZİ PROJESİ
Akademik odaların karşı çıkıp planı iptal ettirdikleri 100 bin metrekarelik kapalı alanı kapsayan Samanlı Lojistik Merkezi Projesi’ni de anlatan Yılmaz, belediye mülkiyetindeki arazinin otobana yakın konumunun bu iş için tam ideal nokta olduğunu söylüyor.
Kat karşılığı ihale ettikleri projeden belediyeye kalan depoları satarak gelir elde ettiklerini ve bu parayı kentsel dönüşümün finansmanında kullandıklarını belirten Oktay Yılmaz, yapılan itirazlar için de şunları söyledi:
“Burası kesinlikle tarım arazisi değil. Deliçay’ın taşkın havzasında mera vasfında ama bölgede hayvancılık yapan da olmadığı için atıl kalmış bir alandı. Taşkın riski için de Deliçay’ın 2,5 kilometrelik alanda ıslah çalışmasını yaparak taşkın riskini kaldırdık. Akademik odaların açtığı dava sonucunda mahkeme planı iptal etti ancak yenisini hazırladık. Bu planlama süreçlerine başladığımızda ben akademik odalara gittim, görüşmelerimizde bu projeyi anlattım ve ciddi bir itiraz da gelmedi.”
KAÇAK YAPI MESELESİ
‘Kaçak yapıları 4 kere yıkıyoruz ama 5 kere yapıyorlar’ diye yakınan Başkan Yılmaz, “Son 5 yılda Bursa’da en iyi mücadele eden, en fazla yıkım yapan belediye biziz ama bütün bunlara rağmen maalesef sıfırlayamadık. Seçim arifesinde bile kaçak yapıları yıktık. Biz kararlıyız ama mücadele çok zor. Belli şartlar olmadan da yıkım yapamıyorsunuz. Bununla ilgili topyekün bir mücadeleye ihtiyaç var. Yıkıma gidiyoruz, vatandaş çatıya çıkıp boğazına bıçağı dayıyor ve ‘yıkarsanız kendimi keserim’ diyor. Üçüncü kez yıkıma gittiğimiz bir kaçak fabrikada vatandaş bıçakla bizim zabıtanın kolunu yaraladı. Çok zor süreçler. Kolay bir iş değil. Kaçak sanayileşmeyle ilgili de çok ciddi sıkıntılar var. Bu işin sadece bize kalmaması lazım” dedi.
“İnsanlar neden buna tevessül ediyor, bizim buna çözüm üretmemiz lazım. Bunu engellemek için imar uygulamaları ve dönüşüm noktasında planlama yapmamız lazım. Son 5 yılda 10 bin tapu dağıttık. Planlamalarını çözdüğümüz yerlerde kaçak yapı olmuyor. Bu şehir hepimizin ve hepimiz korumak zorundayız” diyen Oktay Yılmaz, devasa büyüklüğüyle ovanın ortasında faaliyet gösteren ve etrafındaki tarlaları toplamaya devam eden Karesi Tekstil’e de yeni yapılar için müsaade etmeyeceğini söyledi.
KENTSEL DÖNÜŞÜM MODELİ
Mevcut yapı stokunun çözülmesi gerektiğinin altını çizen Yılmaz, kentsel dönüşüm modelinde mahalleyi, bölgeyi, hatta şehrin bütününü düşünerek planlama yaptıklarını ve özel sektör ile de olsa, TOKİ ile de olsa, bütün kentsel dönüşüm çalışmalarını sübvanse ettiklerini kaydetti.
Oktay Yılmaz, “Yolda kalan yeri varsa, yeşil alanda kalan yeri varsa, enkaz kamulaştırması yapıp önünü açıyoruz. Yeşil alanlar ve geniş yollar oluşturuyoruz, sosyal yaşam alanları üretiyoruz. Tüm projelerde hak ediş usulüne göre çalışıyoruz. Orta yolu bulmaya çalışıyoruz. Biz Mevlana’da yüzde 100, Davutkadı’da yüzde 80, Mimar Sinan’da yüzde 100, Mollaarap’ta yüzde 75 uzlaşma sağladık” diye konuştu.
YENİ YILDIRIM HEDEFİ
İlçede birçok yerin hisseli tapusu olduğunu, bunları çözdükçe dönüşümün de hızlandığını, İnsanların da değişimi gördükçe talepte bulunduğunu anlatan Başkan Yılmaz, Yıldırım’daki toplam 200 bine yakın binanın, 100 bininin yenilenmesi gerektiğini ve 5 yıl içinde 30 bin konut üretimini hedeflediklerini, bölgelerde anlaşma sağlandıkça dönüşüm yapılacağını söyledi.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Cihat ÖZKAN
Oktay Başkan’ın hedefi yeni bir Yıldırım
Yerel seçim sonrası AK Parti’nin elinde kalan en büyük belediye Yıldırım oldu. Başkan Yılmaz’a bu başarısını sorduğumda, şu cümlelerle özetledi:
“İşin besmelesi birlik, beraberlik ve istişare. Alternatif yollar ürettik. Yıldırım’ı kütüphaneler şehri yaptık. 1,5 milyon metrekare yeşil alan kazandırdık. 22 tane spor merkezi yaptık. Çevreye duyarlı belediyecilik anlayışıyla geri dönüşüm çalışmalarını hayata geçirdik. Mama ve gübre üretmeye başladık. Kentsel dönüşümde parsel değil, bölge bazında örnek modeller ortaya koyduk. Yaptığımız kentsel dönüşümlerle umut olduk”
BELEDİYE EKONOMİK OLARAK İYİ DURUMDA
Yaptıkları çalışmalarla muhalefet seçmeninden de oy aldıklarını söyleyen Oktay Yılmaz, 5 yıl önce belediyenin borcu bütçenin iki katına yakınken, (bütçe 300 milyon TL, borç 550 milyon TL) bugün ise belediyenin borcunun bütçenin yüzde yirmisi kadar olduğunu (bütçe 3 milyar TL, borç 600 milyon TL) söyledi.
Başkan bu borcun rahat döndürülebilir bir borç olduğuna dikkat çekti ve çok da haklı.
Bugün yeni göreve gelen hangi belediye başkanına sorsanız böyle bir bütçe devralsa resmen göbek atar.
YILMAZ’IN PERSONEL YAPISI VE YÖNETİM ANLAYIŞI
Yıldırım Belediyesi şu anda 2100 kişilik personel yapısıyla hizmet veriyor.
Başkan Yılmaz, personel sayısını sınırlı tutarken, kurdukları asfalt üretim tesisi ve Samanlı Lojistik Merkezi gibi projelerle de kaynak ürettiklerini, kaynakları da doğru yönettiklerini ifade etti.
Programa gelen bir soru üzerine, kendi döneminde vatandaştan hiç asfalt katılım payı almadıklarını açıklayan Oktay Yılmaz, mevcut ekonomik durumda zorlandıklarını da itiraf etti.
SAMANLI LOJİSTİK MERKEZİ PROJESİ
Akademik odaların karşı çıkıp planı iptal ettirdikleri 100 bin metrekarelik kapalı alanı kapsayan Samanlı Lojistik Merkezi Projesi’ni de anlatan Yılmaz, belediye mülkiyetindeki arazinin otobana yakın konumunun bu iş için tam ideal nokta olduğunu söylüyor.
Kat karşılığı ihale ettikleri projeden belediyeye kalan depoları satarak gelir elde ettiklerini ve bu parayı kentsel dönüşümün finansmanında kullandıklarını belirten Oktay Yılmaz, yapılan itirazlar için de şunları söyledi:
“Burası kesinlikle tarım arazisi değil. Deliçay’ın taşkın havzasında mera vasfında ama bölgede hayvancılık yapan da olmadığı için atıl kalmış bir alandı. Taşkın riski için de Deliçay’ın 2,5 kilometrelik alanda ıslah çalışmasını yaparak taşkın riskini kaldırdık. Akademik odaların açtığı dava sonucunda mahkeme planı iptal etti ancak yenisini hazırladık. Bu planlama süreçlerine başladığımızda ben akademik odalara gittim, görüşmelerimizde bu projeyi anlattım ve ciddi bir itiraz da gelmedi.”
KAÇAK YAPI MESELESİ
‘Kaçak yapıları 4 kere yıkıyoruz ama 5 kere yapıyorlar’ diye yakınan Başkan Yılmaz, “Son 5 yılda Bursa’da en iyi mücadele eden, en fazla yıkım yapan belediye biziz ama bütün bunlara rağmen maalesef sıfırlayamadık. Seçim arifesinde bile kaçak yapıları yıktık. Biz kararlıyız ama mücadele çok zor. Belli şartlar olmadan da yıkım yapamıyorsunuz. Bununla ilgili topyekün bir mücadeleye ihtiyaç var. Yıkıma gidiyoruz, vatandaş çatıya çıkıp boğazına bıçağı dayıyor ve ‘yıkarsanız kendimi keserim’ diyor. Üçüncü kez yıkıma gittiğimiz bir kaçak fabrikada vatandaş bıçakla bizim zabıtanın kolunu yaraladı. Çok zor süreçler. Kolay bir iş değil. Kaçak sanayileşmeyle ilgili de çok ciddi sıkıntılar var. Bu işin sadece bize kalmaması lazım” dedi.
“İnsanlar neden buna tevessül ediyor, bizim buna çözüm üretmemiz lazım. Bunu engellemek için imar uygulamaları ve dönüşüm noktasında planlama yapmamız lazım. Son 5 yılda 10 bin tapu dağıttık. Planlamalarını çözdüğümüz yerlerde kaçak yapı olmuyor. Bu şehir hepimizin ve hepimiz korumak zorundayız” diyen Oktay Yılmaz, devasa büyüklüğüyle ovanın ortasında faaliyet gösteren ve etrafındaki tarlaları toplamaya devam eden Karesi Tekstil’e de yeni yapılar için müsaade etmeyeceğini söyledi.
KENTSEL DÖNÜŞÜM MODELİ
Mevcut yapı stokunun çözülmesi gerektiğinin altını çizen Yılmaz, kentsel dönüşüm modelinde mahalleyi, bölgeyi, hatta şehrin bütününü düşünerek planlama yaptıklarını ve özel sektör ile de olsa, TOKİ ile de olsa, bütün kentsel dönüşüm çalışmalarını sübvanse ettiklerini kaydetti.
Oktay Yılmaz, “Yolda kalan yeri varsa, yeşil alanda kalan yeri varsa, enkaz kamulaştırması yapıp önünü açıyoruz. Yeşil alanlar ve geniş yollar oluşturuyoruz, sosyal yaşam alanları üretiyoruz. Tüm projelerde hak ediş usulüne göre çalışıyoruz. Orta yolu bulmaya çalışıyoruz. Biz Mevlana’da yüzde 100, Davutkadı’da yüzde 80, Mimar Sinan’da yüzde 100, Mollaarap’ta yüzde 75 uzlaşma sağladık” diye konuştu.
YENİ YILDIRIM HEDEFİ
İlçede birçok yerin hisseli tapusu olduğunu, bunları çözdükçe dönüşümün de hızlandığını, İnsanların da değişimi gördükçe talepte bulunduğunu anlatan Başkan Yılmaz, Yıldırım’daki toplam 200 bine yakın binanın, 100 bininin yenilenmesi gerektiğini ve 5 yıl içinde 30 bin konut üretimini hedeflediklerini, bölgelerde anlaşma sağlandıkça dönüşüm yapılacağını söyledi.