2025 yılında uygulanacak asgari ücret ile emeklilere yapılacak zam oranları konusunda deyim yerindeyse ‘her kafadan bir ses’ çıkıyor. Asıl ses bekliyor!

Asgari ücret için MÜSİAD başta olmak üzere işveren kesimi -durumu biraz da speküle ederek- ‘22.000 TL’ bandında kalınması gerektiğini açıkladılar.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise ‘30.000 TL’ söylemini geliştirerek sempati toplamaya devam etti.

AKP sıralarından 22.000 TL sesleri yükseldi ancak geniş halk yığınlarına şirin görünmek adına “24.000 TL de olabilir. Görüşüyorlar” mesajı verildi.

Eninde sonunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iki dudağı arasından çıkacak rakamın uygulanacağını benim gibi herkes biliyor. “30 olmaz 25 iyidir”i bekliyorum.

Umarım ‘piyasadaki kira, gıda, barınma, eğitim, sağlık ve iletişim’ rakamlarından oluşan ‘insanca yaşam endeksi’ doğrultusunda bir asgari ücret açıklanır da çalışanlar başta olmak üzere herkes birazcık soluk alır.

Gelin şimdi başka bir veriye bakalım. Benim gözlerim faltaşı gibi açıldı; bakalım siz nasıl tepki vereceksiniz?

Dört kişilik bir ailenin 1 ay harcayacağı asgari ücreti, sadece 1 dakikada kazananların olduğu bir ülkedeyiz. Buyurun, buradan yakalım ateşi;

PARA PARAYI ÇEKER

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) Eylül 2024 tarihli son 6 ayı içeren ‘Finansal İstikrar Raporu'na göre; parası olanların varlıkları son 1 yılda; yüksek mevduat faizi, Kur Korumalı Mevduat (KKM), altın ve likit fonların etkisiyle 5 trilyon lira birden artarak 10,6 trilyon liradan 15,5 trilyon liraya yükseldi.

Rakamı bir daha okuyun ve kaç asgari ücrete denk düştüğünü bi’zahmet hesaplayıverin. Benim hesap makinem sıfırları kabul etmedi ve hata verdi!

Parası olanları varlıkları ‘son 6 ayda ise 2,5 trilyon lira arttı’ bilgisi de ‘para mevduatta ya da fonlarda 6 ay tutuluyor’ anlamına gelir.

Demek ki her 6 ayda bir tekrar eden ödemeler, zenginlerin parasına para katmaya devam ediyor. Endoplazmik retikulum gibi; seçici geçirgen bir yapı oluşmuş durumda. Bazıları bir eli yağda bir eli balda yaşıyor, işçinin üzerinden artı değer kazanıyor ve fakir makarnaya talim ediyor.

Bu arada paradan para kazananların dökümü de yapıldı,

Artışın 1,2 trilyon lirası mevduat faizinden,

600 milyar lirası altından,

2 trilyon lirası ise başta likit fonlar olmak üzere yatırım fonlarından geldi.

Geriye kalan 1.2 trilyon lira da borsa ve diğer finans kaynaklarından zenginlerin cebine girdi.

KART KULLANIMI ARTTI

Dar gelirli kesim ise geçinmek için ‘Kredili Mevduat Hesabı (KMH)’ ve ‘kredi kartına’ yüklendi. KMH'deki artış 232 milyar lira oldu, kredi kartı kullanımı yaklaşık 700 milyar lira tırmandı ve 1 trilyon 694 milyar liraya ulaştı.

Rapora göre 2024 yılı eylül ayı itibarıyla aktif olarak kredi kartı kullanan kişi sayısı 29 milyona yaklaştı.

Önümüzde asgari ücret pazarlığı ve yeni yıl zamları var. 22 veya 25 bin TL de olsa ücretlerin hemen hemen hiç bir şeye yetmeyeceği gün gibi ortada.

Kiraların dondurulması ile başlayan uzun bir öneri listem var aslında. İkinci sırada tarım ürünlerinin ucuzlatılması için atılacak adımlar, üçüncü sırada sağlık sistemindeki aksayan yönler ve kalkınma planlarında insan merkezli programlar yer alıyor.

Belindeki kemerde delik kalmayan babalar, anneler, üniversite öğrencileri ve işçi kesimi isteneni yaptı ve masraflarını kıstı. Oysa yediği etin üzerinde sigara söndürenler şatafattan vazgeçmedi.

‘Nereden buldun’ yasası ile ‘servetten vergi’ seçeneği masada olmalı artık. Aksi takdirde geçinemeyenlerin feryatları arşa uzanacak ve çocuklar beslenemez hale gelecek. 3 öğün yerine 2 öğüne düşen aileler, böyle giderse sadece çorbayla gün geçirecek.

Türk halkı bunu hak etmiyor!

--- --

BU STOPAJ KALKMALI!

ticaret, hızla büyüyen ve ekonomiye önemli katkılar sunan yepyeni bir alan.

Ancak e-ticaretten alınacak stopaj vergisi, sektördeki küçük ve orta ölçekli işletmeleri sarsacak. E-ticaret için yayımlanan taslağa göre, 1 Ocak 2025'ten itibaren şahıs şirketleri için yüzde 25, diğer şirketler için ise yüzde 15 vergi alınmasına karar verildi.

E-Ticaret yapanlar zaten vergisini hakkıyla veren, birçok kesintiyle de yüzyüze olan işletmeler.

E-Ticaret yapmaya başlayan bir şirket; Pazaryerlerine yüzde 15 ve 25 oranları arasında komisyon; mağazalar her sipariş için kargo bedeli; pazaryerlerine komisyon dışında artı olarak hizmet bedeli ödüyor.

Devlete yüzde 25 gelir vergisi ve yüzde 20 KDV de ödeniyor. Bu arada iadelerde kargo ücreti de yine e-ticaret esnafı tarafından karşılanıyor.

Bütün bunlar yetmiyor gibi şimdi stopaj vergisi alınmasına karar verilmesi Türkiye'de e-ticareti bitirme noktasına getirebilir. Bu karar doğru değil.