Siz yaşadıklarınızdan, yaşatılanlardan ve yaşattıklarınızdan çok sıkıldığınızda ne yaparsınız?

Hani öyle alıp başımı gitsem deyipte nereye, ne kadar gidebileceğinizi bilmediğiniz zamanlarda diyorum.

Ben Bursa’yı gezerim.

Rahmetli babamın deyişi ile sahici Bursa’nın  her caddesinde,  sokağında kendime rastlarım.

 Bazen bir banka oturup,  önümden geçen anılarımı izlerim. Çocukluğumun,  gençliğimin şehrini beyhude özlerim.

Benimki eskiye hasret değil,  yeninin eskiye tahakkümüne serzeniş. 

Yarım yüzyılı çoktan geçti bu kentteki konukluğum. 

Bursa değişti,  modernleşti.  Ciddi yatırımlarla çıtasını yükseltti.  Onu bir dünya markası yapmak için emek veren herkese üç kuşak Bursalı olarak minnettarım.

Da;

Biri çıkıp veriverse benim Bursa’mı diye için için hayıflanmadan da edemem.

İskender kebabını bilirsiniz,  keza kestane şekerini de. 

Şeftali de malumunuzdur,  pideli köfte de,  Ulucami,  Uludağ,  teleferik,  Hanlar bölgesi,  Emir Sultan,  hamamlar,  havlu,  kese,  zeytin de şüphesiz tanıdıklarınız arasındadır.

 Peki Şangır Şungur Mahallesini bilir misiniz?

Koza Han’da ki kozaları,  gece mahallesinden kızakla kaydınız mı soğuktan terleyerek;

Altıparmak’ta Yahudi amcalarınız teyzeleriniz oldu mu? Sokak cantıkçısından,  evdekilerden gizli gizli cantık alıp yediniz mi?

Turşucu Salih’in turşusunun acılı suyundan içtiniz mi, Şaban Sirkeci’nin bankosunda de kaşarlı sandvicinizi  yerken dükkanın arka kısmında ki üç masada oturup yarenlik eden ablalara ağabeylere bakıp ‘’ah bir büyüsem ben de orada otursam’’diye geçirdiniz mi içinizden ?

Irgandı Köprüsü’nün altında askercilik oynadınız mı?

Pandispanyayı bilir misiniz pandispanyayı?

Anneniz salçalı ekmek yapıp verdi mi Üftade’de elinize?

Ramazanlarda pide kebabı yapsın diye teyzenize şirinlikler yaptınız mı?

Eniştenizin elinde ki pidelerin ucundan çaktırmadan  koparttınız mı ve güldü mü o güzel adam gözlerinizin içine içine ?

Okulu kırınca sabahın köründe Özgen’in sobasının etrafında kedi yavruları gibi ısınmaya çalıştınız mı ve orta okul talebesiyken Kırk Merdivenlerde aşkınızı ilan ettiniz mi 3G den Gönül’e ?

Bir Şehirli olmak,  şehirde ikamet etmekle aynı anlama gelmiyor. 

Onun dokusunda harmanlanmak gerekiyor,  her mevsiminde doğmak ve yine her mevsiminde büyümek gerekiyor.  Zaman içerisinde ki,  akışına tanıklık ederek,  o şehri her gün biraz daha severek.

Ve günü geldiğinde de,  toprağına saklanarak.

Ne diyeyim Bursa değişse de toprağı aynı.

Bana iyi geliyor bu şehrin sokakları.

Üstü de altı da…