Hafta içi mesaisinde Bursaspor, yakın deplasman, Bandırma’daydı. Son iki haftada altı puan kaybeden Timsahlar için, bu maç hayati önem taşıyordu. Kaybetme lüksü olmayan Bursaspor’u Özer Hurmacı düzlüğe çıkardı.

Kendine biraz bakan, sadece oynamaya konsantre olan Özer’in bu takımda yeri her zaman için var. Attığı ve attırdığı gol akıl dolu. Kaptan yeter ki istesin, gençlerle kenetlensin, ağabeylik yapsın, Bursa bağrına basar Özer’i…

Yeşil-Beyaz’lı takım; oyunun temposunu arttırmadan, tabiri caizse, Bandırma’yı uyutarak oynadı ilk yarıyı. Uzatma dakikalarında akıl Altıparmak-Hurmacı iş birliği, ikinci yarı için umut oldu. İkinci yarının başında hafif önde basan Timsahlar, yine Özer’in akıl dolu pası ve kalecinin hatası ile farkı ikiye çıkardı. İkinci golde, Özer’e şapka çıkarırken, Ali Akman’a ayrı bir parantez açmak gerekir. Allah nazarlardan saklasın, Ali oyuna o kadar konsantre ki, topun Zülküf’den sekme ihtimaline hesaplamış ve iki stoperin arasında yeri almıştı. Zor pozisyonda topu tam kontrol altına alamasa da doğru vuruşu yapmayı bildi.

İkinci gol sonrası, Bandırma’nın dalga dalga geleceğini bilmek için müneccim olmaya gerek yok. Özer’in biraz daha oyunda kalmasını beklerdim ben. Tecrübesi ile atacağı paslar, en kötü ihtimalle, topu Bursa kalesinden daha çok uzakta tutardı. 68. Dakikadaki penaltı sonrası fark bire inince, oyun tek kaleye döndü. Bursaspor’un, geriye çok yaslanması da Bandırmaspor’un ekmeğine yağ sürdü. Her maçın hikayesi farklıdır ancak, bu kadar geriye yaslanmak felakete de yol açabilirdi.

Kaybetse, başında kara bulutlar dolaşacak Bursaspor, deplasmandan üç puandan daha fazlasını ve Özer’le döndü. Umarım, kaptan artık Hulusi Kentmen olmaya karar verir. Erol Taş rolü hem kendisine hem de takıma zarar veriyor çünkü.