Dünyanın en büyük ticaret anlaşması olan “(RCEP); ASEAN'ın on üye ülkesini, yani Vietnam, Tayland, Filipinler, Laos, Kamboçya, Myanmar, Malezya, Singapur, Endonezya ve Brunei'nin yanı sıra Avustralya, Çin, Japonya, Yeni Zelanda ve Güney Kore gibi ASEAN'ın ortak ülkelerini de kapsayacak” demiştim…

AB ve ABD gibi gelişmiş ticaret ağlarına sahip olan devlet ve ortaklıkları yakından ilgilendiren anlaşma yürürlüğe girdiğinde, gümrük tarifeleri düşecek, ortak ticaret için kurallar belirlenecek ve tedarik ağları kolaylaşacak.

ORTAK PARA BİRİMİ

Anlaşma; ticaret, hizmetler, yatırım, e-ticaret, iletişim ve telif hakkına kadar hemen her şeyi kapsayacak… Çin, Japonya ve Güney Kore gibi üretim devi ülkeler bu anlaşmadan daha çok yararlanacak. Belki ‘ortak para birimine’ bile geçerler…

Asya ve Pasifik'teki 15 ülkeyi bir araya getiren bu anlaşma özellikle Çin tarafından destekleniyor.

Malezya Ticaret Bakanı Muhammed Azmin Ali, Kovid-19 salgını nedeniyle sanal olarak düzenlenen zirvenin öncesinde yaptığı açıklamada, “Kan, ter ve gözyaşı ile süren sekiz yıllık müzakerelerden sonra, nihayet, RCEP anlaşmasını imzalama aşamasına ulaştık” ifadelerini kullanırken gururluydu…

HİNDİSTAN HENÜZ GİRMEDİ

Vietnam Başbakanı Nguyen Xuan Phuc, “Hindistan'ın da bu benzeri görülmemiş ticaret anlaşmasına katılması gerekiyordu. Ancak Hindistan, geçen yıl, Çin ürünlerinin Hindistan'a ucuz fiyatlarla girmesinden endişe duyarak RCEP müzakerelerinden çekilme kararı almıştı” dedi. 15 ülkenin en büyük beklentisi, Hindistan’ın da bir gün anlaşmaya katılması…

TİCARET VE YATIRIM

Üyelerinin, küresel Gayrisafi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYİH) yüzde 30'unu temsil etmesi ve ekonomilerindeki ‘ucuz işgücü’nün yarattığı sinerji, doğrusu beni korkutuyor. Tarihi olarak ABD’den büyük tokat yiyen Japonya’nın etkisini ise daha sonra göreceğimizden eminim. Anlaşma, bölgedeki ticaret ve yatırımı serbestleştirme yolunda çok büyük bir adım…

ALİBABA.COM

Özellikle küçük ve mikro işletmelerin küresel pazara erişmesine yardımcı olmak için dijital ekonominin bölge ekonomisinin ana gücü olması da kaçınılmaz. ‘Alibaba’ gibi E-ticaretin gözdesi olan şirketlerin varlığı bile bölge ülkelerinin gelecekteki gücünü destekleyecek unsurlardan biri… Yapılan bir araştırmaya göre; ASEAN ülkelerinin dijital ekonomisi 2025'te 200 milyar dolara ulaşacak.

Türkiye’nin AB ile imzaladığı ‘gümrük birliği’ anlaşması, aleyhimize yönleri olmasına karşın hemen hemen hiç konuşulmuyor. AB ülkelerinin bazı ürün kalemlerinde ‘düşük oranlı gümrük ücretlerinden yararlanması’ ve kanun hükmünde kararnamelerle (KHK) ‘sıfır gümrüklü’ malların ülkeye girmesi, ‘sanayicimizi terbiye etmeye’ devam ediyor… Artı değer yaratmada zorlanan iş insanları da çalıştırdıkları işçinin ücreti konusunda direttikçe diretiyor. Tazminat konusunu dahi bu ‘aşırı terbiyeye’ bağlıyorum.

ROBOTLAR İŞSİZ BIRAKIR

“Ucuz işgücü’ kozuyla rekabete girişen iş insanları, dünyada olan bitenlere kulak tıkayamaz, tıkamamalı. Kaliteli ürünü ucuza mal etmek için çırpınan herkesin, kredisini dahi ödeyemez hale gelmesinin asıl nedenleri konusunda kafa yorma zamanı geldi… Çok yakın bir gelecekte tüm işyerleri, ‘yapay zeka ile donatılmış, sıfır hatalı ürün ve hizmet veren robotlarla’ tanışacak. Yemeyen, içmeyen, grev yapmayan, toplu sözleşmeden bihaber, uyumayan cihazlar…

Uzakdoğu örgütlendi, Avrupa örgütlendi, Üretim yapmaktan uzak Arap ülkelerinin dahi örgütü var. Şangay Beşlisi bile halihazırda orta yerde… ABD’nin gücünü zaten biliyorsun. İngiltere, istediğini alan ülkelerin başında geliyor. Rusya’nın hinterlandında sen de varsın. Çin, döşediği demiryoluyla, AB pazarlarına Türkiye üzerinden 15 günde milyonlarca ürünü indirebiliyor. Madenlerimize de el attılar… Gümüş ve altın madeni peşindeler, yakından biliyorum…

Türkiye, geleceğini garanti altına almak için ‘Ekonomik ortaklıklar’ konusunu gündemin ilk sırasına almak zorunda.