Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Şükrü değişmez namı diğer Arap Şükrü…

Yazının Giriş Tarihi: 19.02.2019 00:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 19.02.2019 00:05

Vodina.

Vodina’ya rahmetli anneannemden dolayı aşinayım.

‘’Ah Vodina’’ diyerek iç geçirmesi bana onu hatırlatan tek anı.

Artık o iç geçirilerek anılan küçücük kazadan bir isme daha aşinayım.

Aslında çoktan beridir aşinaymışım da, geçen akşama kadar haberim yokmuş.

Lakabını dedesinin Yemen’de bir Arap kızı ile evlenmesi neticesinde alan, adı şimdilerde de eğlence dünyasının önemli bir markası;

Eminim altta ki satırı okuyunca size de hiç yabancı gelmeyecek bu isim.

Arap Şükrü...

Ününün Bursa’yı aşıp pek çok kente ulaştığını farklı şehirlerde oturan arkadaşlarımın ‘’Bursa’ya geliyoruz, ayır yerimizi Arap Şükrü’de’’ diye ön rezervasyonu bana yapmalarından biliyorum.

Bilmediğim Arap Şükrü’nün ilginç bir o kadar da fark yaratan öyküsü imiş.

Onu öğrenmekte yeni nasip oldu, sizinle de paylaşayım dedim.

Arap Şükrü 1893 Vodina doğumlu.

Dedesi Mahmut Zeki Paşa’nın yönlendirmesiyle tahsil gördüğü askeri okul mezunu bir subay.

‘Arap’, Şükrü beyin ilk lakabı değil. Kurtuluş Savaşı'nda süvari olduğu için ahali onu önce "Akıncı Şükrü" olarak tanımış.

İstiklal harbinde Kütahya’da Yunan’a esir düşmesi ve birliğini bu esaretten kurtarmak için yaptığı kaçış planı sonucunda kolundan yaralaması da bir başka lakabı birlikte getirmiş ‘’Gazi Şükrü’’ olmuş.

Kolunun kesilme aşamasına gelmesi, ancak kendisinin doktorların bu kararlarına askerlerine’’ Asker; asla kolumun kesilmesine müsaade etmeyeceksin!’’ diyerek emretmesi ve tedavi sonucunda ordudan malulen emekliye ayrılması da değerli sanatçı Güzin Değişmez’in anılarında yaşıyor.

Savaş sonrası da yaşamında fırtınalar devam ediyor Arap Şükrü’nün.

Önce Ayvalık’a yerleşiyor ve lokanta macerası da burada ilk lokantasını açması ile başlıyor.

Ayvalık, Arap Şükrü’nün bir ilkine daha tanıklık ediyor, birinci evliliğini gerçekleştiriyor ve Servinaz Hanım ile yaptığı bu evliliğinden Nermin ve Nevin adlarında iki kızı dünyaya geliyor.

Kızlar henüz çok küçüklerken de Bursa’ya yerleşiyor ve Arap Şükrü efsanesi de burada başlıyor.

O zamanlar şimdi ki Tayyare Kültür Merkezinin olduğu yerde bulunan Şar Kulübünün işletmeciliğini üstleniyor.

Bursalı olup ta atadan dededen bilenler bilir; Şar Kulüp, zamanın kentin ileri gelenlerinin müdavimi oldukları özel ve ayrıcalıklı bir kulüp.

Şar Kulüp işletmeciliğini yine o zamanlar Yahudilik Çarşısı adıyla bilinen ve daha çok Yahudi kökenlilerin işlettikleri meyhanelerin bulunduğu ve adının sonradan lakabı ‘’Arap şükrü sokağı’’olarak anılacağı sokakta iki buçuk liraya bir dükkan tutup kuru fasulye, pilav, paça, işkembe çorbası türünde yemekler yaparak işlettiği yıllar izliyor.

Dükkanın kısa sürede tanınması müşterilerinin arasında Bursa civarından atları ile gelen insanların da bulunmasına sağlıyor.

Yani Arap Şükrü lokantacılığı askerliğinde ki titizliğinden ve prensiplerinden ödün vermeden sürdürüyor ve yıllar geçtikçe de ekol oluyor.

Bursa’da her ne kadar Arap Şükrü’yü Arap Şükrü yapan lokantacılığı ve meyhaneciliği sanılsa da okuduğunuz satırları yazarken Sayın Raif Kaplanoğlu’nun  ‘’Bir Savaş Gazisi Arap Şükrü’’ adlı yazısından yaptığım alıntılardan öğrendim ki, Arap Şükrü’yü Arap Şükrü yapan, meyhaneye bile besmelesiz girmeyen, girenlere de kızacak, kışın kendi evine odun kömür almadan önce fakir evlere gönderecek, hastası ya da yaşlısı olanlara muhakkak yiyecek desteği verecek kadar da engin gönüllü olması imiş.

İlk eşinin vefatından sonra hayatını Müyesser Hanımla birleştiren Arap Şükrü’nün bu evlilikten de Yılmaz, Doğan, Ergun, Çetin, Ahmet, Melek adlı çocukları oluyor.

1960 ise Arap Şükrü’nün ebediyete göçtüğü yıla denk geliyor.

Artık ünlenen ve genişleyen işin başına sekiz evlanın beşi olan erkek kardeşler geçerek müesseseyi sonraki yıllara taşıyorlar.

Bugün ARAP ŞÜKRÜ- ÇETİN adı da şu anda mekanın işletmeciliğini yürüten oğullarından Çetin beyin adı ile anılıyor.

Bir zamanların  ‘’Kırmızı Sokağı’’nın Arap şükrü Sokağına dönüşmesinde dedelerinin lakabını ve ismini marka yapmayı başaran ikinci ve üçüncü kuşağın rolleri büyük.

Malum Kırmızı Sokak içki içilen işletmelerin yoğunlukta bulundukları yerlere verilen genel bir isim ve Bursa bu tip sokakların kent dışına taşınılması konusunun gündeme geldiği ilk şehir.

Hadise gündeme gelmesine gelmiş ama Arap Şükrü Sokağı buralıların da sokağı sahiplenmeleri ile çok uzun yıllardır varlığını sürdürmüş.

İçki içersiniz içmezsiniz; içkiye mesafeli de olabilirsiniz, iki tek parlatmaktan keyifte alabilirsiniz.

Kadehi tadında bırakıp, kimseye bir rahatsızlık vermediğiniz, olayı çığırından çıkartıp çoluk çocuğun nafakasını göz ardı etmediğiniz ve hayatı alkolde aramadığınız sürece

O sizin bileceğiniz iş.

Karışmakta kimsenin haddi değil.

Benim bu yazıyı kaleme alma nedenim içkiye düşkünlüğüm filan değil (kaldı ki sosyal içici bile sayılmam) kocaman bir tarihi olan Arap Şükrü ve sokağının doğup büyüdüğüm şehirde olmasından aldığım keyif.

Hele artık öyküsünü de biliyorum ya daha da keyif.

Bu arada mekanın üst katından da söz etmezsem sevgili kardeşim Engin Koray Ünlü’nün ve mekanın son kuşak işletmecisi Çetin Değişmezin kızı Sevgi Değişmez Çiftçioğlu Hanım Efendi’nin emeklerine saygısızlık etmiş olurum.

İçerisinde Atatürk Köşesi - Müzeyyen Senar Köşesi- Zeki Müren Köşesi - Kadın Yazarlar Köşesi - Erkek Yazarlar Köşesi ve Neyzen Tevfik Köşesi ile tarihte eskilere yolculuk yapabileceğiniz, elli kişi kapasiteli sıcacık ve son derece sevimli üst katın adının da bir süre sonra Arap Şükrü markası ile birlikte anılacağından eminim.

Hele üstat Neyzen K.’nın sahne aldığı bir geceye de denk gelirseniz adam keyif almakta haklıymış diyeceğinizden daha da eminim.

Eee hani menü diyen olursa;

Benim balık ve her türden deniz mahsulü ile aram doğduğumdan beri açık olduğundan bu konuda sadece arkadaşlarımın izlenimlerini aktarabileceğim size.

Hepsinin balıklar ve diğer deniz mahsülleri için kurdukları ortak cümleler ‘mükemmel’ diye başlıyordu.

O kadarını söyleyeyim, gerisini gidince siz tamamlarsınız.

Şuraya son bir not daha iliştireyim de öyle bitireyim yazıyı;

Arap Şükrü Sokağı’nda gerçek Arap Şükrü özeni ve kültürü ile ağırlanmak isterseniz tabelasında Arap Şükrü Çetin yazan mekana gidiniz.

Ne de olsa asıl asıldır ve özü barındırır.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.