Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Siz çalışırsınız onlar kazanır!

Yazının Giriş Tarihi: 11.11.2021 00:06
Yazının Güncellenme Tarihi: 11.11.2021 00:06

Doğalgaz, elektrik, temiz su ve temiz gıda bu çağda olmazsa olmazlarımız artık. Sağlık, eğitim, teknolojik cihazlar ve iş (-meslek-) sahibi olmak ise insanlığın yüzyıllar boyunca kesin çözüm bulduğu ya da bulmaya gayret ettiği temel alanlar… Bir insanın ‘Dünya’ adını verdiğimiz gezegenimizde yaşadığını hissetmesi için bu sekiz alanda kendisini rahat hissetmesi, sunulan hizmetlerden kolayca yararlanması gerekir…

Peki öyle mi gelişiyor her şey… Kocaman bir HAYIR!

İnsanın yaşamına doğrudan etki eden kapitalist dünya ile sosyalist dünya arasındaki temel fark; Yönetim kadrosunu oluşturan erkin, ‘Tercihlerini’ kim ya da kimlerden yana kullandığı ile doğrudan ilintili olan bakış açısı…

Yetkileri kullanan ve bütçe yapan erk; Halka neyi, ne kadar vereceğini belirlerken ‘tercih’ kullanır… İnsanını daha rahat yaşatmak isteyenlerle, halkını sömürmek isteyenler arasında seçim yapmak için sandık başına giden birey ise tam da bu aşamada içinde olduğu kültürel baskı araçlarıyla karşılaşır… 

Vatan, millet, bayrak ve din, her ülkede kutsaldır, vazgeçilmez… Kapitalistlerin en sevdiği argümanlar tam da bu alanlardan gelir. Gariptir; Sosyalist ülkelerde de sloganların altını kazıdığınızda aynı kutsallara rastlarsınız; Laiklik ise din konusundaki kesin sözcükleri törpüler…

Vatikan veya Diyanet İşleri Başkanlığı ya da Hahamlar, insanı öncelerken ‘Tercih’ yapabilirler mi…? Katolik, Ortodoks veya Protestan liderler, geçim sorunu yaşayan halka hangi açıdan yaklaşırlar? Görürler ve konuşurlar mı mesela…?

Onların var olan sisteme aykırı sözlerini duymak pek mümkün olmaz… “Siz Tanrınızı unuttunuz, sapkın işlere kalktınız. Şimdi Tanrıya sarılın ve dua edin” sözlerine, filmlerde bolca rastlarsınız. İnananlarla yürümek daha kolaydır…

Bu aşamada demokrasi devreye girer. Eğitilmiş ve muhakeme yeteneği gelişmiş olan insanlar, geleceklerini garanti edecek tüm alanlarda özellikle bütçede söz sahibi olmak isterler. Seçtikleri vekillerin ‘Haklar ve sorumluluklar’ konusunda çalışmalarını ve ‘Erk’i sıkıştırmalarını isterler… Çünkü ev, otomobil, tatil, çocukların eğitimi, sosyal faaliyetlere katılım, bol bol gıda ve sorunsuz bir hayat hep bütçeye bağlıdır ve bunu yakından bilirler… Söz söylemek için örgütlenmek gerektiğinin de farkındadırlar…

Gelişmiş ülkelerde özgürlüklerin sonuna kadar kullanılması, tam da bu nedenledir. Halk, istemediği kararlara tepki gösterir. Hukuk tam ve kesintisizdir. Güven verir. Sosyal devlet ilkesi uygulanır… Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nin de içinde olduğu Merinos Parkında kurulacağı (!) açıklanan ‘Serbest Kürsü’ de bu aşamada devreye girer. Demokrasilerde konuşursun ve sonrasında başına bir şey gelmeyeceğini bilirsin. İçinden geldiği gibi patlarsın! 

Sosyal medyadaki paylaşımların artmasındaki temel neden, konuşamadıklarını yazıya dökme çabasından başka bir şey değil bana göre… Herkes yazar, çizer, şair ve sanatçı olduğunu hissediyorsa eğer; Bunda insanların kendilerini internette görece özgür hissetmesi olduğunu kolayca söyleyebilirim…

Bütçeye baktığınızda gördüğünüz her satır, sizin nasıl bir dünyaya hizmet ettiğinizi de gösterir… Kapitalist dünyanın faiz sarmalına kapıldığınızı hemencecik anlarsınız. Ne yaparsanız yapın kurtulamazsınız… Doğrudan alınan vergilerin, sizden kesilen veya dolaylı olarak ödediğiniz vergilerden düşük olduğu bütçeler, dar gelirli halkın daha da çok çalışarak fakirleşmesini beraberinde getirir… Karayolu, hastane, köprü ve savunma giderlerindeki artışların yaşamınıza rahatlık getirmediğini anlarsınız ancak elinizden bir şey gelmez… Ülkeniz kalkınmaktadır ama sizin cebinizden çıkan miktar artmaktadır…

Etinizden, sütünüzden, kemiklerinizden ve yününüzden yararlanan kapital sahipleri, uluslararası şirket ve kuruluşlarla işbirlikleri yaptıklarını açıklarlar. Gururlanırsınız… Sizin dilinizi kullanmayan insanların yurdunuza yatırıma geldiğini, onların yanında işçi olarak çalışacağınızı anlatırlar size. İŞ bulmanın aslanın midesinde olduğunu bildiğiniz için sevinirsiniz… Eşit işe eşit ücret alamayan kadınlar da artık işgücü piyasasındadır… Ailece çalışabilirseniz belki rahat rahat yaşamaya başlarsınız. Asgari ücret belirlerler sizin için. Olsun varsın ülkeniz gelişmektedir ve sizin refah payından haberiniz bile olmaz…

Yaşayıp gidersiniz… Artık alıştığınız yaşama da inanırsınız…

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.