Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Seviniyoruz!

Yazının Giriş Tarihi: 07.07.2021 00:03
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.07.2021 00:03

İnsanlarımız, beklediklerine, istediklerine kavuştuklarında çok çabuk mutlu oluyorlar ve seviniyorlar.

Önümüz Kurban Bayramı. Bayram süresince kurban kesmek isteyenlerin yanı sıra, bu bayram sürecini tatile çevirme ve yaz tatilini yapabilme imkanlarını araştırınlar da var. Ama, malum, Bursa ve yakın çevresindeki denizlerde, özellikle Marmara Denizi’ndeki müsilaj tehlikesi ve tehdidi yüzünden insanlarımız tatil merkezlerini değiştirmek zorunda kalabilirler.

Bursa sahillerine şöyle bir bakıyoruz.

Gemlik Kumla ve Armutlu arasındaki sahillerde insanlarımız havlularını almışlar ve denize giriyorlar. Müsilaj tehlikesi veya varlığı pek çok kişinin galiba umurunda bile değil.

Mudanya ve Karacabey ile Bandırma arasındaki sahillere bakıyoruz, buralarda da insanlarımız denizin tadını çıkarıyorlar.

Bir yandan müsilaj temizlemesi ve mücadelesi sürerken, diğer yandan da iç turizm ve insanların yazlıklarına gelmesi, deniz, kum ve güneşten oluşan yaz tatilinin başlamasına yol açtı.

Denize giren insanlarımız, müsilaj tehlikenin yapılan temizleme çalışmasıyla gelip geçtiğini, denizin tertemiz olduğunu, sahillerin güvenle kullanılması gerektiğini ifade ediyorlar.

İlgililer, yetkililer ise, denizdeki müsilaj tehlikesinin hala devam ettiğini, gerekli önlemlerin alınsa bile bu tehdidin en az beş yıl daha sürebileceğini anlatıyorlar.

Bir de gözle görülen gerçekler var.

Müsilaj denizin bazı yüzeylerinde hala görülüyor. Rüzgarla, bir o yana bir bu yana savrulup duruyor. Akıntıya kapılıp yüzüyor.

İnsanlarımızda bu esnada, müsilajların yanlarını teğet geçip, denizde yüzmenin zevkini tadıyorlar.  Bazı sağlık uzmanları ise denizdeki müsilajın insan sağlığını etkilemeyeceğini ileri sürüyorlar.

Bizlerde kimin ne söylediğine, hangisine inanacağımıza, hangisine inanmayacağımıza karar vermekle güçlük çekiyoruz. Her ne olursa olsun bu konuda ciddi önlemler ve tedbirler alınmalı. Çevre Bakanlığı dahi, tehlikenin geçmediğini açıklarken, vatandaşları dikkatli olmaya çalışırken, bir den bire, deniz yüzeyinin bazı o bölgelerindeki müsilaj görüntüsünün ortadan kalkmasıyla cumburlop denize dalınması acaba ne kadar doğru?

Yaz ayları geldi. Sıcaklar bastırdı. Bizlerde yoğun geçen bir kapanma ve kısıtlama ortamından çıkıp, normalleşme adımlarının atılmaya başlanmasıyla sanki özgürlüğüne yeni kavuşmuş insanlar gibi hareket etmeye başladık. Oysa ki, pandemi tehlikesi devam ediyor. Salgın devam ediyor. Her ne kadar hasta rakamları azalsa, vefat sayıları azalsa, iyileşen hasta sayısında önemli oranda yükselme olsa da tehlikenin farkında olunmasında fayda var.

Bu konuları düşünüp üzüldüğümüz kadar sevindiğimiz olaylarda var.

Kısıtlama devri şimdilik sona erdi. Çok şükür sevindik.

Tatil mevsimi başladı. Seyahat kısıtlaması yok. Sokağa çıkma kısıtlaması yok. Sabahtan gece yarısına kadar gezip, tozmak, eğlenmek artık serbest. Sevindik.

Kurban Bayramı öncesinde emeklilere zam yapıldı. Enflasyon yüksek çıktı. Bir yandan zam geldi diye sevinirken diğer yandan enflasyonun yüksek çıkmasına üzüldük. Çünkü, ülkemiz ekonomisinde gerçekten çok zor günleri yaşıyoruz. Elektrik, akaryakıt, doğalgaz fiyatlarına gelen zamlar, üretimden tüketime kadar bütün ürünlere birer ikişer zam olarak bize geri dönmeye başladı. Emeklilerin aldıkları yüzde 8 oranlı zam, henüz daha paralar cebe bile girmeden elektrik zammı ile ceplere girmeden eridi.

Sosyal alanlarda da büyük sıkıntılarımız var.

İnsanlar pandemi döneminde çalışamadıkları ve cepten yedikleri yada borçlandıkları için şimdi o borçları ödemenin vakti zamanı geldi. Bu durum da “borç yiyen kendi kesesinden yer” mantığı ile düşünüldüğünde doğru ama, sağlık, yaşamakla ölüm arasındaki tercih nedeniyle güç günlerin yaşanmasında yapılan borçlanmaların da bir hali yoluna gidilmeli.

Görüştüğüm pek çok vatandaşlarımız, banka kredi kartları ödemeleri ve faizlerinde düzenleme yapılmasını istiyorlar. Hatta, bazı ödeme takvimlerinin üç ay faiz uygulanmadan ertelenmesini istiyor bekliyorlar.

Bir başka beklentide Emeklilikte Yaşa takılanlara yönelik, yaş sırını uygulamasının sona erdirilmesi açıklaması olarak göze çarpıyor.

Bana göre, önümüzdeki seçimlerin kaderini, siyasetteki gidip gelmeler, ona buna takılmalar, itham etmeler, açılan dosyalar, yasadışı mafyadan medet uman muhalefetin çırpınışları değil, emekliler ile emeklilikte yaşa takılanlar belirleyecek.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.