Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Seçim 14 Mayıs!

Yazının Giriş Tarihi: 07.10.2022 00:06
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.10.2022 00:06

Seçimler erken mi yapılacak, zamanında yapılacak gibi tartışmaları dört yıldır aralıksız dinliyoruz. İzliyoruz. Siyasetin ana gündem maddesi türban olurken bu kez de seçimlerin bir ay erkene alınması ve 14 Mayısta, yapılıp yapılmayacağı tartışması gündeme düştü.

Siyasette yeni dönem epey hızlı başladı. Hükümetin seçim yatırımı olarak isimlendirilen EYT (Emeklilikte yaşa takılanlar) ile bir takım cezaların affedilmesi, öğrencilerin kredi borçlarının faizlerinin silinmesi gibi bazı konuların içinde yer aldığı torba yasası ele alması ve TOKİ konutları için yapılan başvuruların 5 milyonu aşmasının bunda önemli rol oynadığı iddia ediliyor. Birde, Sosyal Medya Kanunu olarak bilinen kanunun mecliste görüşülmeye başlanması ve seçim öncesinde yeni bir anayasa değişikliğine HDP’nin yeşil ışık yakması da böyle bir kararın alınmasına etki edeceği konuşuluyor.

Ankara’dan gelen son kulis haberlerine göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM gurubunda yaptığı konuşmasının ardından MHP lideri Devlet Bahçeli’yi ziyaret etti.

Bu ziyaret sırasında 2023 seçimlerinin Mayıs ayında yapılması ilke olarak kabul edildi. Tabi bu durum resmi olarak açıklanmasa da kulaktan kulağa yayılan bilgilere göre Mayıs ayının son günleri değil, ikinci haftası seçildi seçim için. Nedeni, 14 Mayıs 1950 yılında yapılan seçimleri Adnan Menderes’in başında olduğu Demokrat Parti tek başına kazandı.

14 Mayıs tarihinin ikinci önemi ise Türk demokrasisinde çok partili seçimlerin yapıldığı ilk seçim olması. AK Parti içinden yapılan değerlendirmelere göre CHP 14 Mayıs 1950 tarihli seçimlerde hüsrana uğramıştı. Aradan geçen 72 yıl sonra aynı hüsranı bir kez daha yaşayacak mı?

Bu tarihi ilk kez MHP genel sekreteri ve Bursa milletvekili İsmet Büyükataman Bursa genişletilmiş il toplantısında açıklamıştı. Sanırım Kurban Bayramı idi. Partililer, “seçimler erken mi olacak, zamanında olacak?” diye sormuşlardı.

Büyükataman ise “Mayıs ayında olması muhtemel. Hedef tarih 14 Mayıs olabilir” diye cevaplandırmıştı. Nedenini ise, Haziran ayında okulların tatil olması, tatil mevsiminin başlaması, hav mevsimi olması, tarım da hasat zamanı olması nedeniyle seçimlere katılımların Haziran ayında beklenilen düzeyde olamayacağı, Mayıs ayında ise katılımın tam olmasının beklendiği olarak yorumlanmıştı.

Tabi, seçimlerin erkene alınmasına yönelik pek çok bahane ve neden sayılabilir. Ama, Cumhurbaşkanının seçim sistemi ile ilgili yapılan itirazların da bir an evvel önüne geçilmesi ve Erdoğan’ın tekrar aday olamayacağı yolundaki iddiaların da ortadan kaldırılması için böyle bir karar alınması zaten bekleniyordu.

Bu duruma bakalım, muhalefet cephesi nasıl cevap verecek?

Çünkü, sürekli erken seçim isteyen bir siyasi yapının, seçimlerin Haziran ayı yerine Mayıs ayına çekilmesine yorumları nasıl olacak?

14 Mayıs tarihine, geçmişteki hatıralar nedeniyle itiraz edilip edilmeyeceğini de merak ediyorum. Aslında, muhalefetin seçimlerin bir ay erkene alınmasına pek de önemsemeyeceğini düşünüyorum. Çünkü, sürekli seçim isteyenlerin, seçim tarihinin belli olmasına göre hareket edebilmesi ve hedef belirlemesine katkı sağlayacağı kesin.

Hal ve durum böyle olunca da “bu konuyu fazla uzatmaya gerek yok” mantığı ile hareket edileceğinden eminim.

Tabi, muhalefet cephesinde, seçimlere yönelik en büyük beklenti ekonomik yapının daha da kötüye gitmesi. Ekonomi kötü olursa halkımız AK Parti’ye oy vermeyecek. Böylece, alternatif olarak muhalefet güçlenecek. Altılı masa ise artı bir destekçileriyle birlikte seçimlere kazanıp iktidara gelecek.

Senelerdir bu senaryo üzerinde kurgu yapılıyor.

İktidar da muhalefette ekonomiye bel bağlamış durumda. İktidar ekonomik iyileştirme için Karadeniz doğalgazının Mart ayından itibaren evlerde kullanılmaya başlamasıyla fiyatlarda düşüş bekliyor. Yılbaşında yapılacak ve Şubat ayında vatandaşın eline geçecek olan zamlarla da ekonomik refahın sağlanabileceği beklentisi var.

Birde, muhalefetin, türban meselesinde olduğu gibi vakti ve saati belli olmayan bir takım ayak oyunlarıyla siyasi gündemi tıkayıp, kendi seçmenlerini bile küstürmesi gibi olaylara imza atmasının kendilerine yarayacağını düşünüyorlar.

Halkımız ise ekonomik sıkıntıların çözümlenip, eline geçen maaşları, gelirleriyle rahat ve mutlu yaşamak istiyor. Huzur istiyor, huzur.

Anarşi ve terör olaylarının olmadığı, kentlerde hiçbir şeyden korkutulmadan, rahatlıkla gezilebilen bir ülke istiyor vatandaşlarımız. Terörle kol kola iktidar yürüyüşü yapılmasına sanırım izin vermez bu halkımız.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.