İstem dışı idrar kaçırma ya da idrarın tutulamaması kadınlar arasında genellikle olağan bir durum olarak görülerek dikkate alınmayabiliyor ya da gizlenebiliyor. Özellikle öksürürken, hapşırırken ya da gülerken idrar kaçıran kadınların sosyal hayatları olumsuz etkilenebiliyor. Uzmanlar, ilaç ve cerrahi yöntemlerle tedavisi mümkün olan idrar kaçırma sorununun ciddiye alınması gerektiğini, aksi halde başka sağlık sorunlarına neden olabileceğinin altını çiziyor.
Haber Giriş Tarihi: 27.01.2023 11:44
Haber Güncellenme Tarihi: 27.01.2023 11:44
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
İstem dışı idrar kaçırma ya da idrarın tutulamaması kadınlar arasında genellikle olağan bir durum olarak görülerek dikkate alınmayabiliyor ya da gizlenebiliyor. Özellikle öksürürken, hapşırırken ya da gülerken idrar kaçıran kadınların sosyal hayatları olumsuz etkilenebiliyor. Uzmanlar, ilaç ve cerrahi yöntemlerle tedavisi mümkün olan idrar kaçırma sorununun ciddiye alınması gerektiğini, aksi halde başka sağlık sorunlarına neden olabileceğinin altını çiziyor.
Kadın Doğum ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Selahattin Kumru, kadınlarda idrar kaçırma şikayeti ile başvuruların son derece az olduğunu belirterek, bunun nedenini kadınların bu durumu yaşlılık ile ilgili normal bir süreç olarak görmelerine ya da tedavisinin olmadığını düşünerek çaba harcamamalarına bağlıyor.
Kumru, tedavi edilmeyen bu sorunun kronikleşebileceğini hatta başka sağlık sorunlarına zemin hazırlayabileceği konusunda uyardı. Tedavisinin son derece basit ve mümkün olduğunun altını çizen Selahattin Kumru, “Pek çok hasta kadın hastalıkları ve doğum muayenesi sırasında bile bu yakınmadan bahsetmiyor, ancak idrar kaçırma şikayetinin olup olmadığını sorguladığımız zaman durumu öğreniyoruz. Muayene sırasında çekiniyorlar. Yaşlılık göstergesi olarak düşünüp tedavi arayışına girmiyorlar” diye konuştu.
“Tedavisi mümkün ve çok kolay”
Normal süreçte idrarın böbreklerde yapıldıktan sonra üreter adı verilen kanallar ile idrar torbasına biriktiğini, belli bir seviyeye ulaşınca idrar torbasının (mesane) artan basınç ile beyne uyarılar gönderdiğini ve idrar torbasının boşaltıldığını belirten Selahattin Kumru, idrar kaçırma sorunu yaşayan kadınlarda ise istemsiz olarak idrarın dışarıya kaçabildiğini bu duruma tıpta Üriner İnkontinans adı verildiğini söyledi.
İdrar kaçırma sorunu için önleyici yaklaşımların önemine dikkat çeken Prof. Dr. Selahattin Kumru, “Öncelikle risk faktörü olabilecek durumlardan kaçınılması gerekir. Yani Obezitenin önlenmesi, sigaranın bırakılması, özellikle zor doğumların önlenmesi, sürekli karın içi basıncını arttıran durumların ortadan kaldırılması gibi hastalığın oluşumunun önlenmesi her zaman olduğu gibi oluşan bir hastalığı tedavi etmekten daha çok tercih edilmelidir. Kegel egzersizleri gibi egzersizler, pelvik taban yapılarının güçlendirilmesine ve idrar çıkışı kontrolüne yardımcı olacaktır. Urgency (acil) idrar kaçırma durumlarında ise genellikle ilaç tedavileri yarar sağlamaktadır. Stres üriner inkontinans (öksürürken hapşırırken idrar kaçırma) mesane boynu hareketliliği ile birlikte genellikle cerrahi müdahale gereken durumlardır. Cerrahi müdahale gerektiren durumlarda hem vajinal hem de abdominal yoldan yapılan çok sayıda ameliyat yöntemi mevcuttur. Vajinal yoldan yapılan ameliyatlarda genellikle sentetik bir yama idrar torbasının öksürünce aşağıya inen kısmına (mesane boynu) destek olarak konulmakta ve öksürünce aşağıya inmesini engellemektedir. Abdominal yoldan gerçekleştirilen ameliyatlar da aynı mantık ile çalışmakta ve idrar torbası boynunun aşağıya kaymasını engellemek için uygulanmaktadır” şeklinde konuştu.
Kumru, kadınların çekinmeden mutlaka kadın hastalıkları ve doğum uzmanına konuyu belirtmeleri gerektiğini hatırlattı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Kadınlarda "idrar kaçırma" durumuna dikkat
İstem dışı idrar kaçırma ya da idrarın tutulamaması kadınlar arasında genellikle olağan bir durum olarak görülerek dikkate alınmayabiliyor ya da gizlenebiliyor. Özellikle öksürürken, hapşırırken ya da gülerken idrar kaçıran kadınların sosyal hayatları olumsuz etkilenebiliyor. Uzmanlar, ilaç ve cerrahi yöntemlerle tedavisi mümkün olan idrar kaçırma sorununun ciddiye alınması gerektiğini, aksi halde başka sağlık sorunlarına neden olabileceğinin altını çiziyor.
İstem dışı idrar kaçırma ya da idrarın tutulamaması kadınlar arasında genellikle olağan bir durum olarak görülerek dikkate alınmayabiliyor ya da gizlenebiliyor. Özellikle öksürürken, hapşırırken ya da gülerken idrar kaçıran kadınların sosyal hayatları olumsuz etkilenebiliyor. Uzmanlar, ilaç ve cerrahi yöntemlerle tedavisi mümkün olan idrar kaçırma sorununun ciddiye alınması gerektiğini, aksi halde başka sağlık sorunlarına neden olabileceğinin altını çiziyor.
Kadın Doğum ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Selahattin Kumru, kadınlarda idrar kaçırma şikayeti ile başvuruların son derece az olduğunu belirterek, bunun nedenini kadınların bu durumu yaşlılık ile ilgili normal bir süreç olarak görmelerine ya da tedavisinin olmadığını düşünerek çaba harcamamalarına bağlıyor.
Kumru, tedavi edilmeyen bu sorunun kronikleşebileceğini hatta başka sağlık sorunlarına zemin hazırlayabileceği konusunda uyardı. Tedavisinin son derece basit ve mümkün olduğunun altını çizen Selahattin Kumru, “Pek çok hasta kadın hastalıkları ve doğum muayenesi sırasında bile bu yakınmadan bahsetmiyor, ancak idrar kaçırma şikayetinin olup olmadığını sorguladığımız zaman durumu öğreniyoruz. Muayene sırasında çekiniyorlar. Yaşlılık göstergesi olarak düşünüp tedavi arayışına girmiyorlar” diye konuştu.
“Tedavisi mümkün ve çok kolay”
Normal süreçte idrarın böbreklerde yapıldıktan sonra üreter adı verilen kanallar ile idrar torbasına biriktiğini, belli bir seviyeye ulaşınca idrar torbasının (mesane) artan basınç ile beyne uyarılar gönderdiğini ve idrar torbasının boşaltıldığını belirten Selahattin Kumru, idrar kaçırma sorunu yaşayan kadınlarda ise istemsiz olarak idrarın dışarıya kaçabildiğini bu duruma tıpta Üriner İnkontinans adı verildiğini söyledi.
İdrar kaçırma sorunu için önleyici yaklaşımların önemine dikkat çeken Prof. Dr. Selahattin Kumru, “Öncelikle risk faktörü olabilecek durumlardan kaçınılması gerekir. Yani Obezitenin önlenmesi, sigaranın bırakılması, özellikle zor doğumların önlenmesi, sürekli karın içi basıncını arttıran durumların ortadan kaldırılması gibi hastalığın oluşumunun önlenmesi her zaman olduğu gibi oluşan bir hastalığı tedavi etmekten daha çok tercih edilmelidir. Kegel egzersizleri gibi egzersizler, pelvik taban yapılarının güçlendirilmesine ve idrar çıkışı kontrolüne yardımcı olacaktır. Urgency (acil) idrar kaçırma durumlarında ise genellikle ilaç tedavileri yarar sağlamaktadır. Stres üriner inkontinans (öksürürken hapşırırken idrar kaçırma) mesane boynu hareketliliği ile birlikte genellikle cerrahi müdahale gereken durumlardır. Cerrahi müdahale gerektiren durumlarda hem vajinal hem de abdominal yoldan yapılan çok sayıda ameliyat yöntemi mevcuttur. Vajinal yoldan yapılan ameliyatlarda genellikle sentetik bir yama idrar torbasının öksürünce aşağıya inen kısmına (mesane boynu) destek olarak konulmakta ve öksürünce aşağıya inmesini engellemektedir. Abdominal yoldan gerçekleştirilen ameliyatlar da aynı mantık ile çalışmakta ve idrar torbası boynunun aşağıya kaymasını engellemek için uygulanmaktadır” şeklinde konuştu.
Kumru, kadınların çekinmeden mutlaka kadın hastalıkları ve doğum uzmanına konuyu belirtmeleri gerektiğini hatırlattı.
En Çok Okunan Haberler