Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

“COVID-19 açısından sigarayla e-sigaranın farkı yok!”

SİGARA KULLANIMININ COVID-19’A YAKALANMA RİSKİNİ 14 KAT ARTIRDIĞINI HATIRLATAN DR. ÖĞR. ÜYESİ CENKER ZEKİ KOYUNCUOĞLU, “E-SİGARANIN BU AÇIDAN SİGARADAN HİÇBİR FARKI YOK” DEDİ.

Haber Giriş Tarihi: 07.05.2020 16:15
Haber Güncellenme Tarihi: 07.05.2020 16:15
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
“COVID-19 açısından sigarayla e-sigaranın farkı yok!”

Sigara kullanımının COVID-19’a yakalanma riskini 14 kat artırdığını hatırlatan Dr. Öğr. Üyesi Cenker Zeki Koyuncuoğlu, “E-sigaranın bu açıdan sigaradan hiçbir farkı yok” dedi.

Tüm dünyayı etkisi altına alan Yeni Tip Korona virüs Hastalığı (COVID-19) salgınıyla sigaranın ilişkisi sık sık tartışılan bir konu olarak gündeme geliyor. Araştırmaların, sigara kullanımının COVID-19 hastalığı riskini 14 kat artırdığını ortaya koyduğunu söyleyen İstanbul Aydın Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Periodontoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Cenker Zeki Koyuncuoğlu, e-sigara kullanımının, birçok alanda olduğu gibi COVID-19 konusunda da sigaradan bir farkının olmadığını ifade etti.

“Yılda 8 milyondan fazla insan sigaradan ölüyor”

Dünya Sağlık Örgütü’nün son verilerine göre tütün ve tütün ürünlerinin, birçoğu kanser yapıcı olan 7 binden fazla toksik kimyasal madde içerdiğini kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Koyuncuoğlu, “Tüm dünyada 1,1 milyar civarında kişinin tütün ve tütün ürünleri kullandığı ve bunların yüzde 80’inin az gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerde yaşadığı bildiriliyor. Sigara bağımlılığı, dünyanın karşılaştığı en büyük halk sağlığı tehditlerinden biri ve dünya çapında yılda 8 milyondan fazla insanı öldürüyor. Bu ölümlerin 7 milyondan fazlası doğrudan tütün kullanımı nedeniyle gerçekleşiyor Yaklaşık 1,2 milyon kişi ise sigara kullanmadığı halde, ne yazık ki pasif içicilikten dolayı hayatını kaybediyor” dedi.

“Çok önemli bir halk sağlığı problemi oluşturuyor”

E-sigara veya elektronik sigaranın ilk olarak 2003 yılında Çin’de geliştirildiğini, yaklaşık üç yıl sonra da Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa pazarına tanıtıldığını hatırlatan Dr. Öğr. Üyesi Koyuncuoğlu, “Bu ürünün sıvı içeriğinde nikotin, propilen glikol, gliserin, aromalar ve bilinmeyen başka kimyasallar bulunuyor. Yetişkin bireyler için, e-sigaralar, sigara, puro, pipo ve nargile gibi tütün ürünlerine maruz kalmayı sınırlandırarak zararı azaltan bir sigara bırakma aracı olarak ve geleneksel tütün ürünlerine göre daha sağlıklı ve güvenli bir alternatif olarak pazarlanıyor. Ancak bu iddiaların hiçbiri mevcut araştırmalarca desteklenmiyor. Dünya Sağlı Örgütü de bu iddiaları reddediyor. E-sigaraların büyük ölçüde kontrolsüz üretimi ve pazarlanması ile bu ürünlerin uzun süreli kullanımının güvenliğini kanıtlayan çalışmaların olmaması çok önemli bir halk sağlığı problemi oluşturuyor. Ayrıca, e-sigara kullanımının gençler arasında hızla artması ciddi endişelere yol açıyor” ifadelerini kullandı.

E-sigara ağız ve diş sağlığını da bozuyor

E-sigarayı ağız ve diş sağlığı açısından da değerlendiren Dr. Öğr. Üyesi Koyuncuoğlu, “E-sigarada kullanılan sıvıların tıpkı yüksek oranda şeker içeren asitli içecekler gibi çürük oluşturma riskini yükseltebileceği ve diş minesinde estetik bozulmalara neden olacak şekilde renkleşmelere yol açtığı da tespit edilmiştir. E-sigaraların tıpkı bildiğimiz sigara gibi diş eti hastalıklarının artmasına neden olduğu ve ağız sağlığını korumak için her iki tür sigaranın da bırakılması şarttır. E-sigaraların içeriğindeki nikotin ve nikotin dışı kimyasalların ürettiği buharın diş eti dokularında iltihabi yanıtı bozduğu ve buradaki hücrelerde DNA hasarına yol açtığı da bilinen bir durumdur. Ayrıca, e-sigara kullanan kişilerin diş implantlarının kaybı açısından da daha yüksek risk grubunda olduğu araştırmalarla tespit edilmiştir” diye konuştu. Elektronik sigarada kullanılan sıvının içeriğinde toksik olduğu kanıtlanmış kimyasal maddelerin ağız dokularında irritasyonlara neden olabildiğini ve tekrarlayan maruziyetlerde tüm vücut sistemleri üzerine toksik etki gösterebildiğini ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Koyuncuoğlu, “Daha da önemlisi, e-sigaraların nispeten yeni bir ürün olduğu göz önüne alındığında bunların ağızda oluşturduğu komplikasyonlar henüz tanımlanmamış olabilir. Bu nedenle bu ürünlerin ağız kanserlerine neden olmayacağı iddiası da uygun değildir” dedi.

“Şimdi bırakma zamanı”

COVID-19 ile sigara arasındaki ilişkinin incelendiği çalışmalarda sigaranın, hastalığın ilerlemesi için risk faktörü olduğunun ve hastalığa yakalanma riskini tam 14 kat artırdığının tespit edildiğinin altını çizen Dr. Öğr. Üyesi Koyuncuoğlu, “Dünya Sağlık Örgütü de sigara ve tütün ürünleri kullanımının COVID-19’dan zarar görme riskini arttırdığını bildiriyor. Tüm tütün ürünlerinde olduğu gibi e-sigaraların da özellikle çocuklarımız ve gençlerimiz için büyük bir tehlike oluşturduğunu unutmamalı ve onları bu ürünlerden korumak ve kurtarmak için elimizden gelenin en fazlasını yapmalıyız. Tüm bağımlı bireylerin kendileri ve sevdikleri için tütün ve tütün ürünlerini şimdi bırakma zamanı diyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.