Ekonomik duruma şöyle bir göz atalım. Fabrikalarda çarklar tam olarak nonstop dönmüyor. Alış-veriş piyasası internet ortamına taşındı. Çarşı- Pazar ekonomisi bitti, bitecek.

Uzun süren pandemi kısıtlamaları nedeniyle ekonominin zilleri alarm vermeye başladı. Normalleşme adı altında bir takım gevşeme olsa bile toparlanmak için epey zaman gerekiyor. Kısıtlama normalleşme derken, aylardır kapıları kapalı kalan işyerlerinin açılmasıyla birlikte halkın buralara akın etmesi, pandemi kurallarının hiç sayılması ve hastalık vakalarının yeniden yükselişe geçmesi tedirginlik yaratıyor.

Bugün açılan işyerleri için belki de yarın yeniden kapatılma kararı alınması gündemde.

Pek çok uzman, halk sağlığı açısından tehlikeli günleri yaşadığımızı ifade ediyor.

Caddeler, sokaklar dopdolu.

Kafeler dopdolu. Uzun süre buralara gelemeyen vatandaşların aniden baskın yapar gibi gelmeleri ise hem işyeri sahiplerini hem de sağlık açısından doktorlarımızı endişelendirmeye başladı.

Hastanelere başvuran vatandaşların örnek, yüz 30 bin kişinin testi yapıldıktan sonra bunlardan 13 bin tanesinin hastalıklı çıkması, insanları korkutuyor.

Aniden ve birden hasta sayısının yükselmesi, pandemi ile ilgili mücadelede sekte vurup vurmayacağı da merak edilen ikinci konu.

Hani, aylardır hastalık bitsin, gitsin diye evlere kapalı kalıp, işyerlerini kapalı tutup, insanların dikkatli ve kısıtlama içinde yaşamalarını zorlarken, birden bire normalleşmeye geçilmesi acaba sıkıntı yaratacak mı?

Merak edilen bir diğer konu da bu.

Görünen köy kılavuz istemez.

Ekonomi gerçekten gidişatı iyi değil. Dövizde ve altında başlayan yükseliş, Borsa’nın gerekli yatırımları çekememesi, bir bürokratın, Borsa başkanının istifasına yol açtı.

İyimser gözüken piyasalar bugünlerde “acaba” sorusunu sormaya başladılar.

Bir başka soru ise pandemi aylarında kapalı kalan işyerlerinin sıkıntısının nasıl aşılacağı. Bu konuda pek çok çok öneri var. Esnaf kanadından MESO Başkanı Ali Özkan İlhan, esnafın rahatlatılması ve pandemi döneminde işsiz geçen ayların ve zorunlu ödentilerin yapılabilmesi adına esnafa 6 ay ödememiz ve sıfır faizli 60 aya kadar kredi verilmesi teklifinde bulundu.

Burası çok önemli.

Çünkü, esnaf gerçekten kan ağlıyor diye yazsak yeridir. Şimdi bir haftalık normalleşme süreci yaşadık. Esnaf tedirgin. Vatandaşlarımızın pek çoğu tedirgin. Bazıları ise vurdum duymaz.

Biriken kira ödemeleri var. Biriken vergiler var. Kredi borçları, Esnaf Kefalet aracılığıyla alınan Halkbank Kredi borçları üçüncü kez bir altı ay daha ertelendi ama, bu sürelerde gelip geçiyor.

Süreci yürütmek gerçekten çok zor.

Hani derler ya, elimizdeki değneğin her iki tarafı da kirli. Nereden tutarsanız tutun, eliniz mutlaka kirleniyor.

Şimdi, pandemi önlemleri için kısıtlamaların getirilmesi, işyerlerinin kapatılması sağlık açısından alınması gerekli bir tedbir. Buraların kapatılması ise ekonomik açıdan ve insanların çalışıp para kazanması ve hayatlarını bu parayla idame ettirebilmesi açısından tehlikeli.

Bir yanda hastalık, salgın ve ölüm korkusu,

 Diğer yanda işsizlik, para kazanamama ve ekonomik döngünün durma noktası.

Gerçekten çözümü çok zor bir problem.

Piyasalara işte bu yüzden aşı gerekiyor.

Aşılama sadece, insanların sağlıklı, mutlu ve huzurlu yaşamaları için değil, ekonomik piyasaların canlanması için de gerekli.

Hani derler ya, “yüzdük, yüzdük kuyruğuna geldik. Bari arıca çıkmasa…”

Bu Covid-19 Koronavirüs belası içinde aynı düşünceye sahibim. Alınan önlemler, tedbirler meyve veriyor. Aşılama takvimi devam ederken, aşılanan insanlarımızda antikor üretimi görülmesi ve aşıların bu hastalığın, mikrobun yenilmesi için ilaç olması sevindirici.

Biraz daha sabır etmemiz gerekiyor.