NOSAB Yönetim Kurulu Başkanı Erol Gülmez, Organize Sanayi Bölgesi işleyişini ve salgın sürecinde yaşadıklarını Bursa Haber Gazetesi’ne anlattı.
Haber Giriş Tarihi: 01.03.2021 00:00
Haber Güncellenme Tarihi: 02.03.2021 17:13
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
EROL GÜLMEZ KİMDİR?
1964 Bursa doğumlu olan Gülmez, lise eğitimini Tophane Meslek Lisesi’nde, üniversiteyi ise Ankara Gazi Üniversitesi’nde tamamladı. Teknik eğitiminin ardından Erzurum’da 2 yıl teknik öğretmenlik yaptı. Sonrasında istifa ederek özel sektöre döndü. Ompaş ve Martur’da uzun yıllar çalışmanın ardından, 2003 yılında adının baş harflerinden oluşan EG Pres’i kuran Gülmez’in, bir atölye ile başladığı firmada bugün yaklaşık 210 çalışanı bulunuyor. Yurt içi ve yurt dışında araç koltukları yapan firmalara tedarikçilik yapmakta olan Gülmez, 4 yıl kadar önce de EG Süspansiyon’u kurarak burada ürettiği parçaları dünyaya ihraç ediyor. NOSAB başkanlığında ilk dönemi olan Gülmez 20 yıl önce NİSİAD’da kurucu başkan yardımcılığı ile bu sürece başladı. İki yıldır da NOSAB Yönetim Kurulu Başkanlığı görevine geçti.
NOSAB’IN AMACI NEDİR?
Organize sanayi bölgelerinin, çarpık sanayileşme ve çevre sorunlarını ortadan kaldırmak ve doğru kaynak kullanımıyla maksimum verimliliği sağlamak amacıyla kurulan üretim alanları olduğunu belirten Gülmez, “Organize sanayi bölgelerinin kuruluş amaçları arasında, sanayinin bir disiplin dâhilinde faaliyet göstermesi, şehir planlamasında sanayiye ayrılan bölgelerin doğru biçimde planlanması ve endüstriyel üretimin çevreye verdiği zararın minimuma indirilmesi yer alır. Kuruluş amacı itibarıyla, hem OSB yöneticilerinin hem de OSB’lerde faaliyet gösteren fabrikaların bazı yükümlülükleri bulunmaktadır” dedi. 2001 yılında Organize Sanayi Bölgesi kimliği kazanan NOSAB, kent ve ülke ekonomisine katkı sağlayan şehirdeki 18 organize sanayi bölgesinden biri oldu.
HER KONUK EĞİTİMCİ İÇİN BİR FİDAN
Coğrafi konumu açısından ulaşım olanaklarının kolay ulaşılabilir olduğu bölge, şehirleşmenin etkisiyle yerleşim yerlerine de çok yakındır. Bu sebeple, çevre yönetimi kurulduğu günden bu yana NOSAB’ın öncelikli konularından birinin çevre yönetimi olduğunu belirten Erol Gülmez, kurulduğu yıllardan itibaren ağaç dikim çalışmalarını sürdürerek, bölgeyi 20 bin ağaçla donattıklarını ve bölgenin en yeşil OSB’lerinden biri olduklarını belirtti. Erol Gülmez ayrıca, NOSAB’a konuk olan her konuşmacı için bir fidan dikildiğini de söyledi.
ÇEVREYE EN BÜYÜK YATIRIM: ENDÜSTRİYEL ATIKSU TESİSİ
NOSAB’IN 2004 yılında BUSKİ ile protokol imzalayarak atıksu yönetimini oluşturduklarını belirten Başkan Gülmez, 2007 yılından beri atıksuları arıtmaya başlandığını ve bu tesisin Türkiye’de tek olan bir endüstriyel arıtma tesisi olduğunu ifade etti. NOSAB’da çevre çalışmalarının yalnızca yatırımlarla sınırlı olmadığını aktaran Gülmez, sosyal sorumluk projesi olarak daha ilk yıllarda Esentepe’de NOSAB’a ait bir ilköğretim okulu oluşturarak Mili Eğitim Bakanlığı’na bağışlandığını söyledi.
OSB’LERDE ENERJİ MALİYETLERİ SORUNU
OSB’lerde faaliyet gösteren fabrikaların elektrik faturalarının, iletim ve YEKDEM bedelinden kaynaklı olarak üreticilere ciddi bir yük oluşturduğuna değinen Başkan Erol Gülmez, bunun sebebini şu sözlerle açıkladı: “Bilindiği üzere “Son Kaynak tedarik Tarifesinin Düzenlenmesi Hakkında Tebliğe” kapsamındaki serbest tüketiciler, 2020 yılı için 7 milyon kWh üzeri tüketimi olan Yüksek Tüketimli Tüketiciler (PTF+YEKDEM) + KBK(Kurul tarafından belirlenen katsayı) formülü ile serbest piyasada oluşan fiyatlar üzerinden elektrik kullanmaktadır. KBK fiyatı her serbest tüketicinin farklı olmakla birlikte, yapılan çetin pazarlıklar sonucunda 1 Nisan itibariyle önceki ayların yaklaşık 1/3 mertebesine düşürülmüştür. KBK’nın 1/3’e düşmesi ve PTF fiyatlarının her ay düşerek 314 seviyelerinde 181 seviyelerine gerilemesi ve tüketimin malum Kovid-19 salgını nedeniyle Nisan ayında bir önceki aya göre %50 düşmesine rağmen YEKDEM etkisiyle oluşan fark nedeniyle Mart ayına göre yaklaşık %42 oranında artış göstermiştir. EPDK, 26.12.2019 tarih, 9030 sayılı kararıyla 110,66 olarak ilan ettiği Nisan 2020 YEKDEM bedelini, 26.03.2020 tarih, 9271 sayılı kararı ile 121,02’ye; 16.04.2020 tarih, 9311 sayılı kararı ile 228,12’ye yükselterek pandemi sebebiyle üretimin düştüğü Nisan ayında yüksek tüketimli tüketicilerin elektrik fiyatında yüksek oranda bir artışa neden olmuştur.”
YEKDEM MALİYET YÜKÜNÜN KALDIRILMASI
Başkan Gülmez, üreticilerin maliyet hesaplaması ve üretim planlamalarını daha sağlıklı yapabilmeleri için Son Kaynak Tedarik Tarifesi bileşenleri içinde yer alan YEKDEM maliyet yükünün kaldırılması ve yenilenebilir enerji kaynaklarının desteklenmesi için farklı bir metot geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. İlaveten, TEİAŞ’a iletim bedeli olarak çekilen güce ve tüketime bağlı bir bedel ödendiğini aktaran tecrübeli İş İnsanı, yıl içinde güç düşümü yapılamadığı ve bedeli sözleşme gücü üzerinden ödendiği için pandemi başları nisan ayında çekilen gücün düşmesine rağmen iletim bedeli de yaklaşık %50 artış gösterdiğini belirtti. Salgında elektrik tüketimi düşmesine rağmen, birim maliyetin yükselmesinden dolayı kontrol edilemez faturalarla karşılaşıldığını ifade ederek, “Bunun da salgının artması gibi toplumsal güçlük anlarında mücbir sebep kapsamında çekilen güce alınması talep edilmektedir” dedi.
NORMALLEŞME SÜRECİ
NOSAB’da Nisan ve Mayıs ayında enerji tüketimlerinin 1 Haziran’dan itibaren artmaya başladığını belirten Erol Gülmez, “Bölgenin üretim kapasitesinin de Haziran ayıyla birlikte normalleşmeye başladı. Normalleşme, ekonomik hayatın her alanı ve her sektör için iyi yönetilmesi gereken bir süreç. Hızlı bir iyileşme beklemiyoruz. Temkinli, fakat rasyonel bir ilerleme kaydedilmesi, yeni dönemde temellerin daha sağlam atılmasını sağlayacaktır. Bu dönemde, özellikle, ihracata yönelik üretim yapan firmaların mevcut potansiyeli korumaları ve yeni pazar arayışında olmaları gerekiyor” dedi.
FIRSATLAR ÜLKEYİ İHRACATTA YÜKSELTECEK
Salgınla birlikte, Çin’e alternatif olan ülkelerin ihracat potansiyelinin arttığını ifade eden Gülmez, “Türkiye de bu ülkeler arasında yer alıyor. Avrupa ülkelerinin yan sanayi ürünleri, baz ürün ve hammadde temininde Türkiye’yi alternatif olarak değerlendireceğini öngörüyoruz. Bursa da ihracata konu mal üretiminin yoğun olduğu sanayi şehirlerinden bir tanesi. Bu sebeple avantajlı şehirlerarasında yer aldığını düşünüyoruz. Sanayi sektörünün yanı sıra tarım sektörünün de Türkiye’yi doğru bir alternatif konumuna getireceğini düşünüyorum. Türkiye, fırsatları değerlendirdiği takdirde ihracatta yükselecektir” diye konuştu.
PANDEMİNİN ETKİLERİ
NOSAB’da salgının başlangıcından itibaren önlem ve tedbirleri sıkı tuttuklarını belirten Başkan, bölgede çoğunlukla siparişlerde azalma, sipariş iptali, sipariş termin ötelemeleri, imalatı gerçekleştirilen baz ürünlerin Avrupa’da üretilmesinden ve üretimin durmasından kaynaklanan tedarik sıkıntıları, hammadde ve yarı mamul madde tedarikinde fiyatların fahiş düzeye yükselmesi, yurt içi ve yurt dışı sevkiyatın aksaklığa uğramasından doğan lojistik sorunları, kronik hastalığı olan ve 65 yaş üstü personelin izne çıkarılması dolayısıyla personel sayısında yaşanan azalma, işbirliği gerçekleştirilen paydaşların iş süreçlerine ara vermesi, maske, dezenfektan ve eldiven alımlarında yüksek fiyat ve tedarik problemi yaşanması sorunlarının yaşandığını açıkladı. Bunun yanı sıra firmaların %40’ı 10.03.2020-01.04.2020 tarihleri arasında ciroda yaşanan azalma oranının %21-50 arasında, %30’u %50’nin üzerinde olduğunu, Firmaların %30’u ise, sektörel olarak üretimin ara verildiği firmalarla çalışmadıklarından dolayı ciroda azalma yaşamadıklarını belirterek tedbiri elden bırakmamak gerektiğini ve bu süreci ülkemiz ve dünya açısından en az zararla atlatabilmeyi ümit ettiğini belirtti.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
PANDEMİ FIRSATLARI ÜLKEMİZİ İHRACATTA YÜKSELTECEK
NOSAB Yönetim Kurulu Başkanı Erol Gülmez, Organize Sanayi Bölgesi işleyişini ve salgın sürecinde yaşadıklarını Bursa Haber Gazetesi’ne anlattı.
EROL GÜLMEZ KİMDİR?
1964 Bursa doğumlu olan Gülmez, lise eğitimini Tophane Meslek Lisesi’nde, üniversiteyi ise Ankara Gazi Üniversitesi’nde tamamladı. Teknik eğitiminin ardından Erzurum’da 2 yıl teknik öğretmenlik yaptı. Sonrasında istifa ederek özel sektöre döndü. Ompaş ve Martur’da uzun yıllar çalışmanın ardından, 2003 yılında adının baş harflerinden oluşan EG Pres’i kuran Gülmez’in, bir atölye ile başladığı firmada bugün yaklaşık 210 çalışanı bulunuyor. Yurt içi ve yurt dışında araç koltukları yapan firmalara tedarikçilik yapmakta olan Gülmez, 4 yıl kadar önce de EG Süspansiyon’u kurarak burada ürettiği parçaları dünyaya ihraç ediyor. NOSAB başkanlığında ilk dönemi olan Gülmez 20 yıl önce NİSİAD’da kurucu başkan yardımcılığı ile bu sürece başladı. İki yıldır da NOSAB Yönetim Kurulu Başkanlığı görevine geçti.
NOSAB’IN AMACI NEDİR?
Organize sanayi bölgelerinin, çarpık sanayileşme ve çevre sorunlarını ortadan kaldırmak ve doğru kaynak kullanımıyla maksimum verimliliği sağlamak amacıyla kurulan üretim alanları olduğunu belirten Gülmez, “Organize sanayi bölgelerinin kuruluş amaçları arasında, sanayinin bir disiplin dâhilinde faaliyet göstermesi, şehir planlamasında sanayiye ayrılan bölgelerin doğru biçimde planlanması ve endüstriyel üretimin çevreye verdiği zararın minimuma indirilmesi yer alır. Kuruluş amacı itibarıyla, hem OSB yöneticilerinin hem de OSB’lerde faaliyet gösteren fabrikaların bazı yükümlülükleri bulunmaktadır” dedi. 2001 yılında Organize Sanayi Bölgesi kimliği kazanan NOSAB, kent ve ülke ekonomisine katkı sağlayan şehirdeki 18 organize sanayi bölgesinden biri oldu.
HER KONUK EĞİTİMCİ İÇİN BİR FİDAN
Coğrafi konumu açısından ulaşım olanaklarının kolay ulaşılabilir olduğu bölge, şehirleşmenin etkisiyle yerleşim yerlerine de çok yakındır. Bu sebeple, çevre yönetimi kurulduğu günden bu yana NOSAB’ın öncelikli konularından birinin çevre yönetimi olduğunu belirten Erol Gülmez, kurulduğu yıllardan itibaren ağaç dikim çalışmalarını sürdürerek, bölgeyi 20 bin ağaçla donattıklarını ve bölgenin en yeşil OSB’lerinden biri olduklarını belirtti. Erol Gülmez ayrıca, NOSAB’a konuk olan her konuşmacı için bir fidan dikildiğini de söyledi.
ÇEVREYE EN BÜYÜK YATIRIM: ENDÜSTRİYEL ATIKSU TESİSİ
NOSAB’IN 2004 yılında BUSKİ ile protokol imzalayarak atıksu yönetimini oluşturduklarını belirten Başkan Gülmez, 2007 yılından beri atıksuları arıtmaya başlandığını ve bu tesisin Türkiye’de tek olan bir endüstriyel arıtma tesisi olduğunu ifade etti. NOSAB’da çevre çalışmalarının yalnızca yatırımlarla sınırlı olmadığını aktaran Gülmez, sosyal sorumluk projesi olarak daha ilk yıllarda Esentepe’de NOSAB’a ait bir ilköğretim okulu oluşturarak Mili Eğitim Bakanlığı’na bağışlandığını söyledi.
OSB’LERDE ENERJİ MALİYETLERİ SORUNU
OSB’lerde faaliyet gösteren fabrikaların elektrik faturalarının, iletim ve YEKDEM bedelinden kaynaklı olarak üreticilere ciddi bir yük oluşturduğuna değinen Başkan Erol Gülmez, bunun sebebini şu sözlerle açıkladı: “Bilindiği üzere “Son Kaynak tedarik Tarifesinin Düzenlenmesi Hakkında Tebliğe” kapsamındaki serbest tüketiciler, 2020 yılı için 7 milyon kWh üzeri tüketimi olan Yüksek Tüketimli Tüketiciler (PTF+YEKDEM) + KBK(Kurul tarafından belirlenen katsayı) formülü ile serbest piyasada oluşan fiyatlar üzerinden elektrik kullanmaktadır. KBK fiyatı her serbest tüketicinin farklı olmakla birlikte, yapılan çetin pazarlıklar sonucunda 1 Nisan itibariyle önceki ayların yaklaşık 1/3 mertebesine düşürülmüştür. KBK’nın 1/3’e düşmesi ve PTF fiyatlarının her ay düşerek 314 seviyelerinde 181 seviyelerine gerilemesi ve tüketimin malum Kovid-19 salgını nedeniyle Nisan ayında bir önceki aya göre %50 düşmesine rağmen YEKDEM etkisiyle oluşan fark nedeniyle Mart ayına göre yaklaşık %42 oranında artış göstermiştir. EPDK, 26.12.2019 tarih, 9030 sayılı kararıyla 110,66 olarak ilan ettiği Nisan 2020 YEKDEM bedelini, 26.03.2020 tarih, 9271 sayılı kararı ile 121,02’ye; 16.04.2020 tarih, 9311 sayılı kararı ile 228,12’ye yükselterek pandemi sebebiyle üretimin düştüğü Nisan ayında yüksek tüketimli tüketicilerin elektrik fiyatında yüksek oranda bir artışa neden olmuştur.”
YEKDEM MALİYET YÜKÜNÜN KALDIRILMASI
Başkan Gülmez, üreticilerin maliyet hesaplaması ve üretim planlamalarını daha sağlıklı yapabilmeleri için Son Kaynak Tedarik Tarifesi bileşenleri içinde yer alan YEKDEM maliyet yükünün kaldırılması ve yenilenebilir enerji kaynaklarının desteklenmesi için farklı bir metot geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. İlaveten, TEİAŞ’a iletim bedeli olarak çekilen güce ve tüketime bağlı bir bedel ödendiğini aktaran tecrübeli İş İnsanı, yıl içinde güç düşümü yapılamadığı ve bedeli sözleşme gücü üzerinden ödendiği için pandemi başları nisan ayında çekilen gücün düşmesine rağmen iletim bedeli de yaklaşık %50 artış gösterdiğini belirtti. Salgında elektrik tüketimi düşmesine rağmen, birim maliyetin yükselmesinden dolayı kontrol edilemez faturalarla karşılaşıldığını ifade ederek, “Bunun da salgının artması gibi toplumsal güçlük anlarında mücbir sebep kapsamında çekilen güce alınması talep edilmektedir” dedi.
NORMALLEŞME SÜRECİ
NOSAB’da Nisan ve Mayıs ayında enerji tüketimlerinin 1 Haziran’dan itibaren artmaya başladığını belirten Erol Gülmez, “Bölgenin üretim kapasitesinin de Haziran ayıyla birlikte normalleşmeye başladı. Normalleşme, ekonomik hayatın her alanı ve her sektör için iyi yönetilmesi gereken bir süreç. Hızlı bir iyileşme beklemiyoruz. Temkinli, fakat rasyonel bir ilerleme kaydedilmesi, yeni dönemde temellerin daha sağlam atılmasını sağlayacaktır. Bu dönemde, özellikle, ihracata yönelik üretim yapan firmaların mevcut potansiyeli korumaları ve yeni pazar arayışında olmaları gerekiyor” dedi.
FIRSATLAR ÜLKEYİ İHRACATTA YÜKSELTECEK
Salgınla birlikte, Çin’e alternatif olan ülkelerin ihracat potansiyelinin arttığını ifade eden Gülmez, “Türkiye de bu ülkeler arasında yer alıyor. Avrupa ülkelerinin yan sanayi ürünleri, baz ürün ve hammadde temininde Türkiye’yi alternatif olarak değerlendireceğini öngörüyoruz. Bursa da ihracata konu mal üretiminin yoğun olduğu sanayi şehirlerinden bir tanesi. Bu sebeple avantajlı şehirlerarasında yer aldığını düşünüyoruz. Sanayi sektörünün yanı sıra tarım sektörünün de Türkiye’yi doğru bir alternatif konumuna getireceğini düşünüyorum. Türkiye, fırsatları değerlendirdiği takdirde ihracatta yükselecektir” diye konuştu.
PANDEMİNİN ETKİLERİ
NOSAB’da salgının başlangıcından itibaren önlem ve tedbirleri sıkı tuttuklarını belirten Başkan, bölgede çoğunlukla siparişlerde azalma, sipariş iptali, sipariş termin ötelemeleri, imalatı gerçekleştirilen baz ürünlerin Avrupa’da üretilmesinden ve üretimin durmasından kaynaklanan tedarik sıkıntıları, hammadde ve yarı mamul madde tedarikinde fiyatların fahiş düzeye yükselmesi, yurt içi ve yurt dışı sevkiyatın aksaklığa uğramasından doğan lojistik sorunları, kronik hastalığı olan ve 65 yaş üstü personelin izne çıkarılması dolayısıyla personel sayısında yaşanan azalma, işbirliği gerçekleştirilen paydaşların iş süreçlerine ara vermesi, maske, dezenfektan ve eldiven alımlarında yüksek fiyat ve tedarik problemi yaşanması sorunlarının yaşandığını açıkladı. Bunun yanı sıra firmaların %40’ı 10.03.2020-01.04.2020 tarihleri arasında ciroda yaşanan azalma oranının %21-50 arasında, %30’u %50’nin üzerinde olduğunu, Firmaların %30’u ise, sektörel olarak üretimin ara verildiği firmalarla çalışmadıklarından dolayı ciroda azalma yaşamadıklarını belirterek tedbiri elden bırakmamak gerektiğini ve bu süreci ülkemiz ve dünya açısından en az zararla atlatabilmeyi ümit ettiğini belirtti.
HABER: Aysun Şahin Karakuş - Cevdet Yıldız
En Çok Okunan Haberler