BURSA’NIN KÖKLÜ FİRMASI: ORVEN KAUÇUK

40 YILLIK TECRÜBE

40 yıldır bu sektörde olan tecrübeli İş Adamı Mustafa Oran, aynı zamanda Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi’nde 20 yıl yöneticilik yaptı. Kuruluşundan bu yana kalite, sevkiyat ve servis için itibar inşa ettiklerini belirten firmanın 350 çalışanı bulunmakta. Kendi teknolojik laboratuarlarında kauçuk malzeme ve ölçü kontrolleri de yapan firma büyük sanayi kuruluşlarına kauçuk parça üretiyor.

Otomotiv sektörünün salgından en az etkilenen sektörlerden olduğunu belirten Oran, “Küçük esnaf zor durumda ama Allah’a şükür bizim bir iş sıkıntımız olmadı” dedi.

YAKLAŞAN TEHLİKE: HAMMADDE SIKINTISI

Yavaş yavaş otomotiv ve metal sektörde hammadde sıkıntısının baş göstermeye başladığını belirten İş Adamı, Hammadde üretimi yapan büyük firmaların bu dönemde çalışmadıklarını ve bu boşlukların doldurulamadığını belirtti. Belirli sektörlerin çalışmamasından kaynaklı lojistik sorunların da ortaya çıktığını belirten Oran, “Dünya bu konuda bir karmaşa içerisinde. Plastik sektöründe de hammadde sıkıntısı olmaya başladı” dedi.

DOSAB, BİRÇOK ALANDA İLKLERİ YAŞATIYOR

DOSAB’ta 20 yıl yöneticilik yapmış olan Mustafa Oran, “DOSAB Türkiye’nin en aktif sanayi bölgeleri arasındadır” dedi. İlk kurulduğunda organize sanayi bölgesi olmayan sonralarda bu konuma gelen bölge için “Organize sanayi bölgesi olup da bu hızla büyüme gösteren başka bir örnek ülkemizde yok” dedi.

YERLİ OTOMOBİL GEÇ OLDU AMA GÜZEL OLDU

“Otomobil üretimi konusunda maalesef ülkemiz ziyadesiyle geç kaldı” diyen Başkan, sözlerini Türkiye’nin otomotiv sektörüyle tanışıklığının çok eskiye dayandığından bahsederken Devrim, Anadol gibi yerli ve milli üretim araçların yapıldığı esnalarda bugünün bazı dünya devi firmalarının o zamanlarda henüz temellerinin dahi atılmadığını belirterek, o günlerde elimizdeki fırsatları değerlendirebilseydik bugün bu alanda bambaşka şeyleri konuşuyor olabilirdik diye yorumladı.

O dönemki fırsat treninin kaçmasıyla beraber o dönemden bu zamana kadar ülkemizin otomotiv sektöründe özellikle yedek parça ve yan sanayi alanında ilerleyerek bugün Avrupa’nın bile ilerisinde olduğumuza değindi ve nihayet yerli otomobil için atılımların yapılmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi. Hükümetin bu alandaki desteğine müteşekkir olan Mustafa Oran, Bursa’nın otomobil üretmek için doğru yer olduğunu söyledi ve “Araçta kullanılacak bazı parçaların yapımına talip olduk ve bunları üreteceğiz” diyerek yerli otomobilimize katkıda bulunmaktan mutlu olduğunu ifade etti. Bursa’da otomobil için üretim yapabilecek pek çok firma olduğunu aktaran Oran, otomobilin elektrikli olmasını çağın gerekliliklerini yakalamak açısından doğru tercih olarak nitelendirirken üretim hacminin milyonlara ulaşmasıyla ülke olarak global pazarda yerimizi almamız gerektiği temennilerini bildirdi.

AVRUPA’YA İHRACAT, TÜRKİYE’YE ÜRETİM İTHALATI

Türkiye’nin coğrafi konumu itibariyle Avrupa’ya yakınlığının yanı sıra üretim potansiyeli açısından yüksek iş gücüne sahip olması, üretimde gerekli bilgi düzeyine sahip olması ve kalifiye eleman sayısının yeterliliği gibi gerekliliklerin sağlanarak yüksek üretim kapasitesinin olması dolayısıyla Avrupa’nın ülkemiz için nihai pazar hedefi olması gerektiğini savunan Başkan, yapılan sanayi yatırımlarının ihracata yönelik olması gerektiğini ifade etti. Yatırım planlamalarının odağının ise Avrupalı firmaları ülkemize çekmek olarak gören Başkan Oran, bilhassa otomotiv sektöründe mümkün olduğunca tüm Avrupa firmalarının ülkemizde fabrika kurmaya ikna edilmesi gerektiğinden bahsetti. Alman otomotiv devi Volkswagen’in Türkiye’de fabrika açma kararından vazgeçmesini kayıp olarak nitelendiren Oran, ülkemizin yan sanayide geldiği nokta itibariyle yabancı üreticiler çekildiği takdirde üretim kapasitesine tam manasıyla ulaşmasının mümkün olacağını ifade etti.

BURSA SADECE BİR SANAYİ ŞEHRİ DEĞİL

Bursa’nın sadece sanayi şehri olmayıp, köklü bir tarihinin olmasından, verimli arazilerinden, yüksek kaliteli tarım ürünlerinden, Marmara Denizi’ne kıyısı olması hasebiyle liman kenti olmasından, kültürü ve mimarisiyle de bir turizm cenneti potansiyeli olmasından bahseden Mustafa Oran, ülkemizin uzun yıllar önce yapısallığının şekillenmesine değinirken bu yapısallığın yanlış planlandığını ülkece toplu bir kalkınma ve maksimum verimlilik açısından özellikle sanayinin İstanbul ve çevresinde değil de tarımsal açıdan verimliliğin düşük olduğu iç kesimlerde gelişmesiyle İstanbul gibi Bursa gibi şehirlerin turizm ve zirai ürünlerle ön plana çıkabilecekken bu alanların geri planda kalarak sanayinin öne çıkmasıyla şehirleştiğini üzülerek gözlemlediğini söyledi. Bursa’nın tekstil ve sanayi şehri olarak ülkemizin kalkınmasında üzerine düşen rolü layıkıyla üstlendiğini belirten Oran, mevcut şartlar değerlendirildiğinde yeşilin korunmasına devam edilmesi gerektiğini söyledi.

BURSASPOR İÇİN BİRLİK BERABERLİK ÇAĞRISI

Bursaspor’un kurulduğu günden bu yana gönül bağı olan bir dönem Bursaspor yönetiminde de yer alan ve takıma otobüs kazandırılmasını sağlayan iş adamı, Bursaspor’un içinde bulunduğu durum için çok üzgün olduğunu belirtirken, kısa sayılabilecek bir dönem önce takımın hedeflerinin Avrupa’daki söz sahibi kulüplerini örnek aldığını, yine yakın bir zamanda Vefaköy’de Barselona altyapı sisteminin uygulandığını söylerken gelinen bu noktanın kendisini derinden yaraladığını sözlerine ekledi. Yönetimden, taraftara, iş adamlarından medyaya herkesin gelinen bu noktanın müsebbibi olduğunu ifade eden Mustafa Oran, eski güzel günlere dönüşünde ancak herkesin birlik olmasıyla ve beraberlik içerisinde çalışmasıyla mümkün olacağını söyledi. El birliğiyle Bursaspor’u içinde bulunduğu borç batağından kurtarmak gerektiğini aktaran Başkan herkesi Bursaspor için sorumluluk almaya davet etti. Güzel bir söyleşinin ardından ülkemizin salahiyeti için salgın günlerinin bir an önce geride kalması temenni ederek herkese sağlık ve işlerinde hayırlı kazanç dileyen Oran, Bursaspor’un da eski günlerine kavuşması ümidiyle sözlerini noktaladı.         

HABER: Özge Işkın - Cevdet Yıldız