CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Sıfır oto alımını erteleyin. İktidarımızda 1.6 motora kadar olan araçlardan alınacak ÖTV'yi kaldıracak, otomobil alırken ödediğiniz vergiyi yüzde 25'ine kadar düşüreceğiz. Lüks araçlarda vergi indirimi olmayacak. Hafif ticari araçların vergisi de düşecek” açıklaması, Türkiye’de ana gündem oldu…
Bu arada dün sabah Resmi Gazetede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a “Otomotivde ÖTV oranını 3 katına kadar artırma ya da sıfırlama yetkisi verildiği” yönündeki ibareler yer aldı…
Buradan CHP’nin mi yoksa iktidarın mı ‘elini çabuk tuttuğu’ tartışmaları başladı… Ancak CHP’nin attığı her adımın günlük politikayı belirler hale geldiğini söylemem gerek… Ya bürokratlar dışarıya bilgi sızdırıyor ve kendini geleceğe hazırlıyor; Ya da iktidar, muhalefeti izlemek zorunda kalıyor.
Peki, otomobiller üzerinden aldığımız ÖTV gerçekten yüksek mi… Bu soruya doğrudan hayır demek maalesef olanaksız… ÇOK YÜKSEK!
Özel Tüketim Vergisi (ÖTV), adı üzerinde aslında bir “tüketim vergisi”.Tüketimini kısmak istediğiniz ürünler için önemli ve modern bir vergi aracı. Örneğin, sağlıkla ilgili gerekçelerle şekerli gıdalar, alkol ve tütün ürünleri üzerinden ÖTV alınıyor. Talebin azaltılması öngörülüyor… Ancak; beyaz eşya, hijyen ürünleri ve tırnak makası gibi temel tüketim maddeleri üzerinden halen alınan ÖTV’yi anlayamıyorum…
Otomobiller üzerinden alınan ÖTV’yi, “cari açık” bağlamında makul görebilirim… Ancak mevcut oranlar ve matrah dilimleri dikkate alınınca, bu alanda kantarın topuzunun kaçtığını kolaylıkla söyleyebilirim… Belli ki; Bütçe açıklarını kapatmak için oranlar değişmiyor… 1 otomobil alan 1 otomobil de hükümete bağışlıyor… Hatta bazen iki otomobil parası ödeniyor…
Motor silindir hacmi, 1.600 cm3’ten düşük otomobiller için geçerli olması beklenen ‘vergi düzenlemesi’ piyasayı kilitleyebilir… Biraz daha yakından bakalım…
A-Bu otomobillerden alınan ÖTV tutarı dörtte bir oranında alınabilir; böylece -KDV’nin matrahına giren ÖTV de azalacağı için- KDV tutarı da azalacaktır.
B-Bu otomobiller üzerinden alınan ÖTV ve KDV tutarı toplanır ve bunun dörtte biri alıcıdan tahsil edilir.
Bu iki yöntemden biri olan ‘ikinci yöntemin’ etkisinin daha yüksek olacağını söyleyebiliriz. Ancak ikinci yöntem vergi hukukumuzda pek karşılaştığımız bir model değil ve teknik olarak uygulanması da son derece zor. Biz yine de ÖTV oranı 80 olan 1.600 cm3’ten düşük motor hacimli bir otomobil üzerinden hesaplama yapmaya çalışalım…
Eğer öneri hayata geçirilebilirse; şu an son fiyatı 531 bin TL olan bir otomobili 354 bin veya 320 bin TL’ye almak mümkün hale gelecek… Hem KDV düşecek hem de ÖTV… Ancak ikinci el’de dahi bu fiyatlar olmadığı için esnafın işi zorlaşacaktır…
Kasım 2016’da yayımlanan 2016/9542 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile otomobillerdeki ÖTV rejimi değişti. Yeni sistemle birlikte, önceden sadece motor silindir hacmi üzerinden vergilendirilen otomobiller için “fiyat (ÖTV matrahı)” da önemli bir vergi ölçüsü haline geldi. 2016 bitmeden yürürlüğe giren yeni ÖTV rejiminin, zaman içinde ekonominin en önemli lokomotiflerinden biri olan otomotiv sektörü için ciddi etkileri olduğunun altını çizmemiz gerekiyor.
Değişiklik öncesinde, otomobiller esas itibariyle sadece motor silindir hacmine göre vergilendiriliyor ve hybrid veya tam elektrikli otomobiller için de özel ÖTV oranı uygulanıyordu. Örneğin, motor silindir hacmi 1.599 cm3 olan bir otomobil, ÖTV matrahı (dolayısıyla fiyatı) ne olursa olsun yüzde 45 ÖTV’ye tabi tutuluyordu. Ama şunu da kaçırmayalım; eski rejimde de fiyatı yüksek olan bir otomobil için -akaryakıt veya alkol ürünlerindeki gibi sabit tutarlı değil oransal bir ÖTV uygulandığı için- daha yüksek tutarda bir ÖTV ödemeniz gerekiyordu. Mevcut durumda ise ÖTV matrahı arttıkça ÖTV oranı da artıyor; yani hem araç fiyatı hem de ÖTV oranı arttığı için, o otomobil üzerinden alınan ÖTV de katlanarak artmış oluyor. Özetle eskiden 1.599 cm3 bir otomobil için yüzde 45 ÖTV oranı varken, şu an otomobilin fiyatına (ÖTV matrahına) göre yüzde 45-50-60-70-80’lik ÖTV oranları var.
Fabrika çıkış fiyatı (ÖTV matrahı) 100 TL olan bir araç için KDV de dahil en az 380 TL ödemek gerekiyor…
Cumhurbaşkanına verilen yetki, biraz da TOGG için olmalı…
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Can TOPAKTAŞ
Otomotivde ÖTV takozu kalkıyor!
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Sıfır oto alımını erteleyin. İktidarımızda 1.6 motora kadar olan araçlardan alınacak ÖTV'yi kaldıracak, otomobil alırken ödediğiniz vergiyi yüzde 25'ine kadar düşüreceğiz. Lüks araçlarda vergi indirimi olmayacak. Hafif ticari araçların vergisi de düşecek” açıklaması, Türkiye’de ana gündem oldu…
Bu arada dün sabah Resmi Gazetede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a “Otomotivde ÖTV oranını 3 katına kadar artırma ya da sıfırlama yetkisi verildiği” yönündeki ibareler yer aldı…
Buradan CHP’nin mi yoksa iktidarın mı ‘elini çabuk tuttuğu’ tartışmaları başladı… Ancak CHP’nin attığı her adımın günlük politikayı belirler hale geldiğini söylemem gerek… Ya bürokratlar dışarıya bilgi sızdırıyor ve kendini geleceğe hazırlıyor; Ya da iktidar, muhalefeti izlemek zorunda kalıyor.
Peki, otomobiller üzerinden aldığımız ÖTV gerçekten yüksek mi… Bu soruya doğrudan hayır demek maalesef olanaksız… ÇOK YÜKSEK!
Özel Tüketim Vergisi (ÖTV), adı üzerinde aslında bir “tüketim vergisi”. Tüketimini kısmak istediğiniz ürünler için önemli ve modern bir vergi aracı. Örneğin, sağlıkla ilgili gerekçelerle şekerli gıdalar, alkol ve tütün ürünleri üzerinden ÖTV alınıyor. Talebin azaltılması öngörülüyor… Ancak; beyaz eşya, hijyen ürünleri ve tırnak makası gibi temel tüketim maddeleri üzerinden halen alınan ÖTV’yi anlayamıyorum…
Otomobiller üzerinden alınan ÖTV’yi, “cari açık” bağlamında makul görebilirim… Ancak mevcut oranlar ve matrah dilimleri dikkate alınınca, bu alanda kantarın topuzunun kaçtığını kolaylıkla söyleyebilirim… Belli ki; Bütçe açıklarını kapatmak için oranlar değişmiyor… 1 otomobil alan 1 otomobil de hükümete bağışlıyor… Hatta bazen iki otomobil parası ödeniyor…
Motor silindir hacmi, 1.600 cm3’ten düşük otomobiller için geçerli olması beklenen ‘vergi düzenlemesi’ piyasayı kilitleyebilir… Biraz daha yakından bakalım…
A-Bu otomobillerden alınan ÖTV tutarı dörtte bir oranında alınabilir; böylece -KDV’nin matrahına giren ÖTV de azalacağı için- KDV tutarı da azalacaktır.
B-Bu otomobiller üzerinden alınan ÖTV ve KDV tutarı toplanır ve bunun dörtte biri alıcıdan tahsil edilir.
Bu iki yöntemden biri olan ‘ikinci yöntemin’ etkisinin daha yüksek olacağını söyleyebiliriz. Ancak ikinci yöntem vergi hukukumuzda pek karşılaştığımız bir model değil ve teknik olarak uygulanması da son derece zor. Biz yine de ÖTV oranı 80 olan 1.600 cm3’ten düşük motor hacimli bir otomobil üzerinden hesaplama yapmaya çalışalım…
Eğer öneri hayata geçirilebilirse; şu an son fiyatı 531 bin TL olan bir otomobili 354 bin veya 320 bin TL’ye almak mümkün hale gelecek… Hem KDV düşecek hem de ÖTV… Ancak ikinci el’de dahi bu fiyatlar olmadığı için esnafın işi zorlaşacaktır…
Kasım 2016’da yayımlanan 2016/9542 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile otomobillerdeki ÖTV rejimi değişti. Yeni sistemle birlikte, önceden sadece motor silindir hacmi üzerinden vergilendirilen otomobiller için “fiyat (ÖTV matrahı)” da önemli bir vergi ölçüsü haline geldi. 2016 bitmeden yürürlüğe giren yeni ÖTV rejiminin, zaman içinde ekonominin en önemli lokomotiflerinden biri olan otomotiv sektörü için ciddi etkileri olduğunun altını çizmemiz gerekiyor.
Değişiklik öncesinde, otomobiller esas itibariyle sadece motor silindir hacmine göre vergilendiriliyor ve hybrid veya tam elektrikli otomobiller için de özel ÖTV oranı uygulanıyordu. Örneğin, motor silindir hacmi 1.599 cm3 olan bir otomobil, ÖTV matrahı (dolayısıyla fiyatı) ne olursa olsun yüzde 45 ÖTV’ye tabi tutuluyordu. Ama şunu da kaçırmayalım; eski rejimde de fiyatı yüksek olan bir otomobil için -akaryakıt veya alkol ürünlerindeki gibi sabit tutarlı değil oransal bir ÖTV uygulandığı için- daha yüksek tutarda bir ÖTV ödemeniz gerekiyordu. Mevcut durumda ise ÖTV matrahı arttıkça ÖTV oranı da artıyor; yani hem araç fiyatı hem de ÖTV oranı arttığı için, o otomobil üzerinden alınan ÖTV de katlanarak artmış oluyor. Özetle eskiden 1.599 cm3 bir otomobil için yüzde 45 ÖTV oranı varken, şu an otomobilin fiyatına (ÖTV matrahına) göre yüzde 45-50-60-70-80’lik ÖTV oranları var.
Fabrika çıkış fiyatı (ÖTV matrahı) 100 TL olan bir araç için KDV de dahil en az 380 TL ödemek gerekiyor…
Cumhurbaşkanına verilen yetki, biraz da TOGG için olmalı…