Bir belediye düşünün;

Belediye Başkanı ve yardımcıları, meclis üyelerinden de destek alarak “Önce halkın tarımla olan bağını kuralım, sağlıklı gıda ile buluşmalarını sağlayalım” diye yola çıkmış olsunlar…

Bir belediye düşünün;

Türkiye’nin kendi kendine yetebilen bir ülke olmaktan giderek uzaklaşmasına DUR diyebileceklerinin farkında olan bir başkanı olsun ve ekip arkadaşlarını bu yönde motive etsin…

Bir belediye düşünün;

İthalat yoluyla beslenmeye çalışılan yöre halkına, “Siz eğer isterseniz yerel tohumla, doğal gübreyle, temiz topraklarda dünyanın en lezzetli yiyeceklerini yetiştirebilirsiniz” diyebilmek için gecesini gündüzüne katan çalışanları olsun…

Bir belediye düşünün;

Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü Kırsal Alan Bürosu’nun 2016 yılından bugüne ‘Kent Bostanları’nda yapmakta olduğu ürün denemelerinde elde ettiği başarıları, ilçenin kırsal alanlarına taşırken Nilüfer Tarımsal Kalkınma Kooperatifini (NİLKOOP) aktif olarak kullansın…

Bir belediye düşünün;

17 ilçedeki 464 dekarlık tarım arazisinin belediye meclis kararı ile NİLKOOP’a devredilmesini sağlasın ve bu topraklarda hangi ürünün daha verimli olacağını bilimsel metotlarla tespit etsin; Ardından da buğday ekimi sonrasında elde edilen ürünle ekşi mayalı ekmek üreterek halka ulaştırsın…   

Bir belediye düşünün;

Çiftçiye alternatif geçim kaynakları için topraklara ayçiçeği eksin, ‘Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Projesi’ kapsamında kekik, nane, adaçayı, safran, ekinezya, civanperçemi, biberiye, ıtır, aynısefa, gülhatmi, ölmez otu, melisa ve lavanta çeşitlerini başarıyla yetiştirsin; Yetmezmiş gibi papatya, ısırgan, sinirli ot, rezene, sarı kantaron ve karahindiba denemeleri yapsın… Bitkisel çaylar, krem ve sabun için atölyeler düzenlesin…

Bir belediye düşünün;

Çiftçilerin alternatif ürünlere yönelmesinin yanı sıra meyve çeşitlenmesi için çalışmalar yapsın; Çilek fidesi, elma, kiraz, erik, armut, şeftali, incir, ceviz, yaban mersini ve ahududu fidanı dağıtsın… Türkiye’nin en iyi enginarı olan ‘Hasanağa Enginarı’ için coğrafi işaret tescilini yapsın…

Bir belediye düşünün;

Sizin çöp olarak gördüğünüz bitkisel ve yemek atıklarından organik gübre üretmek için kompost ünitelerini devreye alsın, böylece ‘karbon ayak izi oranını’ azaltsın…

Bir belediye düşünün;

Yerel ve sürdürülebilir tohumları bulmak, saklamak, üreterek çoğaltmak ve dağıtarak yaygınlaşmasını sağlamak için Türkiye’de bir ilk olan ‘Tohum Kütüphanesi’ kursun…

Bir belediye düşünün,

Yerel tohumlardan elde edilen sebze fidelerini apartmanlarda yaşayanlara dağıtarak balkon ve damlarda domates, biber ve patlıcan yetiştirilmesine ön ayak olsun… Ayrıca Halk Evi’nin yanındaki 600 metrekarelik alanda tarım yaparak özellikle çocukları bilgilendirmek için çaba harcasın…

Bir belediye düşünün;

117 dönümlük arazi üzerinde meyve-sebze bahçeleri, seralar, tıbbi-aromatik bitkiler merkezi, arıcılık, soğuk sıkım, konserve, turşu, salça, sos, meyve-sebze suyu, bitki kurutma üniteleri, zeytin-zeytinyağı işlikleri, sabun ve krem yapım atölyesi ile agroekoturizm kampı için ‘Ekoçiftlik’ kursun…

Bir belediye düşünün;

Tüm bu çalışmalardan elde edilen ürünleri halkla buluşturmak için ‘Nilüfer Bostan’ markası yaratsın ve özellikle ‘Kadın Dernekleri’nden gelen doğal yiyecekleri raflara koysun… Bursa’dan salça, sirke, mantı, tarhana, kuskus, erişte, yumurta, peynir, tereyağı, zeytin; Hopa’dan çay, Kars’tan Kaşar, Eskişehir’den kekik suyu… Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem ve ekibi çalışıyor… Daha fazlası YARIN…